TEKNOLOJİ - 07 Aralık 2024 Cumartesi 10:09

Liseli gençler geliştirdi, bu dron yerde yürüyor

A
A
A
Liseli gençler geliştirdi, bu dron yerde yürüyor

Sivas’ta Bilim ve Sanat Merkezinde eğitim gören öğrenciler, 4 aylık yoğun bir çalışmayla, otonom bir şekilde hareket edebilen ve örümcek bacaklarıyla yürüyebilen bir dron geliştirdi.


Sivas Bilim ve Sanat Merkezi’nde eğitim gören dört genç öğrenci, ekip lideri hocaları Doğan Erol’un öncülüğünde savunma sanayine katkı sunacak yenilikçi bir projeye imza attı. 4 aylık yoğun bir çalışmanın ardından geliştirdikleri "örümcek dron", hem uçabilen hem de engebeli ve ormanlık arazilerde yürüyebilen benzersiz bir tasarıma sahip. 6 kanat ve 6 bacağı bulunan hibrit dron, taşıdığı yapay zekâ tabanlı yazılım sayesinde üstün bir hareket kabiliyeti sergiliyor. 12 kilogram ağırlığında yük taşıyabilen ve 30 dakika uçuş süresi bulunan cihaz, özellikle zor arazi şartlarında görev yapabilmesi için tasarlandı. Üzerindeki gelişmiş kamera sistemi sayesinde asker veya belirlenen hedefleri tespit edebilen dron, otomatik iniş yaparak faydalı yükünü bırakabiliyor. Bu dron üretimindeki amacın askeri personele engebeli alanda yardımcı olmak olduğunu vurgulayan Erol, “Ülkemizde son yıllarda savunma sanayi gelişmekte odluğundan dolayı yapmak istedik” şeklinde konuştu.



“Hem yerde hem havada hareket ediyor”


Erol, amacın engebeli arazide askere ulaşım sağlamak olduğunu belirterek, “Bu dron 4 ay gibi bir sürede ürettik. Teknofest’in insansız hava araçları yarışması vardı. Onla ilgili ne yapabiliriz diye düşünürken aklımıza böyle bir şey geldi. Ülkemizde son yıllarda savunma sanayi gelişmekte odluğundan dolayı yapmak istedik. Burada amaç engebeli arazide askerimize ulaşım sağlamak. Üzerinde bulunan kamera sayesinde askerimizi 3 kilometreden tespit edebiliyor. Bu kamerayla birlikte yapay zekâyı eğittiğimiz bir mimari var. Bu 6 kanadı 6 bacağı olan hibrit bir modelimiz. Hem yerde hem havada gidebiliyor” dedi.



“Kendi yer kontrol istasyonumuz var”


Takımın yapay zekâ sorumlusu Süleyman Gürbüz, “Yapay zekânın eğitilmesi, programların tasarlanmasını ve kodlamaları ben yaptım. Dron 12 kilogramağırlığında yük kaldırabilir ve 30 dakika uçuş süresi var. Normalde dron da yer kontrol yazılım oluyor bunlar hazır olarak kullanılıyor. Biz kendi programımızı kendimiz oluşturduk. Yani kendi yer kontrol istasyonumuz var. Şuan sadece asker tespit edebilen sistemimiz var. Bu sistemi daha da geliştirip devletimizin savunma sanayisine katkı sağlamayız planlıyoruz” şeklinde konuştu.



“Müsait alana inip yürüyor”


Örümcek dron tamamen otonom çalıştığını vurgulayan Ege Altunay, “Üzerinde bulunan kamera ve yapay zekâyla yerde bulunan askeri tespit etmeye çalışıyor. Askeri tespit ettiğinde ise iniş gerçekleştirip örümcek bacaklarıyla askere yaklaşarak faydalı yükü bırakıyor. Bu faydalı yük cephane veya sağlık malzemesi olabilir. Ağaçlık bir alana iniş yapamayacağı için müsait alana inip yürüyor” ifadelerini kullandı.



