EKONOMİ - 09 Nisan 2025 Çarşamba 13:26

Şırnak’ta nakliyeciler sera projesini bekliyor

A
A
A
Şırnak’ta nakliyeciler sera projesini bekliyor

Şırnak Valiliği tarafından hazırlanan Şırnak Organize Tarım Bölgesi projesinin Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından onaylanarak 16 Nisan’da ihaleye çıkacak olması nakliyecileri heyecanlandırdı. Nakliyeciler projenin faaliyete geçmesi ile rahat bir nefes alacaklarını söyledi.


Şırnak’ın Silopi ilçesinde atıl tarım arazileri ekonomiye kazandırılıyor. İl sınırları içerisinde bulunan ve atıl durumda kalmış yaklaşık 946 dekar tarım arazisi taşlardan arındırılarak tarımsal üretim alanı haline getirildi. Çalışma ile Türkiye’nin ihracatı artarken nakliye giderlerinin da azalacağının hedeflendiği belirtildi. 946 dekar alanda 42 sera, 9 sanayi parseli üzerine kurulması planlanan fabrikaların ülke ekonomisine yıllık 1 milyar 500 bin katkı sunması bekleniyor.


Sebze meyve taşımacılığı yapan nakliyeciler için de gelir kapısı olması beklenen projenin tamamlanması ile birlikte, Antalya, Mersin, Adana, Hatay, Şanlıurfa ve diğer tarım bölgelerinden Irak’a ve komşu diğer ülkelere sebze meyve taşıyan nakliyeciler, hem zamandan hem de ekonomik açıdan rahat bir nefes alacak.


Akdeniz bölgesinden Irak’a götürmek üzere taşıdıkları yaş sebze ve meyve taşımacılığının hem uzun yol hem de artan maliyetler nedeni ile yapılamayacak duruma geldiğini, Silopi ve Cizre’de seraların açılması ile birlikte işlerinin daha sağlıklı olacağını belirten yaş sebze ve meyve taşımacılığı yapan nakliyeci Naim Cabu, "Yaklaşık 10 senedir bu işteyim. Yollar çok uzun ve bize zaman yetmiyor. Bizler buraya gelene kadar bazen 24 saat geçiyor. Yüklerimiz genellikle meyve, sebze ve tavuk. Burada bu sıcakta bekliyoruz. Bugün yakıt fiyatları uçmuş durumda. Termokincilerin çoğu şirket aracı değil, şahıs araçlarıdır. Artık gerçekten bu yükü kaldıramıyoruz. Maliyetler çok yüksek olduğundan dolayı bu iş artık zor olmaya başladı. Gidip meyveyi Antalya’dan buraya getireceğime buradan yükleyip Irak’a götürsem benim için daha iyi olur. Maliyetler açısından daha rahat olur. Ayda en fazla 2-3 sefer yaş sebze meyvenin nakliyesini yapabiliyoruz. Genellikle Antalya’dan, Mersin’den, Akdeniz civarından yüklüyoruz ve Irak’a götürüyoruz. Irak’ın bazı illerine götürüyoruz. Erbil, Süleymaniye, Dohuk. Artık bir de Türkiye şartlarına göre bir şoför tek başına yetişemiyor bu yollarda. Bizim takograf sorunlarımız çok oluyor. Mecburen durmak zorunda kalıyoruz. Hele hele sebze meyve işinde yetişemiyoruz artık. Çünkü bir şoför tek başına yetişemiyor. En fazla 9 saat aracı sürebiliyoruz günde. 9 saat durmak zorundayız. Dinlenme süreleri var. Bu konuda çok büyük sıkıntı çekiyoruz. Biz termokinciler olarak sebze meyve yüklediğimiz için Antalya’dan, Mersin’den, Adana’dan yükleri getiriyoruz. Bahçelerden, tarlalardan ve çok uzun bir yol mesafesi var. Böyle bir şey Cizre’de, Silopi’de iş alanları kurulsa seralar kurulsa hem iş alanları açılır, hem devlet açısından büyük bir ekonomi kapısı açılır. Bizler için de çok iyi olur. Buradan taşıyıp Irak’a götürmek en fazla 40-50 kilometre. Ama bizler en az bin kilometreden yük getirebiliyoruz. Bu bizim için çok büyük bir sıkıntı" dedi.



"Bin 300 kilometre yol yapmak yerine 50-60 kilometre yol yaparız"


Kuzey Irak’a gidebilmek için bin 200, bin 300 kilometre yol yaptıklarını ancak Şırnak’ta seracılık yapılması durumunda bu mesafenin yaklaşık 50-60 kilometreye kadar düşeceğini belirten Aziz Arık, "Antalya’dan, Mersin’den ve Türkiye’nin çeşitli illerinden yük getiriyorum. Ama çok uzak. Bu yükü artık taşıyamaz hale geldik. Yolumuz çok uzun. Burada bir seracılık olsa çok güzel bir şey olur. Ben buradan bin 200, bin 300 kilometre yol yapacağıma 50-60 kilometre yol yaparım" diye konuştu.



