YEREL HABERLER - 27 Aralık 2011 Salı 12:37

YİĞİT, 2011 YILINI DEĞERLENDİRDİ

A
A
A
YİĞİT, 2011 YILINI DEĞERLENDİRDİ

Zonguldak’ın Alaplı ilçesi Türk Kızılay Derneği Şube Başkanı Hayri Yiğit, Zonguldak’ta kiralık işyerinde duran tek şube olduklarını belirterek, 2012 yılında kiradan kurtularak Kızılay’a yakışır bir yer satın almak amacında olduklarını söyledi.
Türk Kızılay Derneği Alaplı Şube Başkanı Hayri Yiğit, bir basın toplantısı düzenleyerek 2011 yılını değerlendirdi. Türk Kızılay Derneği Alaplı Şube Yönetim Kurulu üyelerinin de hazır bulunduğu toplantıda konuşan Yiğit, Kızılay Alaplı Şubesi olarak 2011 yılında düzenlenen kan bağışı kampanyalarında bin 800 ünite kan topladıklarını, amaçlarının 2012 yılında bu rakamı 2 binlere çıkarmak olduğunu söyledi. 2011 yılında gerçekleştirdikleri faaliyetler hakkında bilgiler veren Yiğit, “Hepimizin de bildiği gibi Kızılay, afetlerde ve savaş alanlarında ülkemizin en önemli yardım kuruluşudur. Kızılay, din, dil, ırk ve soy ayrımı yapmaksızın felakete uğramış insanların yardımına koşar, onlara barınmaları için çadır kurar, battaniye, giyecek, gıda temin eder yaralılar için geçici hastaneler kurar, aş evleri açar, yoksul ihtiyaç sahibi insanlara yiyecek ve içecek verir. Kızılay, kötü gün dostudur. Kızılay üyelerinin ödediği aidatlar ve hayırsever insanlarımızın bağışladığı bağış ve hibeler ile gönüllü insanlarımızın yardımlarıyla bu çalışmalarını yapar. Ülke genelinde 700’ü aşmış şubesi bulunmaktadır. Şube yöneticilerinin ve başkanların hiçbiri maaş almaz ve gönüllü Kızılay çalışanlarıdır” dedi.
BİN 800 ÜNİTE KAN TOPLANDI
Şube Başkanı Hayri Yiğit, Zongludak Kızılay Kan Merkezi’nin kendileri için bin 500 ünite kan toplama hedefi koyduğunu belirterek, kendilerinin ise bin 800 ünite kan topladıklarını söyledi. Yiğit, “Türk Kızılayı Alaplı Şubesi olarak 2011 yılında bir çok faaliyetlerde bulunduk. Şube yönetim kurulumuz, ilçemizde bulunan kamu kuruluşlar, odalar, sivil toplum örgütleri ve basın ile birlikte hareket ederek insan sağlığı için vazgeçilmez olan kan ihtiyacını sağlamak için kan bağışı kampanyaları düzenlemiştir. Zonguldak Kızılay Kan Merkezi bize 2011 yılı için bin 500 ünite kan toplama hedefi koymuştu. Alaplı halkımız, kamu kuruluşlarımız, odalar, sivil toplum örgütleri ve basın kuruluşlarının yardımıyla ilçemizde bin 800 ünite kan toplanmıştır. Bu kan bağışı kampanyalarında insanlarımız kanlarını verirken, aynı zamanda hem sağlık taramasından geçmiş oluyorlar, hem de hiç tanımadıkları insanların kurtulmalarına vesile olmuşlardır” diye konuştu.
50 KOLİ GIDA YARDIMI
Alaplı şubesi olarak 50 koli gıda yardımında bulunduklarını kaydeden Yiğit şunları söyledi:
“Şube yönetimi olarak yıl içerisinde genel merkezimizden ihtiyaç sahibi insanlarımıza dağıtılmak üzere şubemize gönderilen 50 koli gıda ve 400 kilo kuşbaşı kıyma ve kırtasiye malzemesi belirlenen ihtiyaç sahibi ailelere teslim edilmiştir. Kızılay haftası etkinliklerinde ilçemizdeki okullarımızda Kızılay ile ilgili broşür dağıtılmış CD’ler izlenmiş ve öğrencilerimiz bilgilendirilmiştir. İlçemizde 2011 yılı içerisinde 3 adet ev yangını ile ilgili şubemize müracaatlar olmuştur. Yönetim kurulu olarak evi yanan iki ailenin müracaatını inceleyerek, genel merkezimiz ile görüşerek, bu iki aileye yatak, battaniye, katalitik soba, giyecek, gıda temin edilmiştir. Diğer evi yanan aile içinde müracaatın yeni olması dolayısıyla yazışma halindeyiz. Ayrıca Ekim ayı içerisinde Van’da meydana gelen depremde mağdur olan insanlarımıza yardım için Alaplı Belediyesi ile ortak yardım kampanyası düzenledik. Esnafımızı gezerek, kullanılmamış giyecek battaniye, soba toplayarak belediyemizce toplanan yardımlarla beraber şubemizce tahsis edilen bir kamyon ile Düzce Kaynaşlı’da bulunan Türk Kızılayı Batı Karadeniz Afet Lojistik Merkezine Van iline gönderilmek üzere teslim ettik.”
