YEREL HABERLER - 03 Eylül 2012 Pazartesi 17:17

HİTİT ÜNİVERSİTESİ`NDE KAYIT İŞLEMLERİ BAŞLADI

A
A
A
HİTİT ÜNİVERSİTESİ`NDE KAYIT İŞLEMLERİ BAŞLADI

Hitit Üniversitesi`nde öğrenci kayıt işlemleri başladı.
Üniversite bünyesinde yer alan 5 fakülte ile 2 yüksek okulda yer alan 23 lisans programından 3`ü hariç tüm kontenjanlarda yüzde 100`lük bir doluluk gerçekleştiği, lisans programlarına ait olan bin 693 kontenjandan bin 569`unun öğrenciler tarafından tercih edildiği bildirildi.
Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Reha Metin Alkan, göreve geldikten üniversite ile ilgili verdiği sözleri tek tek hayata geçirdiğini söyledi.
Kampus konusunun zorlu bir süreç olduğunu dile getiren Prof. Dr. Reha Metin Alkan, bu konuyu yakından takip ettiklerini belirtti. Prof. Dr. Alkan, ilk aşamada 540 dönümden oluşacak olan kampus alanının ileriki dönemde 800-900 dönüme ulaşacağını kaydetti. Kampus konusunun çok polemik konusu olduğuna dikkat çeken Rektör Alkan, süreçle ilgili her şeyin en hızlı şekilde ilerlediğini vurguladı.
Üniversite`nin ne kendisinin nede kurumda görev yapan akademik kadronun olduğunun altını çizen Alkan, ``Hepimiz burada gelip geçiciyiz. Amacımız, Çorum`a hizmet etmek. Kenti üniversite ile birlikte daha ileriye taşımak`` dedi.
Yeni eğitim-öğretim yılı öncesi üniversite ile ilgili de çeşitli açıklamalarda bulunan Rektör Alkan, Meslek Yüksek Okulları`nda (MYO), yeni faaliyete geçen Alaca MYO`daki üç yeni bölüm dahil olmak üzere, yeni açılan bölümlerin kontenjanlarının tümünün dolduğunu, genel olarak bakıldığında ise, merkez ve 4 ilçemizdeki toplam 5 yüksek okulda bulunan 39 programa ait olan bin 675 kontenjanımızın bin 562`sinin tercih edildiğini ifade etti.
Toplam öğrenci sayısı olarak bakıldığında ise 2010 yılında 8 bin 377 olan öğrenci sayısının, 2011 yılında 9 bin 369`a yükseldiğini bildiren Alkan, bu yıl tercih edenlerin tümümün kayıt yaptırmaları halinde öğrenci sayısının 11 bin 25`e ulaşacağını açıkladı.
Hitit Üniversitesi`nin yüzde 34`lük bir oranla en çok Çorum nüfusuna kayıtlı öğrenciler tarafından daha sonra ise Ankara ve İstanbul`da yaşayan öğrenciler tarafından tercih edildiğini dile getiren Alkan, ``Kayıt işlemlerinde öğrencilerimizin ve velilerimizin en kısa sürede kayıtlarını yapabilmeleri için yoğun çalışmalar yapılarak, oldukça sistematik ve düzenli bir şekilde kayıtlarını yapmaları için gerekli tüm altyapı sağlanmıştır. Bu kapsamda öncelikle kayıtlar birim bazında belirlenen bir takvim çerçevesinde gerçekleştirilecek olup, öğrencilerimize Çorum otobüs terminalinden kayıt merkezine ve şehir merkezine ücretsiz ulaşım imkanı sağlanmıştır. Öğrencilerimiz ve öğretim elemanlarımız tarafından büyük sorun olarak ifade edilen ve uzun yıllardan beri kullanılan öğrenci otomasyon yazılımının yerine, tamamen üniversitemiz öğretim elemanlarından oluşan 10 kişilik bir ekip tarafından yeni bir öğrenci otomasyon yazılımı hazırlanmış olup, bu kayıt döneminden itibaren kullanıcıların hizmetine sunulmuştur`` dedi.
