KÜLTÜR SANAT - 18 Eylül 2024 Çarşamba 10:48

Kayalıpınar’da Hitit tarihi yeniden yazılıyor

A
A
A
Kayalıpınar’da Hitit tarihi yeniden yazılıyor

Sivas’ın Yıldızeli ilçesinde bulunan 3 bin 800 yıllık Hitit şehri Kayalıpınar’da bulunan mühür baskıları, mezarlar ve mimari kalıntılar tarihe ışık tutuyor.


Sivas’ın Yıldızeli ilçesi Kayalıpınar köyünde bulunan 3 bin 800 yıllık Hitit şehri Kayalıpınar’da (Samuha) 2024 yılı kazı çalışmalarının sonuna gelindi. Bir öğretmenin merakı sayesinde 1970’li yıllarda keşfedilen alanda kazı çalışmaları, Koç Üniversitesi Arkeoloji ve Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi ve Kazı Başkanı Doç. Dr. Çiğdem Maner başkanlığında titizlikle yürütülüyor. Tarihe ışık tutan bu Hitit kentinde bu dönem kazı çalışmalarında bir tapınak olduğunu düşünülen büyük bir Hitit yapısı, çok önemli mühür baskıları ve Bizans dönemine ait mezarlar ve yapı izleri bulundu. Doç. Dr. Çiğdem Maner yaptığı açıklamada, Sivas’ın Hitit tarihi için önemli bir yer olduğunu vurguladı.



Hitit tarihi Kayalıpınar’da bulunan mühür baskıları sayesinde yeniden yazılıyor


Koç Üniversitesi Arkeoloji ve Sanat Tarihi Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Çiğdem Maner, kazı çalışmalarında birçok mühür baskıların bulunduğunu ifade ederek, "2023’de calıştığımız yanık bir binada mühür baskıları ortaya çıktı. Bu mühür baskıları sayesinde Hitit devletinin sonunu getiren bazı entrikaları anlamak mümkün oldu. 2023 kazılarında ayrıca Hititçe çiviyazılı tablet parçaları da ortaya çıkmıştı. Bunlar genelde dini içerikli. Şu ana kadar Kayalıpınar’da ortaya çıkan tabletler kült içerikli veya talimat metni oluyor. Ancak şu ana kadar herhangi bir siyasi metin ortaya çıkmadı. Bu sene tekrar mühür baskılarının çıktığı binada çalışmalarımız devam ediyor. Bu çalışmalarımızda yeni mühür baskıları bulunmaya devam ediyoruz. Dolayısıyla buradaki bilgiler de zamanla çoğalacak. Sivas bölgesinde çok önemli Hitit yerleşimleri var. Buradaki zengin maden kaynaklarından dolayı Hitit Krallığı’nın belki burada başladığını varsayabiliriz. Dolayısıyla Sivas bölgesi Hitit tarihi için oldukça önemli. Hatta en önemli bölgelerden birisi diyebiliriz” şeklinde konuştu.



“Hitit tarihinin birden çok defa yazıldığı merkezlerden birindeyiz”


İstanbul Üniversitesi Hititoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Hititolog Prof. Dr. Hasan Peker, Samuha kentinin, Hitit tarihinin birden çok defa yazıldığı merkezlerden biri olduğunu söyleyerek, “Hitit tarihinin birden çok defa yazıldığı merkezlerden birindeyiz. Hitit devleti yok olmak üzereyken imparatorluğun kurucusu I. Suppiluliuma devleti toparlamak için babası büyük kral 2/3 Tudhaliya ile birlikte düzenledikleri askeri seferlere merkez olarak burayı seçmiştir. Bu askeri seferlerle Hitit devletini yeniden ayağa kaldırmışlardır. Biz aslında yazılı olarak daha sonraki dönemlere ait bulgulara ulaşıyoruz. Burada filolojik verilerden bahsediyorum tabi. Eski kazılardan farklı olarak birçok Anadolu Hiyeroglif yazısıyla yazılmış mühürlerden elde edilmiş kil topaklar üzerindeki baskılarda görevli, büyük kral ve prenslerle karşılaşıyoruz. Hitit devletinin büyük krizlerinden bir tanesi de Kadeş savaşının Hititli baş komutanı II. Muvattalli’nin oğlunu tahtan indiren amcası 3. Hattusili’nin mühür baskıları yanı sıra popüler literatüre de geçen büyük kraliçe Puduhepa’nın daha prenses olduğu döneme ait mühür baskıları ile karşılaşıyoruz” diye konuştu.



