SAĞLIK - 31 Mayıs 2024 Cuma 08:45

Öğr. Gör. Dr. Mehtap Er Kemal: "Laboratuvar ortamı dışında taklit ve tağşişe uğramış tereyağını ayırt etmek çok zor"

A
A
A
Öğr. Gör. Dr. Mehtap Er Kemal: "Laboratuvar ortamı dışında taklit ve tağşişe uğramış tereyağını ayırt etmek çok zor"

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Maçka Meslek Yüksekokulu Gıda İşleme Bölümü Öğr. Gör. Dr. Mehtap Er Kemal, tüketicinin taklit ve tağşişe uğramış tereyağını ayırt etmesinin laboratuvar ortamı dışında çok zor olduğunu söyledi.


Tarım ve Orman Bakanlığı, tüketicileri korumak, ürünlerdeki taklit ve tağşişi önlemek amacıyla "Türk Gıda Kodeksi Tereyağı ve Sadeyağ Tebliğ Taslağı"nı hazırlayarak görüşe sundu. Düzenlemeyle tereyağı ve sade yağın tekniğine uygun ve hijyenik şekilde üretilmesi, muhafazası, ambalajlanması, depolanması, taşınması ve pazarlanması için gerekli özelliklerin belirlenmesi amaçlandı. Bu çerçevede, tuz ilave edilmeyen tereyağının süt yağı oranının ağırlıkça en az yüzde 82 olması kriteri getirildi.


Konuyla ilgili konuşan Karadeniz Teknik Üniversitesi Maçka Meslek Yüksekokulu Gıda İşleme Bölümü Öğr. Gör. Dr. Mehtap Er Kemal, "Genel olarak tereyağın bileşimi ile ilgili herhangi bir değişim söz konusu değil. Tereyağı en az yüzde 80 süt yağı, yüzde 2’si protein ve diğer kuru maddeler, yüzde 16’sı da su içerikli olarak tebliğde tanımlanmaktaydı. Tebliğde kalan yüzde 2’lik kısım ile ilgili tuz mu yoksa süt yağı mı olması konusunda net bir bildirim yoktu. Dolayısıyla kar amacı güden bazı ticari işletmeler bu yüzde 2’lik kısım için ya yüzde 2 süt yağı ya da tuz kullanarak üretimlerini gerçekleştiriyordu. Bu belirsizlik genel olarak piyasada taklit ve tağşiş konusunda sorunlar oluşturduğundan Tarım ve Orman Bakanlığı’nın tebliğe yeni bir düzenleme getirdiğini düşünüyorum. Tuz ilaveli olmayan tereyağlarında süt yağı oranı mutlaka yüzde 82’ye çekildi ki totalde yüzde yüz bileşim tamamlanmış oldu" dedi.



Vatandaş taklit ve tağşişe uğramış tereyağını anlayabilir mi?


Son yıllarda taklidi en fazla yapılan ürünler arasında olan tereyağı ile ilgili, orijinal ve taklit tereyağı arasındaki farka da değinen Er Kemal, "Aslında tereyağının en az yüzde 82’lik süt yağı oranı temelli bir ürün olması; süt yağı dediğimiz şeyin de inek, manda, keçi ve koyun sütlerinden elde edilen yağların temelini oluşturması. Taklit ve tağşiş durumlarının en çok bitkisel yağ ilavesi ile gerçekleştirildiğinin bunun yanında patates nişastası kullanımı da görülür. Biz laboratuvarlarımızda fiziksel ve kimyasal ayırt edici metotlar kullanıyoruz ancak tüketicinin bıçak testi ve sürülebilirlik gibi bir takım denemeleri ile tereyağın sahte mi, taklitli ve tağşişli mi olduğunu anlama olasılığı maalesef yok. Ama tereyağının kendine has bir görüntüsü, kokusu ve tadı olmalı. Vücut sıcaklığında eriyebilmeli. Eğer bir tereyağına bitkisel yağ katkısı yapıldıysa ürün daha çabuk eriyebiliyor ve bir miktar yağ sızması gözlenebiliyor. Bu tarz durumlarda çıkarım yapılabilir elbette. Ama bunun dışında direkt ’Bu tereyağını erittim, şunu gördüm. Bu ürün taklit bir ürün’ gibi bir yorumu tüketici yapamaz. O yüzden akredite ya da Tarım ve Orman Bakanlığı’nın gıda kontrol laboratuvarlarında numuneler analiz edilmeli" diye konuştu.



