POLİTİKA - 02 Kasım 2024 Cumartesi 14:24

Bakan Tunç: "Yüksek standartlı demokrasiye kavuşmak için mücadelemiz sürecek"

A
A
A
Bakan Tunç: "Yüksek standartlı demokrasiye kavuşmak için mücadelemiz sürecek"

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Türkiye’nin yüksek standartlı demokrasiye kavuşması için çalışmaları sürdüreceklerini belirtti.


Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 8. Olağan İlçe Kongresi için Zonguldak’ın Devrek ilçesine geldi. Hamidiye Spor Salonunda gerçekleşen kongre saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı. Kongrede konuşan Bakan Tunç, AK Parti’nin icraatın, umudun, geleceğin adı olduğunu belirterek "AK Partimiz 3 Kasım 2002’de iktidara geldi. Artık 22 yılı tamamladık. 23 yıla başladık. AK Parti’nin kuruluşundan bu yana 23 yıl geride kaldı. 22 yıldır iktidardayız. AK Parti’yi kuran milletimiz. AK Parti bir millet hareketi. Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşlarının bir masa etrafında toplanıp ’Haydi bir siyasi parti kuralım ve milletten oy isteyelim’ şeklinde bir siyaset mühendisliği yapılarak kurulmuş bir parti değildir. Milletin talebiyle kurulmuş bir partidir. 90’lı yıllar boyunca parlamenter sistemin yol açtığı krizlerden, oluşan siyasi krizlerin tetiklediği ekonomik krizler, 28 şubatlar, demokrasi çıtasının yerlere düşürülmesi ve tüm bunlardan bunalan milletimiz Recep Tayyip Erdoğan’ı gördü ve AK Parti’nin kurulmasını sağladı" dedi.


Tunç, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 22 yıldan bu yana AK Parti’nin kesintisiz lideri olmasının, milletin hissiyatını iktidarda temsil etmesi ve milleti gibi düşünmesinden kaynaklandığının altını çizdi.


Milletin refahı, Türkiye’nin güçlenmesini sağlamak için Cumhurbaşkanı liderliğinde canla başla çalıştıklarını anlatan Tunç, "Ülkemizin demokratik kalkınmasını da ihmal etmedik. Yüksek standartlı bir demokrasiye kavuşması için çok çalıştık. Büyük reformlar yaptık. Türlü türlü engellemelerle karşılaştık" diye konuştu.


Parti kurulumu sırasında tuzakların kurulduğundan bahseden Tunç, şunları söyledi: "Partimize, Cumhurbaşkanımıza tuzaklar kuruldu. Henüz daha partimiz kurulurken kapatma davasıyla karşı karşıya kaldık. Başörtülü kurucu üyemiz var diye ihtar davası açıldı. ’Başörtülü birisi partinin kurucu üyesi olamaz’ dediler. O günlerden bu günlere geldik. Sonrasında seçim kararı alındı. 14 aylık bir parti seçimlere girecek. Milletimizde büyük bir heyecan var. 90’lı yılların kronik sorunlarından milletimiz bir an önce kurtulmak istiyor. Erdoğan iş başına gelmesi lazım. Partisi iktidar olması lazım diyor ama o vesayetçi, darbeci anlayış, demokrasi düşmanları sahneye çıkıyor. Erdoğan milletvekili olamaz diyor. Muhtar bile olamaz diyen manşetlerin atıldığı o günlerde bu günlere geldik. O seçim kurulu Erdoğan’ın adaylığını iptal ediyor ve listeden seçilmesini sağlıyor. Genel başkanı milletvekili adayı olmayan bir parti seçimlere gidiyor. 3 Kasım’da Anadolu yeni bir dönemi başlatıyor. Türkiye’de AK Parti dönemi başlıyor."


AK Partinin kurulduktan sonra kapatma davası, MİT krizi, Gezi Parkı, 17-25 Aralık operasyonları, 15 Temmuz darbe girişimi gibi olaylarla karşılaştığını ve bu tür olayları milletin desteğiyle bertaraf ettiklerinin altını çizen Tunç, Türkiye’nin geleceği için çalışmalarını aralıksız sürdürdüklerini söyledi.


"27 Mayıs’ta, 12 Eylül’de darbecilerin yanında duran, 28 Şubat’ta darbecilere kalkan olan yargı sisteminden bugün milli iradeye sahip çıkan yargı sistemimiz var" diyen Tunç, "Biz ülkemizde yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı noktasında mücadelemizi sürdüreceğiz. Türkiye’nin yüksek standartlı demokrasiye kavuşması için mücadelemiz sürecek" ifadelerini kullandı.


Türkiye yüzyılında yeni demokratik, sivil bir anayasa hedeflediklerini aktaran Tunç, "Bunun için mecliste uzlaşma gerekiyor. Bu uzlaşmaya ’evet’ diyenler milletimiz tarafından takdir görecektir. Biz mücadelemizi sürdüreceğiz. Ülkemizi yeni bir anayasa kavuşturarak demokrasinin standartlarını daha yukarı taşıyacağız" şeklinde konuştu.


Konuşmanın ardından Bakan Tunç’a Devrek bastonu hediye edildi.



