SAĞLIK - 24 Nisan 2025 Perşembe 13:06

Profesörler ağrı pilinde umut tacirliği yapanlara karşı uyardı: "Felçlileri yürütüyoruz, koşturuyoruz gibi durumlar söz konusu değil"

A
A
A
Profesörler ağrı pilinde umut tacirliği yapanlara karşı uyardı: "Felçlileri yürütüyoruz, koşturuyoruz gibi durumlar söz konusu değil"

Algoloji uzmanı doktorlar Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nde (OMÜ) bir araya geldi. Ağrı pilinde umut tacirliği yapanlara karşı vatandaşlara ve sivil toplum kuruluşlarına seslenen doktorlar, ağrı pilinin felci hastaları yürüme, koşturma veya fiziksel kapasitelerini arttırmak gibi bir durum söz konusu olmadığına dikkat çekti.


Türk Algoloji Ağrı Derneği ve Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Algoloji Bilim Dalı iş birliğiyle OMÜ Tıp Fakültesi’nde bir toplantı düzenlendi. Toplantıda ağrı piliyle ilgili yanlış algıları düzeltmek ve farkındalığı arttırmak için mesajlar verildi. Toplantıda ayrıca OMÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Murat Danacı, OMÜ Tıp Fakültesi Başhekimi Prof. Dr. Ünsal Özgen, OMÜ Tıp Fakültesi Algoloji Bilim Dalı Kurucu Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fuat Güldoğuş, OMÜ Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı Öğr. Üyesi Dr. Bora Uzuner, OMÜ Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı Algoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Mustafa Kurçaloğlu, OMÜ Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı Algoloji Bilim Dalı yandal uzmanlık öğrencisi Uzm. Dr. Pınar Uzun’ da konuşma sunum yaptı.



"Hasta yürütülmesi veyahut eski fiziksel kapasitesi kavuşturulması söz konusu değildir"


Ağrı pilinin kullanımıyla ilgili konuşan Türk Algoloji Derneği Yönetim Kurulu Başkanı, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Algoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Gül Köknel Talu, "Ağrı pili kronik hastası olan hastalar bir tedavi seçeneğiydi. Ancak bu tedavi seçeneğine ulaşmak için hastanın çok iyi değerlendirilmesi, diğer uygulanabilecek yöntemlerin uygulanmış olması ve bu uygulama sonucunda başarısızlık elde edilmiş olması çok önemlidir. Çünkü ilk olarak uygulanabilecek bir yöntem değildir. Oldukça komplike ve maliyetli bir yöntemdir. Bu nedenle bütün tedavi basamaklarının doğru bir şekilde uygulanması, yetersiz kalındığında bu sistemin gündeme getirilmesi gerekmektedir. Bunun dışında fonksiyonel bazlı problemlerde, Parkinson hastalarında, hareket bozukluklarında, idrar, gaita tutamayanlarda fonksiyonel olarak bir etkinliği bulunan yöntemdir. Bugün burada toplanmamızın en önemli nedenlerinden biri bir umut olan yöntemin umut tacirliği olarak kullanılmasına bir farkındalık oluşturmaktır. Omurga felci hastalarda bu yöntemin uygulanarak yürüme veya fiziksel kapasitelerini arttırmak gibi bir durum söz konusu değildir. Belirli nöropatik ağrılarından bu etkili olabilir ancak, dışarıda gördüğümüz, üzülerek izlediğimiz bu yöntemin uygulanarak hasta yürütülmesi veyahut eski fiziksel kapasitesi kavuşturulması söz konusu değildir" dedi.



