ASAYİŞ - 06 Kasım 2024 Çarşamba 15:33

Yolan çimento döken mikser sürücüsüne işlem yapıldı

A
A
A
Yolan çimento döken mikser sürücüsüne işlem yapıldı

Adıyaman’da seyir halinde ilerlediği esnada yola çimento döken mikser sürücüsüne cezai işlem uygulandı.


Edinilen bilgilere göre, Atatürk Bulvarında seyir halinde olduğu esnada yola çimento döken beton mikserini fark eden trafik polis ekipleri, beton mikserinin seyir halindeyken yola beton ilerlediği bilgisi aldı. Mikseri durduran trafik polis ekipleri sürücüye 2 bin 946 TL para cezası uyguladı.



Yolan çimento döken mikser sürücüsüne işlem yapıldı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Trabzon Gazeteciler Cemiyeti’nin durum değerlendirme toplantılarının son durağı Trabzon oldu Gazeteciler Cemiyeti’nin yerel medya ile ilgili durum değerlendirme toplantılarının son durağı Trabzon oldu. Gazeteciler Cemiyeti’nin durum değerlendirme toplantıları kapsamında son durağı Trabzon oldu. Trabzon’da bir otelde düzenlenen toplantıda yerel medyanın sorunları konuşuldu. Etkinlikte açılış konuşmasını gerçekleştiren Gazeteciler Cemiyeti Başkan Yardımcısı Ali Oruç, "Yerel basın bugün bir yaşam mücadelesi vermektedir. Bu buluşmaların amacı yalnızca mesleğimizin sorunlarını tarihe not düşmek değil, fikir geliştirme ve sorunların çözümünde birlikte çalışma isteğidir" dedi. Başkan Yardımcısı Oruç, yerel basının son yıllarda içinde bulunduğu durumu değerlendirerek, “Yerel basın kuruluşlarında yaşanan kapanmalar, yerel basında çalışan gazeteci sayısında yaşanan azalma, yerel basının okunma oranlarında yaşanan düşüş basın tarihine not edilecek düzeyde endişe uyandırmaktadır. Yerel basın güçsüzleştikçe, her türlü yasal düzenlemeyle daha korumasız ve savunmasız hale gelmektedir’ şeklinde konuştu. Trabzon Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ersen Küçük ise yaptığı konuşmada, Trabzon’da gerçekleştirilen bu toplantı için Gazeteciler Cemiyeti’ne teşekkür ederek, "Bu etkinliklerin artmasını, Ordu’daki, Artvin’deki, Giresun’daki Trabzon’daki, Ankara’daki bütün gazetecilerin tanışarak kendi sorunlarını çözmelerini temenni ediyorum. Kağıt ve matbaa masraflarının artması bir sorun. Basın İlan Kurumu’nun internet haber sitelerine yönelik yeni trafik sayıları belirlemesi sonucu yerel haber sitelerimiz resmi ilanlardan faydalanamıyorlar" ifadelerini kullandı.
