YEREL HABERLER - 07 Mart 2012 Çarşamba 10:12

AKÇATEKİR`DEKİ TAPU MAĞDURLARININ ÇİFTE STANDART İSYANI

A
A
A
AKÇATEKİR`DEKİ TAPU MAĞDURLARININ ÇİFTE STANDART İSYANI

Türkiye’de sarı sıcağı ile meşhur Adana’da, vatandaşların birçoğunun yazlarını geçirdiği Akçatekir beldesinde tapuları iptal edilen 6 bine yakın malik, 2B Yasası’nda olduğu gibi, tapuların önceki maliklerine bedelsiz geri verilmesi için bir düzenleme yapılarak mağduriyetlerinin giderilmesini istiyor.
Akçatekir’deki tapu mağdurları, milletvekillerine birer dosya göndererek yaşadıkları sorunların çözümüne yönelik düzenleme yapılması için destek istedi. Mahkeme kararları öncesi ve sonrası komşu parseller arasında ortaya çıkan çelişkileri ortaya koyan mağdurlar, 2B Yasası’ndaki düzenlemenin bir benzeri ile sorunun çözülebileceğini dile getirdi.
Akçatekir’deki tapu mağdurları adına açıklama yapan Mehmet Otluoğlu, orman vasfını kaybetmiş 2B arazilerinin satışına ilişkin yapılan düzenleme ile devletin daha önce tapusunu verdiği, ancak daha sonra 2B kapsamına aldığı yerlerin tapularının önceki maliklerine bedelsiz verileceğinin bildirildiğine dikkat çekti.
Yapılan bu düzenleme ile mülkiyet hakkının korunması ve mağduriyetin giderilmesinin amaçlandığını belirten Otluoğlu, "Bu düzenleme gibi, Pozantı ilçesi Akçatekir Beldesinde yayla/yaylak kapsamında tapuları iptal edilen yerlerin de tapularının önceki kayıtlı maliklerine bedelsiz verilmesi için bir düzenlemenin yapılarak mülkiyetimizin korunmasını ve mağduriyetimizin giderilmesini istiyoruz" çağrısında bulundu.
İPTALİ SÜRECİNDE YAŞANAN KARMAŞA
Akçatekir’de arsa alırken tapu kayıtlarında yayla/yaylak kaydı veya şerhi bulunmadığını vurgulayan Otluoğlu, "Nitekim Pozantı Milli Emlak Müdürlüğümün, Akçatekir Beldesindeki bazı yerlerin kadastro tespitlerinin iptali için açtığı davalarda, dava konusu yerlerin devletin hüküm ve tasarrufunda yayla/yaylak yerlerinden olmadığına karar vermiş, Yargıtay 7. Dairesi ise yerel mahkemenin bu kararını ve kadastro tespiti gibi kişiler adına tapu tescillerini onamıştır. Yine aynı şekilde kişiler arasında çekişmeli parsellerin tapuları da mahkeme kararıyla hak sahipliği onaylanan kişi adına tescil edilmiştir. Aynı beldede iptal davası açılmayan diğer parsellerin tapuları ise mahkeme kararları emsal alınarak kadastroda kayıtlı şahıslar adına tescil edilmiş ve tapuları hak sahiplerine verilmiştir. Ancak, sonraki yıllarda, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, Akçatekir Beldesindeki bir parsel için yaylak karan alınca, Pozantı Milli Emlak Müdürlüğü, Mahkemece şahıslar adına hak sahipliği ve tapu tescilleri onaylanan yerlerin dışındaki parsellerin tapularının iptali için tapu malikleri aleyhine dava açtı. Mahkeme ise, davaları sonuçlananların tapularını yayla/yaylak kapsamında iptal etti" dedi.
AYNI BÖLGEDE İKİ FARKLI PARSEL GRUBU OLUŞTU
Tapu iptal davalarının halen devam ettiğini de belirten Otluoğlu, iki farklı mahkeme kararı ile vasıfları aynı olan komşu parseller arasında tapulan iptal edilen ve edilmeyen, yayla/yaylak kapsamında olan ve olmayan şeklinde iki farklı statüde parsel grubu oluştuğuna dikkat çekti.