Türk Kızılay Alaplı Şubesi’nin 2012 yılı hedefleri ile ilgili bilgiler veren Yiğit, 2012 yılında öncelikli olarak amaçlarının kiradan kurtularak Kızılay’a yakışır bir yer satın almak olduğunu söyledi. Zonguldak’ta kiralık işyerinde duran tek şube olduklarını anımsatan Yiğit, “Türk Kızılay Alaplı Şubesi olarak 2012 yılındaki en büyük hedefimiz, Zonguldak’ta kiralık işyerinde duran tek şube olan şubemizi kiradan kurtarıp, Kızılay’a yakışır bir yer satın almaktır. Bunu inşallah Alaplı’da hep beraber başaracağız. 2012 yılı Alaplı’da Kızılay’ın yılı olacaktır. Bunun yanı sıra kan bağışı kampanyalarında hedefimiz 2 bin üniteyi geçmektir. Tüm muhtarlar ve okul müdürleri ile görüşülerek, gerçek ihtiyaç sahibi kişiler tespit ederek, bu kişilere gıda ve giyim yardımları yapacağız. İş adamlarımız, esnaflarımız ve hayırsever vatandaşlarımız ile işbirliği yaparak ihtiyaç sahibi öğrencilere burs sağlayacağız. Bize çalışmalarımızda her zaman destek veren yönetim kurulu üyelerimize, başta Kaymakamımız olmak üzere, kamu kurum kuruluşlarına, sivil toplum örgütlerine, iş adamlarımıza, odalarımıza, okullarımıza, esnafımıza ve basın mensuplarına çok teşekkür ediyoruz” dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin Ücretsiz Basketbol Kursları çocuklara hem spor hem gelecek sunuyor Mersin Büyükşehir Belediyesi tarafından yıl boyunca sürdürülen ücretsiz basketbol kursları, çocuklar ve gençlerden yoğun ilgi görüyor. Gençlik ve Spor Hizmetleri Dairesi Başkanlığı koordinesinde gerçekleştirilen kurslar, çocuklara hem spor alışkanlığı kazandırıyor hem de fırsat eşitliği sağlıyor. Haftanın 4 günü Servet Tazegül Spor Salonu ile Seyfi Alanya Spor Salonunda düzenlenen basketbol antrenmanlarına, kentin farklı noktalarından toplam 150 kursiyer katılıyor. 2011-2017 yılları arasında doğan çocukların yararlanabildiği kurslarda temel basketbol eğitiminin yanı sıra takım ruhu, disiplin ve özgüven kazandırılması hedefleniyor. Ücretsiz olarak sunulan kurslar, çocukların fiziksel gelişimlerini desteklemenin yanı sıra sosyalleşmelerine de katkı sağlarken, ailelerden de büyük ilgi görüyor. Basketbol kursuna kayıtlar, Macit Özcan Spor Tesisleri içerisinde yer alan Gençlik ve Spor Hizmetleri Şube Müdürlüğü’nde yapılıyor. "Çocuklarımızı kötü alışkanlıklardan uzak tutmayı amaçlıyoruz" Mersin Büyükşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Hizmetleri Dairesi Başkanlığında görev yapan Basketbol Antrenörü İhsan Keskin, kursların yıl boyunca devam ettiğini belirterek, "Cumartesi ve pazar günleri Servet Tazegül Spor Salonunda, pazartesi ve salı günleri ise Seyfi Alanya Spor Salonunda antrenman yapıyoruz. Çocuklarımız burada sadece basketbol öğrenmiyor, aynı zamanda takım olmayı, paylaşmayı ve yardımlaşmayı da öğreniyor" dedi. Kursların ücretsiz olmasının fırsat eşitliği sağladığını vurgulayan Keskin, "Yetenekli erkek sporcuları Mersin Spor Kulübünün, kız sporcuları ise Çukurova Spor Kulübünün altyapısına yönlendiriyoruz. Amacımız çocuklara spor yapma alışkanlığı kazandırmak ve onları kötü alışkanlıklardan uzak tutmak" diye konuştu. Velilerden kurslara tam not Dördüz çocuklarını Büyükşehir Belediyesinin spor kurslarına yazdıran Tuğba Uyanık, ücretsiz kurslardan memnun olduklarını