Ankara TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Yüksel: “İsrail’in ilhak ve işgal girişimi kesin bir dille reddedilmeli" TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Cüneyt Yüksel, “İsrail’in ilhak ve işgal girişimi kesin bir dille reddedilmeli. Gazze topraklarının Filistinlilere ait olduğu ısrarlı bir şekilde belirtilmeli” dedi. TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Cüneyt Yüksel, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında Gazze’deki son gelişmeleri değerlendirdi. İsrail’in 13 aydır soykırım yaptığını belirten Yüksel, BM Genel Kurulu çağrılarını ve Uluslararası Adalet Divanı ihtiyari tedbir kararlarında istenen yükümlülükleri de yerine getirmediğini hatırlattı. Yüksel, “Geçtiğimiz hafta İsrail Meclisi Knesset’te, Birleşmiş Milletler Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı’nın İsrail’deki faaliyetlerine son verilmesine ilişkin yasa tasarısı kabul edildi. Nitekim Filistinlilerin haklarına tahammül edilemediği ve onları oradan kaldırmaya dönük bir siyaseti güdülemek istendiği anlaşılıyor. Bu noktada tarihi bir sorumluluk altında olduğumuzu düşünüyoruz” ifadelerini kullandı. Yüksel, İsrail’in saldırılarında 43 binden fazla Filistinlinin hayatını kaybettiğini ve 100 binden fazla Filistinlinin yaralandığını söyleyerek, “13 ay gibi kısa bir sürede Gazze nüfusunun yüzde 90’ı zorla yerinden edildi. İsrail, daha önce denediği ancak 2005 yılında başaramayıp çekildiği ilhak girişimini tekrar gündemine almıştır. Gazze yasadışı Yahudi yerleşimcilere, hırsızlara açılmak isteniyor. Nitekim Gazze 13 aydır ağır bir bombardımana tutuldu, sakinleri katledildi, geriye kalanlar göçe zorlandı. Sırada ise insansızlaştırılan Filistin topraklarına hırsızları yerleştirmek var. Uluslararası toplum Batı Şeria, Doğu Kudüs’te düştüğü hataya burada düşmemeli. İsrail’in ilhak ve işgal girişimi kesin bir dille reddedilmeli. Gazze topraklarının Filistinlilere ait olduğu ısrarlı bir şekilde belirtilmeli. İşgalci gücün işgal altındaki topraklara kendi vatandaşlarını yerleştirmesi Cenevre Sözleşmesi’nin ağır ihlalini teşkil etmekte ve bir savaş suçu olarak kabul edilmekte” dedi. Yüksel, İsrail’e silah ambargosu uygulanması gerektiğini söyledi.
Sivas Sivas’ta jandarma operasyonu, 12 kişi gözaltına alındı Sivas’ta İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, Yıldızeli ve Gürün ilçelerinde operasyon düzenledi. Operasyonlarda 12 kişi gözaltına alındı. Sivas İl Jandarma Komutanlığı’na bağlı ekipler, ilçe ve köylerdeki huzurun korunmasına yönelik çalışmalarını sürdürüyor. Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması ve kültür ve tabiat varlıklarını koruma kanununa muhalefet konularında çalışma yapan ekipler, 12 kişiyi gözaltına aldı. Yıldızeli ilçesi ve ilçeye bağlı köylerde genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması, kültür ve tabiat varlıklarını koruma kanununa muhalefet suçlarına yönelik yapılan çalışmalarda; 9 ayrı adrese operasyon yapıldı. Operasyonlar sonucunda 9 şahıs yakalanırken şahısların evlerinde yapılan aramalarda; 7 ruhsatlı tabanca, 3 kuru sıkı tabanca, 16 şarjör, 3 ruhsatsız av tüfeği, 3 ruhsatlı av tüfeği, 4 bin 902 tabanca fişeği, 145 av tüfeği fişeği, 2 detektör, 39 tarihi eser niteliği taşıyan obje ele geçirildi. Gürün ilçesinde 4 ayrı adreste yapılan çalışmalarda ise; 3 detektör, 80 adet tarihi eser niteliği taşıyan sikke, 1 ruhsatsız av tüfeği, 1 kurusıkı tabanca ve 68 av tüfeği fişeği ele geçirildi. Olaya karışan 3 şüpheli şahıs gözaltına alındı. Sivas İl Jandarma Komutanlığı’ndan yapılan açıklamada, “Sivas İl Jandarma Komutanlığı’nca vatandaşlarımızın huzur ve güvenliğinin sağlanmasına yönelik olarak alınan tüm tedbirler arttırılarak aynı azim ve kararlılıkla sürdürülecektir. Kamuoyuna saygı ile duyurulur” ifadelerine yer verildi.