Komşuların bir kısmının tapusu onanırken, diğer bir kısmı da tapulan iptal edilerek tapulu arsalarında işgalci konumuna düştüğünü dile getiren Otluoğlu, İptal edilen söz konusu parsellerin, Akçatekir Beldesi Belediye sınırları ve 2003 yılından önce kesinleşen imar planlan içerisinde olduğunu, bir kısmı satış ve veraset yoluyla el değiştirdiğini kaydetti.
Konuya yasal çözüm bulmak amacıyla 20.04.2005 tarih ve 5334 sayılı yasayla, 4342 sayılı Mera Kanunu’nun geçici 3. maddesinin değiştirildiğini, anlatan Otluoğlu, bu düzenlemenin de mağduriyetlerini gidermediğini dile getirerek, şöyle devam etti:
"Yasa ile, 2/B düzenlemesinde olduğu gibi iptal edilen tapuların önceki maliklerine bedelsiz iadesi söz konusu olmayıp takdir edilen bedelin 1 ay içinde peşin yada 2 yılda taksitle vade farkı ilave edilerek hazineye ödenmesi koşuluyla tapu iadesi söz konusudur. 2, 3. şahıslardan bedel ödeyerek tapulu arsa satın alanlar arsayı ikinci kez bedel ödeyerek satın almak zorunda kalmıştır. Oysa 2-B tasarısında taksit süresi 4 yıla çıkarılmakta ve peşin ödemede ise indirim söz konusu edilmektedir. Süresinde ödeme yapılmaması durumunda ise parseller üzerindeki yapılarla birlikte hazineye kalmaktadır. Yasa yürürlüğe girdiğinde tapu iptal davaları devam eden parsellerin rayiç değerlerini mahkeme tespit etmektedir. Yasa çıkmadan önce tapu iptalleri kesinleşen parsellerin rayiç değerlerini ise Milli Emlak Komisyonu mahkemenin belirlediği rayiç değerinin 3 katı değer tespit etmektedir. Buna göre hazine aynı değerdeki komşu parsellere iki farklı satış fiyatı uygulamaktadır. Parsellerin, imar planındaki farklı konumlarına göre konut alanı, yeşil alan, ağaçlandırma alanı, imar yolu bazında rayiç değerleri de farklıdır. Ancak Milli Emlak Komisyonu parsellerin farklı konumlarım ve farklı değerlerini dikkate almadan eşit rayiç değer tespit etmektedir. Yasaya göre, tapusu iptal edilen ve edilecek parsellerin önceki maliklerine iade edilmesi için 2003 yılından önce yapılaşmış olması gerekmektedir. Bu tarihten sonra yapılaşmış ya da bahçe olarak kullanılan parsellerin tapusu önceki maliklerine iade edilmeyip hazineye kalmaktadır.
Tapuları yayla-yaylak kapsamında iptal edilen parsellerimizin tapularının 2B yasasındaki düzenleme gibi önceki tapu maliklerine bedelsin geri verilmesi için bir düzenlemenin yapılarak mülkiyetimizin korunmasını ve mağduriyetimizin giderilmesini istiyoruz."
