KÜLTÜR SANAT - 27 Kasım 2024 Çarşamba 15:20

Denetimli serbestlik hükümlülerinden ’El Sanatları Sepet Örücülüğü Sergisi’

A
A
A
Denetimli serbestlik hükümlülerinden ’El Sanatları Sepet Örücülüğü Sergisi’

Samsun’un Çarşamba ilçesinde denetimli serbestlik hükümlüleri tarafından yapılan sepetler, açılan sergide ziyaretçilerin beğenisine sunuldu.


Çarşamba’nın önemli bir geleneği olan sepet örücülüğünü canlandırmak amacıyla, Çarşamba Denetimli Serbestlik Müdürlüğü’nün teşvikleriyle Çarşamba Cezaevinde bulunan hükümlülere ilk olarak ders verildi. Akabinde aldıkları dersler sonucunda yağlıboya resimler ve örgü sepetler yapan hükümlülerin ürünleri Ferhan Şensoy Sanat Galerisi’nde yapılan etkinlikte sergilendi.


’El Sanatları Sepet Örücülüğü Sergisi’nin açılışında konuşan Denetimli Serbestlik Müdürü Habil Kanoğlu, serginin oluşturulmasında emeği geçen Çarşamba Ticaret Borsası yetkililerine teşekkür etti. Kanoğlu, “Çarşamba’da unutulmaya yüz tutmuş bir gelenek ve iş kolu olan sepet örücülüğünü canlandırmak ve denetimli serbestlik bünyesinde bulunan hükümlü kişilerin topluma adapte olabilmesini sağlamak amacıyla yürüttüğümüz faaliyetlerin sonucunda oluşturduğumuz sergimize maddi destekte bulunan Çarşamba Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Kazım Yılmaz’a ve Meclis Başkanı Hacı Toraman’a şükranlarımı iletiyorum" dedi.


Müdür Kanoğlu, konuşmasının ardından Başkan Kazım Yılmaz’ı temsilen açılışa katılan Meclis Başkanı Hacı Toraman’a, borsanın katkılarından ötürü teşekkür plaketi takdim etti.


Teşekkür plaketini alan Başkan Toraman yaptığı konuşmasında denetimli serbestlik bünyesinde bulunan hükümlü kişilerin Türkiye’nin her yerinde çeşitli faaliyetler ile topluma kazandırılmasının çok önemli olduğunu ifade etti. Toraman serginin anısına oluşturulan anı defterini imzalayarak, “Ticaret Borsası olarak müdürlüğümüz ile iş birliği içerisinde çalışmalar yapmaktan memnuniyet duyuyoruz. Çarşamba özelinde bu tarz çalışmaların devam etmesinden yanayız. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" diye konuştu.


İlçe protokolü ile serginin gezilmesi ve anı fotoğrafının çekilmesinin ardından program sona erdi.


’El Sanatları Sepet Örücülüğü Sergisi’nin açılışına ayrıca Çarşamba Kaymakamı Mehmet Kamil Sağlam, Çarşamba Cumhuriyet Savcısı Murat Çetin, İlçe Emniyet Müdürü Barik Çiçek, İlçe Milli Eğitim Müdürü Murat Bedir, İlçe Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Muhammet Faruk Akyüz, Çarşamba Ticaret Borsası Kurucu Meclis Başkanı Nurettin Öztekin katıldı.



Denetimli serbestlik hükümlülerinden ’El Sanatları Sepet Örücülüğü Sergisi’

