EĞİTİM - 07 Nisan 2025 Pazartesi 11:06

Uzmanı açıkladı: "Bu önlemleri almak kültür göstergesidir"

A
A
A
Uzmanı açıkladı: "Bu önlemleri almak kültür göstergesidir"

İş sağlığı güvenliği kültürünün önemini belirten Dr. Öğr. Üyesi Çiğdem Şahin Demir, güvenlik tedbirlerinin çocukluk döneminden itibaren verilmesi gerektiğini vurguladı.


Türkiye’de iş sağlığı ve güvenliği konusu, sadece çalışanların değil tüm toplumun huzuru ve güvenliği için büyük bir öneme sahiptir. İş sağlığı ve güvenliğinin önemi her geçen gün daha da artarken, iş yerlerinde çalışanların maruz kalabileceği iş kazalarını en aza indirmek hayati bir zorunluluk olarak öne çıkıyor. Yangın, patlama gibi beklenmedik olaylar karşısında yaşanabilecek can kayıplarının önüne geçilmesi, ancak yönetmeliklere tam anlamıyla uyulması ve denetimlerin eksiksiz şekilde uygulanmasıyla mümkün olabiliyor. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Teknik Bilimler Yüksekokulu Mülkiyet Koruma ve Güvenlik Bölümü Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Çiğdem Şahin Demir, iş sağlığı güvenliğinin amacı iş yerlerindeki çalışanların yaşayabileceği kaza oranlarını en aza indirmek olduğunu belirterek, alınan bu önleyici ve sınırlandırıcı tedbirler ile muhtemel bir can kayıplarını engellemeye çalıştıklarını ifade etti.



"Büyük önem arz etmektedir"


Binalar yapılırken alarm sistemlerini yerleştirilmesinin önemli olduğunu belirten Çiğdem Şahin Demir, "İş sağlığı güvenliğinin amacı, iş yerlerindeki çalışanların yaşayabileceği iş kaza oranlarını en aza indirmektir. Binalar yapılırken alarm sistemlerin yerleştirilmesi ve söndürücülerin bulunması gibi dikkat edilmesi gereken hususlar var. İnsanların özellikle toplu halde bulundukları Alışveriş merkezi, sinema, tiyatro ve öğrenci yurtları gibi alanlarda direkt sprinkleme yani yağmurlama sistemi olması gerekmektedir. Ancak bu gibi önemli unsurlara halen uyulmadığını görmekteyiz. Binaların yapımında yönetmelik kapsamında duvarların ve çıkış kapılarının yangına karşı en az 90 dakika dayanıklı olması gerekmektedir. Kapıların tamamen dışarıya doğru açılabilir şekilde olması ve sızıntı haline karşı yapılmış kapı düzeneğinin bulunması büyük önem arz etmektedir. Yapılan önlemlerin asıl amacı, yangın esnasında oluşan duman ve zehirli gazların olabilecek en uzun süre boyunca bize ulaşmamasını sağlamaktır" dedi.



"Muhtemel can kayıplarını engellemiş oluyoruz"


İş sağlığı güvenliği, direkt olarak işverenin sorumluluğu altında olduğunu söyleyen Demir, "Bir binada yangın başlaması durumunda karşılaşılan en önemli husus, algılama sistemi olmamasıdır. Muhtemel bir yangın halinde algılama, alarm ve sprinkleme sistemlerinin sırayla devreye girmesi sağlanmalıdır. Zaten bu sistemlerin eksiksiz kurulması halinde, yangın çıksa dahi daha fazla alana yayılmadan söndürülecek ve diğer kısımlara sıçraması engellenecektir. Alınan bu önleyici ve sınırlandırıcı tedbirlerle, muhtemel bir can kaybını engellemiş oluyoruz. İş sağlığı ve güvenliği birden sağlanacak bir tedbir sistemi değildir. İş sağlığı ve güvenliği kültürünün oluşturulması gerekmektedir ve bu kültürün oluşması için uzun yıllara ihtiyaç vardır. Güvenlik tedbirlerinin çocukluk döneminden itibaren verilmesi gerekir. İş Sağlığı Güvenliği çalışmalarında iş yerlerinde öncelikle yapılması gereken maddelerin başında, yapılacak risk analizi, acil durum eylem planları ve çalışanların eğitimi gelmektedir. Bu maddelerin gerçekleşmesi halinde iş yeri, muhtemel bir yangına veya tehlikeli duruma karşı hazırlıklı hale getirilmiş olur. İş sağlığı güvenliği direkt olarak işverenin sorumluluğu altındadır. İşveren, bir kaza olmadan önce önlem alarak proaktif yaklaşım sergilemiş oluyor. Risk analizi oluşturulurken iş yerinde, ilk olarak tehlikeleri belirlemek ve bu tehlikelerin neden olacağı riskleri tanımlamak gerekir. Daha sonra riskler değerlendirilir ve riskleri kabul edilebilir seviyede tutmak için kontrol tedbirleri uygulanır" diye konuştu.



