SAĞLIK - 18 Ekim 2024 Cuma 11:19

Yüz kadından birinde görülüyor, anne olmaya engel

A
A
A
Yüz kadından birinde görülüyor, anne olmaya engel

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Merve Vural Yalman, erken menopozun annelik şansının kaybına neden olabileceğini söyledi.


Menopoz kadınların adet kanamasının kesilmesi ve yumurtlamanın sona erdiği evre olarak tanımlanır. Birçok kadının korktuğu erken menopoz, annelik şansının kaybına neden olabiliyor. Medicana Sağlık Grubu Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Merve Vural Yalman erken menopoz hakkında bilinmesi gerekenlere değindi.


Menopozun, yumurtalık fonksiyonlarının kaybına bağlı olarak oraya çıkan adet kanamalarının kalıcı olarak kesilmesi olduğunu belirten Op. Dr. Merve Vural Yalman “Menopoz diyebilmemiz için son adet üzerinden 1 yıllık sürenin geçmesi gereklidir. Menopoz oluşmadan önce 4 ila 8 yıl arası ortalama 5 yıl olarak kabul edilen ve bizim perimenopoz dediğimiz bir geçiş süreci yaşanır. Bu geçiş sürecinde kanama düzensizlikleri başta olmak üzere östrojen hormon düzeyi azalmasına bağlı menopoz bulguları izlenebilir” dedi.



Türkiye’de ortalama menopoz yaşı 47 olarak kabul ediliyor


Menopoz döneminde neler yaşandığına da değinen Op. Dr. Merve Vural Yalman, Türkiye’de ortalama menopoz yaşının 47 yaş olarak kabul edildiğini belirterek, “Sıcak basması, kemik erimesinde hızlanma, genital alandaki hormonal çekilme ile beraber vajinal kaşınma, yanma, cinsel birliktelik de ağrı görülebilir. Kollojen seviyesinin azalması ile beraber vajinal bölgeye olan idrar kesesi ve barsak sarkmalarında artış ortaya çıkabilir. Hormonal çekilmenin idrar kesesi ve idrar yollarına olumsuz etkisi ile idrar kaçırmaları oluşabilir. Sık idrar yolu enfeksiyonları görülebilir. Kalp damar sistemi hastalıklarında artış olabilir. Türkiye’de 47 yaş ortalama menopoz yaşı olarak kabul ediliyor. Yaşam döngümüzün fizyolojik durağı menopoz ile ilgili kadınların korkulu rüyası erken menopoz (prematürovaryan yetmezlik)dur’’ dedi.



100 kadından 1’inde görülüyor


Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Merve Vural Yalman, erken menopozun kadınları yaklaşık yüzde 1’inde görüldüğünü dile getirerek, "Erken menopoz, 40 yaşından önce yumurtalık fonksiyonlarının durmasıdır. Kadınların yaklaşık yüzde 1’inde görülür. Tanısı hormon tahlilleri ile konulabiliyor. Ancak unutulmaması gereken bir durum bu yaş dönemindeki hastalarda yanıltıcı hormon dalgalanmalarının olabileceğidir. Bu nedenle kesin tanı için 40 yaşından önce 4-6 ay adet kesilmesi olan kadınlara birer ay ara ile FSH dediğimiz hormon düzeyinin 40ıu/l ve üzerinde alınması ile konulur. Erken menopoz, kadınlara uzun vadede kemik erimesi ve kalp hastalıkları gibi yüksek riskleri taşımakta ve tabiî ki annelik şansının kaybına neden olmaktadır’’ ifadelerini kullandı.



Kadınların korkulu rüyası erken menopozun nedenleri


Erken menopoza nelerin sebep olabileceği hakkında bilgi veren Yalman, “Ailede erken menopoza girme öyküsü varsa risk yüksektir. Erken menopoz sık sebeplerinden biri kalıtımsal hastalıklardır. Bunlar doğumsaldır ve engel olmak mümkün değildir. Ancak yaşam süresince edinilen bazı durumlara erken menopoz sebebi olabilmektedir Kadınlarda geçirilen kabakulak enfeksiyonu, tüberküloz, otoimmün hastalıklar dediğimiz vücudun kendi hücrelerine karşı bir nevi savaş açtığı hastalıklar grubu da yumurtalıkları olumsuz etkileyebiliyor. Yumurtalık kisti yada başka sebeplerle yapılan cerrahi müdahaleler, bazı kanserler nedeniyle verilmek zorunda kalınan radyasyon ve kemoterapi tedavileri de erken menopoz sebebi olabilir. Stresli ve hareketsiz yaşam tarzı, çok zayıf ya da kilolu olmak, sigara, bazı böcek ilaçları ve endüstriyel kimyasallara maruz kalma, ağır metallere maruz kalmada maalesef erken menopoz sebebidir’’ şeklinde konuştu.


