YEREL HABERLER - 24 Şubat 2014 Pazartesi 10:42

Tuzcu Mahallesi Bulutları Ve Sekmen'i Bağrına Bastı

A
A
A
Tuzcu Mahallesi Bulutları Ve Sekmen'i Bağrına Bastı

Göreve geldiği günden bugüne insan odaklı, halka dayalı bir yönetim ve çalışma misyonu oluşturmasıyla dikkat çeken Palandöken Belediye Başkanı ve Ak Parti Belediye Başkan adayı Orhan Bulutlar, Ak Parti Erzurum Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mehmet Sekmeni de yanına alarak 30 Martta yapılacak olan Yerel Seçim çalışmaları kapsamın da Tuzcu Mahallesin de ev toplantısına katıldılar.
Tuzcu Mahallesin de yapılan ev toplantısına mahalleli büyük ilgi gösterirken Başkanlarına sahip çıkacaklarını söyleyen mahalleliler Bulutları ve Sekmeni bağrına bastı.
BULUTLAR, KÖY MAHALLELERİNE MÜJDE VERDİ
Palandöken ilçe sınırlarındaki köyler statü gereği mahalleyle dönüşmesiyle kolları sıvayan Palandöken Belediye Başkanı ve Ak Parti Belediye Başkan Adayı Orhan Bulutlar, yeni mahalle olan tüm köylerin sokakları bahar mevsimiyle birlikte kilit taşı yapılacağının müjdesini verdi. Başkan Bulutlar,” Beni tanıyanlar tanır bilirsiniz ki yapamayacağım işin sözünü asla vermem buradan söz veriyorum köy iken mahalleye dönüştürülen tüm köylerimizin yollarını ve sokaklarını kilit taş döşenecek. Çünkü merkez mahallelerimizin yüzde 90 sokaklarını ve yollarını şükürler olsun tamamladık. Artık ağırlığımızı bu köy mahallelerimize vereceğiz. Belediye olarak 2014 yılı Planımızı ve programımızı buna göre yaptık. Nisan ve Mayıs ayların da yapacağımız ihalelerle bu işi halledeceğiz. Bugüne kadar köy mahallelerimize bir ilçe belediyesi olarak gücümüz nispetin de eşit bir şekilde karınca kararınca hizmet etmeye çalıştık tabii ki yeterli değil bunu biliyoruz ama artık yeni belediyeler yasasıyla birlikte daha fazla hizmet alacaksınız bundan hiç şüpheniz olmasın. Gereksiz ve boş konuşmadık. Biz Ak Parti Hükümeti olarak hayal ve rüya denilen hizmetlere imza atmış partiyiz” diye konuştu.
SEKMEN, TUZCU MAHALLESİNİ GÖNLÜNÜ FETHETTİ
Bilgi ve birikimleriyle Erzurum’a yapacağı hizmetleri sıralayan Ak Parti Erzurum Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mehmet Sekmen, adeta Tuzcu Mahallesini gönlünü fethetti. Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Sekmenini ağzında çıkan her kelimeyi büyük bir dikkatle dinleyen Mahalleli sorunlarını Başkan Adayı Sekmene bire bir iletme fırsatı buldu. Sorunların en kısa süre de çözüleceğini söyleyen Sekmen,” Belediyeler yasasıyla büyük yetkilerle donatılmış bir belediye başkanı var artık. Büyükşehir Belediyesi demek Horasanı ilçesinin bir köyü veya Çat ilçesinin köyü de seçilecek başkandan sorulacak. Ak Parti Hükümetimiz bu seçim den güçlenerek çıkması sizlerin vereceği oylarla olacak. Bu yetkiyi bizlere verdiğiniz takdirde nasıl ki 12 yıldır emanetinizi namus bildiysek bu seçimden sonra da aynı ahlakla aynı liyakatle sizlere hizmet edeceğiz. Tuzcu Mahallesinde yaşanan önemli sorunları biliyorum. Artık Belediye Başkanımız Orhan Bulutlar ile birlikte Tuzcu Mahallesinin tüm sorunları bizim sorunlarımız olmuştur. Cenaze işlemleri, mezarlık çevre düzenlemesi, alt yapı, yoların yapımı, yetersiz olan su sıkıntısı çözeceğiz. Besiciye 50,100,150 başlık besi ahırlarını uygun yerlerde yapılarak destek sağlayacağız. Spor merkezleri, kültür merkezleri, taziye evleri, bilgi evleri gibi birçok hizmet bu mahalleye de yapılacak bundan emin olabilirsiniz. Sizler yeter ki dünya liderimiz Sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan’a bizlere sahip çıkın” dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Özel ihtiyaçlı öğrencilerin hikayeleri kitap oldu Kayseri’de özel ihtiyaçlı öğrencilerin 8 yıllık hâtıraları yazıya döküldü. Orta ve ağır zihinsel engelli öğrencilerin ve ailelerinin günlük yaşamda yaşadıkları sıkıntıların anlatıldığı kitap, engellilere farkındalık oluşturmak amacıyla okula gelen ziyaretçilere veriliyor. 