- 15 Şubat 2021 Pazartesi 23:36

Defalarca ameliyat oldu, iki bacağını bir elini kaybetti, yine de hayata küsmedi

A
A
A
Defalarca ameliyat oldu, iki bacağını bir elini kaybetti, yine de hayata küsmedi

Sivas’ta yaşayan Ramazan Demir 24 yıl önce yakalandığı buerger hastalığı sebebiyle yaklaşık 30 ameliyat oldu.

Sivas’ta yaşayan Ramazan Demir 24 yıl önce yakalandığı buerger hastalığı sebebiyle yaklaşık 30 ameliyat oldu. İki bacağını bir elini kaybeden Demir, her şeye rağmen hayata küsmedi. Şimdi ise kırılan protez bacağının yerine yeni bir bacak alabilmek için destek bekliyor.


Sivas kent merkezi Dörteylül Mahallesinde yaşayan 3 çocuk babası 56 yaşındaki Ramazan Demir, 24 yıl önce sol ayağının parmak kısmında bir sivilcenin çıkması sonucu hastaneye gitti. Hastanede yapılan incelemelerin ardından Demir, buerger hastası olduğunu öğrendi. Birçok ilaç tedavisi alan Demir’in, zaman ilerledikçe hastalığı bir türlü iyileşmedi. Hastalık nedeniyle doktorlar Demir’in iki bacağını ve bir elini kesmek zorunda kaldı. Bu süre zarfında yaklaşık 30 kez ameliyat olan Demir, her şeye rağmen hayattan ümidini kesmedi. Protez bacağıyla hayatını devam ettiren Demir, geçtiğimiz günlerde protez bacağının kırılmasıyla hayal kırıklığına uğradı. Malulen emekli olan Demir, maddi imkansızlıklardan dolayı yeni bir protez bacak alamadı. Bunun üzerine sanayiye giden Demir, protez bacağının kırılan kısmını kaynak yaptırdı. Şimdilerde tamir ettiği protez bacağı ile yürümeye çalışan Demir, zor günler geçiriyor. Protez bacağı orijinal olmadığı için yürümekte güçlük çeken Demir, hayırsever vatandaşlardan yeni birer protez bacak için yardım bekliyor. Demir iki protez bacağının da toplam maliyetinin 40 bin lira civarında olduğunu söyledi.



Her şey küçük bir sivilce ile başladı


Demir, ayak parmağında çıkan küçük bir sivilce sonrası hastaneye gittiğini söyleyerek, “Parmağımın arasından küçük bir sivilce çıktı. O sivilce için ben hastaneye gittim. O zaman bana pişik dediler. Pişik ilaçları kullandım. 3-4 ay ilaçları kullandım hiçbir faydası olmadı. Olmadığı gibi daha kötü oldu. Tekrar bir daha gittim. Bu sefer mantar dediler. Bir süre mantar ilacı kullandım. Bu arada parmak baya kötü oldu. Yine tekrar hastaneye gittik bu sefer de yılancık dediler. Bir süre de bunun ilacını kullandım. Parmak da elden çıktı. Ondan sonra 1997 yılının 8. ayıydı Ankara Yüksek İhtisas Hastanesinde anjiyo oldum. Anjiyo gösterdi ki buerger hastalığı bende çoktan başlamış. Oradan Sivas Cumhuriyet Üniversitesi kalp damar cerrahisine yattım. Yattım ayağım sağ küçük parmağını aldılar. Sol dizden damar söktüler. Karnımdan damar söktüler derken o bir başlangıç oldu” dedi.



İki ayağı ve bir eli kesilmek zorunda kaldı


Demir, hastalık nedeniyle iki ayağının ve bir elinin kesildiğini ifade ederek, “3 ay sonra ayağımdaki diğer parmağı aldılar. 1 yılda ayak parmaklarımı aldılar. Bu esnada da ben hep hastanede yatıyorum çıkmıyorum. Bir yıl sonra sağ ayağımı diz altından aldılar. İki ayağımı da aldılar. Ondan sonra sol ayağımda diz altıydı. Protez yaptırdım. İki yıl önce de elden başladı. 3’er ay arayla elimin parmaklarını da aldılar. Şuan iki ayak gitti, el gitti. 2014 yılında ince bağırsağımı da aldılar. Bu hastalığın bir sonu yoktur. Kronik bir hastalık” diye konuştu.