İstanbul Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu: "119 terör yandaşı hesaba erişim engeli getirildi" Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, son bir haftada 409 bin 736 adet zararlı internet adresine ulaşmak isteyen yaklaşık 141 milyon erişimin engellendiğini ifade ederek, "Sosyal medya mecralarının da Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına uymalarını sağlıyoruz. Terör örgütlerine ait hesapları, internet sitelerini ve bu örgütler lehine propaganda içeren tüm içerikleri de yakından takip ediyor ve erişim engeli getiriyoruz. 119 terör yandaşı hesaba erişim engeli getirdik" dedi. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, İstanbul’da düzenlenen bir programda konuştu. Uraloğlu, yerli ve milli olarak geliştirilen Avcı, Azad, Kasırga, Atmaca ve Kule adlı yapay zeka uygulamaları ile Türkiye’nin siber güvenliğini sağladıklarını kaydetti. Bakan Uraloğlu, internete bağlı cihazların oluşturduğu nesnelerin interneti olarak adlandırılan yeni bir yaşam biçimine sahip olunduğunu belirterek, "İnternet bankacılığı ile para transferleri gerçekleştiriyor, faturalarımızı ödüyor, e-ticaret siteleri üzerinden alışveriş yapıyoruz. Bakın, İsrail’in Lübnan’da çağrı cihazları ve telsizler üzerinden gerçekleştirdiği siber terör saldırıları, tüm ülkeler için siber güvenliğin önemini bir kez daha ön plana çıkardı. Üstelik siber saldırılar, artık sadece büyük şirketlerin veya devletlerin değil, her ölçekteki kuruluşun ve hatta bireylerin karşılaştığı ciddi bir tehdit haline geldi. Artık bu saldırılar, ekonomik kayıpların yanı sıra toplumsal güvenliği de tehdit ediyor” açıklamasında bulundu. "Siber güvenliğin yeni silahı yapay zeka" Bakan Uraloğlu, gelişen tehditler karşısında bu alanlardaki çalışmaların öneminin giderek arttığını ve bu tehditlere karşı yenilikçi güvenlik önlemlerinin geliştirilmesi gerektiğini belirterek, "Bu noktada karşımıza siber güvenliğin yeni silahı olarak yapay zeka çıkıyor. Yapay zekayı dijital bir beyin olarak düşünebiliriz. Bu dijital beyin, karmaşık verileri çözümleyerek insanlık için yepyeni ufuklar açıyor. Bakın, küresel şirketlerin yüzde 83’ü iş stratejilerinde yapay zekayı kullanmanın önemli öncelik olduğunu düşünüyor” ifadelerini kullandı. “Yapay zeka pazarının 3 trilyon 680 milyar doların üzerine çıkması bekleniyor” Bakan Uraloğlu, bugün küresel yapay zeka pazarı büyüklüğünün 638 milyar doların üzerinde hesaplandığını bildirerek, “2034’e kadar yüzde 19,1’lik bir bileşik büyüme oranıyla da yapay zeka pazarının 3 trilyon 680 milyar doların üzerine çıkması bekleniyor. Bu noktada bu devasa pastadan daha fazla pay almak için çalışmalıyız. Geleceğin ihtiyaçlarını iyi tespit eden ülkeler, bilişim sektöründe bir adım öne geçebilmek için büyük bir rekabet içindeler. Neden? Çünkü yenilikçi fikirleri elinde tutan ve uygulayanlar yarının kazananı olacak. Bu noktada sadece devletin değil, özel sektörün de bilişime yatırım yapması gerekiyor” dedi. “Her yeni siber saldırı savunma mekanizmalarını güçlendiriyor” Yapay zekanın siber güvenliğin yeni silahı olduğunu vurgulayan Bakan Uraloğlu, “Tıpkı bir insan gibi öğreniyor, deneyimleriyle gelişiyor, her yeni siber saldırı savunma mekanizmalarını