2016’da açılan Şehit Yiğitcan Çiğa Özel Eğitim Uygulama Okulu orta ve ağır zihinsel engelli öğrencilerin ve ailelerinin umudu oldu. 8 yıldır çocukların hem sosyal hem de bireysel gelişimleri için eğitimini sürdüren okul, bu süreçte aileleri de unutmadı. Okul Müdürü Serkan Karakaya öncülüğünde sık sık aile ziyaretleri yapılırken, anlatılan hikayeler de kitaba dönüştü. "Bizim hikayemiz" adıyla çıkarılan kitapta 25 ailenin yaşadığı hikayeler, yazıya döküldü. Kitap, engelli bireylerin toplum içerisinde daha fazla yer edinmesi için okula ziyarete gelenlere hediye ediliyor. "Her bir satırı hayatın içinden gelen samimi bir sesin yansımasıdır" Şehit Yiğitcan Çiğa Özel Eğitim Uygulama Okulu Müdürü Serkan Karakaya, "Bu hikaye 2016 yılında başladı. Okulumuz 2016 yılında orta ve ağır zihinsel engelli çocuklarımıza eğitim vermek için açıldı. 8 yıllık bir hikayemiz var. Herkesin bir hikayesi var. Ancak bazı hikayeler hem anlatılmayı hem de dinlenmeyi çok fazla hak eder. Elimde tuttuğum bu kitap tam da böyle hikayelerden oluşuyor. Bizim hikayemiz sıradan bir eser değil, her bir satırı hayatın içinden gelen samimi bir sesin yansımasıdır. Bu kitap özel ihtiyaçlı bireylerin ve onların ailelerinin yaşamlarına dokunan sevinçleri, zorlukları, umutları ve dayanışmayı yansıtan gerçek hikayelerden iktibaslardır. Okulumuz 90 öğrenci ile açıldı. Okula devam eden öğrencimiz 30. Bu çocuklarımızı eğitime kazandırabilmek için aileleri ile birlikte görüşme imkanları oluşturmaya çalıştık. Bu okulun çocuklara nasıl faydalı olabileceğini, çocuklarla beraber gerek sosyal hayatta gerekse okul hayatında kendilerine hangi imkanları tanıyacağı ile alakalı bilgiler verdik. Aile ziyaretleri yaptık. Bu ziyaretlerde gördüğümüz ortamlar, ailelerin sıkıntıları, sorunları ve hayat hikayeleri bu hikayelerin paylaşılması gerektiği inancını oluşturdu. Çünkü toplum olarak engelli bireylere çok yakın insanlar değiliz. Hayatın içerisinde bunların da olduğunu kabullenen insanlar değiliz. Bu hatıraları toparlayıp bir kitap haline getirmek ve farkındalık oluşturmak istedik. Bu hikayede böylelikle başladı" ifadelerini kullandı. "Çok güzel dönüşler aldık" Karakaya, "İnsanların hayatta gördüğü ama farkında olmadığı, ailelerin içerisinde kendi hayatlarını devam ettiren bu özel bireylerin toplum içerisinde neler yapabildikleri, aileleri ile birlikte hangi yaşantıda olduklarını insanlar okudukları zaman çok güzel dönüş aldık. Bu konuda toplumda güzel bir farkındalık oluşturduğumuza inanıyorum. Kitabımızdan hiçbir maddi beklemeksizin 25 ailemizin hayat hikayesini işledik. Aileler, çocuklarının engel durumunu öğrendiklerinde hissettikleri duyguları anlattılar. Bu ailelerin özel ihtiyaçlı bireylerle beraber yaşam hikayeleri var. Ailelerin bu sonuçla karşılaştıklarında karşılaştıkları güçler, sevinçleri ve mutlulukları. Toplum tarafından gördükleri haksızlıklar ve onların beklentilerini ele aldık. Kitabımız satılmıyor, biz hediye ediyoruz" diye konuştu.