“En bilinen Hitit krallarından bazıları hayatlarının büyük kısmını burada geçirmiş”


Bilinen Hitit krallarının bazılarının hayatının büyük bir kısmını Samuha kentinde geçirdiğini ifade eden Kayalıpınar Kazı Başkanı Yardımcısı Arkeolog Doktor Emre Kuruçayırlı ise, “Kazı sahasının kuzeyindeki çalışmalarımızda birçok farklı dönemi bir arada keşfettik. Bir tapınak olduğunu düşündüğümüz büyük bir Hitit yapısı bulduk. Bunun üstünden Roma yolu geçiyor. Hemen dibinde de Bizans dönemi bulguları var. Muhtemelen bir kilise veya şapelle karşı karşıyayız. Kazı alanımızın aynı bölgesinde hem Hitit binası ve burada çok önemli mühür baskıları ortaya çıktı. Bizim çalışmalarımız şu bakımlardan önemli. Birincisi milattan önce 1650 kabaca milattan önce 1200 arasında Anadolu’nun neredeyse tamamını yönetmiş tamamına hükmetmiş bir krallık olan Hitit krallığının en önemli başkentlerinden biri Samuha kenti. Bu nedenle burayı kazarak anlamak çok önemli. En bilinen Hitit krallarından bazıları hayatlarının büyük kısmını burada geçirdiğini söyleyebiliriz. Hatta bazıları burada doğmuş olduğunu bile söyleyebiliriz. Birçoğu imparatorluğu buradan yönetmiş. Daha geç dönemlere gelirsek Anadolu’nun bu kısmında Bizans dönemini çok fazla bilmiyoruz. Bu döneme ait bulunan buluntular genellikle mezarlıklarda. Fakat bir yapı, mimari, yerleşim bilinmiyordu. Biz bunları da ortaya çıkarırsak Anadolu’nun o dönemine de ışık tutacağız” dedi.