güçlendiriyor, yeni nesil tehditlere karşı daha dirençli hale geliyor. Böylece, siber güvenlik sistemleri, sürekli olarak kendini yenileyerek düşmanlarına karşı bir adım öne geçiyor. Şöyle ki yapay zeka milyonlarca olayı analiz ederek sapmaları anında fark ediyor. Örneğin bir siber korsanın hareket tarzını ya da oluşturulan bir virüsün yapısını sanki bir dedektif gibi titizlikle inceleyerek tanıyor ve bu sayede tehditleri henüz büyümeden etkisiz hale getirebiliyor. Ayrıca monoton ve zaman alan görevleri otomatikleştirerek siber güvenlik uzmanlarının daha stratejik konulara odaklanmasını sağlıyor. Bu sayede, siber güvenlik ekipleri, sınırlı kaynaklarını en verimli şekilde kullanabiliyor. Mesela bir banka, yapay zeka sayesinde müşterilerinin alışkanlıklarını öğrenerek normal dışı bir işlemi anında tespit ederek büyük bir dolandırıcılığın önüne geçebiliyor” şeklinde konuştu. “Ülkemizin dijital alanda güvenliğini sağlayan bakanlık da biziz” Yapay zekanın siber güvenlik dünyasında yeni bir çağ başlattığını kaydeden Uraloğlu, “Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak her ne kadar yollar, köprüler, havalimanları ve demir yolu hatları inşa eden bir bakanlık olarak bilinsek de ülkemizin dijital alanda güvenliğini sağlayan bakanlık da biziz” dedi. “Ülkemizin siber sınırlarını koruyoruz” Bakan Uraloğlu, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) bünyesindeki Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi (USOM) eliyle ulusal ve uluslararası düzeyde iş birlikleri kurarak, Siber Olaylara Müdahale Ekipleri (SOME) ile siber tehditlere karşı etkin bir mücadele yürüttüklerini ifade ederek, “USOM koordinasyonunda 14 adet sektörel ve 2 bin 309 adet kurumsal SOME’de görev yapan 7 bin 912 siber güvenlik uzmanı ülkemizin siber sınırlarını koruyoruz. Siber güvenlik noktasında en önem verdiğimiz hususu da yazılımdan cihaz üretimine yerlilik ve millilik oluşturuyor. Bu noktada gururla altını çizmek istiyorum ki tamamen yerli ve milli olarak geliştirdiğimiz Avcı, Azad, Kasırga, Atmaca ve Kule adlı yapay zeka uygulamalarımız ile ülkemizin siber güvenliğini sağlıyoruz” şeklinde konuştu. "131 farklı kasırga taramasında 284 farklı portun taraması haftalık olarak gerçekleştiriliyor" Yapay zeka uygulamalarından Türkiye’nin uzun zamandır faydalandığını belirten Uraloğlu, “Avcı uygulaması ile zararlı yazılım bulaşmış sistemlerin ve komuta kontrol merkezlerinin tespiti gerçekleştirilirken Azad uygulaması ile botnetlere dahil olmuş köle bilgisayarların tespitine yönelik çalışmalar yapıyoruz. Öte yandan, başta kritik kamu kurumları ile önemli altyapılar olmak üzere ülkemizin internete açık kaynaklarına ilişkin zafiyet taraması ve hizmet sürekliliğinin sağlanmasına yönelik izleme faaliyetlerini ise Kasırga ile gerçekleştiriyoruz. Toplamda 131 farklı Kasırga taramasında 284 adet farklı portun servis ve zafiyet taraması haftalık olarak USOM tarafından gerçekleştirilmektedir. Bu taramalarda 896 farklı zafiyet tasarımı kullanılmaktadır” dedi. Bakan Uraloğlu, USOM tarafından 7 saat içinde Türkiye’deki yaklaşık 838 bin 112 adet kritik kapsamda bulunan (gov.tr, org.tr, pol.tr, edu.tr vb.) web sitesinin tehditlere karşı taraması yapıldığını