Uzmanı açıkladı: "Bu önlemleri almak kültür göstergesidir"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep Kulübü 2025 Geleneksel Hizmet Ödülü Töreni gerçekleştirildi Gaziantep Kulübü tarafından her yıl düzenlenen Geleneksel olarak düzenlenen Hizmet Ödülü Töreni bu yıl da coşkuyla gerçekleştirildi. Gaziantep’in tarihine, kültürüne ve toplumsal dayanışmasına katkı sunan kişi ve kurumların onurlandırıldığı tören Gaziantep Büyükşehir Belediyesi (GBB) Başkan Vekili Halil Uğur, GBB Genel Sekreter Yardımcısı Oya Alpay, Gaziantep Kulübü Başkanı Kübra Kayın ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Empati Sosyal Sorumluluk ve Eğitim Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Elif Çetindağ ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Gaziantep Kulübü Geçmiş Dönem Başkanları Zeynep Konukoğlu, Hale Konukoğlu ve Ceren Uğurluer, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve misafirler katıldı. Törenin açılış konuşmasını gerçekleştiren Gaziantep Kulübü Başkanı Kübra Kayın, 25 Aralık Antep Savunmasının önemine dikkat çekerek, Gaziantep’in yalnızca geçmişiyle değil, üretkenliği ve sorumluluk bilinciyle yaşayan bir şehir olduğunu ifade ederek, "Gaziantep, tarihiyle, direnişiyle ve üretme gücüyle Türkiye’ye örnek olmuş bir şehirdir. 25 Aralık, bir şehrin yoklukta bile umudu diri tuttuğu ve birlik olduğunda neleri başarabileceğini tüm dünyaya gösterdiği gündür. Antep Savunması, Milli Mücadele tarihimizin en şerefli sayfalarından biridir. Atatürk’ün, ‘Antepliler yalnız Antep’i değil, Anadolu’yu da kurtardılar’ sözleri, bu şehrin direnişteki öncü rolünü en güçlü şekilde ortaya koymaktadır. Bizler için bu topraklar sadece üzerinde yaşadığımız bir coğrafya değil, vatanını canından aziz bilen asil bir mücadelenin mirasıdır’’ dedi. Gaziantep Kulübü olarak yalnızca geçmişi anmakla yetinmediklerini vurgulayan Kayın, ‘’Bugün bizlere düşen görev, bu büyük mirası sanayide, kültürde, eğitimde ve sosyal dayanışmada geleceğe taşımaktır. Gaziantep’i öncü kılan güç, tarihinden aldığı bu ruhtur. Kulüp olarak şehrimizin kültürel değerlerine sahip çıkarken, topluma hizmet eden kişi ve kurumları onurlandırmayı da sorumluluğumuz olarak görüyoruz. Geleneksel Hizmet Ödülümüz, yalnızca bir teşekkür değil, Gaziantep’in birlik ve beraberlik ruhunu, çalışkanlığını, direnişini ve üretkenliğini yaşatanlara sunulan anlamlı bir takdir nişanesidir’’ şeklinde konuştu. Bu yılki Hizmet Ödülü’nün, eğitimde fırsat eşitliğini önceleyen çalışmalarıyla öne çıkan Empati Sosyal Sorumluluk ve Eğitim Derneği’ne verildiğini belirten Kayın, derneğin çocukların hayata güvenle tutunmasına katkı sunduğunu söyleyerek, ‘’Empati Derneği, yalnızca projeler üreten değil, umut inşa eden çok kıymetli bir sosyal sorumluluk örneğidir. Gaziantep sevgisiyle bir araya gelen idealist kadınların kurduğu bu dernek, çocukların eğitimini merkeze alan yaklaşımıyla şehrimiz adına çok değerli bir misyon üstlenmektedir. Tüm üyelerini, gönüllülerini ve destekçilerini yürekten kutluyorum" ifadelerini kullandı. Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Halil Uğur da konuşmasında, 25 Aralık Antep Savunmasının yalnızca bir kurtuluş günü değil, aynı zamanda güçlü bir toplumsal duruşun sembolü olduğunu ifade ederek, "Gaziantep, geçmişinden aldığı güçle bugün sanayide, kültürde, eğitimde ve sosyal dayanışmada Türkiye’ye örnek olmaya devam etmektedir’’ dedi. Gaziantep Kulübü’nün kentin sosyal ve kültürel hayatına sunduğu katkılara dikkat çeken Uğur, bu tür ödül törenlerinin toplumsal hafızayı diri tuttuğunu belirterek, "Topluma değer katan sivil toplum kuruluşlarının desteklenmesi, şehirlerimizin geleceği adına büyük önem taşımaktadır. Bu anlamlı organizasyon için Gaziantep Kulübü’nü, şehrimizde eğitime vermiş olduklarını büyük destekler için ise Empati Sosyal Sorumluluk ve Eğitim Derneği’ni yürekten kutluyorum" diye konuştu. Açılış konuşmaları, Empati İlkokulu 2. Sınıf öğrencileri tarafından hazırlanan müzik ve tanıtım videolarının izlenmesinin ardından Empati Sosyal Sorumluluk ve Eğitim Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Elif Çetindağ’da plaket takdim edildi.
Muğla Muğla’nın ‘Altın Kızlar’ı Türkiye şampiyonu Samsun’da gerçekleştirilen 2025 Salon U-13 Salon Okçuluk Türkiye Şampiyonası’nda Muğla Büyükşehir Belediyesi Spor Kulübü okçuları başarılı sonuçlar aldı. Esma Kuş, Zeynep Sare Akarca ve Aysima Aslan’dan oluşan Büyükşehir U-13 takımı Türkiye Şampiyonu olarak Muğla’ya büyük bir gurur yaşattı. Ayrıca Zeynep Sare Akarca bireysel kategoride bronz madalyanın da sahibi oldu. Muğla Büyükşehir Belediyesi Spor Kulübü’nün başarılı okçuları antrenörleri Dr. Ejder Sözen liderliğinde ulusal ve uluslararası turnuvalarda büyük başarılara imza atmaya devam ediyor. Samsun’da düzenlenen 2025 Salon U-13 Salon Okçuluk Türkiye Şampiyonası’na katılan Muğla Büyükşehir Belediyesi Spor Kulübü okçuları takım halinde Türkiye Şampiyonluğu elde etti. Türkiye Şampiyonası’na 151 kulüp, 1242 sporcu ile katılım sağladı. Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras okçulukta Türkiye Şampiyonu olan Muğla Büyükşehir Belediyesi sporcularını ve yeni nesile okçuluk sporunu sevdiren, ulusal, uluslararası turnuvalarda ülkemizi ve Muğla’mızı gururlandıran sporcular yetiştiren, Şeref Diploması ödülüne layık görülen antrenör Dr. Ejder Sözen’i kutladı. Başkan Aras; "Muğla’mızın Yatağan ilçesindeki bir mahallede okçuluk sporunu başlatan ve o mahallenin çocuklarından dünya şampiyonu sporcular çıkaran Dr. Ejder Sözen hocamızı bir kez daha kutluyor, Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi tarafından Şeref Diploması ödülü için de tebrik ediyorum. Ejder Sözen’in kararlılığı, azmi ve çalışkanlığı sayesinde Muğla’mızın çocukları okçulukta tarih yazarken yeni nesillere de örnek olmaya devam ediyor. Bu jenerasyonun en küçükleri Samsun’da düzenlenen şampiyonada Türkiye Şampiyonu oldular ve Muğla’mızı bir kez daha gururlandırdılar. Antrenörümüz Ejder Sözen’in öğrencileri, Türkiye Şampiyonu Altın Kızlarımız Esma, Zeynep, Aysima’dan oluşan Makaralı Yay Takımı’mızla gurur duyuyor ve bizlere bu sevinci yaşattıkları için teşekkür ediyorum" dedi.