"Tonya tereyağının Osmanlı Devleti dönemlerine dayanan bir tarihi var"


Trabzon’un Tonya ilçesinde üretilen ve coğrafi işaret de alan Tonya tereyağının ülkemizde önemli bir yeri olduğunu dile getiren Er Kemal, "Aslında Karadeniz Bölgesi hem coğrafi şartları hem de fazla yağış aldığı için bitki örtüsünden kaynaklı hayvancılığa oldukça uygun. Yaylacılık kültürü de çok fazla. Osmanlı Devleti dönemlerinden bile Tonya tereyağının oldukça meşhur olduğu biliniyor. Türkiye’de tereyağı adına tescil alan ilk bölge Tonya. Bu anlamda Türkiye’de duyulabilirliği ve gündemde oluşu her zaman devam ediyor. Bunun yanında bu bölgenin peynir çeşitleri de oldukça fazla gündemde. Ama tereyağı deyince Trabzon tereyağı akla geliyor. Tonya’daki tereyağının farklı oluşu ya da ayırt edici özelliği tamamen aslında bölgenin sanayiye yakın bölgelerden uzak olması, dolayısıyla daha bakir oluşu ve insanlar tarafından kirliliğe maruz kalmaması, yağmur aldığı için otlak ve meraların hayvan beslenmesi için oldukça iyi olması ve buna bağlı olarak ineklerin çok doğal bir şekilde beslenebilmesinden kaynaklanıyor. Direkt olarak A vitamini ve beta karoten açısından zengin otlarla beslenen hayvanların sütleri ve süt yağının renginin sarı olması bu bölgedeki otlarla beslenmesiyle ilgilidir. Hayvanların tükettiği otlar ile beta karoten ve dolayısıyla sarı renk tereyağına da geçiyor. Tonya tereyağının diğer tereyağlarından farklı oluşunu bu şekilde açıklayabiliriz" dedi.



"İyi bir etiket okuyucusu olun"


Tüketicilere de çağrıda bulunan Öğr. Gör. Dr. Mehtap Er Kemal, "İyi bir etiket okuyucusu olmak çok önemli. Gıda güvenliğini ve halk sağlığını düşündüğümüzde Bakanlık tarafından belirlenen tebliğ ve bazı parametreler mutlaka var. Bakanlık bu konuyla ilgili mutlaka takip ve analiz yapıyor. Ancak biz de tüketiciler olarak iyi bir etiket okuyucusu olursak, aldığımız ve tükettiğimiz şeyin içeriği ne, ne kadar, menşei ne, nerden elde edilmiş, nasıl bir ürün diye araştırırsak bu tarz problemlerin kalacağını çok fazla düşünmüyorum" diyerek sözlerini tamamladı.