"Bu hem umut tacirliğidir hem de maddi kayıplara neden oluyor"


OMÜ Tıp Fakültesi Hastanesi Algoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Fatih Özkan, " Üniversite yaptığımız program aslında bir sosyal sorumluluk projesidir. Biz ağrı pillerini kim için takıyoruz? Ne için takıyoruz? Doğru işlem nedir? Onları anlatmaya çalışıyoruz. Bizi dernek olarak ya da algologlar olarak ilgilendirmeyen bir takım spekülatif konuşmaların önüne geçmeye çalışıyoruz. Hastalarımızın mağdur olmaması, maddi ve manevi kayıplara uğramaması ve bu konuda sivil toplum örgütlerine farkındalık oluşturmak için bu toplantı gerçekleşti. Ağrı pilini farklı amaçlarla kullanmak bizim için söz konusu değil. Kronik ağrılar dediğimiz geçmeyen ağrılarda hastanın ağrısını geçirmek ağrısıyla kullanıyoruz. Hastada önemli nörolojik kayıplar oluşmuşsa hastaya herhangi bir şekilde bunları uygulamıyoruz. Ağrı için uyguladığımızda gerçekten önemli oranda fayda görüyoruz. Hastalarımızın hayatlarını mümkün olan en ağrısız şekilde geçirmesini sağlıyoruz. Felçlileri yürütüyoruz, koşturuyoruz, her türlü travmayı, nörolojik hasarı engelliyoruz gibi durumlar söz konusu değil. Bu hem umut tacirliğidir hem de maddi kayıplara neden oluyor. Kişi böyle bir sonuç karşısında her şeyini verebilecek pozisyona geliyor. Kesinlikle bu konuda toplumumuzu, sivil toplum örgütlerini göreve davet ediyoruz" diye konuştu.



Ağrı pili kullanan hastalar: Konforumuz arttı, uyku uyuyoruz


Ağrı pili kullanan Abdullah Koç, "Uzun yıllardır belirli bir rahatsızlığımdan ötürü aşırı ağrılarım vardı. Bunlar çekilmez bir hal almıştı. Her türlü ilacı, araç ve gereci kullanmam sonucu ağrılarım geçmeyince Hollanda’da doktorum böyle bir sistem olduğundan bahsetti. Bunun üzerinde ben bu sistemle tanıştım. Kişinin istemesi lazım. 2 haftalık bir deneme dönemi var. Bu deneme döneminde vücutla uyum sağlarsa rahat ediyorsun. Şu anda ben en yeni sisteme sahibim. Bu sistem beyne ağrıyı vermiyor. Ağrı 7/24 benimle beraber ama çok aşağılardadır. Bir dağ düşünün ben dağın zirvesindeyim ağrı dağın eteklerindedir. Bazı anlarda kapatmam gerekiyor. Kapattığım zaman ortalıkta yanardağına dönüşüyor" şeklinde konuştu.


Ağrı pili kullanan Hüseyin Koç, "Bel fıtığı nüksetti. Farklı tedaviler uygulandı. Fizik tedavi uygulandı. Belden bir iğne uygulaması yapıldı. Randuman alamadık. Ameliyat olamaya karar verdik. Bu sefer ameliyata girdik. Kalp yetersizliği olduğu için ameliyata dayanamayacağımız ortaya çıktı. Ameliyattan dışarıyla alındık. Kurula girdik. Kurul bize pil takılmasına karar verdi. Pil 15 gün denendi ve randıman verdi. Ağrılarım dindi. Konforum arttı. Uyku uymaya başladım. Şükür olsun 5 yıldır normal hayatımdan hiçbir eksiğim yok" ifadelerini kullandı.


Toplantıda ayrıca OMÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Murat Danacı, OMÜ Tıp Fakültesi Başhekimi Prof. Dr. Ünsal Özgen, OMÜ Tıp Fakültesi Algoloji Bilim Dalı Kurucu Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fuat Güldoğuş, OMÜ Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı Öğr. Üyesi Dr. Bora Uzuner, OMÜ Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı Algoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Mustafa Kurçaloğlu, OMÜ Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı Algoloji Bilim Dalı yandal uzmanlık öğrencisi Uzm. Dr. Pınar Uzun’ da konuşma ve sunum yaptı. Toplantıya Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı ve Türk Nöroloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Murat Terzi de katıldı.



