SAĞLIK - 17 Nisan 2025 Perşembe 11:47

Uzmanından uyarı: "Çocuklarda uykudan uyandıran baş ağrısı ciddiye alınmalı"

A
A
A
Uzmanından uyarı: "Çocuklarda uykudan uyandıran baş ağrısı ciddiye alınmalı"

Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Hastanesi Çocuk Nörolojisi Bölümü’nde görevli Dr. Öğretim Üyesi Nihal Yıldız, çocukluk döneminde sıkça karşılaşılan baş ağrısının basit bir şikâyet gibi görünse de, altında yatan nedenlerin hayati öneme sahip olabileceğine vurgu yaptı. Yıldız, "Özellikle enseden olan baş ağrıları ya da uykudan uyandıran baş ağrıları ciddiye alınması gereken çocukluk dönemi baş ağrıları bulguları olarak karşımıza çıkabilmektedir" dedi.


Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Hastanesi Çocuk Nörolojisi Bölümü’nde görev yapan Dr. Öğretim Üyesi Nihal Yıldız, çocukluk döneminde sıkça karşılaşılan baş ağrısı şikayetlerine dair önemli açıklamalarda bulundu. Poliklinikte 0 ila 18 yaş arası hastalarla ilgilendiklerini ifade eden Yıldız, çocuk nöroloji polikliniğine en sık başvuru nedenlerinden biri olan baş ağrısının detaylarına dikkat çekti.


Baş ağrısı oranı yaşla birlikte artıyor


Toplumda baş ağrısının görülme sıklığının yaş gruplarına göre değiştiğini belirten Dr. Yıldız, "Yüzde 7 ile yüzde 82’ye kadar oranlarla karşılaşabiliyoruz. Özellikle son yıllarda hasta yakınlarının ve çocukların bilinçlenmesiyle birlikte bu oranlar artıyor, polikliniğimize başvurular da buna paralel olarak yükseliyor" dedi. Baş ağrısının, beyindeki bazı sinyaller sonucu oluşan bir belirti olduğunu söyleyen Yıldız, bu durumu "akut" yani ani başlayan ve "kronik" yani uzun süren baş ağrıları olarak ikiye ayırdıklarını kaydetti.


"Enseden başlayan veya uykudan uyandıran ağrılar ciddiye alınmalı"


Dr. Yıldız, bazı baş ağrısı türlerinin özel olarak dikkatle ele alınması gerektiğini vurgulayarak şunları söyledi:


"Sistemik bulgular ve nörolojik bulguların eşlik etmesiyle baş ağrısıyla ciddi görme bozukluğu, tansiyon yüksekliği, ani görme kayıpları, ilk kez yaşanan şiddetli ağrı, enseden başlayan ağrılar ya da uykudan uyandıran baş ağrıları eşlik ediyorsa, bunlar çocukluk döneminde mutlaka ciddiye alınmalı."


6 yaş altındaki çocuklarda dikkat şart


Özellikle 6 yaş altı çocuklarda baş ağrısına ekstra dikkat edilmesi gerektiğini ifade eden Dr. Yıldız, baş ağrısının sıklığı, şiddeti, süresi ve buna eşlik eden bulantı, kusma gibi sistemik belirtilerin mutlaka sorgulanması gerektiğini dile getirdi:


"Hastanın özellikle ağrıyı nasıl lokalize ettiği nasıl tarif ettiği bizim için klinikte önem arz etmektedir. Baş ağrısının öncelikli olarak akut baş ağrısıyla yani üst solunum yolu enfeksiyonu ve sinüzitte de çocuğun başı ağrıyabilir. İlaç intoksikasyonlarında da baş ağrısı da gelebilir. Ama bunun yanı sıra travma, tümör, kulak enfeksiyonu gibi daha ciddi sebeplerle de çocukların başı ağrıyabilir. Bu yüzden örneğin ateş gibi eşlik eden bulgulara sınırlandığı çocuğu aslında sistemik değerlendirmek çok önemli. Bir çocuğun eğer baş ağrısına eşlik eden bulgulara göre tanıya yönlenebiliyoruz. Bizim bölgemizde de aslında Türkiye genelinde de olmakla beraber çok sık baş ağrısı vakası polikliniğimize gelmekte. Bunların ağır tanıları olabileceği gibi aslında migren gibi birçok çocuk da yine baş ağrısı ile polikliniğe gelebilmekte. Bu yüzden eşlik eden bulgulara göre çocukların tanısına yaklaşıyoruz."


