GÜNDEM - 22 Nisan 2025 Salı 11:47

Çocuk şenliğinde ’büyük’ mesajlar verildi

A
A
A
Çocuk şenliğinde ’büyük’ mesajlar verildi

Tunceli’nin Çemişgezek ilçesinde, Munzur Üniversitesi, Çemişgezek Meslek Yüksekokulu Çocuk Gelişimi Bölümü öğrencileri tarafından, ilçede yaşayan çocuklara yönelik çocuk şenliği düzenlendi.


Çemişgezek Meslek Yüksekokulu öğrencileri, öğretim görevlilerinin refakatinde hazırladıkları etkinliklerle, çocuklarda farkındalık oluşturularak, su tasarrufu, sıfır atık bilinci ve nezaket sözcükleri ve kurallarıyla ilgili kurulan stantlarda bilgiler verildi. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı öncesinde yapılan bol halay ve müzikli devam eden çocuk şenliğinde, Çocuk kitapları standını gezen minik öğrenciler, boyama, takı, maske yapımı gibi çeşitli etkinliklerde doyasıya eğlendi. Palyaço ve çizgi film kahramanı kostümleri giyen çocuk gelişimi bölümü öğrencileri, miniklere unutulmaz bir gün yaşattı.


Çemişgezek Kaymakamı Cüneyt Zor, etkinliğe katılarak minik öğrencilerle bir araya geldi. Kaymakam Zor, etkinliğin gerçekleşmesinde emeği geçenlere teşekkür etti.



’’Pet şişelerden yaptığımız ağaçlarla farkındalık oluşturacağız’’


Kurulan sıfır atık standı hakkında bilgiler veren Çocuk Gelişimi Bölümü öğrencisi Nazlıcan Kesik, "Sıfır atık, doğal kaynaklar, küresel ekonomi işleyişini ve yaşam kalitesini desteklemektedir. Gelecek nesillerimiz için atıklarımızı kontrol altına almak için, yeni nesillere farkındalık oluşturmak için bu ağacı tasarladık. Sıfır atık, yeni nesillere, gelecek nesillere atıklarımızı kontrol altına almak için, temiz bir dünya bırakmak adına bu ağacı tasarladık. Pet şişelerden yaptığımız bu ağaçla çocuklarda farkındalık oluşturacağız" dedi.


Çocuk Gelişimi Bölümü öğrencilerinden Melek Aylanç, "Burada sıfır atık projemizde çocuklara. çevre duyarlılığını kazandırmaya çalışıyoruz" diye konuştu.


Nezaket kuralları hakkında kurulan standın sorumlu öğrencisi Zeynep Elmas, "Bizim hayattaki araçlarımızdan biri çocuklara nezaket kurallarını ileriki hayatlarında kullanmalarını sağlamak. Bu stantta da onları öğretiyoruz" şeklinde konuştu.


Öğrencilerden Nuray Okay ise ’"Günümüzde gerek günlük hayatta, gerek sosyal medya üzerinde akran zorbalığı konuşulduğu görülmekte. Biz çocuk gelişimi bölümü olarak zorbalığı değil nezaketi konuştuğumuz günler diliyorum" dedi.



‘’Her canlının hayatta kalabilmesi için su vazgeçilmezdir’’


Su tüketim bilimcinin yaygınlaşmasını istediklerimi aktaran Çocuk Gelişimi Bölümü öğrencisi İlayda Yolcu, "Çocuklara su hakkında bilgi vereceğiz. İlk olarak suyun öneminden bahsedeceğiz. Su yaşamımızın temel taşıdır. Her canlının hayatta kalabilmesi için su vazgeçilmezdir. Örneğin canlıların hayatta kalabilmesi, eko sistemlerin düzenlenmesi, gıda ve tarım üretimi için enerji çok önemlidir. Bu sebepten dolayı çocuklara suyun önemini anlatmak için böyle bir etkinlik sunmak istedik. İnşallah çocuklara suyun önemini aşılamış oluruz" ifadelerine yer verdi.


Etkinliğe katılan minik çocuklar ise ‘’Bu günkü etkinlikte oyunlar oynadık, çok eğlendik. Çok güzel geçti. Güzel şeyler hissettik, çok heyecan hissettik. Dans ettik, kolye yaptık, yüz boyadık, eğlendik çok güzel oldu’’ diye konuştu.


Çemişgezek İstiklal Ortaokulu öğrencilerinden oluşan halk oyunları ekibinin gösterisinin ardından etkinlikler sona erdi.