Profesörler ağrı pilinde umut tacirliği yapanlara karşı uyardı: "Felçlileri yürütüyoruz, koşturuyoruz gibi durumlar söz konusu değil"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Kayseri protokolünden ‘Regaip Kandili’ mesajları Kayseri protokolü, Regaip Kandili dolayısıyla mesaj yayımladı. Talas Belediye Başkanı Mustafa Yalçın, manevi iklimin başlangıcı olan üç aylar içindeki Regaip Kandili münasebetiyle bir mesaj yayımladı. Mesajında üç ayların özel bir manevi atmosfer olduğunu belirten Başkan Yalçın, "Üç ayların gölgesi üzerimize düştü. Bu ayların ilki olan Recep ayına girdik. Manevi atmosferi derinden hissedeceğimiz, en güzel şekilde değerlendirilmesi gereken kıymetli bir zaman dilimi olan bu aylar, kandilleri de içerisinde barındırıyor. Bunlardan ilki olan Regaip Kandilini 25 Aralık Perşembe gecesi idrak edeceğiz. Bununla birlikte yeni bir miladi yıla da az bir süre kaldı. Talas Belediyesi olarak 2026 yılında da hemşehrilerimize en iyi şekilde hizmet etmeyi sürdüreceğiz. Bu vesile ile başta Talaslı hemşehrilerimiz olmak üzere bütün İslam âleminin kandili tebrik ediyor, hayırlara vesile olmasını diliyorum. 2026 yılının başta Gazze olmak üzere tüm insanlık için barış ve huzur içerisinde geçmesini diliyorum" ifadelerine yer verdi. "Mübarek Üç Ayların manevi ikliminin ilk esintisi Regaip Kandilini idrak etmenin mutluluğunu yaşıyoruz" Kayseri OSB Başkanı Mehmet Yalçın, Regaip Kandili dolayısıyla yazılı bir mesaj yayımladı. Başkan Yalçın mesajında, "Bereket ve maneviyat mevsimi olarak nitelendirdiğimiz Mübarek Üç Aylara girmiş bulunmaktayız. Allah’ın rahmetinin üzerimize manevi bir sağanak gibi yağdığı Mübarek Üç Ayların manevi ikliminin ilk esintisi Regaip Kandilini idrak etmenin mutluluğunu yaşıyoruz" dedi. Başkan Yalçın, mesajını şöyle sürdürdü: "Unutulmamalıdır ki bu aylar içinde rahmet, mağfiret ve bereket kapılarının ardına kadar açık olması inananlar adına önemli bir fırsattır. Regaip Kandili, Allah’ın insanlara lütuf ve inayetinin bol bol ihsan edildiği özel bir gecedir. Bu mübarek geceler, Müslümanların bir araya gelerek kenetlenmesine vesile olan, manevi duygularımızın zirveye ulaştığı, ilahi rahmet ve mağfirete mazhar olunan, huzur ve sürura kavuştuğumuz müstesna zaman dilimleridir. Bu önemli geceleri, kalplerimizi iman, ilim, hikmet ve hakikat nuruyla aydınlatabilmek için güzel bir fırsata dönüştürdüğümüz, birlik beraberlik ve kardeşlik duygularımızı artırdığımız ve doğruya, güzele, iyiye yönelebildiğimiz ölçüde hakkıyla eda edebiliriz. İslam dünyasının birliği ve beraberliğinin güçlenmesi dileğiyle, sanayicilerimizin, hemşerilerimizin, milletimizin ve İslam âleminin Regaip Kandilini tebrik ediyor, bu mübarek gecede edilecek duaların makbul olmasını Cenab-ı Hakk’tan niyaz ediyorum." "Gönül dünyamızın hasat mevsimi başlıyor" Kayseri Ticaret Odası (KTO) Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Gülsoy, mübarek Üç Aylar’ın ilk müjdecisi olan Regaip Kandili dolayısıyla yayımladığı mesajında; bu özel gecenin bireysel ve toplumsal hayatımızdaki manevi gücüne dikkat çekti. Başkan Gülsoy, Regaip Kandili’nin kalplerin arınması