SAĞLIK - 18 Aralık 2024 Çarşamba 09:45

Balık tüketimi kış aylarının neden olduğu depresyonu önleyebilir

A
A
A
Balık tüketimi kış aylarının neden olduğu depresyonu önleyebilir

Uzman Psikolog Dilruba Işın, balık tüketimi ile kış aylarında ortaya çıkan mevsimsel depresyonun azaltılabileceğini söyledi.



Soğuk havanın kendini iyice hissettirmesiyle birçok insan evlere kapanırken, mevsim geçişlerinde görülen ve çoğu insanın fark etmediği mevsimsel depresyon ruh sağlığını olumsuz etkiliyor. Mevsimsel depresyonlar sürekli uyku hali, yataktan kalkmama isteği ve öz bakımda gerileme gibi belirtiler ile kendini gösterirken, balık tüketimi depresyon önleyici özelliği dikkat çekiyor. Balığın içinde bulunan omega3 yağ ve vitaminler ruh halini iyileştirerek depresyon belirtilerini azaltıyor. Konu ile ilgili açıklamalarda bulunan Uzman Psikolog Dilruba Işın kış aylarının gelmesiyle başlayan depresyonun balık tüketimi ile azalmasında rol oynadığını ifade ederek, omega3 alımının da artması depresyonu azaltmada kolaylık sağlayacağını söyledi.



“Kış depresyonunda mücadeleyi destekliyor”


Işın, kış depresyonları ile baş etmede balık tüketmenin önemli bir rol oynadığını belirterek, ”Kış aylarının gelmesiyle birlikte kış depresyonları da arttı. Kış depresyonu ile baş ederken destekleyici bir besin olarak balık tüketiminin de önemli rol oynadığını söyleyebiliriz. Bunun sebebi ise omega3 gibi yağ asitlerinin balıkta daha fazla olmasıdır. Yapılan çalışmalar omega3 yağ asitlerinin "nöronal" sistem içerisinde hücre zarında ve merkezi sinir sistemimizde bir dizi olayda etki ettiğini göstermektedir. Bu yüzden omega3 alımının da artması depresyonu azaltmamızda kolaylık sağlayacaktır. Sivas’ta da kış aylarında balık tüketimine rağbet artıyor. Bu konu ile ilgili çalışmalarda Akdeniz, İskandinav ve Mınd gibi geleneksel diyetlerin omega3 içerdiği için depresyonu yüzde 20-30 oranında azalttığı ortaya çıktı. Sivas’ta da balık tüketiminin artmasıyla omega3 ,omega6 yağ asitleri alınmaya başlandı. Kış aylarında depresyon ile mücadelede destekleyici bir durum ortaya çıkardı. Tabii ki de sağlıklı etçil beslenme bir diyet şekli olabilir ama vegan ve vejetaryen diyet çeşitleri de var. Bunlardan hangisi doğru hangisi sağlıklı tartışmasını bir tarafa bırakacak olursak şu soruyu sormak önemlidir. Ben kimim ve benim vücuduma hangi beslenme çeşidi iyi gelir. Bu duruma göre de değerlendirirsek kendi açımızdan iyi olacak. Balık aslında depresyonu geçirmek değil ama depresyon tedavisinde destekleyici ya da depresyon önleyici bir konumda olabilir. Diğer beslenme uzmanlarının söylediği haftada iki ya da üç kere balık tüketin şeklindedir. Bu yüzden bizim sağlıklı besleniyor oluşumuz depresyonu önler ya da bir depresif hal durum içerisindeyken onu tedavi etmede yardımcı olur” diye konuştu.