150 BİN NÜFUSA ULAŞAN BELDE
Adanalılar yıllardır yaylalık olarak değerlendirdiği Pozantı ilçesine bağlı Akçatekir Beldesi, 6 mahalle muhtarlığı, 18 bine yakın konut ve ticari işletme, 40 kadar camiye sahip olup yaz aylarında 150 bin nüfusa kadar insanın yaşadığı yerleşim yeri konumunda bulunuyor. Beldede devlete ait PTT, TEDAŞ, Belediye, Sağlık ve güvenlik gibi hizmet birimleri de bulunuyor.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Uşak Uşak Valiliğinden soğuk hava ve kar yağışı uyarısı Uşak Valiliği sosyal medya üzerinden yapmış olduğu uyarıda Uşak için soğuk hava ve kar yağışı uyarısında bulundu. Uşak Valiliği sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımda kuvvetli yağış, fırtına ve kar yağışı ile buzlanma ve don olaylarının sebep olabileceği risklere karşı dikkatli olunmasını vurgulayarak. “Yapılan son meteorolojik değerlendirmelere göre bölgemizde (Afyonkarahisar, Denizli, Uşak) halen mevsim normalleri üzerinde seyreden hava sıcaklıklarının 24 Kasım Pazar gününden itibaren bölgemiz genelinde hissedilir derecede (10 ila 15 derece) azalacağı ve mevsim normallerinin altına ineceği tahmin edilmektedir. Cumartesi günü öğle saatlerinde başlayacak yağışların akşam saatlerinden sonra etkisini artırarak bölgemizin yüksek kesimlerinde karla karışık yağmur ve kar şeklinde olması beklenmektedir. Yağışlı havanın zamanla doğuya doğru hareket ederek Pazartesi günü bölgemizi terk edeceği tahmin edilmektedir. Kuvvetli yağış, fırtına ve kar yağışı ile buzlanma ve don olaylarının sebep olabileceği risklere karşı Meteoroloji Genel Müdürlüğünün yayınladığı tahmin, meteorolojik değerlendirme ve erken uyarıların takip edilmesi önem arz etmektedir.” ifadeleri kullanıldı. Öte yandan yapılan paylaşımda Uşak’ta 24 Kasım Pazar günü en yüksek sıcaklık 3 derece olmasını beklenirken, en düşük sıcaklık ise eksi 1 derece olarak beklendiği ifade edildi.
Diyarbakır Bakan Kacır, Diyarbakır’da alüminyum fabrikasını açılışına katıldı Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Diyarbakır’da toplam 30 milyon dolar yatırım tutarındaki alüminyum fabrikasının açılışına katıldı. Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesi’nde (OSB) alüminyum fabrikası açılışına katılan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Diyarbakır’ın büyüme ve kalkınma yolculuğunda önemli bir basamak olarak gördükleri 15 milyon dolar yatırımla birlikte toplam 30 milyon dolar yatırım tutarındaki üretim tesislerinin şehre ve bölgeye hayırlı olması dileğinde bulundu. Türkiye ekonomisine güvenen, bu ülkenin kalkınması için elini taşın altına koymaktan çekinmeyen herkesi baş tacı etmeye devam edeceklerini belirten Bakan Kacır, dayatmalara boyun eğmeden, günlük siyasetin geçici tartışmalarına aldırmadan, ülkeyi siyasi ve ekonomik prangalardan kurtararak “tam bağımsız ve müreffeh Türkiye” hedefine doğru emin adımlarla ilerlediklerini vurguladı. Artık Türkiye’nin; başına vurup elindeki ekmeğinin alınmaya çalışıldığı eski Türkiye olmadığını aktaran Kacır, “Son 22 yılda asırlık eser ve hizmetlerle eskinin kayıplarını telafi eden; sağlam altyapısıyla, özgüven inşasıyla kararlarını kendi iradesiyle veren ve atılımlarını kendi gücüyle yapan bir Türkiye var. Sürdürülebilir sanayi ve üretim altyapısı, güçlü Ar-Ge ve inovasyon ekosistemiyle küresel üretim ve teknoloji geliştirme üssü haline gelmiş; pandemi sonrasında küresel tedarik zincirlerinin yeniden şekillendiği tabloyu da fırsata dönüştürmüş bir Türkiye var. Bakınız