belirterek, “Atmaca projesi ile de yüzlerce zaafiyete ait risk engellenmektedir. Tespit edilen siber güvenlik eksikliklerinin ilgili kişilere daha hızlı ulaştırılması için diğer projelerle ile entegre çalışan Kule yazılımı da 7/24 çalışan personelimizin işini daha kolay bir hale getirmekle birlikte çalışmalara üst düzey hız kazandırmıştır. USOM tarafından geliştirilen yapay zeka ile 61 bin 827 adet alan adının vatandaşları dolandırmaya yönelik oltalama olarak kullanıldığı tespit edilmiş ve gerekli önlemler alınmıştır” şeklinde konuştu. "409 bin 736 zararlı internet adresine ulaşmak isteyen yaklaşık 141 milyon erişim engellendi" Son bir haftada toplam 409 bin 736 adet zararlı internet adresine ulaşmak isteyen yaklaşık 141 milyon erişimin engellendiğini ifade eden Uraloğlu, “Bin 915 adet ağ saldırısı da USOM’a raporlanmış ve gerekli tedbirler alınmıştır. Yaptığımız çalışmalar kapsamında, 2024 yılında 109 binin üzerinde zararlı bağlantı tespit ederek altyapı seviyesinde erişimlerini engelledik. Bu sayede ülke genelinde internet kullanıcıları ve sistemlerine yapılabilecek saldırıları önledik. Bugün; uluslararası telekomünikasyon birliği tarafından hazırlanan Küresel Siber Güvenlik Endeksi’ne göre ülkemiz Avrupa’da 6. sırada, dünya genelinde ise 11. sıradadır” dedi. “119 terör yandaşı hesaba erişim engeli getirdik” Sosyal medya platformlarında terör propagandası ve yasa dışı içeriklerle mücadele konusunda da etkin bir yaklaşım sergilediklerini kaydeden Uraloğlu, “Sosyal medya mecralarının Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına uymalarını sağlıyoruz. PKK, PYD, FETÖ gibi terör örgütlerine ait hesapları, internet sitelerini ve bu örgütler lehine propaganda içeren tüm içerikleri de yakından takip ediyor ve erişim engeli getiriyoruz. 119 terör yandaşı hesaba erişim engeli getirdik. Kahraman güvenlik güçlerimiz vatan topraklarında teröre nasıl geçit vermiyorsa biz de dijital dünyada aynı kararlılıkla terör hesaplarına geçit vermiyoruz. Asla da bu kararlılığımızdan taviz vermeyeceğiz” ifadelerini kullandı.
Karabük Türkiye’nin ilk SAĞLIKFEST’i Karabük’te başladı Karabük Üniversitesi tarafından sağlık alanında yenilikçi yaklaşımlar geliştirmek amacıyla düzenlenen Sağlık Bilimleri Festivali (SAĞLIKFEST) başladı. 15 Temmuz Şehitleri Konferans Salonu’nda 2 gün sürecek olan festivalin açılışı, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başladı. Amasya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hakkı Turabi yönetimindeki ‘Müzikle Terapi’ konserinin ardından bir konuşma yapan Karabük Valisi Mustafa Yavuz, Karabük Üniversitesi’nin sağlık bilimleri alanında hayata geçirdiği yenilikçi festivalle geleceğe yön verdiğini belirterek, “Sağlık bilimlerinde ilerlemeyi hedefleyen festivallerin sadece bir bilgi paylaşımı değil, toplum sağlığını da destekleyen projeler geliştirmeyi amaçlaması son derece kıymetlidir ve bizler için önem taşımaktadır” dedi. SAĞLIKFEST için büyük çaba gösterildiğini ifade eden KBÜ Rektörü Prof.Dr. Fatih Kırışık, “SAĞLIKFEST hayali bizim için Türkiye Cumhuriyeti devletimizin ve aziz milletimizin yükselmesi, gelişmesi ve dünyada en iyi konuma gelmesi için sarf ettiğimiz bir çabadır. Bütün hayalimiz