Öğr. Gör. Dr. Mehtap Er Kemal: "Laboratuvar ortamı dışında taklit ve tağşişe uğramış tereyağını ayırt etmek çok zor"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Doğum yardımı yönetmeliği Resmi Gazete’de Doğum yardımı yönetmeliği Resmi Gazete’de yayımlandı. Yönetmelik ile ilk çocuk için tek seferlik 5 bin Türk lirası, ikinci çocuk için aylık bin 500 TL, üçüncü ve sonraki çocuklar için aylık 5 bin TL ödeme yapılacak. Doğum yardımı yönetmeliği Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzası ile Resmi Gazete’de yayımlandı. Yayımlanan yönetmeliğe göre; 01.01.2025’ten sonra doğan ilk çocuk için tek seferlik 5 bin TL, ikinci çocuk için aylık bin 500 TL, üçüncü ve sonraki çocuklar için ise aylık 5 bin TL ödeme yapılacak. Ödemeler, hiçbir vergi ve kesintiye tabi tutulmadan, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu üzerinden gerçekleştirilecek. Başvurular, e-Devlet ve Bakanlıkça belirlenen diğer kanallar aracılığıyla yapılacak. Doğum yardımına hak kazanmak için, annenin veya babanın Türk vatandaşı olması ve Türkiye’de ikamet etmesi gerekecek. İkinci ve sonraki çocuklar için doğum yardımı ödemeleri, çocuğun 5 yaşını dolduracağı aya kadar sürecek. Doğum yardımı başvurusu, ilk çocuk için doğum tarihinden itibaren 12 ay, diğer çocuklar için ise 5 yaşını tamamlayana kadar yapılabilecek. Yönetmelik kapsamında yapılan doğum yardımı ödemeleri, hiçbir şekilde haczedilemeyecek. Gerçeğe aykırı beyanda bulunarak haksız yere doğum yardımı alan kişilerin, bu ödemeleri faiziyle birlikte geri ödemesi gerekecek. Bildirim yükümlülüğünü yerine getirmeyen hak sahipleri hakkında da yasal işlem yapılacak.
Ankara AFAD’dan 2 ile "turuncu", 29 ile ise "sarı" kodlu uyarı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) beklenen kuvvetli yağış ve fırtına nedeniyle 2 il için "turuncu" 29 il için ise "sarı" kodlu uyarı verildiğini açıkladı. AFAD’ın sosyal medya hesabından yapılan uyarıda, bugün beklenen beklenen kuvvetli rüzgar, fırtına ve kuvvetli yağış nedeniyle 2 il (Hakkari, Van) için turuncu, 29 il için ise sarı kodlu uyarı verildiğini bildirdi. Sarı kodlu uyarı verilen iller ise şu şekilde; Niğde, Kayseri, Sivas, Tokat, Ordu, Giresun, Gümüşhane, Trabzon, Rize, Artvin, Ardahan, Kars, Erzurum, Bingöl, Elazığ, Muş, Ağrı, Iğdır, Diyarbakır, Bitlis, Siirt, Batman, Adıyaman, Hatay, Kilis, Gaziantep, Şanlıurfa, Mardin ve Şırnak. Yapılan paylaşımda kuvvetli rüzgar beklendiği vurgulanarak, "Bugün (Perşembe) Doğu Anadolu’nun doğusu, Güneydoğu Anadolu ile Elazığ ve Hatay çevrelerinde kuvvetli rüzgar ve fırtına (50-80 km/saat, yükseklerinde 90 km/saat) beklenmektedir. İç Anadolu’nun doğusunda, Çarşamba öğle saatlerinden itibaren yağmur ve sağanak şeklinde devam eden yağışların; Niğde, Kayseri ve Sivas çevrelerinde yerel kuvvetli, gece saatlerinde karla karışık yağmur ve kar yağışına dönerek Perşembe (10 Nisan 2025) günü sabah saatlerine kadar Niğde il geneli ile Kayseri ve Sivas’ın güney ve doğusunda yer yer kuvvetli kar (5-20 cm) şeklinde olması beklenmektedir. Doğu Karadeniz’de görülen yağışların, Çarşamba sabah saatlerinden sonra Ordu il geneli ile Tokat’ın kuzey ve doğusu, öğleden sonra Giresun, Trabzon ve Rize çevreleri ile Gümüşhane’nin kuzeyi ve Artvin’in batısında kuvvetli olması, kıyı şeridinde yerel kuvvetli yağmur ve sağanak, iç kesimlerde kuvvetli ve yer yer yoğun kar (5-20 yer yer 20 cm üzeri) şeklinde olması beklenmektedir" denildi. Yapılan uyarıda vatandaşların doğa olayları ve soba zehirlenmelerine karşı dikkatli olması gerektiği hatırlatılırken, "Sarı Uyarı ve Turuncu Uyarı verilen İl Valiliklerine bilgi verilmiş olup, Turuncu Uyarı verilen illerde yaşayan vatandaşlarımıza SMS yoluyla bilgilendirilme yapılmıştır. Vatandaşlarımızın sel, su baskını, yıldırım, yağış anında kuvvetli rüzgar ve fırtına, hortum, ulaşımda aksamalar, çatı uçması, soba ve doğalgaz kaynaklı zehirlenmeler ile yüksek kar örtüsü olan yerlerde çığ gibi olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olmasını; yetkili mercilerin uyarılarını dikkate almalarını önemle hatırlatıyoruz" ifadelerine yer verildi.