ve hayırlara yönelmesi için bir davet olduğunu vurguladı. Başkan Gülsoy, mesajında şu ifadelere yer verdi: "Gönül dünyamızın hasat mevsimi olan Üç Aylar’ın gölgesi üzerimize düşerken, bu mübarek iklimin ilk kapısı olan Regaip Kandili’ne erişmenin huzurunu yaşıyoruz. Regaip; arzu etmek, rağbet etmek, baki olana yönelmek demektir. Bu gece, fani dünyanın yorgunluğunu üzerimizden atıp Rabbimizin sonsuz rahmetine sığınmak için bizlere sunulan muazzam bir anahtardır. Gönül kapılarımızı bu anahtarla açmalı; kin, nefret ve hasetten arınarak sevgiyi, hoşgörüyü ve kardeşliği yeşertmeliyiz. Maneviyat ikliminin bu ilk günlerinde ekeceğimiz iyilik ve dua tohumları, Ramazan-ı Şerif’te bereketli bir hasada dönüşecektir. Bu gece, sadece kendimiz için değil; mazlum coğrafyalar, darda kalan gönüller ve vatanımızın bekası için ellerimizi semaya açmalıyız. Biliyoruz ki; dualar paylaşıldıkça birliğimiz güçlenir, gönüller birleştikçe rahmet sağanağı tüm dünyayı sarar. Bu mübarek gece, insani değerlerimizi hatırlamak ve vicdanlarımızı tazelemek için eşsiz bir fırsattır. Bu duygu ve düşüncelerle; tüm hemşehrilerimizin, üyelerimizin ve tüm İslam âleminin Regaip Kandili’ni ve mübarek Üç Aylarını tebrik ediyorum. Şehrimize, ülkemize ve tüm insanlığa huzur, barış ve selamet getirmesini niyaz ediyorum. Cenâb-ı Hak, ömrümüzü Ramazan, ahiretimizi bayram eylesin. Yapılan duaları kabul, Recep ve Şaban ayını hakkımızda mübarek kılsın."
Bursa Bursa-Mudanya yolunda bisikletli kazası: 1 kişi yaralandı Bursa’dan Mudanya’ya seyir halinde olan bir otomobilin bisikletliyle çarpışması sonucu bir kişi yaralandı. Edinilen bilgiye göre, kaza saat 15.20 sıralarında, D575 Bursa-Mudanya Yolu üzerinde meydana geldi. Göynüklü Kavşağı’na giriş yapmak isteyen 34 FS plakalı otomobil sağ şeritte ilerlediği sırada emniyet şeridinde bisikletiyle seyir halinde olan K.Y. isimli şahsa çarptı. Çarpmanın etkisiyle bisiklet sürücüsü 15 metre sürüklendi. Bbisikletin otomobilin altına girmesi sonucu arka tekerleklerinin kullanılamaz hale geldiği öğrenildi. Otomobil sürücüsü, ifadesinde bisikletlinin bir anda aracın önüne çıktığını, durumu fark eder etmez frene bastığını ancak kazanın önüne geçemediğini kaydetti. Kazanın ardından yaralı bisikletli, annesiyle telefonla irtibata geçerek durumu bildirdi. Olay yerine gelen anne, çocuğunu yaralı halde görünce sinir krizi geçirdi. Anne, kazaya karışan sürücüye saldırmak istediği sırada, bölgede bulunan jandarma ekipleri tarafından sakinleştirildi. Kazayı gören vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine 112 Acil Sağlık ekipleri, jandarma ve trafik polisleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan yaralı bisiklet sürücüsü, ambulansla Mudanya Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Jandarma ve trafik ekipleri, kazanın meydana geliş şeklinin belirlenmesi için olay yerinde inceleme yaptı.