Çocuk şenliğinde ’büyük’ mesajlar verildi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Haydar Aliyev, vefatının 22. yılında Üsküdar Üniversitesi’nde anıldı Azerbaycan’ın eski Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev, vefatının 22. yılında Üsküdar Üniversitesi’nde düzenlenen programda anıldı. Etkinlikte, Aliyev’in siyasi mirası ve Türkiye-Azerbaycan kardeşliğine katkıları ele alındı. Üsküdar Üniversitesi Merkez Yerleşkesi Nermin Tarhan Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen "Türkiye-Azerbaycan kardeşliğinin mimarı: Ulu Önder Haydar Aliyev’i Anma Gecesi" programı, saygı duruşu ve Türkiye ile Azerbaycan milli marşlarının okunmasıyla başladı. Açılışın ardından düzenlenen panelde; Yıldız Teknik Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süleyman Doğan, İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Celal Erbay, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kerem Karabulut ile Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Okan Yeşilot, Haydar Aliyev’in siyasi mirası ve Türkiye-Azerbaycan ilişkilerine katkılarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Panelin ardından ses sanatçısı Süreyya Eyvazova, Azerbaycan’ın simge eserlerinden "Sarı Gelin" türküsünü seslendirdi. "Tarihimize baktığımızda biz hem kardeşiz hem soydaşız hem de kader ortağıyız" Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nazife Güngör, Haydar Aliyev’in Azerbaycan milleti için taşıdığı önemi vurgulayarak, gerçekleştirdiği anma konuşmasında şu ifadelere yer verdi: "İki liderimizden, iki ulu önderimizden birini bugün burada anıyoruz. Biri Atatürk, biri Haydar Aliyev. Her ikisi de bizim yolumuzu açtı. Biri Türkiye’nin, biri Azerbaycanlı Türklerin yolunu açtı. Azerbaycan bizim için can, Azerbaycanlı kardeşlerimiz de can kardeşlerimizdir. Uzakta olsak bile gönül bağıyla bağlıydık ve o kültürün, o toplumun içerisine girdikçe aslında ne kadar yakın olduğumuzu; benzerlik de değil ne kadar aynı olduğumuzu fark ettim. Aslında bizim bir olduğumuzu keşfettim. Ortak kültür, ortak dil ayrı bir dil değil, hepimiz aynı dili konuşuyoruz. Ama bir kan birliği kesinlikle var ve bu kan birliğinin, genetik birliğinin, genetik aynılığın ben artık kimyasına çok inanmaya başladım. Çünkü yabancı hissetmiyoruz orada, benim için başka bir ülke değil. Tarihimize baktığımızda aslında biz hem kardeşiz hem soydaşız hem de aslında kader ortağıyız; aynı mücadelelerden geçmişiz. Emperyalist güçler tarafından aynı acılar çektirilmiş, aynı mücadele süreçleri yaşanmış. Dolayısıyla Haydar Aliyev gibi, Mustafa Kemal Atatürk gibi ulu önderler eğer bu kadar güçlü biçimde bizlere ışık tutup bizim yollarımızı açtılar ise, bu üniversitenin çatısı altında da şunu söyleyebilirim ki bizler için en büyük güç bilgi olmalı. Çünkü biz emperyalist güçlerle ancak ve ancak bilgi ile başa çıkabiliriz. Bu iki ulu önderin özelliği, her iki önder de kahramanlık destanını kendi halklarıyla birlikte, kendi milletleriyle birlikte yazdılar. Destanı cephede, meydanlarda birlikte gerçekleştirdiler. Birlikte kahramanlık hikayeleri yazıldı ve tarihe birlikte geçildi; milletiyle bütünleşerek ve büyük millet sevgisiyle. İktidar hırsı değil, millet sevgisi, milleti kurtarmak, bağımsızlık ve özgürlük sevdasıyla gerçekleştirilen büyük bir güç, büyük bir enerji. Dolayısıyla onlara çok şey borçluyuz." "Bilmek ve bilgi yolunda ittifak, her tür emperyal baskıdan kurtaracaktır" Prof. Dr. Güngör, bilginin iki millet arasındaki birleştirici gücü artıracağını ve güçlü bir Türk ittifakının bilgili insanlarla mümkün olabileceğini dile getirerek, "Bugün burada olmanız bizler için çok anlamlı. Ülker Hanım bize "’İyi ki kapılarınızı açtınız’ demişti. Ben de dedim ki; biz kapıları açmadık, kapılar zaten hep açıktı. Biz çünkü kapıları kapatamayız, kapılar hep açık çünkü biz kardeşiz, biz aynı milletiz. Biz birbirimize dayanırsak güçlü oluruz. Yoksa bir tarafta Amerika, bir tarafta Rusya, geleceğin belki emperyal gücü Çin; bunlar için biz hep başkası olacağız, biz hep öteki olacağız. Bizim öteki olmaktan kurtulmamızın tek bir yolu var: Birbirimizi tanımak, birbirimizin farkına varmak ve biz olabilmek. Onun için de bilgi ittifakı yapmalıyız. Biz zaten kardeş ittifakı yapıyoruz, bilgi ittifakı yapmalıyız. Üniversitelerimiz arasında bilgi alışverişi, etkileşimi hızlandırmalıyız. Bunu çok daha güçlü hale getirmeliyiz. Bilmek ve bilgi yolunda ittifak, her tür emperyal baskıdan kurtaracaktır. Dolayısıyla da farkında olmak, dolayısıyla da birbirinin yanında olmak, birbirinin içerisinde olmak, ittifakı güçlü bir Türk ittifakı oluşturabilmek, güçlü bir Türk bloku oluşturabilmek. Bunun yolu da aşkın insan yetiştirebilmek, bilinçli insan yetiştirebilmek ve bilgili insan. O nedenle de eğitim güçlerimizi birleştirmeliyiz. Bu tür topluluklarda da bunun farkını ve bunun farkındalığını sürekli güçlendirmeliyiz. Ben tekrar huzurunuzda Ulu Önderimiz Haydar Aliyev’i saygıyla, minnetle, sevgiyle anıyorum" ifadelerine yer verdi. Program, konuşmacılara ve katkı sunanlara plaket takdim edilmesiyle sona erdi.