belirterek, "Çocuklarım 2 yıldır Büyükşehir Belediyesinin kurslarına katılıyor. Belediyemiz bu konuda bize büyük destek oluyor" ifadelerini kullandı. Velilerden Aysel Bozkurt ise "Basketbol kursundan çok memnun kaldık. Eğitmenler özveriyle çalışıyor. Herkes gönül rahatlığıyla çocuklarını bu kurslara yazdırabilir" dedi. Çocuklar spordan ve sosyalleşmeden mutlu Kursa katılan öğrencilerden Toprak Su Eroğlu, basketbolu çok sevdiğini belirterek, "Burada hem basketbol oynuyoruz hem de arkadaş çevremiz genişliyor. İleride profesyonel olarak bu sporu yapmak istiyorum" dedi. Hira Kaplan ise "Buraya gelmek çok güzel hissettiriyor. Hem eğleniyorum hem de enerjimi atıyorum. Basketbolu çok seviyorum" ifadelerini kullandı.
Gaziantep Gaziantep’te Fransız zulmünün 104 yıllık izi: Sivil halka atılan top mermisi hala duvarda duruyor İşgalci Fransız askerlerinin Gaziantep Savunması döneminde tarihi Boyacı Camii cemaatine attığı top mermisi patlamamış şekilde 104 yıldır cami karşısındaki evin duvarında duruyor. Kurtuluş Savaşı döneminde, sömürgeci Fransa’ya karşı iman ruhuyla direnen, İslam ile yoğrulmuş bu toprakların işgal edilmesine ve İslam düşmanlarının eline geçmesine izin vermeyen Gaziantep halkı, kentin düşman işgalinden kurtuluşunun 104’üncü yılını kutluyor. İşgalci Fransız askerlerinin Gaziantep Savunması döneminde işlediği zulüm ve acımasızlıklarının izleri, aradan geçen 104 yıla rağmen kentte bulunan birçok asırlık camide halen duruyor. Gaziantep’i işgal etmeye gelen Fransızların ilk icraatı, kentteki hastaneleri, okulları ve camileri bombalamak oldu. Kentteki onlarca cami Fransız askerleri tarafından bombalandı İşgalci Fransız birlikleri Gaziantep’te ilk olarak Abdülhamid Han tarafından yapılan Hamidiye Guraba Hastanesi’ni bombaladı. Kentin tek hastanesi olan hastanenin yıkılması sonucu savunmada yaralanan siviller, Şeyh Fetullah Camii’nde tedavi edilmeye başlandı. İşgalciler, bu camiyi de içinde yaralı siviller olmasına rağmen defalarca topçu bataryalarıyla vurdu. Şeyh Fetullah Camii’nin yanı sıra Kozanlı, Hacı Nasır, Ferhadiye, Musullu Şeyh, Başıkesik, Handan Bey, Çınarlı, Karatarla, Tekke ve Ömeriye Camii başta olmak üzere kentteki onlarca cami Fransız askerleri tarafından bombalandı. 104 yıl önce attığı top mermisi halen saplandığı yerde duruyor Bu camilerden bazıları tamamen yıkılırken, birçok cami de harabeye döndü. Kentteki birçok camide ve camilerin civarındaki evlerde halen top mermilerinin izleri duruyor. Fransız işgal kuvvetlerinin 104 yıl önce, Gaziantep Savunması sırasında cami cemaatine attığı ve cami karşısındaki bir evin duvarına saplanıp kalan top mermisi halen saplandığı yerde duruyor. Duvardaki top mermisi tarihin kanlı dönemine ve zulmüne şahitlik etmeye devam ediyor Evin çatısının altında duvara saplanan ve patlamayan top mermisi tarihin kanlı dönemine ve zulümde sınır tanımayan işgalci Fransa’nın zulmüne ve zulüm dolu barbarlığına şahitlik etmeye devam ediyor. Fransızların İslam düşmanlığına da tanıklık eden top mermisi 104 yıldır saplandığı yerde duruyor. 104 yıl önce camiye atılan ve caminin karşısındaki evin duvarına isabet eden top mermisini görenler ise şaşkınlıklarını gizleyemiyor. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Gazikültür A.