SPOR - 05 Ocak 2025 Pazar 21:10

Trendyol 1. Lig: Adanaspor: 0 - Amed Sportif Faaliyetler: 0

A
A
A
Trendyol 1. Lig: Adanaspor: 0 - Amed Sportif Faaliyetler: 0

Trendyol 1. Lig’in 18. haftasında Adanaspor konuk ettiği Amed Sportif Faaliyetler ile 0-0 berabere kaldı.



Maçtan dakikalar


16. dakikada Murat’ın sağ kanattan ortasında ceza sahası içinde Yakal’ın kafa vuruşunda meşin yuvarlak kaleci Jankat’ın kontrolünde dışarı çıktı.


31. dakikada Adanaspor savunmasından seken topu önünden bulan Murat’ın yerden vuruşunda meşin yuvarlak yandan dışarı gitti.


57. dakikada Lourenço, Diakite’ye yaptığı hareket sonrasında kırmızı kart gördü.


67. dakikada Ciss’in pasında topla buluşan Feyzi, ceza sahası yayından sert vuruşunda, kaleci Veysel topu kurtarırken, savunma meşin yuvarlağı uzaklaştırdı.


81. dakikada Fofana’nın sol kanattan ortasında ceza sahası içinde Dabo’nun kafa vuruşunda meşin yuvarlak dışarı çıktı.



Hakemler: Ali Yılmaz, Hüsnü Emre Çelimli, Kağan Çalışır


Adanaspor: Jankat Yılmaz, Adama Fofana, Fatih Kurucuk, Isaac Opoku Donkor, Feyzi Yıldırım, Harun Alpsoy, Samuel Yepie Yepie (Ferhat Katipoğlu dk. 88), Abdoulaye Dabo (Burhan Tuzun dk. 90+5), Cheik Oumar Diakite (Abdoul Fessal Tapsoba dk.59), Doğukan Emeksiz (Metehan Altunbaş dk. 46), Amadou Ciss


Yedekler: Muhammed Emin Çelik, Korcan Çelikay, Hıdır Aytekin, Yasin Midiliç, Cem Güzelbay


Teknik Direktör: Yusuf Şimşek


Amed Sportif Faaliyetler: Veysel Sapan, Murat Uçar, Veli Çetin, Uğur Adem Gezer, Alberk Koç, Yohan Cassubie, Yılmaz Ceylan, Lourenço, Sinan Kurt (Oktay Aydın dk. 72), Max Gradel, Yakal Taylan


Yedekler: Nurullah Aslan, Serkan Odabaşoğlu, Çekdar Orhan, Britt Assombalonga, Mehmet Yeşil, Batuhan Tur, Nicolas N’Koulou, Kristijan Lovric, Cıvan Süer


Teknik Direktör: Servet Çetin


Kırmızı kart: Lourenço (dk. 57) (Amed Sportif Faaliyetler)


Sarı kartlar: Samuel Yepie Yepie, Doğukan Emeksiz, Abdoul Fessal Tapsoba (Adanaspor), Murat Uçar, Alberk Koç (Amed Sportif Faaliyetler)