Her geçen gün hızla büyüyen üniversitede, öğrenci sayısındaki artışla birlikte, akademik ve idari personel sayısında da önemli artışlar gerçekleştiğini dile getiren Rektör Alkan, sayısı 60`a yaklaşan bölüm ve programlarda 2009 yılında 254 olan akademik personel sayısı bu yılın ilk 8 ayı sonunda 403`e, 2009 yılında 180 olan idari personel sayısının ise 2012 yılında 292`ye ulaştığını bildirdi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Reel Kesim Güven Endeksi Aralık ayında 0,5 puan arttı Aralık ayında mevsimsellikten arındırılmış Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE-MA), bir önceki aya göre 0,5 puan artarak 103,7 seviyesinde gerçekleşti. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Aralık ayı İktisadi Yönelim İstatistikleri ve Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE) verilerini paylaştı. Aralık ayında İktisadi Yönelim Anketi sonuçları, imalat sanayinde faaliyet gösteren 1799 iş yerinin yanıtlarının ağırlıklandırılıp toplulaştırılmasıyla elde edildi. 2025 yılı Aralık ayında mevsimsellikten arındırılmış Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE-MA), bir önceki aya göre 0,5 puan artarak 103,7 seviyesinde gerçekleşti. Endeksi oluşturan anket sorularına ait yayılma endeksleri incelendiğinde, gelecek üç aydaki üretim hacmi, mevcut mamul mal stoku, genel gidişat ve gelecek üç aydaki toplam istihdama ilişkin değerlendirmeler endeksi artış yönünde etkilerken, mevcut toplam sipariş miktarı, gelecek üç aydaki ihracat sipariş miktarı, sabit sermaye yatırım harcaması ve son üç aydaki toplam sipariş miktarına ilişkin değerlendirmeler endeksi azalış yönünde etkiledi. Mevsimsellikten arındırılmamış Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE) bir önceki aya göre değişmeyerek 100,8 seviyesinde gerçekleşti. Son üç aya yönelik değerlendirmelerde, üretim hacminde artış bildirenler lehine olan seyrin bir önceki aya göre zayıfladığı, ihracat sipariş miktarında ve iç piyasa sipariş miktarında artış bildirenler lehine olan seyrin ise azalış bildirenler lehine döndüğü görüldü. Mevcut toplam siparişlerin mevsim normallerinin altında olduğu yönündeki değerlendirmelerin bir önceki aya göre güçlendiği, mevcut mamul mal stokları seviyesinin mevsim normallerinin üstünde olduğunu bildirenler lehine olan seyrin ise zayıfladığı gözlendi. Gelecek üç aya yönelik değerlendirmelerde, üretim hacmi ve iç piyasa sipariş miktarında artış bekleyenler lehine olan seyrin bir önceki aya göre güçlendiği, ihracat sipariş miktarında artış bekleyenler lehine olan seyrin ise zayıfladığı görüldü. Gelecek üç aydaki istihdama ilişkin azalış yönlü beklentilerin artış bekleyenler lehine döndüğü, gelecek on iki aydaki sabit sermaye yatırım harcamasına ilişkin artış yönlü beklentilerin ise bir önceki aya göre zayıfladığı gözlendi. Ortalama birim maliyetlerde, gelecek üç ayda artış olacağını bekleyenler ile son üç ayda artış olduğunu bildirenler lehine olan seyrin zayıfladığı görüldü. Gelecek üç aydaki satış fiyatına ilişkin artış yönlü beklentilerin ise güçlendiği gözlenmektedir. Gelecek on iki aylık dönem sonu itibarıyla yıllık ÜFE beklentisi bir önceki aya göre 0,5 puan azalarak yüzde 33,0 seviyesinde gerçekleşti. İçinde bulunduğu sanayi dalındaki genel gidişat konusunda, bir önceki aya kıyasla daha kötümser olduğunu belirtenler lehine olan seyrin zayıfladığı görüldü.
Adana Halk korosu ilk konserini verdi Adana’nın Kozan ilçesinde oluşturulan halk korosu, ilk konserini verdi. Kozan Belediyesi Ebulfez Elçibey Kültür ve Sanat Merkezi bünyesinde bir araya gelen sanatseverlerden halk korosu oluşturuldu. Koro, ilk halk konserini verdi. Ömürlük şarkılar konserinde nostalji rüzgarı esti. Yerel halktan oluşan halk korusu izleyicilerden tam not aldı. Kozan Belediye sinemasında düzenlenen konserde Türk sanat müziği, Türk halk müziği ve 90’lı yılların pop müzikleri sahnede seslendirildi. Konserde halktan oluşan halk korusu birbirinden güzel eserleri izleyicilere seslendirirken izleyiciler konsere tam not verdi. Kozan Belediye Başkanı Mustafa Atlı, ilçede bu kez siyasetin sustuğu ve sanatın konuşulduğunu ifade etti. Başkan Atlı," Kozan tarihimizde Dadaloğlu, Karacaoğlan’ın izinde ilerleyen Adana’da sanatın kültürün izlerini geleceğe taşıyan bir öncü ilçe olsun istiyoruz. ilçede ilimle bilimle gençlerimizi Nihat Atlı Eğitim Tesisleri’nde geleceğe hazırlarken, kültür sanat merkezinde bale, resim, gitar, saz ve ritim, değerler eğitimi kursu ile gençlerimizin önünü açıyoruz. Koza sokaklarında sadece tarih, siyaset değil sanat konuşulsun istiyoruz. Merkezimin oluşturduğu halk korosu ile unutulmaz bir konser izledik. emeği geçenleri kutluyoruz" dedi. Kozan Belediye Başkan Yardımcısı Alev Ataş’ta 645 kursiyere sanat merkezinde eğitim verildiğini kaydetti. Ataş, ayrıca sanat, eğitim ve kültür alanında ön plana çıktığı bir Kozan inşa etmek için çalışmaların hızla sürdüğünü sözlerine ekledi.