Denizli Denizli itfaiyesi gecen yıl 7 bin 497 olay müdahale etti Denizli’de geçen yıl 5 bin 263 yangında vatandaşların imdadına koşan Denizli Büyükşehir Belediyesi İtfaiyesi, bin 765 kurtarma operasyonu ve 469 trafik kazası olmak üzere toplamda 7 bin 497 olaya müdahale etti. Yangın, trafik kazaları ve doğal afetlere profesyonel ekiplerle anında müdahale edebilmek için itfaiye teşkilatını hazır tutan Denizli Büyükşehir Belediyesi bu kapsamda ilk kez üç kadın itfaiyeci ile kadrosunu güçlendirdi. Modern araç, ekipman ve personeli ile Türkiye’nin önde gelen itfaiye teşkilatları arasında bulunan Denizli Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı, 2024 yılında yoğun bir mesai geçirdi. Gece gündüz demeden 7/24 Denizli merkez ve 19 ilçedeki 41 ayrı istasyonda, 505 personel ve 97 aracıyla vatandaşların can ve malını korumak için nöbet tutan Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı geçtiğimiz yıl 5 bin 263 yangına müdahale etti. Ayrıca bin 765 kurtarma operasyonu gerçekleştiren itfaiye ekipleri 469’u trafik kazası olmak üzere toplam 7 bin 497 olaya müdahalede önemli rol oynadı. En çok yangın sayısı Çivril’de Denizli Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı ekiplerinin merkez dışındaki ilçelerde müdahale ettiği yangın sayısında 959 vaka ile Çivril başı çekerken bu ilçeyi sırasıyla Sarayköy, Acıpayam ve Tavas izledi. En az yangın 40 vaka ile Çameli’de yaşandı. Kurtarma operasyonu sayısında ise 90 sayısı ile Çivril ilk sırada yer alırken, en az kurtarma operasyonu 8 vaka ile Beyağaç’ta gerçekleştirildi. 49 müdahale ile en fazla trafik kazası müdahalesi yapılan ilçe Acıpayam olurken, bu ilçeyi 38 müdahale ile Çivril takip etti. Baklan ilçesinde hiç trafik kazası yaşanmazken, en az trafik kazası müdahalesi yapılan toplam 1 trafik kazası ile Babadağ, Bekilli, Beyağaç ve Güney ilçeleri dikkat çekti. 58 bin 280 kişiye yangın eğitimi Denizli Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı, yangın, trafik kazası ve kurtarma operasyonu gibi olayların yanı sıra istenmeyen olayların yaşanmasını engellemek için de çeşitli kamu kurum ve kuruluşlara yönelik eğitim çalışması gerçekleştirdi. Bu kapsamda gerçekleştirilen eğitim çalışmalarında 58 bin 280 kişiye yangın eğitimi verildi. "Önce tedbir" politikası ile çalışmalarını sürdüren Büyükşehir İtfaiye, kentteki 1039 işyerini de herhangi bir yangın ve kaza gibi tehlikelere karşı denetleyerek, yangın güvenlik raporu verdi. Hizmet içi eğitim çalışmalarına da önem veren itfaiye, bünyesinde yer alan personele teorik ve pratik eğitimlerini de aralıksız sürdürüyor. Yangın, trafik kazaları ve doğal afetlere profesyonel ekiplerle anında müdahale edebilmek için itfaiye teşkilatını hazır tutan Denizli Büyükşehir Belediyesi bu kapsamda ilk kez üç kadın itfaiyeci istihdam ederek kadrosunu güçlendirdi.
Kahramanmaraş Kahramanmaraş’ta bir okul mavi önlüğe geri döndü Kahramanmaraş’ın Afşin ilçesinde Eşe ve Yusuf Gülkaynak İlköğretim Okulu mavi önlük uygulamasına geri döndü. Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okullarda öğrenci kılık ve kıyafetlerine dair yönetmelikte değişiklik yapılmasının ardından Koçova Mahallesi’ndeki Koçovası Eşe ve Yusuf Gülkaynak İlkokulu’nda mavi önlük uygulamasına geçildi. Afşin’de mavi önlük uygulamasına geçen ilk ve tek okul olan Koçovası Eşe ve Yusuf Gülkaynak İlkokulu’nun tek öğretmeni Semanur Kızıltaş, velilerin mavi önlüğe geçişi olumlu karşıladığını söyledi. Kızıltaş, "Koçovası köyünde tek okul var. Mavi önlük uzun zamandır düşündüğümüz bir projeydi. Okulumuzu yaptıran Hasan Gülkaynak’ın maddi manevi desteğiyle böyle bir proje yaptık. Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okulların kılık-kıyafet yönetmeliğinin değişmesiyle okulumuzun, köyümüzün, coğrafi şartlarına, maddi imkanlarına uygun bir şekilde mavi önlüklere geçmeyi düşündük. Velilere külfet olsun istemedik. Bir üniforma belirlenecekti ve okulumuzun coğrafi şartlarına, çocukların gelişimine, ekonomik şartlarına uygun olacaktı ve bunu bizler karşıladık. Velilerden de görüş aldık. Çok olumlu tepkiler verdiler. Velilerimiz sağ olsunlar her konuda destek oldular. Mavi önlüğe geçmeyi onlar da çok istedi. Nostalji olacağını, geçmişe döneceklerini söylediler. Birlikte karar verdik. Sürpriz yaptım ve öğrencilerle önlüklerimizi birlikte giydik. Buna vesile olan yardım eden herkese teşekkür ediyorum" dedi.