Trendyol 1. Lig: Adanaspor: 0 - Amed Sportif Faaliyetler: 0

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Her yıl 10 milyondan fazla insan bu hastalığa yakalanıyor Tüberküloz, 2023’te dünyada ölümcül bulaşıcı hastalıklar sıralamasında yeniden üst sıralara çıktı. Bu hastalığa karşı vatandaşları uyaran Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Doç. Dr. Emine Afşin, "Her yıl 10 milyondan fazla insan tüberküloz hastalığına yakalanmaya devam ediyor" dedi. Bolu İzzet Baysal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Doç. Dr. Emine Afşin, Tüberküloz (TB) hastalığı hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Her yıl 10 milyondan fazla insanın bu hastalığa yakalandığını ifade eden Doç. Dr. Emine Afşin, tüberkülozun insanların ölüm nedenlerinin baş sıralarında olduğunu dile getirdi. "Enfeksiyöz ve bulaşıcı bir hastalıktır" Her yıl hastalanan insanların sayısının artığını söyleyen Doç. Dr. Emine Afşin, "Tüberküloz (TB) önlenebilir ve genellikle tedavi edilebilir, enfeksiyöz ve bulaşıcı bir hastalıktır. 3 yıllık COVID-19 pandemisi ardından TB 2023 yılında dünyada önde gelen bulaşıcı hastalıklardan ölüm nedeni olma sıralamasına geri döndü. Her yıl 10 milyondan fazla insan TB hastalığına yakalanmaya devam ediyor. Bu sayı Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre 2021’den bu yana artmaktadır. Tüberküloz hastalığının genel belirtileri ve hangi organ tutulduysa ona ait belirtileri görülür. Tüberküloz hastalarının genel yakınmaları; özellikle akşama doğru yükselen ateş, gece terlemesi, kilo kaybı, iştahsızlık ve halsizliktir. Akciğer tüberkülozunda ise iki-üç haftadan uzun süren öksürük, balgam çıkarma, değişken miktarlarda kan tükürme, göğüste ve sırtta ağrı, nefes darlığı ve ses kısıklığı görülmektedir. Hastalar bu şikayetleri önemsemez ve hekime başvurmakta geç kalırsa hastalık ilerler ve daha fazla organa yayılır. Bu süre zarfında hastalık da kişiden kişiye daha fazla bulaşmış olur" dedi. "Odanın güneş görmesi ortamdaki basilleri öldürür" Hastalığa karşı alınabilecek önlemleri sıralayan Doç. Dr. Afşin, "Tüberkülozda bulaşma; hasta kişinin öksürme veya hapşırması ile ortama saçılan mikropların diğer kişiler tarafından solunması ile olmaktadır. Bu nedenle tüberkülozdan şüphe edildiği andan tedavinin 2-3. haftasına kadar bulaştırıcılığın çok yüksek olduğu bu dönemde hastaların öksürürken ve hapşırırken ağzını mendille kapatması, maske kullanımı, kapalı ve kalabalık ortamlardan uzak durması çok önemlidir. Tedavi altındaki hastanın en azından balgam mikroskopisi negatif olana kadar ayrı bir odada tutulması önemlidir. Hastanın odasına girip çıkanlar da mutlaka maske takmalıdır. Tüberküloz hastalarının bulunduğu ortamları havalandırmak, bu ortamlara temiz hava sağlamak, havadaki bulaştırıcı partikülleri azaltarak, bulaşma ihtimalini azaltır. Odanın güneş görmesi ortamdaki basilleri öldürür. Tüberküloz hastalarının kullandığı mutfak malzemelerini bardak, tabak, kaşık, çatal ve nevresim, havlu gibi ev gereçleri için normal temizlik yapılması yeterlidir" ifadelerini kullandı. "Doğrudan gözetimli olarak uygulanması gerekmektedir" Tedavi hakkında yapılacakları söyleyen Afşin, “En az 6 aylık tedavisi olan bu hastalıkta ilaçların düzenli, aksatmadan ve verem savaş dispanseri tarafından doğrudan gözetimli olarak uygulanması gerekmektedir. Tüberküloz hastası ile teması olan kişide enfeksiyon gelişimini ya da tüberküloz enfekte kişide tüberküloz hastalığı gelişimini önlemek için koruyucu tedavi gerekmektedir. Toplumda tüberküloz basili ile enfekte olmuş herkese koruyucu ilaç tedavisi verilmesi mümkün değildir; bu nedenle tüberküloz hastalığı gelişme riski yüksek olan gruplara (küçük çocuklar, bağışıklık sistemi baskılanmış hastalar vb) önerilmektedir. Ülkemizde koruyucu tedavide genellikle tek ilaç altı ay süreyle verilir. İlaçların düzenli kullanılması ve yeterli sürenin tamamlanması çok önemlidir. Ülkemizde çocuklara doğumdan 2 ay sonra yapılan BCG aşısı; tüberküloz basilinin kanla ve lenfatik sistemle yayılmasını engeller. Böylece hayatı tehdit eden miliyer, menenjit tüberküloz gibi durumların ortaya çıkışını azaltır. BCG aşısı, yan etkileri az olan bir aşıdır. Aşıdan sonra görülen komplikasyonlar daha çok aşının dozu, aşılama yeri ve derinliği, aşılanan kişinin yaşı ve bağışıklık sisteminin durumuyla ilgilidir. Tüberkülozdan erken şüphelenilmesi ile erken tanı koyulabilmesi, bulaştırıcılığa gerektiği kadar dikkat edilmesi ve tedavinin aksatmadan düzenli uygulanması ile hedefimiz; veremsiz Türkiye” diye konuştu.
