ÇEVRE - 08 Temmuz 2024 Pazartesi 10:24

Göller şehri Sivas, göllerinin güzelliğiyle mest ediyor

A
A
A
Göller şehri Sivas, göllerinin güzelliğiyle mest ediyor

Göller şehri olan Sivas, içerisinde barındırdığı gölleriyle kendine hayran bırakıyor.

Tarihi ve kültürel zenginlikleriyle bilinen Sivas, aynı zamanda doğal gölleriyle de ziyaretçilerinin dikkatini çekiyor. Tödürge, Hafik, Akgöl, Karagöl, Vaska, Canova, Sarıgöl, Taşlıgöl ve Çimenyenice gibi göller birbirinden farklı renklerdeki suları ile adeta bir tabloyu andırıyor. Doğa severler için bir yürüyüş rotası oluşturan göller aynı zamanda fotoğraf tutkunları için eşsiz kareler sunuyor. Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe ve Sosyal Bilimler Eğitimi Bölümü Coğrafya Eğitimi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi olan Prof. Dr. Gülpınar Akbulut Özpay, Sivas şehir merkezi ile İmranlı ilçesi arasında tanımlayabildikleri 15’in üzerinde göl bulunduğunu söyledi.

Göller şehri Sivas, göllerinin güzelliğiyle mest ediyor

“Sivas Akdeniz’den sonra ikinci sırada”

Prof. Dr. Gülpınar Akbulut Özpay, Akdeniz’de göller yöresinde olduğu gibi çok sayıda gölün birbirine yakın konumda yer aldığını ifade ederek bu özelliği ile ülkede ikinci göller yöresinin Sivas’ta bulunduğu belirterek, “Özellikle Sivas şehir merkezi-İmranlı ilçemiz arasında kalsiyum sülfat birimleri içeren Oligosen yaşlı jipsler içerisinde gelişmiş çok sayıda göl bulunmaktadır. Bu göller Yukarı Kızılırmak Jeoparkı olarak tanımladığımız muazzam kalitede, dikkat çekici ve akademik açıdan önem arz eden çıplak jips karstı topografyası içerisinde yer almakta, bu topografyanın önemli bir parçasını oluşturmaktadır. Hafik, Tödürge, Batı ve Doğu Lota, Vaska, Sarıgöl, Taşlıgöl, Akgöl, Karagöl ve Canova Gölleri bu jips karstı topografyasında çökme dolinleri içerisinde gelişmiş göllere örnek oluşturmaktadır. Bu göllerden bazıları Hafik ve Tödürge göllerinde olduğu gibi birden fazla çökme dolininin birleşmesiyle oluşurken, bazıları da Akgöl ve Karagöl gibi tek bir çökme dolini içerisinde gelişmiştir. Sahadaki göl sayısı ve oluşumu dikkate alındığında şu ana kadar bilinen bilgilere göre Akdeniz’den sonra ülkemizin ikinci göller yöresi olarak tanımlayabileceğimiz niteliklere sahiptir” dedi.

Göller şehri Sivas, göllerinin güzelliğiyle mest ediyor

“Her biri turizm açısından değer oluşturmaktadır”

Akbulut Özpay, göllerin turizm ve jeomiras açısından birer değer oluşturduğunu söyleyerek, “Özellikle göl sayısına baktığımız zaman sadece Sivas şehir merkezi- İmranlı ilçesi arasında bizim tanımlayabildiğimiz 15’in üzerinde göl bulunmaktadır. Bu göllerin bulunduğu saha ve yakın çevresi Yukarı Kızılırmak Jeoparkı ve Yukarı Kızılırmak Doğa ve Kültür Yolu kapsamında tarafımızdan akademik, jeomiras ve turizm bağlamında çalışılmaktadır. Bu miras alanların korunarak gelecekte turizme açılması hem ilimize hem de ülkemizin ekonomisine ve tanınırlığına katkı sağlayacaktır” diye konuştu.