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Darıca’ya 90 milyon TL yatırım müjdesi Darıca Belediye Başkanı Muzaffer Bıyık, Ankara ziyaretinde Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak’tan yaklaşık 90 milyon TL yatırım sözü aldıklarını söyledi. Muzaffer Bıyık, ilçeye yapılması planlanan gençlik ve spora yönelik yatırımlar için Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak ile görüştü. TBMM’de gerçekleşen ziyarete AK Parti Kocaeli Milletvekilleri Veysel Tipioğlu, Sami Çakır, Mehmet Akif Yılmaz ve Cemil Yaman ile birlikte giden Başkan Muzaffer Bıyık, Bakan Osman Aşkın Bak’a ilçeye yapılması planlanan projelerle ilgili sunum yaptı ve destek istedi. "Vatandaşlarımıza söz vermiştik" Ankara’daki ziyaretin verimli geçtiğini ifade eden Darıca Belediye Başkanı Muzaffer Bıyık, "Seçim beyannamemizi hazırlarken hem Büyükşehir Belediye Başkanımız Tahir Büyükakın, hem milletvekillerimiz ve hükümetimizle uyum ve iş birliği ile hazırlayarak vatandaşlarımıza söz vermiştik. Büyükşehir Belediye Başkanımızla istişare halinde hazırladığımız projelerimize destek istemek için Gençlik ve Spor Bakanımız Osman Aşkın Bak’ı ziyaret ederek milletvekillerimizle birlikte ilçemizin ve gençlerimizin ihtiyacı olan projeleri sunduk. Sayın Bakanımız bizleri oldukça sıcak bir şekilde karşıladı ve projemize destek sözü verdi. Ben bir kez daha destekleri için milletvekillerimize, Büyükşehir Belediyemize ve Spor Bakanlığımıza Darıcalı hemşerilerim adına teşekkür ediyorum" dedi. Özellikle Atatürk Caddesi Spor Kompleksi projesinin ilçeye değer katacağını ve gençlerin ihtiyaçlarını karşılayacak bir proje olacağını ifade eden Başkan Muzaffer Bıyık, Bakan Osman Aşkın Bak’ın yaklaşık 90 milyon TL’lik yatırımın bakanlığın yatırım programına alınması yönünde talimat verdiğini müjdeledi. Futbol sahaları, tenis ve basketbol sahaları, tartan zemin ve amfi, fitness ve kafeterya salonları ile çok amaçlı spor salonundan oluşacak dev proje yaklaşık 11 bin metrekare alan üzerinde inşa edilecek. Ayrıca bir diğer proje de Darıca Şehir Stadyumu’nun revize projesi olacak. Futbol sahası ve antrenman sahası ile birlikte tribünlerin yenileneceği projede ayrıca tartan pist zemini, koşu antrenman parkuru, uzun atlama pisti gibi çalışmalar yapılacak. Toplam 33 bin metrekare alan üzerinde yapılacak revize projesi ile birlikte Atatürk Caddesi Spor Kompleksi projesi, Darıca’nın spor alanında gelişmesine büyük katkı sunacak. Darıca’nın spor şehri olması yolunda iki önemli projenin uyum ve iş birliğinde ilçeye kazandırılacağını belirten Başkan Muzaffer Bıyık, Darıca’nın gençleri için canla başla çalışmaya devam edeceklerini söyledi.
İstanbul Ümraniye metro inşaatında paralarını alamayan işçilerden eylem İBB’nin Ümraniye-Ataşehir-Göztepe metro inşaatında çalışan inşaat işçileri, maaşlarının ödenmediğini belirterek iş durdurma eylemine başladı. İBB’nin Ümraniye - Ataşehir - Göztepe metro inşaatında çalışan inşaat işçileri, maaşlarının 60 gündür ödenmediğini belirterek iş durdurma eylemine başladı. Haklarının yendiğini söyleyen işçiler, ödemelerini alana kadar eyleme devam edeceklerini kaydetti. “İBB’ye başvurduk, hiçbir karşılık verilmedi” İnşaat işçisi Fırat Meke, “Ümraniye’de bulunan metro tünel projesinin çalışanlarıyız. Makyol, Nurol ve Gülermak’ın yaptığı ortak bir proje burası. 