Yalman, erken teşhisin önemli olduğunu söyleyerek, "Maalesef erken menopoza sebep olan risk faktörlerinin önemli bir kısmını değiştiremiyoruz. Ancak erken teşhis önemli, bu sayede çocuk sahibi olmak isteyen kadınlar için yumurta dondurulması uygulaması yapılabilmekte ve verilecek hormon tedavileri ile uzun süreçte görülebilecek kalp hastalıkları ve kemik erimesi gibi ciddi sağlık sorunları ötelenebilmektedir. Uzun süreli emzirme ve doğum menopoza karşı koruyucudur’’ dedi.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa İznik’in yeraltındaki ihtişamı gün yüzüne çıkacak Bizans ve Osmanlı İmparatorluklarının önemli kenti İznik’te İznik Bazilikası Kazı Çalışmaları Bilgilendirme Toplantısı gerçekleştirildi. Yapılacak arkeolojik kazılar neticesinde UNESCO sürecinin yeniden canlandırılması hedeflenirken İznik Bazilikal Kilisesi ziyarete açılacak. Roma Tiyatrosu, Hisardere Nekropol Alanı, Çini Fırınları ve Su Altı Bazilikal Kilisesi’ni kapsayan İznik kazı çalışmalarının dönem sonu değerlendirme toplantısı İznik Bazilikal Kilisesi’nde yapıldı. Bizans ve Osmanlı gibi İmparatorlukların önemli kenti İznik’in uluslararası arenada ön plana çıkması için yeraltındaki birçok eseri gün yüzüne çıkarmak için çalışmalara başladıklarını söyleyen Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, “Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak, İznik’i yaşayan ve her gün büyüyen bir kültürel miras merkezi haline getirmeyi, UNESCO sürecini yeniden canlandırmayı hedefliyoruz” dedi. “UNESCO sürecini yeniden canlandırmayı hedefliyoruz” İznik’te yapılacak arkeolojik çalışmalarla birlikte UNESCO sürecini yeniden canlandırmayı hedeflediklerini belirten Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, “İznik, tarih öncesinden bugüne kadar uzanan ve tarihin nefes aldığı bir kenttir. Antik Çağ’dan günümüze dek kent planını neredeyse bozulmamış bir şekilde koruyan bu kadim şehir, Pagan ve Hristiyanlık dönemlerinin en önemli olaylarına tanıklık etmiş, Osmanlı’nın ilk kültür ve eğitim merkezlerinden biri olarak günümüze ulaşmıştır. Roma Tiyatrosu’nda yankılanan geçmişin sesleri, Hisardere Nekropol Alanı’nda saklı anılar, çini fırınlarında şekil bulmuş sanat ve su altında gizlenen bazilikal kilisenin sırları, İznik’in her köşesi tarihe açılan bir kapıdır. Bugün, bu kapılardan geçerek geçmişin ışığını geleceğe taşımak için buradayız. İznik, Roma’nın görkemiyle büyümüş, Bizans’ın ruhunu taşımış ve Osmanlı’nın ihtişamıyla harmanlanmıştır. Medeniyetlerin buluşma noktası olan bu şehir, hepimize geçmişin izinde geleceği inşa etme sorumluluğunu hatırlatıyor. Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak, İznik’i yaşayan ve her gün büyüyen bir kültürel miras merkezi haline getirmeyi, UNESCO sürecini yeniden canlandırmayı hedefliyoruz. Bu çalışmalar sadece İznik için değil, insanlığın ortak hafızası için büyük önem taşımaktadır. Roma Tiyatrosu gibi eşsiz eserler Anadolu’da benzeri bulunmayan nadide parçalardır. Pagan tapınaklarından Osmanlı medreselerine kadar uzanan bu kültürel miras, derin manevi değerini asla kaybetmemiştir. 1981 yılında Dr. Bedri Yalman başkanlığında başlayan Roma Tiyatrosu kazıları, 2016’dan bu yana Prof. Dr. Aygün Ekin Meriç tarafından sürdürülmektedir. 2014 yılında Prof. Dr. Mustafa Şahin tarafından keşfedilen Su Altı Bazilikal Kilisesi, inanç tarihinde önemli bir yere sahiptir. Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak, kazı çalışmalarına ofis, kazı deposu ve teknik araç desteği sağlıyoruz. Su Altı Bazilikal Kilisesi’nin ziyaretçilere açılması hedefimiz, İznik’in uluslararası arenada bir kez daha ön plana çıkmasını sağlayacaktır” şeklinde konuştu. İzni tarihi gün yüzüne çıkacak İznik’teki kültürel mirası gelecek nesillere aktarmak için çalışmalara hız verdiklerini söyleyen Bozbey, “İznik’in tarihini gün yüzüne çıkarma, koruma ve geleceğe aktarma görevimizi tüm paydaşlarımızla birlikte sürdürüyoruz. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın izniyle yürütülen kazı çalışmalarını destekleyerek, bu eşsiz mirası halkımızla buluşturuyoruz. Bu çalışmalar, İznik’in hak ettiği değeri bulması için sadece bir başlangıçtır. İznik’in tarihi, insanlığın ortak mirasıdır ve bizler bu mirası yaşatmak, korumak ve gelecek nesillere aktarmak için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz” dedi. “Böyle kentlerde yaşamak beraberinde önemli sorumluluklar getiriyor” Arkeolojik kazılarda gün yüzüne çıkan eserlerin dönemine ve kültürüne bakılmaksızın korunarak gelecek nesillere aktarılması gerektiğini vurgulayan Bursa Kültür ve Turizm İl Müdürü Kamil Özer, “Bursa 2014 yılında UNESCO Kültür Mirası içerisine katılıyor. Yine aynı yıllarda Bazilika’nın keşfi gerçekleşiyor. Dolayısıyla dünya kültür mirası içerisinde yer alan bir kentte yaşamanın ne kadar önemli olduğunu görüyoruz. Böyle kentlerde yaşamak beraberinde önemli sorumluluklar da getiriyor. Çünkü onu gün yüzüne çıkarmak, sonra restorasyonlarını yapmak, korumak ve gelecek nesillere aktarma sorumluluğu üzerimize yükleniyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı bunu üstlenmiş ama bunun yanında kentlerimizdeki her türlü yerel sorumluluğu üstlenen belediyelerimiz de çok ciddi destekler veriyorlar. Tarihin hangi döneminde yapılırsa yapılsın, hangi kültüre ait olursa olsun bu eserler bizimdir. Dolayısıyla korumak ve gelecek nesillere aktarmak bizim en önemli sorumluluklarımızdandır” ifadelerini kullandı. “İznik, Efes statüsüne gelerek adını dünyaya duyuracak” İznik’in Efes gibi dünyaca tanınmış antik kentler statüsüne geleceğini söyleyen İznik Belediye Başkanı Kağan Mehmet Usta, “Biz 2014 yılından bu yana Hristiyan dünyasıyla görüşmelere devam ediyoruz. Biz güvenilir insanlarız, İznik’te güvenilir bir kent. Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı görüşmeleri takip ediyor. Din adamları buraya yoğun bir şekilde gelip ziyarette bulunuyorlar. Çok iyi hazırlanmamız lazım çünkü gelen ziyaretçiler gerçekten çok değerli insanlar. Sonrasında da bu iş durmayacak, İznik’te Efes, Meryem Ana gibi adını tüm dünyaya duyuracak. Bununla ilgili tüm görüşmelerimi tamamladık” diye konuştu. İznik kazı çalışmaları bilgilendirme toplantısının ardından katılımcılar, tarihi Bazilika’da incelemelerde bulunurken büyükşehir belediye başkanı Bozbey, Uludağ Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Başkanı Mustafa Şahin’den su altı çalışmaları hakkında bilgiler aldı.
Sakarya Erenler Belediyesi’nde ilk yardım farkındalık eğitimleri sürüyor Erenler Belediyesi İlk Yardım Farkındalık Eğitimleri programında konuşan Başkan Şenol Dinç, “Erenler Belediyesi olarak hem mesai arkadaşlarımıza hem de vatandaşlarımıza yönelik ilk yardım eğitimlerimize devam edeceğiz” dedi. Erenler Belediyesi Afet İşleri Müdürlüğü, belediye personeline yönelik İlk Yardım Farkındalık Eğitimlerine devam ediyor. Periyodik olarak devam eden eğitimler hakkında bilgi veren Erenler Belediyesi Afet İşleri Müdürü İsmet Akkoyun, “Bugün gerçekleşen eğitim programımıza Kızılay Sakarya Şube Başkanı Cevdet Koç ve eğitimci arkadaşlarımız konuk oldu. Belediye personelimize yönelik eğitimlerimiz sürecek” diye konuştu. Eğitim programında konuşan Erenler Belediye Başkanı Şenol Dinç, “Öncelikle Belediyemiz Afet İşleri Müdürü İsmet Akkoyun’a, ekibine, Kızılay Sakarya Şube Başkanımız ve eğitimci arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Afet İşleri Müdürlüğümüz yoğun bir çalışma gerçekleştirerek bu eğitimlerde bizleri buluşturuyorlar. Hep birlikte istifade ediyoruz. Erenler Belediyesi olarak hem mesai arkadaşlarımıza hem de vatandaşlarımıza yönelik ilk yardım eğitimlerimize devam edeceğiz. Bu kapsamda ilgili kurumlarımız ile de bugün olduğu gibi birlikte çalışmalar gerçekleştireceğiz. Bu kapsamda eğitim programımıza katılan mesai arkadaşlarıma teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.