Kayalıpınar’da Hitit tarihi yeniden yazılıyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Bolat: “Hedefimiz dünyadaki yabancı yatırımlardaki payımızı 2028’e kadar yüzde 1,5’e çıkarmak” Ticaret Bakanı Ömer Bolat, “Bizim dünyadaki yabancı yatırımlardaki payımız yüzde 0,2’ydi. 2002’de bunu yüzde 1’e ulaştırdık, hedefimiz bunu 2028’e kadar yüzde 1,5’e çıkarmak” dedi. AK Parti Samsun Milletvekili Mehmet Muş başkanlığında toplanan TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Ticaret Bakanlığı ve Bakanlığa bağlı kurum ve kuruluşların 2025 yılı bütçesi görüşüldü. Ticaret Bakanı Ömer Bolat, bütçe görüşmelerinin ardından milletvekillerinin sorularını yanıtladı. Küresel ticaretteki durgunluğa rağmen Türkiye’nin dış ticaret ve cari işlem tablolarının olumlu olduğunu belirten Bolat, ithalatta 27,5 milyar dolarlık, dış ticaret açığımızda ise 35,5 milyar dolarlık bir azalma var olduğunu dile getirdi. Bolat, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası tarafından ocak-eylül döneminde cari işlemler açığının 5,3 milyar dolar olarak açıklandığını gerilediğini söyleyerek, "Bu rakamlara yaklaşık 57 milyar dolardan geldik. Türkiye, dünya ticaretinden aldığı payı sürekli artırıyor. Mal ihracatından aldığımız payı yüzde 1,08’e, hizmet ihracatından aldığımız payı da yüzde 1,35’e yükselttik. Mal ve hizmet ihracatı olarak toplamda 375 milyar dolara yükseldik bu açıdan da olaya bakabilirsiniz" ifadesini kullandı. “Hedefimiz dünyadaki yabancı yatırımlardaki payımızı 2028’e kadar yüzde 1,5’e çıkarmak” Türkiye’de 1950-1980 arasında 1 milyar dolar, 1980- 2002 arasında 15 milyar dolar, 2003-2024 arasında ise 271 milyar dolar doğrudan yabancı yatırım geldiğini söyleyen Bolat, “Türkiye’deki yabancı yatırımcı sayısı 2002’ye kadar 5 bin 600 iken 83 bin doğrudan yatırımcı geldi. Hukuk olmasa, ekonomide istikrar olmasa, siyasette istikrar olmasa, ülke büyüme kaydetmese yabancı yatırımcı burada kara kaş kara göz için gelmez. Bizim dünyadaki yabancı yatırımlardaki payımız yüzde 0,2’ydi. 2002’de bunu yüzde 1’e ulaştırdık, hedefimiz bunu 2028’e kadar yüzde 1,5’e çıkarmak” şeklinde konuştu. “BRICS’e üyeliğimizin Hindistan’ın veto etmesi gibi bir durum söz konusu değil” Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) arasında Gümrük Birliği’nin devam ettiğini hatırlatan Bakan Bolat, Türkiye’nin İslam İşbirliği Teşkilatı, Afrika Birliği, ECOWAS, Türk Devletler Teşkilatı gibi uluslararası kuruluşlara üyeliği, gözlemciliği veya ortak üyeliğinin her zaman var olduğunu, bunun yanı sıra BRICS’e de Türkiye’nin başvuruda bulunduğunu kaydetti. Bolat, "Türkiye’nin Kazan’daki son zirve toplantısında, diğer bazı ülkeler gibi müracaatı incelendi. Ortak üyelik statüsüyle bize cevap verecekleri anlaşılıyor. Üyeliğimizi Hindistan’ın veto etmesi gibi bir durum söz konusu değil. BRICS’in Gayri Safi Milli Hasıla açısından dünyadaki payı yüzde 25 seviyelerinde. Kuruluşa, Afrika, Körfez, Orta Doğu ve Asya’dan başka ülkelerin de katılımları veya ortak üyelikleri söz konusu. Buradaki amacımız hem dış politikada hem dış ekonomik ilişkilerde çok boyutlu, çok katmanlı ilişkileri geliştirmektir” ifadelerine yer veridi. TÜFE’nin son 5 ayda 27,5 puan gerilediğini hatırlatan Bolat, Orta Vadeli Program (OVP) hedefleri doğrultusunda enflasyonu azaltmaya devam edeceklerini kaydetti. “Elektronik ticaret konusunda 6563 sayılı kanun Temmuz 2022’de kanunlaştı” E- ticaret kanununa ilişkin milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Bolat, “Elektronik ticaret konusunda 6563 sayılı kanun Temmuz 2022’de kanunlaştı. Sizler hepiniz oradaydınız. 2022’de bu kanun çıktıktan sonra 60 gün içerisinde bu kanunda net işlem hacmiyle ilgili maddeyi Anayasa Mahkemesi’ne götüren ana muhalefet partisiymiş. Her şey yazıyor kayıtlarda. Anayasa Mahkemesi’ne başvuran imza sahipleri de Anayasa Mahkemesi’nde alabilirsiniz” dedi. “Türkiye’nin e-İhracat’ı yokken 2002’den bu yana hızlandı, bu yıl ise 7 milyar dolara ulaşacak” Elektronik ticaretle ilgili olarak kanunda yer alan bütün maddelerin uygulamaya girdiğini söyleyen Bolat, “Reklam sınırlamaları, kargo şirketi kurmama sınırlamaları, kendi ödeme sistemini kurmama sınırlamaları, sponsorluk sınırlamaları, kendine ait pazar yeri ve marka oluşturamama sınırlamalarının hepsi yürürlüğe girdi. Nitekim bahsettiğiniz