Iğdır Iğdır FK - Aliağa FK maçının ardından Ziraat Türkiye Kupası B Grubu ilk hafta karşılaşmasında Iğdır FK ile Aliağa FK arasında oynanan mücadelenin ardından iki takımın teknik direktörleri basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Ziraat Türkiye Kupası B Grubu’nun ilk haftasında Iğdır FK, sahasında Aliağa FK ile 2-2 berabere kaldı. Maç sonrası basın toplantısında açıklamalarda bulunan Iğdır FK Teknik Direktör İbrahim Üzülmez, "Gruplara ilk defa kaldığımız, tarihimizde de ilk defa gruplara kaldığımız bir maçta iyi başlamak isterdik tabii. Karşımızda da genç, mücadele eden bir rakibimizin olduğunu biliyorduk ve oyunun başlarına başladığınız zaman iyi başladığımızı söyleyemeyiz. Biraz da hatalarımız oldu. Özellikle geçiş oyunlarında rakibimize pozisyon verdik ve arkasından yediğimiz bir gol var tabii ki. Ondan sonraki süreçte zaten Özder’in müthiş golü ile oyunu dengelediğimizi düşünüyorum. İkinci yarı biraz daha baskılı geçen bir mücadele oldu ve Rotariu’nun müthiş golü, Ahmet İlhan’ın müthiş golüyle maç 2-2 bitti. Tabii bizim öncelikli hedefimiz ligdir ama gruplarda da alabildiğimiz kadar puan alıp, gidebildiğimiz kadar yerlere gitmek istiyoruz. Ama tabii teknik adam olarak, İbrahim Üzülmez olarak bu camiayı hakikaten Süper Lig hedefinden uzaklaştırmamak için o hedefimize daha çok yoğunlaştığımızı düşünüyorum" değerlendirmesinde bulundu. Üzülmez: "Bu camiayı hedeflere ulaştırmak için mücadele edeceğimizden kimsenin şüphesi olmasın" Oynanan karşılaşmada genç futbolculara şans verdiklerini ifade eden Üzülmez, "Bir rotasyon içerisinde saha içine çıkmaya çalıştık, az süre alan oyuncularımıza fırsat vermeye çalıştık. Oyuncularımız da ellerinden gelen gayreti gösterdiler. Hatalar var mı, var tabii ki. Özellikle ortak dediğimiz ikinci topları kazanma konusunda biraz daha gerideyiz. O toplarda biraz daha agresif olmamız lazım, biraz daha net gitmemiz lazım. 2-1’den sonra girdiğimiz 2-3 tane net pozisyonumuz da var. Biz ligde de bu anlamda sıkıntılar yaşıyoruz. Sivas maçında da 1-1’den sonra 2-3 tane net değerlendiremediğimiz pozisyonlar var. Bugün de 2-1’den sonra üçüncüyü atsak maçı kopartabileceğimiz bir oyundu. Hem Mendes’in, hem Koita’nın, hem Özder’in yakaladığı pozisyonları bir şekilde değerlendirme ve sonuçlandırma konusunda da sıkıntılar yaşıyoruz. Arkasından rakibin de müthiş ortası, Ahmet İlhan’ın da müthiş golüyle maç berabere bitti. Gelişmeye daha çok devam edeceğiz, kendimizi daha çok geliştireceğiz. Şimdi tabii ki önümüzde çok önemli, pazar günü oynayacağımız bir maç var. O maça en iyi şekilde hazırlanacağız ve ondan sonra yapacağımız takviyelerle beraber bu camiayı inşallah hedeflere ulaştırmak için var gücümüzle mücadele edeceğimizden kimsenin şüphesi olmasın" ifadelerini kullandı. "İzmir’i en iyi şekilde temsil ettiğimizi düşünüyorum" Ziraat Türkiye Kupası’nda İzmir’i temsil eden tek takım olarak müsabakaya büyük bir gururla geldiklerini dile getiren Aliağa Teknik Direktörü Ramazan Altıntepe, "Bunun için de çok mutluyuz. Maça gelirsek de buraya gelirken dedik; güzel futbol, iyi mücadele, birlikte oynama. Sahada futbolcu kardeşlerim elinden geleni yaptılar. Buradan galip de gidebilirdik ama 1 puan da çok iyi. İyi futbol oynadığımızı düşünüyorum bugün. Güzel futbol oynadığımızı düşünüyorum. İzmir’i en iyi şekilde temsil ettiğimizi düşünüyorum" şeklinde konuştu.