"Habur Sınır Kapısından başka gelir kapımız yok"


Şırnak’ın çok verimli topraklara sahip olduğunu belirten Ahmet Dövçek ise, "Yaklaşık 20 seneye yakındır yaş sebze, meyve, kuru bakliyat taşıma işinde çalışıyorum. Antalya’dan, İzmir’den, Manisa’dan, büyük şehirlerden yaş sebze meyve çekiyoruz Kuzey Irak’a. Çektiğimiz bu yaş sebze ve meyvelerin bozulma durumu olduğu için zorlanıyoruz. Şırnak’ın Silopi, Cizre ve İdil ilçelerinde çok verimli topraklarımız var" şeklinde konuştu.



Şırnak’ta nakliyeciler sera projesini bekliyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Reel Kesim Güven Endeksi Aralık ayında 0,5 puan arttı Aralık ayında mevsimsellikten arındırılmış Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE-MA), bir önceki aya göre 0,5 puan artarak 103,7 seviyesinde gerçekleşti. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Aralık ayı İktisadi Yönelim İstatistikleri ve Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE) verilerini paylaştı. Aralık ayında İktisadi Yönelim Anketi sonuçları, imalat sanayinde faaliyet gösteren 1799 iş yerinin yanıtlarının ağırlıklandırılıp toplulaştırılmasıyla elde edildi. 2025 yılı Aralık ayında mevsimsellikten arındırılmış Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE-MA), bir önceki aya göre 0,5 puan artarak 103,7 seviyesinde gerçekleşti. Endeksi oluşturan anket sorularına ait yayılma endeksleri incelendiğinde, gelecek üç aydaki üretim hacmi, mevcut mamul mal stoku, genel gidişat ve gelecek üç aydaki toplam istihdama ilişkin değerlendirmeler endeksi artış yönünde etkilerken, mevcut toplam sipariş miktarı, gelecek üç aydaki ihracat sipariş miktarı, sabit sermaye yatırım harcaması ve son üç aydaki toplam sipariş miktarına ilişkin değerlendirmeler endeksi azalış yönünde etkiledi. Mevsimsellikten arındırılmamış Reel Kesim Güven Endeksi (RKGE) bir önceki aya göre değişmeyerek 100,8 seviyesinde gerçekleşti. Son üç aya yönelik değerlendirmelerde, üretim hacminde artış bildirenler lehine olan seyrin bir önceki aya göre zayıfladığı, ihracat sipariş miktarında ve iç piyasa sipariş miktarında artış bildirenler lehine olan seyrin ise azalış bildirenler lehine döndüğü görüldü. Mevcut toplam siparişlerin mevsim normallerinin altında olduğu yönündeki değerlendirmelerin bir önceki aya göre güçlendiği, mevcut mamul mal stokları seviyesinin mevsim normallerinin üstünde olduğunu bildirenler lehine olan seyrin ise zayıfladığı gözlendi. Gelecek üç aya yönelik değerlendirmelerde, üretim hacmi ve iç piyasa sipariş miktarında artış bekleyenler lehine olan seyrin bir önceki aya göre güçlendiği, ihracat sipariş miktarında artış bekleyenler lehine olan seyrin ise zayıfladığı görüldü. Gelecek üç aydaki istihdama ilişkin azalış yönlü beklentilerin artış bekleyenler lehine döndüğü, gelecek on iki aydaki sabit sermaye yatırım harcamasına ilişkin artış yönlü beklentilerin ise bir önceki aya göre zayıfladığı gözlendi. Ortalama birim maliyetlerde, gelecek üç ayda artış olacağını bekleyenler ile son üç ayda artış olduğunu bildirenler lehine olan seyrin zayıfladığı görüldü. Gelecek üç aydaki satış fiyatına ilişkin artış yönlü beklentilerin ise güçlendiği gözlenmektedir. Gelecek on iki aylık dönem sonu itibarıyla yıllık ÜFE beklentisi bir önceki aya göre 0,5 puan azalarak yüzde 33,0 seviyesinde gerçekleşti. İçinde bulunduğu sanayi dalındaki genel gidişat konusunda, bir önceki aya kıyasla daha kötümser olduğunu belirtenler lehine olan seyrin zayıfladığı görüldü.
