ÇEVRE - 02 Temmuz 2024 Salı 12:06

Sahilde temizlik çalışması: Kepçeyle toplanan yosunlar kamyonlara dolduruldu

A
A
A
Sahilde temizlik çalışması: Kepçeyle toplanan yosunlar kamyonlara dolduruldu

Tekirdağ merkez Süleymanpaşa ilçesi Değirmenaltı Mahallesi sahilinde temizlik çalışması başlatıldı. Kepçeyle toplanan yosunlar kamyonlara doldurularak götürüldü.


Süleymanpaşa Belediye Başkanı Volkan Nallar, Değirmenaltı Mahallesi sahilinde başlattıkları temizlik çalışmalarını yerinde inceledi. Sahilde biriken yosunların kötü koku oluşturması ve denize girişi engellemesi üzerine vatandaşların taleplerini yerine getirmek için harekete geçtiklerini belirten Başkan Volkan Nallar, şunları söyledi:


"Alkaya Değirmenaltı yolunun birleştiği alandayız. Doğru bir yapılanma yapılamadığı için, bir mühendis ile birlikte çalışılmadığı için, mendireklerdeki hatalardan ve doğal dengenin de bozulmasından dolayı yosun ile birlikte burada pis bir koku oluyor. Kokunun yanı sıra çevre kirliliği görüntüsü oluşuyor. İnsanlar denize giremiyorlar. Bahçelerinde oturamıyorlar, çaylarını bile içemiyorlar. Vatandaşımız konu ile ilgili şikayetini iletti. Belediye Başkan Yardımcım, Fen İşleri Müdürüm, Park Bahçeler Müdürüm, herkes burada. Ben de belediye başkanı olarak koştum geldim. Sahili kısa bir süre içinde temizleyeceğiz."



"Kalıcı bir çözüm bulunması için çalışma yapacağız"


Başkan Volkan Nallar, "Kısıtlı bir makine parkurumuz olduğu için kendi imkanlarımızla ancak bu kadar ilerleyebiliyoruz. Yarından sonra da büyükşehir belediyemizin dere ıslah çalışmalarında kullandığı makineler ile komple Değirmenaltı sahilini temizleyeceğiz. En kısa sürede bu konunun ehli insanlarla bir araya gelerek bu doğal yapıda toplanan yosunu tekrar tekrar toplamak yerine kalıcı bir çözüm bulunması için güzel bir çalışma yapacağız. Hiç kimsenin şüphesi olmasın. Göreve yeni başladık. Her şey çok güzel olacak. Herkesten sadece biraz sabır istiyorum" ifadelerini kullandı.