Fatmanur Akkişi-Ennur Şahin

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tekirdağ Doğadaki hayvanlar için koruma çalışmaları devam ediyor TREDAŞ, Dünya Hayvanları Koruma Günü vesilesiyle doğadaki dostlarımızın korunmasının önemine vurgu yaparak, sunulan elektrik hizmetinin yanında, doğa ve çevreyi korumaya yönelik çalışmalarını da sürdürüyor. Enerji hatlarından kaynaklanan tehlikelerin önüne geçmek amacıyla uzun süredir yürütülen projelerin yanı sıra, bu yıl nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan şah kartallarının korunmasına özel destek sağlanıyor. Aynı zamanda, hurda armatür başlıklarını sokak hayvanlarına yönelik mama ve su kabına dönüştüren sosyal sorumluluk projeleri devam ediyor. Trakya Bölgesi’nin elektrik dağıtım hizmetlerinden sorumlu olan ve Edirne, Tekirdağ ve Kırklareli’nde 1,3 milyondan fazla aboneye elektrik dağıtım hizmeti sunan Trakya Elektrik Dağıtım AŞ (TREDAŞ), çevre dostu çözümler geliştirmeye ve hayvanların korunmasına katkıda bulunmaya kararlılıkla devam ediyor. TREDAŞ Genel Müdürü Reşit Bilgili, “Sadece Dünya Hayvanları Koruma Günü gibi farkındalık günlerinde değil, her zaman doğal yaşamın korunmasına yönelik çalışmalar gerçekleştirmeye özen gösteriyoruz” dedi. Şah kartalları ve diğer türler için güvenli bir çevre sağlanıyor TREDAŞ’ın doğa dostu projeleri hız kesmeden devam ederken, bu yıl şah kartallarını da içine alan yeni bir koruma projesi hayata geçirildi. 2021-2024 yılları arasında yapılan yatırımlarla kuşlar için güvenli enerji hatları oluşturulurken, kuşkonmaz montajı, iletken ve izolatör izolasyonları gibi pek çok önlem alındı. Bilgili, “Şu ana kadar 800’ün üzerinde leylek yuvası inşa ettik. Bu yuvaların devamlılığının sağlanması için bakım ve onarım çalışmaları gerçekleştiriyoruz. Saha çalışmalarımızı gerçekleştirirken, kuşların neslinin devamı için kuşların üreme dönemlerinde herhangi bir çalışma yapmamaya özen gösteriyoruz. 2016 yılından bu yana ’Kuş Koruma Planı’ ile göçmen kuşların yanı sıra nesli tükenme tehlikesi altında bulunan türlerin korunmasına da destek oluyoruz, Doğa ve Kültür Derneği (DOKU) ile iş birliği yaparak nesli tükenmekte olan şah kartalları için izolasyon çalışmalarına başladık” diyerek sözlerine devam etti. Hurda armatürler patili dostlar için mama kaplarına dönüşüyor TREDAŞ’ın sokak hayvanları için başlattığı "Enerjimiz Küçük Dostlarımız İçin" projesi de büyümeye devam ediyor. Şirketin kullanım ömrünü tamamlamış armatürleri geri dönüştürerek hayvanlara mama ve su kabı olarak kazandırdığı proje, çalışanların aktif katılımıyla büyüyor. Bilgili, "Trakya’nın farklı bölgelerinde 400’ü aşkın mama ve su kabı yerleştirdik. Çevreye duyarlı yaklaşımımızla, bu projeleri daha da ileriye taşımayı hedefliyoruz" diye belirtti.
İstanbul Lavanta: Sağlık ve güzelliğin doğal ilacı Lavanta; aromaterapi, kozmetik, geleneksel tıp ve gıda endüstrisi gibi birçok alanda kullanılan bir bitki olarak dikkat çekiyor. Prof. Dr. Aysun Bay, lavantanın sağlık ve güzellik üzerindeki faydaları hakkında önemli bilgiler paylaştı. Prof. Dr. Bay, lavantanın kimyasal yapısına vurgu yaparak, "Lavanta, linalool ve linalil asetat gibi uçucu yağ bileşenleri sayesinde güçlü antioksidan, anti-enflamatuar ve antimikrobiyal özellikler taşımaktadır. Bu bileşenler, lavantanın fiziksel ve ruhsal sağlığa katkısında önemli rol oynamaktadır" dedi. Lavantanın sağlık üzerindeki etkileri Lavanta, stres, anksiyete ve uyku problemleri üzerindeki olumlu etkileriyle biliniyor. Prof. Dr. Bay, lavantanın rahatlatıcı etkisini şu şekilde ifade etti: "Rahatlatıcı ve sakinleştirici Etki: Lavanta yağı veya lavanta çayı, stresin azaltılması ve uyku kalitesinin artırılması için kullanılabilir. Baş ağrısı ve migren: Lavanta yağı, baş ağrısını hafifletmek için şakaklara uygulanabilir. Cilt sağlığı: Anti-enflamatuar özellikleri sayesinde lavanta yağı, cilt tahrişlerini ve akneleri tedavi edebilir; yara izlerinin görünümünü azaltabilir. Sindirim sistemi: Lavanta çayı, sindirimi kolaylaştırarak hazımsızlık ve mide bulantısını hafifletebilir. Bağışıklık sistemi: Lavanta, antioksidan özellikleri ile bağışıklık sistemini destekler. Ağrı kesici özelliği: Kas ve eklem ağrılarını hafifletici etkileri bulunur." Efsaneler ve gelenekler Lavanta hakkında birçok efsane de bulunuyor. Hazreti Meryem’in Hazreti İsa’nın bebeklik döneminde lavanta çiçeklerinin üzerine kıyafetleri sermesi ile bu bitkinin hoş kokulu hale geldiği söyleniyor. Antik Roma’da yılanlardan korunmak için kullanıldığı, Orta Çağ’da ise kötü ruhları uzak tuttuğuna inanıldığı ifade ediliyor. Ayrıca, Yunan mitolojisinde aşk tanrıçası Afrodit’in lavantayı güzellik iksirlerinde kullandığı ve bu nedenle cazibenin sembolü haline geldiği biliniyor. Prof. Dr. Aysun Bay, "Doğru şekilde kullanıldığında lavanta, sağlığın korunmasına katkı sağlayabilecek güçlü bir doğal çözümdür" diyerek lavantanın bilinçli ve uzman kontrolünde kullanılmasının önemini vurguladı. Lavanta genellikle güvenli bir bitki olsa da, bazı bireylerde alerjik reaksiyonlara yol açabileceği ve lavanta yağı içeren ürünlerin doğrudan ağız yoluyla tüketilmesinin önerilmediği belirtildi. Uzmanlar, kullanmadan önce danışmanın faydalı olabileceğini ifade ediyor.