Yaklaşık 30 ameliyat oldu yine de hayata küsmedi


Bu hastalık nedeniyle yaklaşık 30 ameliyat olduğunu söyleyen Demir, “Sağ elimin parmaklarının alınmasıyla birlikte toplamda 30 ameliyat olmuş oldum. Bu Allah’ın bir sınavı. Ben sevgili bir kulmuşum, Allah beni seçmiş. Çünkü 28 yaşına kadar güçlü kuvvetli bir insandım. Ondan sonra böyle bir imtihanım oldu. Bu hastalıkla sınandım. Her şey Allah’tan. Ayak benim diyorum ama benim değil. O verdi o aldı. O yüzden ben hiç isyankar olmadım. Allah iyi kulunu unutmazmış. Hiçbir gün hastayım diye şikayetçi olmadım” ifadelerini kullandı.



Protez bacağı kırıldı, hayırseverlerden yardım bekliyor


Protez bacağının kırıldığını ve yenisini alacak imkanı olmadığını dile getiren Demir, “Protez bacağımı bir şehirden dönüşte molada düştüm, protez ayağım kırıldı. Güç bela otobüse bindim, Sivas merkezdeki evime geldim. Evimden de çıkamıyorum. Protez bacağım orijinal olmadığı için yürüyemiyorum. Yeni protez alamıyorum, yaptıramıyorum. Sağ protezim 18 bin lira, sol protezim 22 bin lira. Malulen emekliyim. Alacak imkanım yok. Hayırsever vatandaşlarımızdan yardım bekliyorum” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Kocasinan, 8 yılda bin 85 kilometre yol yaptı Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar, Kayseri’de en yüksek kapasiteye sahip asfalt plenti ve Türkiye’de sayılı olan konkasör tesisi ile bu zamana kadar 1 milyon 275 bin ton asfalt serimi gerçekleştirdiklerini ve bin 85 kilometre yol yaptıklarını söyledi. Kocasinan Belediyesi’nin "Yol medeniyettir" anlayışıyla hizmet atağını sürdürdüğüne dikkat çeken Başkan Çolakbayrakdar, daha geniş ve daha konforlu yollar yaparak şehrin alt ve üst yapısını geleceğe hazırladıklarını vurguladı. "Asfaltta da tarihi bir dönüm noktasına imza attık" Kocasinan’da ulaşımın kalitesini, konforunu ve güvenliğini artırarak yüksek standartlarda yol ve kaldırım yaptıklarını belirten Başkan Çolakbayrakdar, merkezde alan bakımından en büyük ilçe olduklarının altını çizerek, "Kocasinan, 156 bin hektar alan üzerinde Kayseri’nin merkezde en büyük ilçesidir. Merkezdeki en büyük ilçe olmamız sebebiyle çok büyük bir yol ağına sahibiz. Bu kapsamda Fen İşleri Müdürlüğü ekiplerimiz, gece gündüz demeden, mevsim şartları elverdiğince Kocasinan’ın dört bir yanında yol yapımı ve asfalt serimi seferberliği yapıyor. Daha çağdaş normlarda, daha geniş ve daha konforlu yollar yaparak şehrin alt ve üst yapısını geleceğe hazırlıyoruz. Bu kapsamda bu yıl 135 bin ton asfalt sererek, 115 kilometre yol yaptık. Bu zamana kadar ise 1 milyon 275 bin ton asfalt serimi gerçekleştirdik ve bin 85 kilometre yol yaptık." ifadelerini kullandı. "Üreten belediyecilikle rekor hizmet" Başkan Çolakbayrakdar, sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Fen İşleri Müdürlüğü ekiplerimiz, gece gündüz demeden, mevsim şartları elverdiğince Kocasinan’ın dört bir yanında yol yapımı ve asfalt serimi seferberliği yapıyor. Özellikle asfalt plenti ve agrega üretim tesisimiz, Kocasinan’a ciddi manada tasarruf imkânı sağlıyor. Kendi öz kaynaklarımızla üretim yaptığımız için asfalt plentimizle rekor tasarruf sağlıyoruz. 