ASAYİŞ - 03 Ekim 2024 Perşembe 18:35

Polisten kaçan şahıs kovalamaca sonucu yakalandı, 16 yıl hapis cezası ortaya çıktı

A
A
A
Polisten kaçan şahıs kovalamaca sonucu yakalandı, 16 yıl hapis cezası ortaya çıktı

Samsun’da polisin kimlik kontrolü yapması sırasında kaçan şahıs kovalama sonucu yakalanınca, 16 yıl 5 ay 15 gün hapis cezası olduğu ortaya çıktı.


Samsun Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü’ne bağlı motosikletli Yunus ekipleri tarafından yapılan uygulama sırasında, kimlik kontrolü yapılmak istedikleri K.O. (24) aniden kaçmaya başladı. Ancak motorize ekiplerin hızlı müdahalesiyle şahıs kısa sürede yakalandı.


K.O.’nun üzerinden yapılan aramada, uyuşturucu madde içeren bir sigara ele geçirildi. Şüphelinin yapılan sorgulamasında ise "yaralama" suçundan 16 yıl 5 ay 15 gün hapis cezasıyla arandığı ortaya çıktı. Samsun Adliyesine sevk edilen K.O. tutuklanarak cezaevine teslim edildi.



Polisten kaçan şahıs kovalamaca sonucu yakalandı, 16 yıl hapis cezası ortaya çıktı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Başkan Kul’dan açıklama Samsun’un Terme İlçe Belediye Başkan Şenol Kul, Meclis Üyesi Neslihan Özdemir’in kendisine ve ailesine yönelik söylemlerine karşı bir açıklama yaptı. Başkan Kul yaptığı açıklamada, "Terme Belediyesi Meclis Üyesi Neslihan Özdemir’in ekim meclis toplantısında şahsımı ve aile hedef alarak toplumu yönlendirici ve yanıltıcı söylemleri üzerine kamuoyuna zorunlu açıklama yapıyorum. Terme halkımızın teveccüh ve tercihi ile 31 Mart 2024 tarihinde seçilerek insana hizmet ve hürmet eden belediyecilik düsturuyla; ilkeli, etkili, şeffaf, verimlilik, hesap verebilirlik ve tasarrufu ön planda tutan ve insanı merkeze alan yönetim anlayışıyla, adalet, zarafet, nezaket ve ahlak içerisinde tüm çalışmalarımızı sürdürmeye devam ediyoruz. Ancak Ekim ayı meclis toplantısında Terme Belediyesi meclis üyesi Sayın Neslihan Özdemir tarafından ’Terme Çay Mahallesi 212 ada, 4 parselde kayıtlı bir binadan ’ruhsat verme’ karşılığında eşim Nuran Kul adına 1 adet daire edinildiğine’ ilişkin şahsımı ve ailemi yıpratmak üzere iftira kampanyaları başlattıklarına şahit olduk. Bahse konu olan taşınmaz eşim ile aile bağı kurmadan önce eşimin kardeşi İlknur Şen adına temelden 11 Eylül 2013 Çarşamba günü yüklenici firma sahibi Hüseyin Seyrekli ile İlknur Şen arasında yapılan daire satış sözleşmesi ile satın alınmıştır. İlgili dairenin İlknur Şen adına alındığına ilişkin bina yönetimi ve diğer kat sakinlerinin de halen şahitliği mevcuttur. Mülkiyet hakları ilk sahibinde kalmak şartı ile kardeşler arasında görülen lüzum üzerine ilgili taşınmazın tapusu 27 Ocak 2019 tarihinde eşim Nuran Kul’a geçmiştir. Hal böyle iken son meclis toplantısında 10 Temmuz 2023 tarihinde yasal olmayan yollarla belediyemizden edinilen eşim Nuran Kul’a ait kişisel verilerinde yer aldığı belgeler meclis üyesi Neslihan Özdemir tarafından kişisel verileri başkasına verme, yayma veya ele geçirme suçu da işlenerek meclis üyeleri ve kamuoyuna aleni şekilde dağıtımı yapılmıştır. En temel kural ’iddia sahibi iddiasını ispatla mükelleftir’ düsturunca, iddiasını ispat etmeyip yalan, iftira, algı ve oyunlar peşinde koşanlar ancak kendilerini rezil ederler. Aziz halkımız şaşmaz ferasetiyle her şeyin farkındadır. Müfterilere dün olduğu gibi bugün de asla prim vermeyecektir. Bugün itibarı ile konunun şeffaf bir şekilde ortaya çıkarılması amacı ile hem adli hem de idari soruşturma açılması yönünde girişimlerde bulunuyoruz. Bu şehrin vicdanı, aklı, hissiyatı ve tercümanı olmaktan, inancımız, tarihimiz ve bizi biz yapan temel değerlerimizden aldığımız feyzle etrafımızı aydınlatmaya devam etmekten, insana hizmet ve hürmet eden belediyecilik anlayışından zerre ödün vermeden, hesap verilebilirlik çerçevesinde hızlı, etkin, verimlilik ve tasarruf anlayışı içerisinde yolumuza devam etmekten asla vazgeçmeyeceğiz. Ahlak, adalet ve insaftan yoksun iddia ve söylemlerinizi, iman, azim ve kararlılıkla boşa çıkaracağımızı bilmenizi isteriz" dedi.