Bakan Tunç: "Yüksek standartlı demokrasiye kavuşmak için mücadelemiz sürecek"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bilecik Restorasyonu tamamlanan tarihi Kara Mustafa Paşa Camii ibadete açıldı Bilecik’in Pazaryeri ilçesinde 1665 yılında IV. Murat’ın sadrazamı Kara Mustafa Paşa tarafından yaptırılan Kara Mustafa Paşa Camii, restorasyon çalışmalarının ardından ibadete açıldı. Yurt genelinde sürdürdüğü 250’yi aşkın restorasyon çalışmalarını tamamlayarak, her şehrin sembolü de olan tarihi camilerine yönelik çalışmalarını sürdüren Vakıflar Genel Müdürlüğü, Bilecik Pazaryeri Kara Mustafa Paşa Camiinde başlattıkları restorasyon çalışmaları sonrası Regaip Kandili’inde ibadete açıldı. İbadete açılan cami hakkında konuşan Bilecik Valisi Şefik Aygöl, “Yaklaşık 1 buçuk senedir devam eden restorasyonla bugün bu güzel tarihi camimize ibadete açmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Tabiki burası ecdat toprakları. Kuruluşun ve kurtuluşun şehri Bilecik olunca şehrimizin her köşesinde ecdadımızın güzel hizmetleri var. Kara Mustafa Paşa Camisi bu eserlerden biri. 1578 yılında yapılmış olan cami, yaklaşık 2 yıl önce sözleşmesi yapıldı ve bugün özel bir gecede hayırlı bir gecede hizmete açmayı rabbim nasip eyledi. Rabbim bu hizmeti sunan büyüklerimize, başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere Bakanımıza, Genel Müdürümüze, yanımızda çok kıymetli vekilimiz var. Çok büyük destekleri var kendisine, bölge müdürlüğümüz ve heyetine, bunu yapan ustasından müteahhitine şükranlarımızı arz ediyorum” dedi. AK Parti Bilecik Milletvekili Halil Eldemir, ”Ecdadımızdan yadigar kalan eserleri ihya ediliyor, onarılıyor gelecek nesillere aktarması için üzerimize düşeni yapıyoruz. Bu anlamda da Vakıflar Genel Müdürlüğümüz ilçemizde bulunan Kara Mustafa Paşa Camii’ni bugünden itibariyle tamamlayıp tekrar hemşerilerimizin hizmetine sunmuş olduk. Tabi Sayın Valimizin az önce ifade ettiği gibi Anadolu’nun her bir köşesi ecdadın eserleriyle dolu. Bizimde gelecek nesillere aktarmamız gereken bu eserleri sağlam bir şekilde gelecek nesillere aktarmakta bizim vazifemiz. Bu hususta da Vakıflar Genel Müdürlüğümüz elinden geleni yapıyor. Ben başta sayın Genel Müdürümüz Sedat bey ve Bölge Müdürümüz Haluk bey ve tüm ekibine çok teşekkür ediyorum. Bu onarılan Kara Mustafa Paşa Camisinin de emeği bulunan, buradaki ustasından, yükleyicisine hepsine de şükranlarımı ilçenin bir ferdi olarak hemde bir milletvekili olarak sunuyorum. Tabi bu işler yapılırken de bunların takibi gerekiyor. Bu hususta da hem Kaymakamlarımız hemde Sayın Valimiz, Kültür Müdürümüz bu konularda da gerekli üzerine düşeni yaptılar. Allah onlardan razı olsun. Belediye Başkanımız olsun, ilçemizin diğer idarecilere ben huzurunuzda teşekkür ediyorum” dedi. Cami açılışına Bilecik Valisi Şefik Aygöl, AK Parti Bilecik Milletvekili Halil Eldemir, Bursa Vakıflar Bölge Müdürü Haluk Yıldız, Pazaryeri Belediye Başkanı Zekiye Tekin, AK Parti Bilecik İl Başkanı Serkan Yıldırım, kaymakamlar ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Diyarbakır Diyarbakır’da üniversite öğrencileri ve Rojin Kabaiş’in babası “adalet” çağrısında bulundu Van Gölü’nde cansız bedeni bulunan üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş’in babası Nizamettin Kabaiş ve üniversite öğrencileri, Diyarbakır’da yaptıkları açıklama ile olayın aydınlatılmasını istedi. Kabaiş ailesi, Mavi Kelebekler Kulübü üyeleri ve öğrencilerle bir araya geldi. Öğrenciler, daha sonra yakalarına Rojin’in fotoğrafını takarak açıklama için toplandı. Kulüp adına gazetecilere açıklamada bulunan Öğretim Görevlisi Mahmut Altunhan, 27 Eylül 2024 tarihinde öğrencinin kaybolma serüveni ve 15 Ekim 2024 tarihinde bulunmasıyla beraber o acıya ortak olmak amaçlı toplandıklarını söyledi. Halkın, öğrencilerin ve tüm kamu kuruluşlarının desteğiyle faillerin tez zamanda ortaya çıkarılmasını temenni ettiklerini dile getiren Altunhan, “Katil ya da katillerin adaletin önüne çıkartılarak gönüllerin bir nebze de olsa ferahlaması, aydınlık yarınlarımıza güven ve huzurun mihenk taşı olacaktır. Adaletin keskin kılıcı masum insanlara güven vermeli, suçlulara da korku salmalıdır ve bu bir elzemdir” diye konuştu. Rojin Kabaiş’in babası Nizamettin Kabaiş ise, çok duygulandığını, ilk günkü gibi bir acı yaşadığını ifade etti. Rojin’in hayatını ve okulunu sevdiğini dile getiren Kabaiş, “Okulunu severek üniversiteye gitti. Benim için çok büyük bir acı, unutulmaz bir şey. Rojin intihar etmedi. Öyle söylemesinler, kesinlikle intihar etmedi. Rojin’i katlettiler, darp ettiler. Boğazım düğümleniyor, konuşamıyorum. İntihar süsü verdiler, intihar edecek hiçbir durum da ortada yoktur” şeklinde konuştu. Van’da 27 Eylül’de kaybolan ve 15 Ekim’de Van Gölü kıyısında cesedi bulunan Rojin Kabaiş (21), memleketi Diyarbakır’da toprağa verilmişti.