Migren, gerilim tipi ve küme tipi baş ağrıları çocuklarda da görülüyor


Baş ağrılarının türlerine göre ayrıldığını hatırlatan Dr. Yıldız, özellikle ergenlik dönemine yaklaşan çocuklarda erişkin tipi baş ağrılarına da rastlandığını belirtti. Yıldız, sözlerini şöyle tamamladı:


"Tedaviyi ve yaklaşımımızı da buna göre belirliyoruz aslında. Baş ağrıları tabii ki başvuru zamanına göre akut olarak ayırdığımız gibi baş ağrılarını migren baş ağrısı, stres dediğimiz gerilim tipi baş ağrıları ya da erişkin yaşa daha yakın ergenlerde özellikle küme tipi başarıları gözükebiliyor. Özellikle migrenli çocuklarda baş ağrılarına baktığımız zaman bu çocuklar auralı ve aurasız dediğimiz semptomlarla gelebiliyorlar. Yani aura dediğimiz şey işte bu ışık çakmaları, görsel halüsinatif şeyler, bir şeyler duymalar gibi bulguların eşlik edebileceği gibi bulantı kusma, fotofobi, fonofobi dediğimiz ışık ve gürültüden, sesten etkilenme gibi vurgularla da migrenli çocuklar polikliniğimize başvurabilmektedir. Eğer migrense zaten çocukların tanısını koyduktan sonra buna göre tedavilerini veriyoruz, ilaç tedavilerine başlıyoruz."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Karabük Polisten kaçan alkollü sürücü kaza yapınca yakalandı Karabük’te polisin "dur" ihtarına uymayıp otomobiliyle kaçan ehliyetsiz ve 1.85 promil alkollü sürücü kaza yapınca yakalandı. Hürriyet Mahallesi Melisa Caddesi’nde 78 ABL 583 plakalı otomobilin sürücüsü M.E.Y. (19), yolda zikzak çizince polis ekiplerin "dur" ihtarına uymayarak kaçtı. Buradan Karabük-Yenice kara yolu üzerinde devam eden kovalamaca sonucu sürücü, direksiyon hakimiyetini kaybederek önce kaldırıma ardından köprü ayağına çarptı. Çarpmanın etkisi ile otomobilin motoru yerinden fırlayarak koptu. Kazada sürücü M.E.Y ve yanındaki Z.C.K. (18) yaralanırken, kaza sonrası polise direnenince ekipler biber gazı sıkarak etkisiz hale getirdi. Bu sırada ihbar üzerine kaza yerine sağlık ve çok sayıda polis ekipleri sevk edildi. Olay yerinde ilk müdahaleleri yapılan yaralılardan otomobil sürücüsü M.E.Y, önce alkolmetreyi üflemek istemeyince ambulansa bindi. Bir süre sonra ambulanstan geri inen ve yüzüne yediği biber gazından dolayı zor anlar yaşayan sürücü polisle pazarlık yapmaya başladı. Trafik ekiplerin alkolmetreyi üflememesi durumunda cezaların katlanarak artacağı söylenen sürücü M.E.Y, 5 ay önce ehliyetini alkollü araç kullanmaktan dolayı alındığını belirterek, ’Alkolmetreyi üflersem mi daha çok yararıma" diye sormasının üzerine polisin üflemezsen cezan daha çok katlanır demesiyle alkometreyi üfledi. Yapılan ölçümde sürücünün 1.85 promil alkollü olduğu tespit edildi. Ambulanslarla Karabük Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırılan yaralıların genel durumlarının ise iyi olduğu öğrenildi. 1,85 promil alkollü sürücüye, tarafik ekiplerince Karayolları Trafik Kanunu’nun "dur ikazına uymamak", "sürücü belgesiz araç kullanmak" ve "alkollü araç kullanmak" gibi 6 maddeden toplam 51 bin 948 lira idari para cezası kesildi. Sürücü hakkında ayrıca "trafik güvenliğini tehlikeye düşürmek" suçundan da adli işlem başlatıldı. Diğer yandan kazanın meydana geldiği yerde bulunan Soğuksu KYK kız yurdundaki öğrencilerde yurdun bolkonuna çıkarak yaşananları film gibi izledi.