2017 yılında hayata geçirdiğimiz, Kayseri’de kamuda en yüksek kapasiteye sahip olan, teknolojik yapısıyla dünya standartlarında asfalt üreten ve yüzde yüz yerli üretim olan çevre dostu asfalt plenti ile Kayseri’mize ve ülkemize hizmet etmenin mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz. Kocasinan Belediyesi olarak vatandaşlara en iyi hizmeti sunabilmek için tesis çalışmalarına önem veriyoruz. İhtiyaç duyulan her alanda kendi tesislerimizde üretim yapma noktasında gerekli altyapıya sahip örnek bir belediyeyiz. Bütün çalışmalarımızın güzel ilçemiz Kocasinan’da yaşayan hemşehrilerime hayırlı uğurlu olmasını diliyorum." Kocasinan’da her zaman en iyi ve en kaliteli hizmeti hedeflediklerini belirten Başkan Çolakbayrakdar, sözlerini, "Yaptığımız hizmetler neticesinde ilçemiz daha modern bir görünüme ve daha sağlıklı bir altyapıya kavuşuyor." diyerek noktaladı.
Ankara TBMM Başkanı Kurtulmuş: "Partilerin raporlarından ortak bir rapor çıkarmakla önemli bir eşik aşılacaktır" TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, "Partilerin raporlarından ortak bir rapor çıkarmakla önemli bir eşik aşılacaktır" dedi. Millî Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş başkanlığında 20. kez toplandı. Komisyon toplantısı Meclis Başkanı Kurtulmuş’un konuşması ile başladı. Komisyonun son eşiğine gelindiğini belirten Kurtulmuş, "Komisyonumuz, ele aldığı konunun önemi ve ağırlığı dolayısıyla tarihi bir görev icra etmiştir. Bu süreç içerisinde demokratik olgunlukla herkesin fikrini açık bir şekilde ifade ettiği ve konuşulan bütün sözlerin burada kamuoyunu açık bir şekilde cereyan etmesinin ve hepsinin tutanak altına alındığı son derece verimli bir komisyon çalışması gerçekleştirdik. Dinlemeleri, çok geniş kesimleri kapsayan sivil toplum kuruluşları, akademisyenler ve kanaat önderleri oluşturulmuştur. Komisyonu çalışmaları bakımından kritik eşikleri fevkalade büyük hassasiyetle ve gerçekten özverili çalışmayla aştık. Şimdi komisyonumuzun son eşiğine gelinmiştir. O da ortak bir rapor yazılması ve bu raporun Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’na verilerek buradaki tekliflerin yasalaşması ve diğer tekniklerin yerine getirilmesi. Bu çerçevede siyasi partiler raporlarını hazırladı ve Meclis Başkanlığımıza sundu. Kendileri açısından önemli gördükleri konuda açık bir şekilde raporlarını da ifade ederek bir siyasi tutum belgesi olarak Meclis Başkanlığına intikal edilmiştir. Bu raporların tamamlanması ile birlikte geçen hafta itibarıyla Meclisimizin sitesinden bütün raporlar kamuoyunu açılmıştır" ifadelerini kullandı. "Partilerin raporlarından ortak bir rapor çıkarmakla önemli bir eşik aşılacaktır" Raporlarla ilgili tartışmaların olduğunu belirten Kurtulmuş, "Ancak bu raporlardan esas muradımız; her partinin kendi tutum belgesi olarak ortaya koyduğu raporlarla ortak bir rapor hazırlanması süreci. Bu sürecin ümit ederim ki başarıyla sonuçlanmasıyla birlikte çok önemli hayati eşit daha aşınmış olacak. Bu çerçevede, önümüzdeki süreçte partilerin farklı fikirleri daha yakınlaştırarak temasların artırılması yararlı olacaktır. Böylece ortak bir noktaya ulaşmak daha kolay olacaktır. Kısa bir süre içerisinde nihai raporu da bitirerek üzerinde ortaklaştığımız metni Türkiye kamuoyuna paylaşmak mümkün olur. Ancak bu sürede nihai raporun tamamlananabilmesi için öyle görünüyor ki, parti temsilcilerimizle yaptığımız istişarelerde ortaya çıktı. İlave bir süreye ihtiyaç olacak" dedi.