Liseli gençler geliştirdi, bu dron yerde yürüyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis Bitlis’te hayatını kaybeden vatandaşın organları iki kişiye umut oldu Bitlis’te beyin ölümü gerçekleşen 44 yaşındaki hastanın iki böbreği Diyarbakır’daki iki hastaya umut oldu. 5 gün önce evinde iki defa epilepsi nöbeti geçiren vatandaş, Bitlis-Tatvan Devlet Hastanesine kaldırılarak tedavisine başlanıldı. Durumu kritik olan 44 yaşındaki erkek hasta bir süre yoğun bakımda kaldıktan sonra beyin ölümü gerçekleşti. Bunun üzerine hayatını kaybeden vatandaşın yakınları hastane yönetimine başvuruda bulunarak organların bağışlanmasını istediler. Hemen harekete geçen hastane yönetimi Sağlık Bakanlığı ile gerekli yazışmaları yaparak Diyarbakır Dicle Üniversitesinden gelen Prof. Dr. Mehmet Yılmaz tarafından yapılan başarı bir operasyonla hastanın her iki böbreği alındı. Konuyla ilgili olarak gazetecilere açıklamalarda bulunman Prof. Dr. Mehmet Yılmaz, böbreklerin birinin Dicle Üniversitesinden diğerinin ise Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ndeki hastalara nakledileceğini söyledi. Prof. Dr. Yılmaz, “Bitlis-Tatvan Devlet Hastanesi’nde 44 yaşında erkek hastamızın beyin ölümü teşhisi konulması sonucu Sağlık Bakanlığına bilgi verilmesi sonucu her iki böbreğini çıkarttık. Hastanemizin hekim arkadaşlarına çok teşekkür ediyorum. Çünkü beyin ölümü teşhisi koymak bir sağlık hastanesinde sağlık hizmetlerinin en yüksek seviyede yapıldığının göstergesidir. Organ bağışı hayat kurtarıyor çünkü sonuçta organlarımız toprak oluyor veya karbonhidrojen moleküllerine ayrılıyor. Bu yüzden organ bağışına katkıda bulunmak insanlık adına bir borç olarak görüyoruz. Beyin ölümü gerçekleşmiş olan hastamızın her iki böbreğini Dicle Üniversitesi ve Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesinde böbrek bekleyen hastalarımıza nakledilecek. Yakınlarının gösterdiği bu candan bağış insanlar için umut oluyor ki bu ülkemizde yaygın bir şekilde gerçekleşmesini istiyoruz. Batı ülkelerinde bu organ naklinin yüzde 90’ı kadavradan sağlanmakta ülkemizde ise tam tersi bir oran mevcut” diye konuştu. Bitlis-Tatvan Devlet Hastanesi Başhekimi Op. Dr. Gökmen Reyhanlı, hayatını kaybeden hasta yakınlarına bu duyarlı davranışlarından ötürü teşekkür ederek organ bağışının ne denli önemli olduğuna değindi. Reyhanlı, "Organ nakli sağlık durumları nedeniyle organ yetmezliği yaşayan insanların hayatını kurtarmanın en etkili yollarından biridir. Bu işlem, yalnızca tıbbi bir başarı değil, aynı zamanda insanlığın dayanışma ve yardımlaşma duygusunun somut bir ifadesidir. Bugün hastanemizde beyin ölümü gerçekleşen bir vatandaşımızın iki böbreğini başka vatandaşlarımıza umu olduğuna vesile olduğumuz için muyluyuz. Ekiplerimiz dün geceden beri özveri ile çalışıyor. Gerekli yazışmalardan sonra bakanlığımızdan da onayları alarak ve yine bakanlığımızın gönderdiği bir ekip sayesinde başka insanlara umut ve sağlık olmanın gururunun yaşadık. Ülkemizde ve dünyada binlerce insan organ bağışı sayesinde ikinci bir yaşam şansı elde ediyor. Ancak ne yazık ki organ bağışına duyulan ihtiyaç bağış oranlarından çok daha yüksek durumda. Her bağış bir hayatın kurtulması, ve bir ailenin umutla dolması anlamına gelmektedir. Organ bağışı hem bilimsel hemde etik açıdan son derece güvenli bir süreçtir. Üstelik bağışçı olmak için sadece birkaç dakika ayırmak yetiyor. Bugün buradan herkesi organ bağışı için bilinçlenmeye ve bir adım atmaya davet ediyorum. Daha önce hastanemizde son birkaç yılda 10-15 beyin ölümü tanısı koyduk. Ancak ilk defa bir organ nakline vesile oluyoruz. Bu duyarlı davranışları sebebi ile hayatını kaybeden vatandaşımızın ailesine şükranlarımı sunuyorum” dedi.