Adana Halk korosu ilk konserini verdi Adana’nın Kozan ilçesinde oluşturulan halk korosu, ilk konserini verdi. Kozan Belediyesi Ebulfez Elçibey Kültür ve Sanat Merkezi bünyesinde bir araya gelen sanatseverlerden halk korosu oluşturuldu. Koro, ilk halk konserini verdi. Ömürlük şarkılar konserinde nostalji rüzgarı esti. Yerel halktan oluşan halk korusu izleyicilerden tam not aldı. Kozan Belediye sinemasında düzenlenen konserde Türk sanat müziği, Türk halk müziği ve 90’lı yılların pop müzikleri sahnede seslendirildi. Konserde halktan oluşan halk korusu birbirinden güzel eserleri izleyicilere seslendirirken izleyiciler konsere tam not verdi. Kozan Belediye Başkanı Mustafa Atlı, ilçede bu kez siyasetin sustuğu ve sanatın konuşulduğunu ifade etti. Başkan Atlı," Kozan tarihimizde Dadaloğlu, Karacaoğlan’ın izinde ilerleyen Adana’da sanatın kültürün izlerini geleceğe taşıyan bir öncü ilçe olsun istiyoruz. ilçede ilimle bilimle gençlerimizi Nihat Atlı Eğitim Tesisleri’nde geleceğe hazırlarken, kültür sanat merkezinde bale, resim, gitar, saz ve ritim, değerler eğitimi kursu ile gençlerimizin önünü açıyoruz. Koza sokaklarında sadece tarih, siyaset değil sanat konuşulsun istiyoruz. Merkezimin oluşturduğu halk korosu ile unutulmaz bir konser izledik. emeği geçenleri kutluyoruz" dedi. Kozan Belediye Başkan Yardımcısı Alev Ataş’ta 645 kursiyere sanat merkezinde eğitim verildiğini kaydetti. Ataş, ayrıca sanat, eğitim ve kültür alanında ön plana çıktığı bir Kozan inşa etmek için çalışmaların hızla sürdüğünü sözlerine ekledi.
Adana Tarımda ’B-Reçete’ aşırı ilaç kullanımını önleyecek Tarımsal üretimde zirai ilaç kullanımının kaçınılmaz olduğuna dikkat çekerek, bilinçsiz ve aşırı kullanımın insan sağlığı ve çevre açısından ciddi riskler taşıdığını vurgulayan Adana İl Tarım ve Orman Müdürü Atilla Bayazıt, "B-Reçete Sistemi, bilinçsiz ve aşırı ilaç kullanımının önüne geçecek" dedi. Bitki koruma ürünlerinin doğru kullanımı ve izlenebilirliğinin sağlanması amacıyla Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından hayata geçirilecek B-Reçete Sistemi hakkında bilgilendirme toplantısı yapıldı. Sarıçam ilçesi Evliya Çelebi Uygulama Oteli Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilen toplantıda konuşan İl Tarım ve Orman Müdürü Atilla Bayazıt, tarımsal üretimde zirai ilaç kullanımının kaçınılmaz olduğuna dikkat çekti. Bilinçsiz ve aşırı kullanımın insan sağlığı ve çevre açısından ciddi riskler taşıdığını vurgulayan Bayazıt, "Bakanlığımız tarafından uygulamaya alınacak B-Reçete Sistemi, bilinçsiz ve aşırı ilaç kullanımının önüne geçerek bitki koruma ürünlerinin doğru, kontrollü ve izlenebilir şekilde kullanılmasını sağlayacaktır" diye konuştu. "B-Reçete Sistemi Türkiye’de bir ilk" Toplantıda konuşan Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Yunus Bayram ise Türkiye’nin yıllık bitkisel üretiminin 130-135 milyon ton olduğunu, bunun yaklaşık 50-55 milyon tonunu yaş meyve ve sebze üretiminin oluşturduğunu belirtti. Avrupa Birliği’ne üye 27 ülkenin toplam yaş meyve sebze üretiminin 80-85 milyon ton civarında olduğunu ifade eden Bayram, "Türkiye tek başına AB’nin üretiminin yaklaşık yüzde 70’ini gerçekleştirmektedir. Bu veriler, yapılan çalışmanın ne kadar önemli olduğunu açıkça ortaya koymaktadır" ifadelerini kullandı. Türkiye’de 669 kayıtlı zararlı organizma ile mücadele edildiğini hatırlatan Bayram, bu mücadelenin doğru yönetilmemesi halinde hem ürün kayıplarının hem de insan ve hayvan sağlığına yönelik risklerin arttığını söyledi. B-Reçete Sisteminin Türkiye’de bir ilk olduğuna dikkat çeken Bayram, "Bu sistem bir milat, adeta bir devrimdir. Bayiden üreticiye, reçete yazandan müdürlüklere kadar herkes bu sistemin bir paydaşıdır. Sistem sayesinde hangi tarlada, hangi ürüne, ne kadar bitki koruma ürünü kullanıldığı il, ilçe ve parsel bazında izlenebilecektir" şeklinde konuştu. Sistemin hâlen geliştirme aşamasında olduğunu belirten Bayram, ÇKS ve TÜKAS gibi mevcut sistemlerle entegre şekilde çalışacağını, kullanıcıların katkı ve önerileriyle zaman içerisinde daha da güçleneceğini de kaydetti. Bayram, amaçlarının üreticiyi zorlamak değil, tarımsal üretimde ihtiyaç kadar, doğru dozda ve doğru zamanda ilaç kullanımını sağlamak olduğunu sözlerine ekledi.