GÜNDEM - 30 Mart 2025 Pazar 22:20

Prof. Dr. Yücel Namal, "Macaristan’da Osmanlı Döneminde dini hoşgörü hüküm sürmüştür"

A
A
A
Prof. Dr. Yücel Namal, "Macaristan’da Osmanlı Döneminde dini hoşgörü hüküm sürmüştür"

Türk-Macar ilişkileri üzerine çalışmalar yapan Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi, İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Tarih Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Yücel Namal, Macaristan’da İslam’ın resmi din olarak kabul edilmesinin 109. yılı dolayısıyla açıklamalarda bulundu.


Osmanlı Devleti’nin 150 yıl süren Macaristan hakimiyeti döneminde dini hoşgörünün hâkim olduğunu belirten Prof. Dr. Yücel Namal, Macaristan’daki en önemli İslam eserlerinden birinin Gül Baba Türbesi olduğunu ifade etti. Namal, "Gül Baba, Osmanlı ordusuyla birlikte Macaristan’a gelmiş ve Budin’in fethi sırasında hayatını kaybetmiştir. Bu süreçten sonra türbesi, Macaristan’daki ve çevre bölgelerdeki Müslümanlar için önemli bir merkez haline gelmiştir" ifadelerine yer verdi.


Berlin Antlaşması ile Müslüman nüfusun Bosna-Hersek, Avusturya-Macaristan tarafından işgal edildiğini ifade eden Namal, "93 Harbi dediğimiz 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sonrasında imzalanan Berlin Antlaşmasıyla (13 Temmuz 1878) Müslüman nüfusun yoğun olduğu Bosna-Hersek’in, Avusturya-Macaristan tarafından işgal edilmiştir. Böylece birçok Müslüman geçici ya da sürekli olarak Macaristan’a yerleşmiştir. Macaristan’daki ve Bosna-Hersek’teki Müslümanlar dini bayramlar vesilesiyle Budapeşte’de bulunan Müslümanların tek kutsal yeri olan Gül Baba türbesinde buluşuyorlardı" dedi.


1909 yılında Osmanlı Hükümeti tarafından Macaristan’a gönderilen imam Abdüllatif Tanrısever’in Türk öğrenciler için öğretmen olarak görevlendirildiğini belirten Prof. Dr. Yücel Namal, Abdüllatif Efendi’nin Gül Baba Türbesi’nde cuma ve bayram namazları kıldırarak hutbeler verdiğini söyledi.


Namal, "Birinci Dünya Savaşında yapılan müttefiklik ve bunun sonucunda doğan dostluğun neticesi olarak 5 maddelik İslamiyetin Macaristan da resmi din olarak kabulünü içeren yasa 30 Mart 1916 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Bu yasa Avrupa kıtasında müstesna bir örnek olarak tarihteki yerini almıştır. Bu yasanın çıkmasında başta Macaristan’daki Başşehbender Ahmet Hikmet Müftüoğlu ve Bosna-Hersekli Müslümanların önemli katkısı olmuştur. Bu yasa Avrupa kıtasında çoğunluğu Müslüman olmayan bir ülkede kabul edilmesi açısından da önemlidir" diye konuştu.



Prof. Dr. Yücel Namal, "Macaristan’da Osmanlı Döneminde dini hoşgörü hüküm sürmüştür"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Başkan Dökmeci: "Kendi öz kaynaklarımızla yapıyoruz" Sivrihisar Belediyesi, Hamamkarahisar’daki Selçuklu Camii’nin restorasyonunu belediyenin öz kaynaklarıyla aslına uygun şekilde restorasyonunu tamamlamak için çalışıyor. Yapılan resterasyon hakkında bilgiler veren Sivrihisar Belediye Başkanı Habil Dökmeci, çalışmaların sürdüğünü söyledi. Genel durum ve çalışmalar hakkında konuşmasına devam eden Dökmeci, şu ifadelere yer verdi: "Belediyemizin öz kaynaklarıyla yürüttüğü çalışmaları bazı kişiler farklı yönlere çekerek kamuoyunu yanlış bilgilendirme çabası içine girmektedir. Sivrihisar Eğitim Vakfı Başkanı Sayın Bekir Kalır’ın yaptığı açıklamalar da bu duruma örnektir. Vakıf başkanının, belediyemizin tamamen kendi bütçesiyle gerçekleştirdiği restorasyonu sanki farklı desteklerle yapılıyormuş gibi göstermeye çalışması, emeği geçenlerin hakkını gölgelemekten başka bir şey değildir. Sayın Kalır’ın, vakıf başkanı mı yoksa siyasetçi mi olduğuna karar vermesi gerektiğini düşünüyorum. Eğer gerçekten Sivrihisar Eğitim Vakfı’nın başkanı olarak hareket ediyorsa, vakfın asli görevlerine, yani öğrencilere burs sağlamaya, eğitim projeleri geliştirmeye ve gençlerimizin geleceğine katkıda bulunmaya odaklanmasını tavsiye ederim. Belediye başkanlığı görevine geldiğimiz günden bu yana, Sivrihisar Eğitim Vakfı’nın belediyemiz projelerine hiçbir katkısı olmamıştır. Önceliği, kamuoyunu yanıltıcı açıklamalar yapmak yerine vakfın kendi sorumluluklarını yerine getirmek olmalıdır. Öte yandan, bu restorasyon sürecinde önceki dönem Eskişehir Valimiz Sayın Erol Ayyıldız ve mevcut Valimiz Sayın Hüseyin Aksoy, yasal süreçlerin hızlanması ve çalışmaların ilerlemesi noktasında desteklerini esirgememiştir. Kendilerine bu vesileyle teşekkür ediyorum. Ancak, restorasyonun tüm finansmanı tamamen Sivrihisar Belediyesi tarafından karşılanmakta olup, hiçbir kurum veya kuruluştan mali destek alınmamıştır. Tarihi mirasımıza sahip çıkma konusunda herkesin duyarlılığı kıymetlidir. Ancak, belediyemizin kendi bütçesiyle yürüttüğü bir restorasyon çalışmasını sanki farklı desteklerle yapılıyormuş gibi göstermek, gerçeği yansıtmamakta ve emeği geçenlerin hakkını gölgelemektedir. Kamuoyunu doğru bilgilendirmek hepimizin ortak sorumluluğudur. Sivrihisar Belediyesi, ilçemizin kültürel mirasına sahip çıkmaya ve tarihi yapılarımızı geleceğe taşımaya kararlılıkla devam edecektir."