KÜLTÜR SANAT - 24 Mart 2025 Pazartesi 12:17

Türkiye’nin ilk kağıt müzesinde Osmanlı’nın kağıt üretim tekniği yaşatılıyor

A
A
A
Türkiye’nin ilk kağıt müzesinde Osmanlı’nın kağıt üretim tekniği yaşatılıyor

Yalova’da 2013 yılından beri milyonları aşan ziyaretçi rakamlarına ulaşılan İbrahim Müteferrika Kağıt Müzesi’nde Osmanlı’nın geleneksel kağıt üretim tekniği yaşatılıyor.


Yalova’da 2010 yılında çalışmalarına başlanan ve 2013 yılında ziyaretçilerine kapılarını açan İbrahim Müteferrika Kağıt Müzesi, Türkiye’nin ilk kağıt müzesi olması özelliğiyle öne çıkıyor. Türkiye’deki 3 kağıt müzesinden birisi olan müze ile uzun yıllardır unutulan Yalova Kağıthanesi’ni ve Osmanlı kağıt yapım tekniklerini tekrardan yaşatmak için çalışmalar gerçekleştiriyor.



Hedef Orta Doğu’ya kağıt sağlamak


Açıldığı günden bu yana ziyaretçi sayılarının milyonu aştığını anlatan Müze Sorumlusu Sanat Tarihçisi Aytekin Vural, "Türkiye’nin birçok yerine gidip kağıtçılığı anlatıyoruz. Kursiyerlerimiz, özel atölye açanlar var. Burası artık bir eğitim merkezi haline geldi. Yaşayan müze konseptinde gelişme göstermesi için amaçlarımıza bayağı bir yaklaştık. Taleplerin tamamına yakını kağıtçılığı öğrenmek için. El yapımı kağıtçılık biraz gecikti ülkemizde. Son 10 yıldır ileri düzeyde yeni kağıthaneler açılmaya başladı. El yapımı kağıdı biz ithal ediyorduk. Birçok hattat, ebrucu, minyatür, tezhip gibi geleneksel el sanatlarımıza Türkiye’de kağıt üreticiliği duyar olduk. Bunlar da çok önemli. Bir kısmı bizim öğrencimiz, ücretsiz eğitim alan kişiler olduğu için gururluyuz. Amacımız yüzlerce atölye yaparak bu piyasanın tamamını almak. Orta Doğu’ya da bu geleneksel sanatlarla ilgili kağıdını Yalova’dan sağlamak" dedi.



"Gelenekten çıkmamak amacındayız"


Geleneksel kağıt üretiminin gelişmesi için çabaladıklarını anlatan Vural, "İbrahim Müteferrika’nın matbaanın kağıt ihtiyacını karşılamak için Yalova’ya gelip Hırka deresinde kağıthane inşa ediyor. 15 yıl kadar üretim yaptığına eminiz. Ondan sonrasıyla ilgili bazı kesin olmayan bilgiler var ama 12 usta ile gece gündüz olmak şeklinde burada kağıt üretiliyor. Müze o geleniyi, kalan malzemeleri dikkate alarak aynı üretim tekniğini devam ettirmek istiyor. Gelenekten çıkmamak amacındayız. Kağıtçılığımızı Osmanlı Kağıtçılığı şeklinde tertipliyoruz, eğitimlerimizi veriyoruz. Müze aynı zamanda bir eğitim ortamı oldu, akademi gibi bir müze haline geldi. İnanıyoruz ki daha daha da büyüyecek ve Yalova’nın marka değeri olacak" diye konuştu.



Kağıthanenin eski yeri tespit edildi


Vural, Yalova Kağıthanesi’nin bulunduğu bölgenin kent merkezindeki eski değirmenin bulunduğu yer olduğunu belirterek şöyle konuştu:


"Kağıthanenin Elmalık’taki dere içinde olmadığına kesin belgelerle ulaştık, artık biz eminiz. Kağıthanenin kendi tapusunu bulduk. TBMM Kütüphanesi’nden ve Osmanlı arşivlerinden bulunan yeni belgelerle şu anki müze binamıza bir kaç yüz metre uzaklıktaki bir alanda hırka deresi üzerindeki bir alanda dağdan alınan bir su ile değirmen döndürüldüğü kesinleşmiştir. Tespit ettiğimiz değirmen 1994’e kadar ayakta olan, resimlerine planlarına ulaşabildiğimiz bir değirmen. Nasıl bir kağıthane yapacağımızı biliyoruz. Yalova’ya çok önemli bir ivme kazandıracak, çok önemli bir turizm merkezi olacağına inandığımız, yine eğitim merkezi olacağına inandığımız bir kağıtçılık tarihi binası olacaktır burası."


Vural, dünyanın hızla tükenen kaynaklarına dikkat çekmek için kağıt yerine elbiseden kağıt ürettiklerini de sözlerine ekledi.



