ÇEVRE - 01 Şubat 2024 Perşembe 23:03

Mahkemeden Uzungöl Millet Bahçesi’ne ret kararı

A
A
A
Mahkemeden Uzungöl Millet Bahçesi’ne ret kararı

Dünyaca ünlü turizm merkezi Uzungöl’de yapılmak istenilen millet bahçesi için Samsun Bölge İdari Mahkemesi’nce ret kararı verildi.


Trabzon’un Çaykara ilçesinde yerli ve yabancı turistlerin uğrak noktası olan Uzungöl’de Trabzon Büyükşehir Belediyesi ve Çaykara Belediyesi tarafından yapılmak istenilen millet bahçesinin iptali için dava açıldı. Turizm merkezinde bulunan Yenimahalle’deki proje alanında yapılmak istenilen kamulaştırmaya itiraz eden Uzungöl Birlik Platformunca yerel mahkemede açılan dava istinafa taşındı. Samsun Bölge İdare Mahkemesi İkinci İdari Dava Dairesi’nde devam eden davada karar verildi. Mahkemede davacı itirazının kabulü ile Trabzon İdare Mahkemesi’nin yürütmenin durdurulması talebinin reddi yolundaki kararının kaldırılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 27/2. maddesi uyarınca dava konusu işlemin teminat alınmaksızın yürütülmesinin durdurulmasına kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.


İdris Akyüz yaptığı açıklamada, millet bahçesi projesinde mülkiyet sorunu çözülmeden çalışmaların başladığını belirterek “Uzungöl Millet Bahçesi projesi alt yapı, üst yapı ve peyzaj çalışmasını kapsamaktadır. Ancak, bu projenin büyük bir bölümü mülkiyetler üzerinde olduğu halde mülkiyet sorunu çözülmeden çalışmalara başlanıldı ve birçok noktada sorunlar çıkmaya devam etmektedir. İlgili firma bir çalışma programı yapmadan hem yetersiz bir ekiple işe başladı hem de sezon sonu işe geç başlayarak çalışmaları geciktirdi. Dolayısıyla bu tempoyla yapılan işin sağlıklı bir şekilde sezona yetişmesi mümkün görünmemektedir. Bilinçli yapılan bu uygulama Uzungöl’ü yok etme planının bir parçasıdır. Zira yapılan işin de üç sene önce yapılan gelişigüzel çalışmayla aynı sonu olacaktır. Çalışmalar denetim ve işin takibi yapılmadan oldu bitti ile devam ediyor ve ülke kaynakları heba ediliyor” ifadelerini kullandı.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Yenidoğan Çetesi davasında bebek için "Fişi çek" diyen sanık savunma yaptı İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi’nin yöneticileri ve üyelerinin yargılandığı davanın görülmesine üçüncü gününde devam ediliyor. Bebek için "fişi çek" talimatında bulunduğu iddia edilen Rıza Keykukubad, savunma yaptı. Duruşmada söz alan Kaya bebeğin müşteki ailesinin avukatı ise, müvekkilinin çocuğunu bisküvi kutusuyla teslim aldığını ve kucağında götürdüğünü, bu durumda sanığın ifadelerini kabul etmediklerini belirtti. İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava 3. gününde adliyenin konferans salonunda devam ediyor. Tutuklu sanık Damla Atak’ın ardından tutuklu sanık Rıza Keykukubad, savunma yaptı. "Kaya bebeği hayatımda hiç görmedim, müdahalede bulunmadım" Hemşire yardımcısına bir bebeğin fişini çekmesi yönünde talimatta bulunduğu öne sürülen Rıza Keykukubad, iddiaları yalanladı. Savunmasında, 20 yıllık doktor olduğunu ve 55 yaşında olduğunu söyleyen sanık Rıza Keykukubad, "Hiçbir soruşturmada sanık olmadım. Pratisyen hekimim, Esenyurt’ta bulunan Sağlık Bakanlığı onaylı muayenehanemde doktorluk yapıyorum. Hiç görmediğim bir bebeği öldürmekle suçlanıyorum. Bana süre tanıyın ve beni dinleyin. Ben hiçbir zaman Esenler Güney Hastanesinin doktoru olmadım, orada çalışmadım, sözleşmem olmadı. Kaya bebeği hayatımda hiç görmedim, müdahalede bulunmadım. Güney Hastanesinin Başhekimi Ali Bey’di. Kaya Bebek 15 Kasım tarihinde vefat etti. Eşim o tarihte hastanede çalışmıyordu. Bebeğin doğumu 13 Kasım, vefat tarihi 15 Kasımdı. Başhekim bana 15’inde iş başı yapabilirsiniz demişti. Eşim Duygu Hastanesi’ne sabah gelir akşam çıkardı. Saat 19.00 ile 20.00 arasında benim hiçbir yoğun bakımla alakam yoktu. Bebek Kaya, hastaneyle iş anlaşması yaptığım sırada vefat etmiştir. Ben ve eşim bebek Kaya’yı görmedik. Bebek ben hastaneden ayrıldıktan 16-17 saat sonra bebek ex oldu. Yukarıda Allah var, ne kadar oyun oynamaya çalışsalar da, çocukları benden uzak tutsalar da Allah görüyor. Özetle her ne kadar iddianamede, delilsiz bir şekilde Kaya bebeğin ölümünden sorumlu tutulsam da, eşim o tarihte işe başlamamıştır. Denetim raporunda bu bellidir. Orada Başhekim var, yoğun bakım doktoru var, ben yanlış bir şey yapsam bunu görürlerdi" dedi. "Kimseye bir yönlendirme yapmadım, benim böyle bir yetkim yoktu, ben de bir babayım, ben neden böyle bir şey yapayım?" Savunmasına devam eden sanık, "Damla dahil birçok kişi, benim hakkımda çirkin iftiralar attılar. Kimseye bir yönlendirme yapmadım, benim böyle bir yetkim yoktu, ben de bir babayım, ben neden böyle bir şey yapayım? Gerekli herkese tedavi uyguladım, bunların hepsi yalandır, iftiradır gerçek değildir. Kimseyle maddi veya manevi ortaklığım yoktur, kimseden bu işler için para almadım. Dört aydır tutukluyum, tek suçum iki üç tane hemşire kendi aralarında benim adımı geçirmişler" ifadelerini kullandı. "Müvekkilim çocuğunu bisküvi kutusuyla teslim aldı" Duruşmada söz alan Kaya bebeğin müşteki ailesinin avukatı, müvekkilinin çocuğunu bisküvi kutusuyla teslim aldığını ve kucağında götürdüğünü, bu durumda sanığın ifadelerini kabul etmediklerini belirtti. Duruşmaya ara verildi.