Ankara MGK Bildirisi: "Türkiye Lübnan halkının ve hükümetinin yanındadır" Milli Güvenlik Kurulu (MGK) Bildirisi’nde, "İsrail’in insanlık dışı saldırıları karşısında, Türkiye’nin milleti ve devleti ile kardeş Lübnan halkının ve hükûmetinin yanında olacağı teyit edilmiştir. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ni istenmeyen kişi ilan ederek ülkeye girişini yasaklaması, İsrail’in hukuk tanımazlığının son örneği olarak kınanmıştır” denildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde gerçekleştirilen Milli Güvenlik Kurulu (MGK) Toplantısı yaklaşık 3 buçuk saat sürdü. MGK Toplantısının ardından İletişim Başkanlığı tarafından MGK Bildirisi yayımlandı. Bildiride, PKK/KCK-PYD/YPG, FETÖ ve DEAŞ terör örgütleri başta olmak üzere milli birlik ve beraberlik ile bekaya yönelik her türlü tehdit ve tehlikeye karşı yurt içinde ve yurt dışında azim, kararlılık ve başarıyla gerçekleştirilen operasyonlar ile son dönemde meydana gelen uluslararası gelişmeler hakkında kurula bilgi sunulduğu ifade edildi. Suriye topraklarında yuvalanan terör örgütlerinin etkisiz kılınmasına yönelik faaliyetlerin aralıksız bir şekilde sürdürüleceği ve milli güvenliğe halel getirebilecek herhangi bir plana veya oldubitti girişimine müsaade edilmeyeceği vurgulanan bildiride, ülkedeki ihtilafın, bölge ile Suriye halkının menfaati ve beklentileri istikametinde çözüme kavuşturulmasına yönelik gayretlerin artırılacağı belirtildi. Irak ile başta PKK/KCK-PYD/YPG olmak üzere ülkeler için müşterek tehdit oluşturan terör örgütleriyle mücadelede iş birliğini ilerletme konusundaki kararlılığın teyit edildiği ifade edilen bildiride, "Kardeş Irak halkının güvenliğine, huzuruna ve refahına atfettiğimiz önemin altı bir kez daha çizilmiştir” ifadelerine yer verildi. "İsrail’in insanlık dışı saldırıları karşısında, Türkiye’nin milleti ve devleti ile kardeş Lübnan halkının ve hükümetinin yanında olacağı teyit edilmiştir" Filistin halkının bir yıldır tüm dünyanın gözleri önünde maruz kaldığı soykırımın durdurulması ve Filistin’de kalıcı ateşkes ve barışın gecikmeksizin sağlanması yönündeki Türkiye’nin kararlı çabalarının yanı sıra uluslararası gayretlerin de artırılarak sürdürülmesi gerektiği kaydedilen bildiride şu ifadelere yer verildi: "İsrail’in çatışmaları Orta Doğu’ya yayma hedefiyle Filistin topraklarının ötesine yönlendirdiği saldırıların engellenmesi hususunda, başta birleşmiş milletler güvenlik konseyi olmak üzere mesuliyet mevkiinde bulunan aktörlere bir an evvel harekete geçme çağrısında bulunulmuştur. İsrail’in insanlık dışı saldırıları karşısında, Türkiye’nin milleti ve devleti ile kardeş Lübnan halkının ve hükümetinin yanında olacağı teyit edilmiştir. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ni istenmeyen kişi ilan ederek ülkeye girişini yasaklaması, İsrail’in hukuk tanımazlığının son örneği olarak kınanmıştır." Bildiride ayrıca, Türkiye’nin, Akdeniz ve Ege Denizi’nde kalıcı istikrar ve huzurun tesisi marifetiyle iş birliği zeminleri geliştirilmesine yönelik samimi yaklaşım ve gayretlerinin suistimaline izin vermeyeceği belirtilirken aklıselimle hareket edilmesinin en doğru tercih olduğu vurgulandı.