Sahilde temizlik çalışması: Kepçeyle toplanan yosunlar kamyonlara dolduruldu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Baz istasyonu 4 leyleğin 10 yıldır vazgeçmediği göç istasyonu oldu Antalya’nın gökyüzünü renklendiren uzun süreli misafirleri olan 4 leylek 10 yıldır sürekli Antalya’ya gelerek aynı baz istasyonunda bulunan yuvalarında konaklayıp yavruluyor. Antalya’nın Muratpaşa ilçesi Topçular Mahallesi’nde bulunan bir baz istasyonu mayıs ayında gelen misafirleriyle renkleniyor. 4 leylek, düzenli olarak 10 yıldır Antalya’ya gelerek bir baz istasyonunun en uç noktasına yaptıkları yuvalarında konaklıyor ve yavruluyorlar. Kasım ayına kadar Antalya’da kalan leylekler, bu süre zarfında yavrularını büyüterek göç yolculuklarına çıkıyorlar. Baz istasyonuna yerleşen leylekler, şehrin simgelerinden biri haline gelmiş durumda. Leyleklerin gelişi, doğanın döngüsünü ve yaşamın sürekliliğini hatırlatan bir olay olarak kabul ediliyor. Burada güvenli bir şekilde yavrularını büyüten leylekler, tekrardan yolculuklarına devam ediyor. Bir sonraki yıl ise tekrar geri dönüyorlar. Çevredeki vatandaşlar ise Antalya’nın sadece turistik güzellikleriyle değil, aynı zamanda doğal yaşamıyla da dikkat çektiğini ifade etti. “Turizm kentine bir de leyleklerimiz geldi” Baz istasyonunun yakınında iş yeri sahibi olan Mehmet Cem Gökoğlu ise, ”Burada 8-10 yıldan bu yana işletmecilik yapıyorum, otomotiv sektörü ile uğraşıyorum. Bu leylekler 8-10 yıldan beri her yıl havalar ısındığı zaman geliyorlar. Yavrulayıp, kışa doğru gidiyorlar. Hep aynı mevsimde geliyorlar. Bunların türü nedir, cinsi nedir bilmem. Bunlar her geldiğinde yavruluyor, bazen sayıları 4 oluyor 5 oluyor. Yavrular uçmaya başlayınca gidiyorlar. Ben Antalyalıyım ama şu ana kadar görmemiştim. Herhalde Antalya’yı çok sevdiler. Turizm kentine bir de leyleklerimiz geldi” diye konuştu.
Samsun ‘Deniz suyu kalp sağlığına iyi geliyor’ Denizdeki hidrostatik basınç ve suyun hareketli olmasının kan dolaşımını hızlandırarak kan basıncını düşürdüğünü ve kalp-damar sağlığı üzerine iyileştirici etki yaptığını söyleyen Kardiyoloji Uzmanı Dr. Mustafa Yaşan, “Yüzme vücuttaki hemen hemen her kas grubunu çalıştırarak kalp sağlığını iyileştirir, dolaşımı ve dayanıklılığı artırır” dedi. Deniz suyunun hayatımızı zenginleştiren, doğal şifa veren bir su olduğunu dile getiren Liv Hospital Samsun Kardiyoloji Kliniğinden Uzm. Dr. Mustafa Yaşan, deniz ve kalp sağlığı arasındaki ilişki hakkında bilgilendirmede bulundu. Dünya yüzeyinin yüzde 68’inden fazlasını kaplayan tuzlu suyun insan sağlığına faydalarının bilimsel olarak inceleme konusu olduğuna dikkat çeken Kardiyoloji Uzmanı Dr. Mustafa Yaşan, insan vücudunun da benzer oranda bu değerli sıvıdan oluşmasının tesadüf olmadığını ifade etti. Uzm. Dr. Yaşan, deniz suyunun sağlığa faydalarını anlattı. “Deniz suyu dolaşım sisteminizi düzenler ve kalp sağlığınıza iyi gelir” Denizdeki hidrostatik basınç ve suyun hareketli olmasının kan dolaşımını hızlandırarak kan basıncını düşürdüğünü ve kalp-damar sağlığı üzerine iyileştirici etkisinin olduğunu vurgulayan Uzm. Dr. Yaşan, şu bilgileri paylaştı: “Yüzme vücuttaki hemen hemen her kas grubunu çalıştırarak kalp sağlığını iyileştirir, dolaşımı ve dayanıklılığı artırır. Su direnci havadan yaklaşık 44 kat daha fazla olduğundan denizde yüzmek, kalbi ve akciğerleri güçlendirmenin etkili bir yoludur. Yüzmek eklemlere fazla yük bindirmeyeceğinden her yaş ve fitness seviyesine uygundur. Sahilin sakin ortamı kan basıncını düşürmeye ve rahatlamayı teşvik ederek kardiyovasküler sağlığı daha da destekleyebilir. İster hafif bir yüzme, ister güçlü bir deniz egzersizi olsun, tuzlu suda olmanın kalp sağlığına faydaları önemli ve kalıcıdır.” “Deniz suyunun gençleştirici etkisi vardır” Deniz suyunun kişiyi yenilenmiş hissettirdiğini belirten