sanayi üretim endeksi pandemi öncesi döneme göre; Almanya’da yüzde 13; İtalya’da yüzde 6,7; Fransa’da yüzde 3,9 ve İspanya’da yüzde 0,9 düşüş kaydetti. Aynı dönemde Türkiye’de ise yüzde 19,5 yükseldi. İmalat sanayimizin öncülüğünde ihracatımız yeni rekorlara imza atıyor” dedi. Türkiye’nin bugün, Çin’den Orta Avrupa’ya kadar uzanan kuşakta en fazla ürünü rekabetçi şekilde en fazla ülkeye ihraç edebilen ülke olduğunu kaydeden Bakan Kacır, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Milli Teknoloji Hamlesi vizyonumuz doğrultusunda elde ettiğimiz kazanımları daha ileriye taşıma mücadelesini sürdürürken kalkınma yolculuğunda hiçbir şehrimizi arkada bırakmıyoruz. Doğunun incisi Diyarbakır’ı sayısız eser ve hizmetlerle buluşturuyoruz. Şehrimizde planlı sanayi altyapısının güçlenmesi için son 22 yılda Diyarbakır Tekstil İhtisas OSB ve Karacadağ OSB’yi kurduk. OSB sayısını 3’e çıkardık. OSB’lerimizde 28 binden fazla vatandaşımıza istihdamın önünü açtık. Son 22 yılda; şehrimizde gerçekleştirilecek 105,5 milyar lira yatırım için 2 bin 722 yatırım teşvik belgesi düzenledik. 136 binden fazla nitelikli istihdamın önünü açtık. Şehrimize yakışır şekilde katma değerli üretim ve teknoloji geliştirme altyapısını güçlendirmek için Diyarbakır’a 1 teknopark ve 3 Ar-Ge merkezi kazandırdık.” "2024-2028 dönemi Bölgesel Gelişme ve Ulusal Stratejimizde Diyarbakır’ı ülkemizdeki 7 bölgesel merkezden biri olarak belirledik" 22 yıl öncesine kadar parmakla sayılabilecek kadar KOBİ’nin KOSGEB desteklerinden yararlanmışken 22 yıl içinde bu sayıyı 16 binin üzerine çıkardıklarını ifade eden Kacır, “Karacadağ Kalkınma Ajansımız eliyle Diyarbakır’daki 641 projeye 1,4 milyar lira destek verdik. GAP Bölge Kalkınma İdaremiz eliyle de; son 10 yılda 152 kalkınma projesine 702 milyon lira destekte bulunduk. Yakın dönemde kamuoyuyla detaylarını paylaşacağımız 2024-2028 dönemi Bölgesel Gelişme ve Ulusal Stratejimizde Diyarbakır’ı ülkemizdeki 7 bölgesel merkezden biri olarak belirledik. Diyarbakır’da başta gıda, giyim eşyaları ve mobilya sektörlerinde sektörel odaklanmayı, katma değer artışını, ölçek büyütmesini ve markalaşmayı destekleyeceğiz” diye konuştu. Tarımsal faaliyetlerin gençler için cazip hale getirilmesini sağlayacak, turizm değerlerinin yerel ekonomik gelişmeye katkısını artıracak, lojistik altyapıyı güçlendirecek projelerle ilin kentsel hizmetlerde bölgesel merkez rolünü güçlendireceklerini söyleyen Kacır, “Diyarbakır’ımızın kalkınma yolculuğuna ivme kazandıracak yatırımların önünü daha da açacağız. Terörü bu topraklardan sildikçe bizler de bölgemizde yeni adımlar atacağız, şehirlerimizi yeni yatırımlarla buluşturarak, daha da büyüteceğiz, kalkındıracağız. Eser ve hizmet siyasetiyle Diyarbakır için ve Türkiye için çalışmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu. Şehrin üretim ve ihracat ile konuşulmasını istediklerini belirten Kacır, “Bir sözü de buradan Diyarbakır gençlerine yollamış olalım. Valimizle de konuştuk; inşallah çok hızlı bir şekilde TÜBİTAK eliyle Diyarbakır’ımıza bir bilim merkezi de kazandıracağız. Bu şehrin çocukları, Türkiye’nin geleceğine imza atacak mühendisler olarak, bilim insanları olarak yetişecek. Teknofest rüzgarı da Diyarbakır’ımızla buluşacak. Firma sahibi, OSB Başkanı Mustafa Fidan, AK Parti Diyarbakır milletvekili Suna Kepolu Ataman ve Diyarbakır Valisi Murat Zorluoğlu birer konuşma yaptı. Konuşmaların ardından kurdelenin kesilmesiyle fabrikanın açılışı gerçekleştirildi.