bu amacı, gayeyi hayata geçirmekten oluşmaktadır. Sağlık Bilimleri Festivali ise sağlık alanında ihtiyaç duyduğumuz yenilikçi yaklaşımların hayata geçirilmesi, Türkiye’nin sağlık alanındaki ihtiyaçlarının karşılanması, sağlık sahasındaki sorunlarımızın çözülmesi noktasında gençliği bu sahada çalışmaya, proje üretmeye, sorunları çözecek ihtiyaçları karşılayacak modeller üretmeye davet eden çok önemli bir projedir” diye konuştu. “Sağlık Bilimleri Festivalimizde 51 kurumsal paydaş protokolü yaptık” diyen Kırışık, “Çok sayıda üniversitemiz, kurum ve kuruluşumuz, sivil toplum kuruluşlarımız, özel sektör kuruluşlarımız bize bu süreçte çok büyük destek verdiler. Burada yapmış olduğumuz yarışmada lise, ön lisans-lisans, lisansüstü ve serbest kategori dediğimiz kategorilerde 8 yarışma açarak Türkiye’nin ihtiyaçlarının karşılanmasını amaçladık. Yine yapmış olduğumuz alan etkinliklerini sahada aktif bir şekilde inşallah hep birlikte gözlemleyeceğiz” ifadelerini kullandı. Proje başvuruları noktasında ilk başlarda endişe yaşadıklarını anlatan Kırışık, “Tabii ilk başladığımızda acaba ne kadar proje gelir konusunda henüz tam bilgi sahibi olmadığımız için biraz endişeliydik ama spesifik bir alan olmasına rağmen sağlık alanında Türkiye çapında ve uluslararası düzeyde bin 203 proje gelerek gerçekten bizi oldukça sevindirdi. Büyük bir gelişme oldu. Türkiye’de 60’ın üzerinde şehirden ve üniversiteden büyük bir katılım ve ilgi oldu. Çok güzel projeler geldi. Cumhuriyetimizin kuruluşunun 101. yılına ithafen 101 final standımızla öğrencilerimiz, proje takımlarımız projelerini sergileyecek” şeklinde konuştu. Konuşmanın ardından standların yer aldığı festivalin açılışı protokol üyeleri tarafından yapıldı. Gökşen M. Yücel Kapalı Spor Salonu’nda SAĞLIKFEST finalistleri tek tek projelerini tanıttı. Festivale Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesinden ’Hayat Saati’ projesi ile katılan Tıp Fakültesi 3. sınıf öğrencisi Şeyda Sevde Kaya, özel ihtiyaçlı bireylere yönelik tasarladığı projesinin içerisinde 9 farklı uygulama bulunduğunu kaydetti. Bu uygulamaların özel bireylerin ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik olduğunun altını çizen Kaya, "Konuşma rehberi dil terapisti görevini görmüş oluyor. Bu dil terapistini yapay zekayla birleştirdik ve saatlere entegre ettik. Bunun sayesinde çocuklarımız gün içerisinde pratik yapabilecekler. GPS özelliğiyle çocuklarımız güvenli alan dışına çıktığında velilere mesaj gidiyor. Özellikle son zamanlarda çocukların kaçırılması ve kaybolması bizi üzüyor. Bunun için konum özelliğini koydum. Böylece çocuklarımız her daim güvende olacak" dedi. Öte yandan festival etkinlikleri çerçevesinde gerçekleştirilen Mediralli Yarışması’na Karabük Üniversitesi, Gülhane Sağlık Bilimleri Üniversitesi, Bartın Üniversitesi ve Gazi Üniversitesinden 8 ekip katıldı. Katılımcıların sağlık becerilerini çeşitli alanlarda test eden yarışma nefes kesti. Festivalin açılışına Karabük Valisi Mustafa Yavuz, Belediye Başkanı Özkan Çetinkaya, İl Emniyet Müdürü Mehmet Ali Hasan Köse, KBÜ Rektörü Prof. Dr. Fatih Kırışık, diğer üniversitelerin rektörleri, kurum müdürleri, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.