60 gündür burada ödemelerimizi alamıyoruz. Mağduruz, hiçbir yetkili bizimle iletişime geçip bu sorunu çözmüyorlar. Biz emekçi insanlarız, şuan da burada 50 çalışanız ve burada çalışıp giden arkadaşlar da var. 60 gündür hiçbir şekilde ödeme yapılmıyor, sigortamızı da çıkış yapmışlar, bu usulsüzlüktür. Normalde asgari ücretin üzerini, vergiden kaçırmak için elden ödüyorlardı, şimdi bunu da ödemiyorlar. Bize diyorlar ki biz sizin asgari ücretinizi yatıracağız, geriye kalan mağduriyetiniz ile biz ilgilenmiyoruz. Bu firmalar ülkenin en bilinen, en kurumsal firmaları. Yaptığımız iş o kadar riskli ki, o kadar ölüm riski var ki, biz her gün kefenimizi giyip bu altmış metrelik tünelin içine giriyoruz. Emeğimizin karşılığını istiyoruz. Burası İBB bünyesinde bir proje, İBB’ye başvurduk hiçbir karşılık verilmedi. İBB Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu’na özel ricamdır, lütfen bu sorunu çözelim” ifadelerini kullandı. Seslerinin duyulmasını ve mağduriyetlerinin giderilmesini isteyen işçiler, mağduriyetlerinin biteceği güne kadar eylemlerine devam edeceklerini dile getirdi.
Kayseri Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün kira zammına tepki Kayseri’de Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne ait evlerde kiracı olarak oturan vatandaşlar, kiralara yüzde 900 zam yapılmasına tepki gösterdi. Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin, "Cumhurbaşkanının emrine uymayan bir vakıfla karşı karşıyayız" dedi. Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından vakıf evlerine yüzde 900 oranında zam yapıldığını kaydeden vatandaşlar, yaptıkları eylemle tepkilerini dile getirdi. Vatandaşlar adına konuşan Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin, "Türkiye’de on binlerce mülk sahibi olan ve on binlerce kiracısı olan devletin Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün şu anda Kayseri’deki bir binasının önündeyiz. Burada 2025 senesi için bir kira belirlemesi gerçekleşti. Bu kira belirlemesi genelde ev sahibi ile kiracı arasındaki görüşme ile olur. Vakıflar Genel Müdürlüğü ‘mülk benim, dilediğim gibi oynarım’ diyerek, ‘ben yaptım oldu, beğenmiyorsan çık’ mantığı ile 2024 yılındaki kiralara yüzde 900’a kadar zam yaptı. Son zamanlarda gerek mültecilerin gerekse deprem mağdurlarının bu tarafa gelmesiyle konut arzında bir daralma gerçekleşti. Talep artınca fiyatlar da yükseldi. Bu fırsattan istifa eden özel vakıfları ve kişileri bir noktada anlayabiliriz. Fakat devlet fırsattan istifade etmez. Devlet vatandaşını bir rakip gibi görmez. Devlet fiyatların artması için değil, düşmesi için vardır. Vakıflar Genel Müdürlüğü de devlete bağlı. Dolayısıyla fiyatların düşmesi için çabalar. 2 bin 500 TL’lik bir kirayı 25 bine çıkarmak insaftan yoksundur" dedi. "Bunlarda vicdan yok" Şahin, "Geçen sene Cumhurbaşkanımıza bir kiracı mağduriyeti dile getirdi ve 2 bin 500 TL olan kirasını ev sahibinin 7 bin 500 TL yaptığını söyledi. Cumhurbaşkanı o kişiye ‘Sende vicdan var mı?’ demişti. Aynı laf bunlara da gidiyor. Bunlarda vicdan falan yok. Bu devlet sosyal bir devlet. Bir de vakıflar. Sosyal devlet anlayışı ve vakıf kültürü ile hiç uyuşmayan bir tablo ile karşı karşıyayız. Karşıdaki binaya bakıp, ‘Orada kaç liraya oturuluyorsa sizde onu yapın’ demek hiçbir baltaya sap olamamış sıradan bir insanın yapacağı bir şey. Vakıflar bölge müdürü olmuş, genel müdürü olmuş bir insan böyle bir şey yapamaz. 