Kayseri İlişkilerde hızlı tüketim yalnızlaştırıyor Uzman Psikolog Arzu Hamurcu, hızlı tüketim çağının artık ilişkilere de yansıdığını söyleyerek, “İlişkilerdeki hızlı tüketim insanların yalnızlığı tercih etmesine sebep oluyor” dedi. Toplumun ve kültürün artık tüketim çağında olmasının ilişkilere de yansıdığını söyleyen Uzman Psikolog Arzu Hamurcu, “Son zamanlarda yapılan araştırmalar, artık insanların daha fazla yalnızlığı tercih ettiğini gösteriyor. Bunun en büyük sebeplerinden biri olarak artık yaşadığımız kültürün, yaşadığımız toplumun bize çok hızlı bir tüketim çağında olduğundan dolayı olduğunu biliyoruz. Bu hızlı tüketim çağı bizim için artık ilişkilere de yansıyor ve ne yazık ki ilişkileri de çok hızlı tüketiyoruz. Beklentilerimizi çok azaldı. Tahammül sınırlarımız çok azaldı. İnsanlara güvenimiz çok azaldı ve hepsini çok kısa bir zamanda bütün ilişkiden bekliyor oluyoruz. Olmadığında da hayal kırıklığı yaşama seviyesine gelmeden bile o ilişkiden vazgeçiyoruz. Bunu yapabilmek için de artık sosyal medyanın, tanışma uygulamalarının, online platformlarının artık sayısız ve sınırsız olduğu ve insanların alternatiflere yöneltebileceği birçok uygulamanın olduğunu biliyoruz. Bunun ilişkilere artık negatif anlamda çok zararlar verdiğini söyleyebilirim. Çünkü biz ilişkilerde bağlılığı, sabır ve emeği savunuyoruz. Bu noktada tabi ki de yüzeysel ilişkiler yerine derin ve anlamlı ilişkiler kurmamız gerekiyorsa eğer bu sağlıklı ilişki zemininde önce bizim zaman vermemiz gerekiyor. Karşı tarafa değil ama kendimize. İlişkide ne arıyoruz, ne bekliyoruz, ne tanımlıyoruz ve neyi istiyoruz? Bunu tanımadan her şeyi karşı tarafa yüklediğimiz zaman elbette ilişkilerimizde bütün çatırdamaları görüyor oluyoruz. Bu da bize hayal kırıklığını son noktada gösteriyor. Bu yüzden önce karşı taraftan değil, kendimizden bir ilişkide neleri beklediğimizi tanımamız gerekiyor. Birini sevmek, birinde vakit geçirmek ve birini anlamak için onu tanımamız lazım. Biz kendimizle ne kadar vakit geçiriyor, kendinizi ne kadar seviyor ve kendinizi ne kadar tanıyoruz” dedi. Hamurcu, kişilerin kendilerini tanıdıktan sonra yapacağı en önemli şeyin diğerlerini tanımak olduğunu söyleyerek, “Kendimizi tanıdıktan sonra, yapabileceğimiz en önemli aşama artık diğerlerini tanımak. Diğerlerinden beklentilerim ne? Eğer ben kendimde veremediğim şeyi onlardan bekliyorsam zaten bir tüketime giriyor oluyorum. Artık herkesten parça parça bir şeyler almak istiyorum. İlgi olabilir, alışveriş olabilir, bir madde olabilir. Ne koyuyorsanız oraya. Ben kendime onu veremiyorsam, karşı taraftan o manevi ya da maddi kısmı almak istiyorum ve kendimi bir başkasının ya da bir başka maddenin aracılığıyla takdim etmeye başlıyorum. Bu noktada önce beni doyuran şeyin, beni bağlayan şeyin ne olduğunu bulmak Kendimi tanımak ve sonrasında da bunu ben kendime verebiliyor muyum diye sormak lazım. Daha sonrasında ben kendime verdikten sonra zaten karşı taraftan istediğimiz de bunun seviyesinin daha da çok azaldığı ve bağımlı ilişkilerden, bağlı ilişkilere daha çok yöneldiğimizi görüyor olacağız” ifadelerini kullandı. (EK