Türkiye’nin ilk kağıt müzesinde Osmanlı’nın kağıt üretim tekniği yaşatılıyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa AK Parti İzmir Milletvekili Kasapoğlu, Kula’da iftar programına katıldı Eski Gençlik ve Spor Bakanı ve AK Parti İzmir Milletvekili Mehmet Muharrem Kasapoğlu, memleketi Manisa’nın Kula ilçesinde iftar programına katıldı. Önceki dönem Gençlik ve Spor Bakanı, AK Parti İzmir Milletvekili Dr. Mehmet Muharrem Kasapoğlu, Kula ilçesine bağlı Sandal Mahalle Muhtarı Ahmet Gökçe’nin önderliğinde düzenlenen iftar programına katılmak üzere memleketi Kula’ya geldi. İftar programı öncesinde Sandal Mahallesi’nde protokol üyeleri tarafından karşılanan Kasapoğlu, yüzlerce vatandaşın bulunduğu mahalle meydanında hemşerileri ile kucaklaştı. Vatandaşlarla tek tek sohbet edip istek ve sorunlarını dinleyen Kasapoğlu, akşam ezanının okunmasıyla birlikte hemşerileri ile orucunu açtı. Programın açılış konuşmasını yapan Sandal Mahalle Muhtarı Ahmet Gökçe, davetini kırmayıp mahalleye teşrif eden Kasapoğlu’na teşekkür etti. Aldığı tüm görevlerde Kula’ya hizmet etmeyi bir şiar haline getirerek Kula’nın gururu olan Kasapoğlu’na hem Kula’ya hem de mahallesi Sandal’a yaptıkları hizmetler için teşekkür eden muhtar Gökçe, Kasapoğlu ve ekibine çalışmalarında başarılar diledi. Mübarek ramazan aynın son günlerinde hemşerileri ile bir kez daha bir araya gelmenin mutluluğunu yaşadığını dile getiren Kasapoğlu, önceki görevlerinde olduğu gibi şimdi de Kula’nın her bir karışına hizmet etmek için çaba gösterdiklerini söyledi. Kula’nın özellikle gençlerine daha çok hizmet borcu olduğunun altını çizen Kasapoğlu, son görev gününe kadar eğitimden spora, sağlıktan sosyal etkinliklere kadar birçok alanda Kula’ya hizmet getireceklerinin sözünü verdi. Kula’nın özel bir coğrafyaya sahip olduğunu belirten Kasapoğlu, Kula’nın kendisi için mana yüklü bir toprak olduğunu da sözlerine ekledi. Kasapoğlu, Sandal Mahallesi’ndeki programın ardından teravih namazını kılmak için beraberindeki heyet ile birlikte ilçe merkezindeki Mehmet Akif Ersoy Camii’ne geçti. Kulalı hemşerileri ile birlikte teravih namazını eda eden Kasapoğlu, daha sonra ise ilçedeki yatırımları inceledi. Gençlik ve Spor Bakanlığı yaptığı dönemde depreme dayanıksız olarak tespit edilmesinin ardından yıkılan Tabduk Emre İlkokulu’nun 32 derslikli olarak yeniden inşa edilmesinde büyük emek harcayan Kasapoğlu, geçtiğimiz ay içerisinde eğitim öğretim faaliyetlerine açılan Tabduk Emre İlkokulu’nda incelemelerde bulundu.
Ankara İletişim Başkanı Altun: "RTÜK bir düzenleyici ve denetleyici kuruluş olarak görevini yapmak mecburiyetindedir" Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, "Anayasa’nın ve yasaların ortaya koyduğu çerçevede RTÜK bir düzenleyici ve denetleyici kuruluş olarak görevini yapmak mecburiyetindedir" dedi. İletişim Başkanı Altun sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımında, "Halkı kin ve düşmanlığa sevk etmeyi, kamu düzenini bozmayı, bireysel hak ve özgürlükleri baskı altına almayı hedefleyen yayınlar karşısında kamu otoritesinin takınması gereken tavır bellidir. Anayasa’nın ve yasaların ortaya koyduğu çerçevede RTÜK bir düzenleyici ve denetleyici kuruluş olarak görevini yapmak mecburiyetindedir. Medya kurum ve kuruluşlarına düşen sorumlu, ilkeli, ahlaki ve hakikat temelli yayıncılık yapmaktır. Eğer demokratik toplum düzenini muhafaza etmek, basın özgürlüğünü teminat altına almak istiyorsak öncelikle yapılması gereken budur" ifadelerini kullandı. Türkiye’yi itibarsızlaştırmaya, vandalizmi özendirmeye ve şiddet tırmandırmaya yönelik yayınların kabul edilemez olduğunu belirten Altun, "Türkiye’yi itibarsızlaştırmaya, vandalizmi özendirmeye, şiddeti tırmandırmaya, terör örgütlerine zemin kazandırmaya ve yargı kurumlarını yıpratmaya yönelik yayınlar hiçbir surette savunulamaz. RTÜK’ün uyguladığı tedbirlere yönelik ağır eleştiriler yönelten kesimlere, öncelikle kendi ideolojilerine yakın eksende yayın yapan medya kuruluşlarında Sayın Cumhurbaşkanımıza ve hükümetimize karşı mütemadiyen dile getirilen ağır iftira, hakaret ve ithamları görmezden gelen tutumlarını terk etmeleri çağrısında bulunuyoruz" açıklamasında bulundu. Basın özgürlüğü adı altında kışkırtma, hakaret ve iftira edilerek yapılan yayınların son bulması gerektiğini vurgulayan Altun, "Basın özgürlüğü kisvesi altında son günlerde gördüğümüz kışkırtmaların, hakaretlerin, iftiraların, kişisel haklara tecavüz eden yayınların son bulması gerektiğinin ısrarla altını çiziyoruz. Bu çerçevede yayıncılarımıza bir kez daha sorumluluk bilinciyle hareket etmeleri, yayınlarında hakarete, iftiraya ve kişilik haklarına zarar veren eylemlere ve söylemlere yer vermemeleri gerektiğini önemle hatırlatıyoruz. Bizler, Milletimizin haklarını korumak için, büyük ve güçlü Türkiye için gece gündüz demeden Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde çalışmaya devam edeceğiz" dedi.