15 yıllık bir binayı yeni yapılmış bir bina ile kıyaslamak, şahısla kıyaslamak olur mu? Devlet şahsın peşine takılır mı? Devlet piyasayı kontrol eder. Burada vatandaşı rakip gibi görerek ezmeye çalışan Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne karşı şunu söylemek isteriz. Burada KAYKOP diye tabir edilen yerde vakıfların 100 dönüm arazisi var, niye boş duruyor. Hacılar yolunda 150 dönüm arazi var, niye boş duruyor. Eski hali ne yaptınız? Tekgöz Kaplıcası niye virane oldu? Onlar niye sancınız ve kaygınız olmuyor da vatandaşın kirasını artırarak onlara eziyet etmeyi bir marifet sayıyorsunuz. Sizde vicdan var mı? Bu vakıf kültürüne uymaz. Vakıf kültürü, sosyal devlet anlayışı ayrı. Bu devletin anayasasında tüccar devlet yazmıyor, sosyal devlet yazıyor. Tüccarın peşine takılan bir vakıf geleneği ile karşı karşıyayız. Yasal artırım yüzde 65-67 bandında. Yasayı taktıkları yok. Cumhurbaşkanının geçen seneki yüzde 25 artırımına da uymamışlar. Cumhurbaşkanının emrine uymayan bir vakıfla karşı karşıyayız" diye konuştu. "Bu artışın geriye çekilmesini istiyoruz" Vakıf evinde oturan kiracı Hülya Yıldırım ise, “Ben de vakıflar kiracılarından birisiyim. Evde 2 bin 500’ye oturuyordum. Yüzde 65’lik bir artış beklerken, yapılan yüzde 900’lük artış bizleri demoralize etti. Bunu nasıl karşılayacağımızı bilmiyoruz. Son derece mağdur bir duruma düştük. Yapılan bu iş hiç adil değil. Biz bu artışın geriye çekilmesini istiyoruz. Kış gününde bir sürü insanın mağduriyetine engel olmalarını bekliyoruz. Siyasilerin de bu konuda adım atmasını bekliyoruz" ifadelerini kullandı.
Sakarya Liseliler temiz ve yeşil bir dünya için hazırlanıyor Sakarya’da iklim değişikliği ve sıfır atık konusunda farkındalık oluşturmak için lise öğrencilerine geri dönüşen atıkların ekonomiye katkısı ve doğa temelli çözümlerin etkileri anlatıldı. Sakarya Büyükşehir Belediyesi’nin uzmanları, özel atıkların kaynağında ayrı toplanarak geri kazanılmasının önemini, geri dönüşümün ekonomiye katkısı ve sürdürülebilir çevre için yapılması gerekenler hakkında önemli aktarımlar yaptı. Adapazarı Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Serdivan Farabi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ile Mehmet Akif Ersoy Meslek ve Teknik Anadolu Lisesi olmak üzere 3 ayrı lisede iklim değişikliği ve sıfır atık farkındalığı oluşturuldu. Eğitimlerde ayrıca iklim değişikliği mücadele, enerji ve su tasarrufu, bilinçli tüketim, emisyon azaltımı ve yeşil dönüşümle ilgili yapılan çalışmalar hakkında bilgiler verildi. "Suları dikkatli harcamalı, enerjiyi tasarruflu kullanmalıyız" İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Dairesi Başkanlığı Çevre Mühendisi Aydanur Nurcanlı, "Şehrimizde yıllık kişi başına düşen emisyon miktarının büyük kısmını ulaşım ve binalarda harcanan enerji miktarı oluşturmaktadır. Bu sebeple bireysel ve kurumsal sorumluluklarımızın farkına vararak günlük yaşantımızda gerçekleştirdiğimiz faaliyetlerimizde iyileştirmelere gitmeliyiz. Evlerimizde sularımızı dikkatli harcamak, toplu taşımaları tercih etmek, gereksiz enerji tüketimlerinin önüne geçmek bireysel sorumluluklarımızın başında geliyor" dedi. "Yüzde 60 daha fazla kaynak kullanıyoruz" Çevre Yüksek Mühendisi Dr. Yasemin Çalışkan ise "Yapılan araştırmalara göre, günümüz itibariyle yaşayan tüm insanlar olarak, gezegenimizin bize sağlayabileceğinden neredeyse yüzde 60 daha fazla kaynak kullanmaktayız. Yeraltı kaynaklarını doğanın onları yeniden üretip yerine koyma becerisinden daha hızlı bir şekilde tüketiyoruz. Üstelik, 2030 sonrası doğal kaynaklarımızdan bazıları için yer altından çıkarmanın maliyetinin artık ticari açıdan kabul edilemeyecek boyutlara geleceği öngörülüyor. İş hayatında atık piller, elektronik atıklar, ömrünü tamamlamış lastikler, bitkisel atık yağ, atık madeni yağ ve tekstil atıklar olmak üzere atıkların yönetilmesi büyük önem arz ediyor" diye konuştu.