Tekirdağ Tekirdağ’da silahlı saldırı davasında karar: Sanığa müebbet ve ağırlaştırılmış müebbet ve 36 yıl hapis Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesinde 2024 yılında, 2 kişinin hayatını kaybettiği, aralarında bir polisin de bulunduğu 3 kişinin yaralandığı silahlı saldırıya ilişkin davada karar açıklandı. Mahkeme, sanık hakkında müebbet, ağırlaştırılmış müebbet ile toplam 36 yıl hapis cezası verdi. Tekirdağ 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen karar duruşmasına tutuklu sanık Eren Uzuner, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden katıldı. Duruşmada müştekiler ve taraf avukatları hazır bulundu. Sanığın savunması dikkat çekti Savunma için söz alan sanık, mahkeme heyetine delillerin tam olarak toplanıp toplanmadığını sordu. Mahkeme başkanının yalnızca savunma yapması yönündeki uyarısı üzerine sanık, delillerin duruşmada okunmasını talep etti. Sanık, kendisiyle oynandığını ve yapay zekâ yoluyla zihninin okunduğunu iddia ederek, "Benim sürekli duygularımla oynadılar, yapay zeka ile aklımı okuyup benim Allah’a olan isyanımı şarkıcılara satıyorlar. Kliplerinde benimle dalga geçiyorlar. Beni delirtmeye çalışıyorlar. Çokça sordum, benim duygularımla neden oynuyorsunuz, beni delirtmek mi istiyorsunuz diye, yemin ettiler öyle bir şey yok diye" dedi. Acılı babadan mahkemeye çağrı Hayatını kaybeden Fatma Özdemir’in babası Kemal Özdemir, duruşmada yaptığı konuşmada kızının çocukluğundan bahsederek sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını istedi. Özdemir, "Ben evladımı ne zorluklarla büyüttüm, ben cezaevinde ne acılar çektim. Allah kimseye evlat acısı yaşatmasın. Benim kızım 10 yaşına kadar kolumda uyurdu. En ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum" ifadelerini kullandı. Mahkemeden ağır ceza Mahkeme heyeti, sanığa iki kişiye yönelik eylemleri nedeniyle müebbet ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Ayrıca 3 kişiye yönelik ’kasten öldürmeye teşebbüs’ ve ’yaralama’ suçlarından toplam 36 yıl hapis cezasına hükmedildi. İdam çağrısı Olayda hayatını kaybeden Barkın Perçin’in babası Mustafa Perçin, idam cezasının getirilmesini istedi. Fatma Özdemir’in ablası Selen Özdemir de ağırlaştırılmış müebbet kararına rağmen acılarının dinmediğini belirterek, "Ben bu cani ve katillerin hepsinin idam cezası ile cezalandırılmasını talep ediyorum. Benim annem çocuk kilosuna düştü. Vicdanımız hiçbir şekilde rahat değil. Ben her gün kız kardeşimin kabrine gidiyorum. Bu insanların yaşaması hak mıdır? Bu insanlara kısas gelmeli, idam gelmeli, başka insanların canı yanmamalı" dedi. Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesinde bulunan Evkur Mağazası’nda 2025 Ekim ayında meydana gelen silahlı saldırı olayında zanlı 2 kişiyi öldürmüş 3 kişiyi de yaralamıştı.