Pazar payı zaten düşmeye başladı. Ancak bu konuda geçen 2 buçuk süre zarfında baktığımızda şunu gördük; Anadolu’da mikro ihracatlar noktasında aşağı yukarı 240 bin esnaf ve KOBİ e-İhracat’a başladılar. Türkiye’nin e-İhracat’ı yokken 2002’den bu yana hızlandı, bu yıl ise 7 milyar dolara ulaşacak. Toplam ihracatımızdaki payı da yüzde 3’e ulaşacak” şeklinde konuştu. “2 tane uzak doğu firması e-İthalat olarak hızlı kargo sistemiyle Türkiye’deki firmaları hızla baskılıyor” Bolat, sözlerine şu şekilde devam etti: “Bu konuda herhangi bir alacak verecek konusu henüz oluşmamıştı. Sene sonunda önümüzdeki nisan ayında net işlem hacimlerine bakılacaktı. Bu noktada ilgili firmalar ve diğerlerinin 30 binden fazla KOBİ’yi sistemden çıkaracakları ve yüzbinlerce insanın da işsiz kalacağı bir tablo da meydana gelmişti. Ayrıca sektör o kadar hızlı ilerliyor ki 2 tane uzak doğu firması Türkiye’de e-İthalat olarak hızlı kargo sistemiyle Türkiye’deki firmaları hızla baskıladığı ve özellikle KOBİ’lerin, esnafların pazar payını alacak bir noktaya gelecekleri görüldü. Bu çerçevede değerlendirme yapılarak daha önceki kanunda olmayan ticaretin içinde e-ticaretin yüzde 20’lik bir sınırlama getirildi.” Bolat, Hal Kanunu’nda değişiklik yapılmasına yönelik çalışmalara ilişkin ise, "Şu an zaten Tarım ve Orman Bakanlığı ve halcilerle görüşmeler yapıyoruz. Değiştireceğimiz konuları belirleyeceğiz, hükümete getireceğiz, onaylandığı durumda da Meclise gelecektir. Bunun dışında fahiş fiyat artışıyla ilgili denetlemeler çok yoğun yapılıyor” bilgilerini aktardı. Kadın kooperatiflerine verilen desteklerin artırılması için çalışacaklarının altını çizen Bolat, kadın kooperatiflerinin, üretime ve ihracata önemli katkılar vermeye başladığını söyledi. "Türkiye, İsrail’i ateşkese zorlayan ülke konumunda" Bakan Bolat, iddiasını ispat etmenin iddia sahibine düştüğüne işaret ederek, "İddia sahibi, eğer Türkiye Cumhuriyeti devletinin ilgili makamlarına, Filistin devletinin makamlarına itibar etmiyorsa yapacak bir şey yok." dedi. “İsrail, almak istediği silahları ABD’den, Avrupa’dan zaten alıyor” Türkiye’nin, Filistin konusunda dünyada en fazla çabalayan, ülke olduğunu vurgulayan Bolat, şu ifadelere yer verdi: "İsrail, almak istediği silahları ABD’den, Avrupa’dan zaten alıyor. Hem de hibe alıyor. Türkiye’de savunma sanayi ürünlerinin ihracatı Milli Savunma Bakanlığının kontrolüne ve iznine tabidir. İçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğünün iznine tabidir. Özellikle 7 Ekim’de başlayan süreçten sonra bir kere ateşkes oldu. Yaklaşık bir hafta, 10 gün sürdü. Ondan sonra ateşkes çabaları devam etti. Biz ülke olarak onlarla ticareti yüzde 33-34 oranında azalttığımızı defaatle söyledik. Ta ki 9 Nisan’a kadar. ’9 Nisan kararımızdan sonra İsrail ile ticaret yok diyordunuz da şimdi kestiniz.’ Böyle bir ifadeyi siz söylediniz veya sizlerden birileri söyledi. Kayıtlara bakın. 15 Aralık 2023’te TBMM Genel Kurulunda yaptığım konuşmaya da bakabilirsiniz. Böyle bir ifade yoktur. Bizim söylediğimiz, hükümet, Ticaret Bakanlığı ticaret yapmıyor. Biz sadece uygulayıcı Bakanlığıyız, düzenleme yaparız, denetleme yaparız. Bunun dışında kararlar alırız ve nitekim uluslararası şirketler ya da özel şirketlerin ihracat ithalat işlemleri oluyor dedik.” “Ne gemi isimleri doğru ne tarihler doğru” Bolat, üçüncü ülkelerden İsrail’e mal gönderildiği iddialarına ise, bu iddiaların Türkiye’den kaçmış ve Türkiye aleyhine etki ajanlığı yapan çevrelerin yalan dolan haberlerine bakılarak söylendiğini belirtti. Bolat, "Türkiye’den, o bahsettikleri çevrelerden alıp da söyledikleri şey, Türkiye’de Derince Limanı’ndan aşağı yukarı 70-80’in üzerinde geminin petrol yükleyip İsrail’e akaryakıt taşıdığı suçlaması yapıldı. Bunu gördük ve kontrol ettirdik. Ne gemi isimleri doğru ne tarihler doğru. ’Tanker’ yazılıyor ki sanki bunlar petrol taşımış diye. Uçaklar gibi gemiler de bir yere gittikleri zaman yakıtları bittiğinde oradaki yerlerden yakıt tazelerler. Dünyanın bütün gemileri, Türk gemileri de gittikleri yerlerde aynı şeyi yaparlar. Bu tamamen bilgisayar kurgusu bir kağıttır ve bu kağıt ’Derince’den yakıt gönderildi’ olarak sunuldu" diye konuştu. Komisyonda, Ticaret Bakanlığının yanı sıra Rekabet Kurumu ile Helal Akreditasyon Kurumunun 2025 yılı bütçeleri kabul edildi.