Adana Tarımda ’B-Reçete’ aşırı ilaç kullanımını önleyecek Tarımsal üretimde zirai ilaç kullanımının kaçınılmaz olduğuna dikkat çekerek, bilinçsiz ve aşırı kullanımın insan sağlığı ve çevre açısından ciddi riskler taşıdığını vurgulayan Adana İl Tarım ve Orman Müdürü Atilla Bayazıt, "B-Reçete Sistemi, bilinçsiz ve aşırı ilaç kullanımının önüne geçecek" dedi. Bitki koruma ürünlerinin doğru kullanımı ve izlenebilirliğinin sağlanması amacıyla Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından hayata geçirilecek B-Reçete Sistemi hakkında bilgilendirme toplantısı yapıldı. Sarıçam ilçesi Evliya Çelebi Uygulama Oteli Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilen toplantıda konuşan İl Tarım ve Orman Müdürü Atilla Bayazıt, tarımsal üretimde zirai ilaç kullanımının kaçınılmaz olduğuna dikkat çekti. Bilinçsiz ve aşırı kullanımın insan sağlığı ve çevre açısından ciddi riskler taşıdığını vurgulayan Bayazıt, "Bakanlığımız tarafından uygulamaya alınacak B-Reçete Sistemi, bilinçsiz ve aşırı ilaç kullanımının önüne geçerek bitki koruma ürünlerinin doğru, kontrollü ve izlenebilir şekilde kullanılmasını sağlayacaktır" diye konuştu. "B-Reçete Sistemi Türkiye’de bir ilk" Toplantıda konuşan Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Yunus Bayram ise Türkiye’nin yıllık bitkisel üretiminin 130-135 milyon ton olduğunu, bunun yaklaşık 50-55 milyon tonunu yaş meyve ve sebze üretiminin oluşturduğunu belirtti. Avrupa Birliği’ne üye 27 ülkenin toplam yaş meyve sebze üretiminin 80-85 milyon ton civarında olduğunu ifade eden Bayram, "Türkiye tek başına AB’nin üretiminin yaklaşık yüzde 70’ini gerçekleştirmektedir. Bu veriler, yapılan çalışmanın ne kadar önemli olduğunu açıkça ortaya koymaktadır" ifadelerini kullandı. Türkiye’de 669 kayıtlı zararlı organizma ile mücadele edildiğini hatırlatan Bayram, bu mücadelenin doğru yönetilmemesi halinde hem ürün kayıplarının hem de insan ve hayvan sağlığına yönelik risklerin arttığını söyledi. B-Reçete Sisteminin Türkiye’de bir ilk olduğuna dikkat çeken Bayram, "Bu sistem bir milat, adeta bir devrimdir. Bayiden üreticiye, reçete yazandan müdürlüklere kadar herkes bu sistemin bir paydaşıdır. Sistem sayesinde hangi tarlada, hangi ürüne, ne kadar bitki koruma ürünü kullanıldığı il, ilçe ve parsel bazında izlenebilecektir" şeklinde konuştu. Sistemin hâlen geliştirme aşamasında olduğunu belirten Bayram, ÇKS ve TÜKAS gibi mevcut sistemlerle entegre şekilde çalışacağını, kullanıcıların katkı ve önerileriyle zaman içerisinde daha da güçleneceğini de kaydetti. Bayram, amaçlarının üreticiyi zorlamak değil, tarımsal üretimde ihtiyaç kadar, doğru dozda ve doğru zamanda ilaç kullanımını sağlamak olduğunu sözlerine ekledi.