Karaman Karaman’da hırsız girdiği iş yerinin kameralarını da çaldı Karaman’da girdiği iş yerinden sigara, yumurta, peynir ve güvenlik kameralarını çalan hırsız tutuklanırken, o anlar güvenlik kamerasına yansıdı. Hırsızlık olayı, 1 Ocak Çarşamba gecesi Koçakdede Mahallesi’nde manav ve bakkal olarak faaliyet gösteren bir iş yerinde yaşandı. Edinilen bilgiye göre, gece yarısı iş yerinin önüne gelen H.B. (46), önce sokakta gezerek kimsenin olup olmadığını kontrol etti. Daha sonra manav bölümünün naylon çadırını keserek içeriye giren hırsız, dükkanın kapı camını keserle kırdı. Cam kırıklarının yüzünü kesmemesi için montunu çıkararak kafasına geçiren hırsız, dükkandan 800 paket sigara, 10 viyol yumurta ile 40 kilo peyniri çaldı. H.B., girdiği iş yerinden çıkarken, kendisini görüntüleyen 5 adet kamerayı da yerinden sökerek aldı. Yaşanan hırsızlık anları ise kameraya yansıdı. Sabah iş yerini açmaya gelen dükkan sahibinin durumu polise bildirmesi üzerine Asayiş Şube Müdürlüğüne bağlı Hırsızlık Büro Amirliği ekipleri çalışma başlattı. Hırsızlık olayının yaşandığı mahalledeki tüm kamera kayıtlarını toplayarak izlemeye alan ekipler kısa sürede şahsın kimliğini tespit etti. Hırsızlık zanlısı ekiplerin yaptığı çalışmayla yakalanarak gözaltına alındı. H.B’nin çaldığı malzemeler ise sakladığı metruk evde bulundu. Emniyetteki işlemlerin ardından adliyeye sevk edilen H.B., çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Bir kısmı bulunan malzemeler ise iş yeri sahibine teslim edildi. Öte yandan, hırsızlık zanlısı H.B’nin 4 ayrı suçtan kaydının olduğu da öğrenildi.
Trabzon Uzm. Dr. Fevzi Lütfi Bozyiğit: “Veremin yüzde 100 tedavisi olan bir hastalık olduğunu unutmamalıyız” Ülkemizde her yıl, Ocak ayının ilk pazar günü ile başlayan haftada, toplumun tüberküloz (verem) hastalığı hakkında bilgilendirilmesi ve dikkatinin çekilmesi amacıyla “Verem Eğitimi ve Farkındalık Haftası” dolayısıyla açıklamada bulunan Özel İmperial Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Fevzi Lütfi Bozyiğit, veremin yüzde 100 tedavisi olan bir hastalık olduğunun unutulmaması gerektiğini söyledi. Son yıllarda kullanılan tüberküloz ilaçlarının çok etkili olup, hastalığı tamamen ortadan kaldırdığını belirten Bozyiğit, “Tüberküloz; tüberküloz basili denilen bakterinin solunum yoluyla vücuda alınması ile oluşan bulaşıcı bir hastalıktır. Solunan havada bulunan bakterilerin akciğerlere taşınması ile oluşur. Eşyalarla tüberküloz bulaşmaz. Vücut direnci yeterli olan kişiler tüberküloz mikrobunu vücutlarına alsalar bile hasta olmazlar. Akciğerlere ulaşan mikroplar yıllarca hastalık oluşturmadan uyku durumda canlı kalabilirler. Tüberküloz genellikle yavaş ilerler. Belirtileri gözden kaçabilir. Gece terlemesi, öksürük, kilo kaybı, renk solukluğu ilk belirtilerdir. Tüberküloz hastalığının teşhisi akciğer grafisi ve balgam tetkiki ile konulur. Tüberküloz hastalığının tedavisi en az 6 (altı) ay düzenli ilaç kullanarak yapılır. Tüberküloz ilaçları Verem Savaş Dispanserince ücretsiz temin edilir. Tedavisini aksatan, düzensiz ilaç kullananlarda hastalık kronikleşerek tedavisi güç duruma gelebilir. Hastalık ölümle sonuçlanabilir. Tüberküloz tedavisini yeterli süre ve miktarda yapmayanlarda tedavi yeniden başlanarak en az 24 ay tüberküloz tedavisi uygulanır” dedi. Tüberkülozun yüzde 100 tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu kaydeden Bozyiğit, “Tüberküloz düzenli tedavi le yüzde yüz tedavi olabilen bir hastalıktır. Son yıllarda kullanılan tüberküloz ilaçları çok etkili olup, hastalığı tamamen ortadan kaldırmaktadır. Tüberküloz hastalığı eski yıllarda yurdumuzda en önemli toplum sorunu ve ölüm nedeniyken, verem Savaş Dernekleri başta olmak üzere diğer sağlık kuruluşlarının çalışmalarıyla tehdit olmaktan çıkmıştır. Ancak son yıllarda ülkemize yabancı göçler nedeniyle tüberküloz hastalığı az da olsa artış görülmektedir. Düzenli ve dengeli beslenme, alkol ve sigara kullanmama hastalığın oluşmasını önlemektedir. Dengeli beslenme, madde bağımlılığını önleme, vücut direncini kıracak davranışlardan uzak durmak tüberküloz hastalığından korunmanın en önemli faktörlerindendir. Aktif tüberküloz hastalığı olan kişilerin tedavi edilmesi, çevresini hastalıklardan korunmanın en önemli yöntemidir. Sonuç olarak Tüberküloz hastalığı günümüzde toplumumuzu tehdit eden bir sağlık sorunu olmadığı halde, çevremizde öksürük, gece terlemesi, iştahsızlık ve kilo kaybı yakınmaları olan kişilere göğüs hastalıkları poliklinikleri veya verem savaş dispanserlerine yönlendirmemiz gerekir. Verem olmaktan korkmamalıyız. Verem yüzde yüz tedavisi olan bir hastalık olduğunu unutmamalıyız” diye konuştu.