Uzm. Dr. Yaşan, “Tuzlu sudaki yüksek magnezyum seviyeleri sayesinde denizin içinde veya yakınında olmak kaslarınızı ve sinir işlevlerinizi düzenlemenize, kan şekeri seviyenizi düzenlemenize ve hatta uykunuzu iyileştirmenize yardımcı olabilir. Bu çoğu zaman kendinizi yenilenmiş hissetmenize neden olur. Dalgaların ritmik sesleri aynı zamanda sirkadiyen ritminizi dengelemenize de yardımcı olur” dedi. “Cildinizi iyileştirir” Alkali bir su olan deniz suyunun magnezyum, çinko, demir ve potasyum gibi mineraller bakımından zengin olduğunu sözlerine ekleyen Uzm. Dr. Yaşan, “Bu mineraller iltihabı azaltmaya, cildimizi korumaya ve her türlü sıyrık, kesik veya yarayı iyileştirmeye yardımcı olabilir. Tuzlu su ayrıca selülit görünümünü azaltabilen lenf sıvısının akışını artırmada da etkilidir. Vücudumuzun çalışması ve gelişmesi için eser minerallere de ihtiyacı vardır. Öyle ki deniz suyu ihtiyacımız olan temel eser miktardaki besin maddelerinin çoğunu içerir. Bunlara magnezyum, manganez, kobalt, sodyum, kalsiyum, potasyum ve bor dâhildir. Ancak endişelenmeyin, bu eser mineralleri elde etmek için tuzlu su içmenize gerek yok. Denizin içinde veya yakınında olduğunuzda cildiniz tarafından vücudunuz tarafından emilirler” şeklinde konuştu. “Nefesinize iyi gelir” Denizde yüzmenin nefes alıp verirken hissettiğimiz tıkanıklığın açılmasına yardımcı olabileceğine dikkat çeken Uzm. Dr. Yaşan, “Deniz suyu saman nezlesi, sinüzit ve astım semptomlarını hafifletebilir. Bunun nedeni denizdeki tuzlu suyun iltihabı azaltması ve vücudunuzun kendi sıvılarını taklit etmesidir. Deniz havası yüksek tuz içeriğine sahip olduğundan aslında daha yoğundur ve bu da nefes aldıkça boğazınızı ve solunum sisteminizi temizleyeceği anlamına gelir. Sonuç olarak daha rahat nefes alınabilir ve daha kaliteli bir uyku uyumanıza neden olur. Deniz havasının nispeten daha serin olması nedeniyle gün içerisinde sizi daha uyanık ve enerjik tuttuğu da bilinmektedir” ifadelerini kullandı. “Deniz suyu sizi rahatlatır” Deniz suyunun rahatlatıcı etkilerine de dikkat çeken Uzm. Dr. Yaşan, şu bilgileri paylaştı: “Sahilde yalınayak yürürken hiç dünyayla barışık hissettiniz mi? ‘Topraklanma’ olarak bilinen bu olgunun bilimsel bir nedeni vardır. Serbest radikal formundaki pozitif elektronlar vücudumuzda birikebilir. Negatif yüklü kum ve tuzlu su ile doğrudan temas bunu dengeler. Bu nedenle sahilde olduğunuzda muhtemelen daha enerjik ve rahat hissedersiniz. Çoğumuzun doğal olarak denize çekildiğini hissetmemizin nedeni budur.” “Bağışıklık sistemini güçlendirir” Deniz suyunun bağışıklık sistemine olumlu etkileri olduğunu dile getiren Uzm. Dr. Yaşan, “Deniz suyu bağışıklık sistemine, anemiye ve yüksek kan şekeri düzeylerine iyi gelir. Bu nedenle modern tıpta, özellikle bağışıklık sistemimize yardımcı olma özelliği nedeniyle artık her zamankinden daha fazla kullanılıyor. Ayrıca tuzlu su virüslere, bakterilere ve patojenlere karşı direncimizi arttırır” dedi. “Sindirim sistemine iyi gelir” Deniz suyunun sindirim sistemi için de bazı faydaları olduğuna değinen Uzm. Dr. Yaşan, “Az miktarda yutulan deniz suyu kalın bağırsağınızın temizlenmesine yardımcı olabilir. Tuzlu su içmenin neden olduğu bu uyarılmış bağırsak hareketi, detoks benzeri bir etki oluşturarak toksinleri, atık maddeleri ve mevcut parazitleri ortadan kaldırır” diye konuştu. “Deniz suyu sakinleştirir” Uzm. Dr. Yaşan, deniz suyunun psikolojik açıdan olumlu etkilerini ise şöyle açıkladı: “İster kumlu bir kıyıya hafifçe vuran su, ister deniz bariyerini döven büyük dalgalar olsun, suyun büyüleyici etkisi çoğu zaman kaygısız bir transa girmenize yardımcı olmak için yeterlidir. Suyun hem görsel hem de işitsel unsurlara sahip olması yumuşak bir odaklanmaya girmenize yardımcı olur; bu, farkındalık veya meditasyon uygulamaları sırasında meydana gelen türden bir şeydir.”