Ş. Genel Müdürü Prof. Dr. Halil İbrahim Yakar, kentteki birçok tarihi camide ve cami çevresindeki birçok yapıda Antep Savunmasının o dehşetli günlerinden kalan mermi ve şarapnel parçalarının izlerini görmenin mümkün olduğunu söyledi. Yakar, Fransızların tarihi Gaziantep Kalesi civarında bulunan camilere saldırması, işgal esnasında ve sonrasında yaşanan vahşetin izlerinin kentin birçok noktasında hala durduğunu belirtti. "104 yıl geçmesine rağmen 15,5’luk top mermisi patlamamış olarak duruyor" Birinci Dünya Savaşı’nda Gaziantep’i işgal eden, önlerine gelen canlı ve cansız her şeye zarar veren işgalci Fransız askerlerinin yaptıkları katliamlar ve acımasızlıkların izlerinin kentteki asırlık camilerde halen durduğunu belirten Yakar, "20’inci yüzyılın en önemli şehir savunmalarından birine sahne olan Antep Savunması’nın her anı yaşandığı andan günümüze kadar ibretlik olaylarla ve vesikalarla doludur. Fransız askerleri Çıksorut ve Hacıbaba gibi şehrin değişik çevrelerindeki tepelere yerleştiler ve şehri bombardımana başladılar. O kadar büyük bir tesadüftü ki 23 Nisan 1920’de Ankara’da Büyük Millet Meclisi kurulurken aynı tarihte 23 Nisan 1920’de de Samsaktepe’den, Çıksorut’tan, Cünüt Dağları’ndan atılan Fransız topları şehirdeki camileri, sivil mimarileri, yaşam alanlarını hedef alarak Gazianteplileri teslimiyete zorluyorlardı. Fransız askerlerinin cami cemaatine attığı ancak bir Antep evinin duvarına saplanıp kalan 15,5’luk top mermisi patlamamış olarak duruyor. Bu top mermisi 23 Nisan 1920’den günümüze kadar Antep Savunması’nın nasıl bir haleti ruh içerisinde geçirildiğini gösteren çok önemli bir kayıttır. Buraya yakın Mağarabaşı var. 26 Nisan’da Fransızların Mağarabaşı’ya taarruzları söz konusu ve o taarruzlarda da büyük bir fedakarlık gösteren Antepliler düşmanı şehrin içine sokmamışlardır. Buradaki savunmalar çok önemliydi. 30 Mayıs-18 Haziran tarihleri arasında bir mütareke söz konusudur. İçinde bulunduğumuz Antep evinin çatısında bulunan patlamamış 15,5’luk Fransız top mermisi tarihten günümüze kadar bir ibret vesikası olarak durmaktadır" dedi. "26 tane tarihi camide Fransızların attığı bomba izlerini ve mermi izlerini görüyoruz" Camiler başta olmak üzere Gaziantep’teki tarihi binaların Fransız zulmünün şahitliğini yaptığını ifade eden Yakar, "Gaziantep’te bulunan 26 tane tarihi camimizin minarelerinde, Gaziantep Savunması döneminde Fransızların attığı bomba izlerini ve mermi izlerini görüyoruz. Fransızlar maneviyat tanımadıkları için, insanı tanımadıkları için şehri ele geçirmek amacıyla sivil halkın üzerine atmış olduğu bombalardan camilerde nasibini almışlardır. 23 Nisan 1920’deki bombardımanın bir amacı da camileri hedef alarak insanların moralini bozmak ve o moral bozukluğuyla beraber şehre hakim olmaktı. Aynen şu an Gazze’de yapıldığı gibi 105 yıl önce de bu şehirde bugün Gazze’de yapıldığı gibi camileri, mescitleri, hastaneleri bombaladılar. Şeyh Fethullah Camii’nin minaresine Kızılay bayrağı asılmış olmasına rağmen Fransızlar ne maneviyat tanıdılar ne hastaları ne insan hakları tanıdılar. Sırf şehri ele geçirmek amacıyla sivillerin, hastanelerin ve camilerin üzerine bombalarını yağdırdılar" diye konuştu.