Balık tüketimi kış aylarının neden olduğu depresyonu önleyebilir

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ordu ‘Kadınlarda hormonal değişiklikler idrar kaçırmaya neden olabilir’ İdrar kaçırmanın günümüzde birçok kişinin yaşam kalitesini olumsuz etkilediğini belirten Üroloji Uzmanı Opr. Dr. Mithat Kıvrak, “Hem kadınları hem de erkekleri etkileyebilen bu durum genellikle yaşlılıkla ilişkilendirilse de, genç yaşlarda da görülebilmektedir. Kadınlarda, doğumlar ve hormonal değişiklikler, idrar kaçırma probleminin yaygın sebeplerindendir. Ayrıca obezite, kronik öksürük, kabızlık ve aşırı alkol tüketimi de ortaya çıkmasına zemin hazırlayabilir” dedi. Medical Park Ordu Hastanesi Üroloji Uzmanı Opr. Dr. Mithat Kıvrak, ‘inkontinans’ olarak bilinen idrar kaçırmanın, günümüzde birçok kişinin yaşam kalitesini olumsuz etkileyen bir sağlık sorunu olduğunu, hem kadınları, hem de erkekleri etkileyebilen bu durumum genellikle yaşlılıkla ilişkilendirilse de genç yaşlarda da görülebildiğini kaydetti. İdrar kaçırmanın vücudun idrarını kontrol edememesi durumu olduğunu söyleyen Kıvrak, sosyal izolasyona, psikolojik sorunlara ve fiziksel rahatsızlıklara yol açabildiğini belirtti. “Kadınlar ve erkeklerde sebepleri farklı” İdrar kaçırmanın birçok farklı nedeni olduğunu vurgulayan Opr. Dr. Kıvrak, “Kadınlarda, doğumlar ve hormonal değişiklikler, idrar kaçırma probleminin yaygın sebeplerindendir. Menopoz dönemi, pelvik taban kaslarının zayıflaması ve kadın üreme organlarının anatomik yapısındaki değişiklikler bu durumu tetikleyebilir. Erkeklerde ise prostat büyümesi, prostat kanseri tedavisi veya nörolojik hastalıklar idrar kaçırmanın nedenleri arasında yer alır. Ayrıca obezite, kronik öksürük, kabızlık ve aşırı alkol tüketimi de bu sorunun ortaya çıkmasına zemin hazırlayabilir” diye konuştu. “İdrar kaçırma türleri” İdrar kaçırmanın türleri ile ilgili bilgiler paylaşan Opr. Dr. Kıvrak, “İdrar kaçırmanın başlıca türleri arasında stres inkontinansı, urge inkontinansı, karışık inkontinans ve taşma inkontinansı yer alır. Stres inkontinansı, gülme, öksürme veya egzersiz gibi aktivitelerle idrar kaçırma durumudur. Urge inkontinansı ise ani ve güçlü idrar yapma isteğiyle birlikte idrar kaçırma halidir. Karışık inkontinans, her iki türün bir arada olduğu durumları tanımlar. Taşma inkontinansı ise, idrarın mesanede birikerek taşma noktasına gelmesiyle meydana gelir” ifadelerine yer verdi. “Tedavi yöntemleri” İdrar kaçırma tedavisinin hastanın yaşına, sağlık durumuna ve kaçırma türüne göre farklılık gösterebileceğine dikkat çeken Opr. Dr. Kıvrak, “Tedavi seçenekleri arasında yaşam tarzı değişiklikleri, pelvik taban egzersizleri, ilaç tedavisi, cerrahi müdahale ve bazı durumlarda botoks uygulamaları yer alır. Pelvik taban kaslarını güçlendiren Kegel egzersizleri, özellikle kadınlar için oldukça etkili bir tedavi yöntemidir. Ayrıca, mesane eğitim teknikleri, idrarın düzenli olarak boşaltılmasına yardımcı olabilir” şeklinde konuştu. “Tedavi edilebilir bir durum” İdrar kaçırmanın toplumda hala pek çok kişi tarafından konuşulmak istenmeyen bir konu olduğunu ve bu durumun da tedaviye başlama sürecini geciktirebildiğinin altını çizen Dr. Kıvrak, şunları söyledi: “Bu sağlık sorunu tedavi edilebilir bir durumdur. İdrar kaçırma problemi yaşayan kişilerin, bu konuda mutlaka bir uzmandan yardım alarak, sorunun üstesinden gelebileceğini unutmamaları önemlidir. Sonuç olarak idrar kaçırma, hem fiziksel hem de psikolojik olarak zorlu bir durum olsa da, tedavi edilebilen bir sorundur. Erken tanı ve uygun tedavi yöntemleriyle bu rahatsızlık önemli ölçüde kontrol altına alınabilir.”