EKONOMİ - 01 Haziran 2021 Salı 16:56

Türkiye’de çay üretilen 31 ilçe tek tek taranarak en önemli çay genotipleri Çay Gen Havuzu’nda toplandı

A
A
A
Türkiye’de çay üretilen 31 ilçe tek tek taranarak en önemli çay genotipleri Çay Gen Havuzu’nda toplandı

RİZE (İHA) – Türkiye’de çay üretilen 31 ilçe tek tek taranarak en önemli çay genotipleri Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi (RTEÜ) bünyesinde oluşturulan Çay Gen Havuzu’nda toplandı.

RİZE (İHA) – Türkiye’de çay üretilen 31 ilçe tek tek taranarak en önemli çay genotipleri Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi (RTEÜ) bünyesinde oluşturulan Çay Gen Havuzu’nda toplandı. Yaklaşık 25 kişilik bir ekip tarafından Artvin’den Ordu’ya kadar kapsayan çay üretim sahalarında çoğunluğu Rize’den olmak üzere 2 bin 30 genotip koruma altına alındı.


RTEÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Karaman, çay gen kaynaklarının korunarak nitelikli ve kaliteli çay üretilmesi amacıyla Ziraat Fakültesi bünyesinde kurulan çay gen havuzunda incelemelerde bulundu. Beraberinde Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Akbulut, Ziraat Fakültesi Çay ve Çay Ürünleri Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Keziban Yazıcı ile birlikte fakülteye ait bahçede kurulan çay gen havuzunu gezdikten sonra açıklamalarda bulunan Rektör Karaman “Bizler Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi olarak, ilimizin ve bölgemizin en önemli ticari ürünü olan, yeşil altın olarak ifade edilen çayı öncelikli araştırma konumuz olarak belirledik ve bugüne kadar da çayla ilgili birçok çalışma yaptık. Aynı zamanda üniversite olarak biz, Cumhurbaşkanlığı Strateji Bütçe Başkanlığı ile YÖK’ün birlikte yürütmüş olduğu Bölgesel Kalkınma Odaklı Misyon Farklılaşması ve İhtisaslaşma Projesi kapsamında belirlenmiş olan üniversitelerden birisiyiz. Bizim ihtisas konumuz çaydır” dedi.



"Çay bahçeleri yenilenirken genlerden yararlanılarak yenilenecek"


Yürütücülüğünü RTEÜ’nün yaptığı ‘Çay Bitkisinde Gen Havuzu Oluşturulması ve Ticari Çeşit Adaylarının Geliştirilmesi TÜBİTAK 1007’ projesi kapsamında gen havuzu oluşturulduğunu hatırlatan Rektör Prof. Dr. Hüseyin Karaman, çayın geçmişini konuşarak geleceğini inşa etmek için çözüm önerilerini ele alan yol haritası belirlediklerini dile getirerek "Bahçeler yenilenirken genlerden yararlanılarak yenilenecek. İlimize ve bölgemize, çaya katkısı olacak. Tozlaşma ile bahçeleri büyütmek değil çelik fidan üzerinden yapılması böylece daha standart genlere sahip olunması ve çayın kalitesinin artmasına olanak sağlayacak" ifadelerini kullandı.



"Ana hedef çay tarımını sürdürülebilir kılmak"


Çay Ürünleri Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Keziban Yazıcı ise ana hedeflerinin çayın gelecek yıllarda sürdürülebilir olması olduğunu söyledi. Türk çayının gen kaynaklarının kontrol altına alınması için çalışma başlattıklarını belirten Doç. Dr. Yazıcı "Çay üretilen bölgeleri tarayarak, bütün çay gen kaynaklarını toplayarak iki büyük gen havuzu oluşturma adına proje oluşturduk. ÇAYKUR ile birlikte Türkiye’ye iki büyük gen havuzu kuruldu. Üniversite bünyesinde kurduğumuz gen havuzunda Türkiye’de çay üretilen 31 ilçe tek tek taranarak en önemli çay genotipleri toplandı. Yaklaşık 25 kişilik bir ekip tarafından Artvin’den Ordu’ya kadar kapsayan, özellikle Rize ağırlıklı 2 bin 30 genotip toplandı. Bu genotipleri çoğaltıp büyüttükten sonra gen havuzunda koruma altına aldık" şeklinde konuştu.



"Çayın geleceğini bu bahçelerde koruma altına aldık"


Çayı geleceğe güvenli ve kaliteli bir şekilde taşıma adına yola çıktıklarının altını çizen Doç. Dr. Yazıcı "Kuraklık ve iklim değişikliği çayın gelecekte karşılaşacağı tehlikeler. Biz bu tehlikelere karşı üniversite olarak tedbirimizi almış olduk. Çayın geleceğini bu bahçelerde koruma altına aldık. Dünya ülkelerine baktığımızda gen havuzlarını kurduklarını 3-4 bin genotipe ulaştıklarını biliyoruz. Biz son üç yılda yaptığımız çalışma ile en son sıradayken dünya gen havuzu sıralamasında, şu anda Türkiye beşinci sıraya yükselmiş durumda. Türkiye olarak çay gen kaynağında artık biz de varız. Gen kaynağı üzerinde yürütülen çalışmalarla bu çalışmayı pekiştireceğiz. Bu çalışmalar diğer çalışmalara kaynak oluşturacak." dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Araç boyama atölyesi içerisindeki araçlarla birlikte alev alev yandı, 24 yaşındaki genç feci şekilde can verdi Antalya’da araç boyama atölyesinde çıkan yangın, yaklaşık 2 saat sonucunda söndürülebildi. Yangında iş yeri küle dönerken, alevlerin sıçradığı otobüs, minibüs ve bir otomobil de kullanılamaz halde geldi. 24 yaşındaki bir genç de iş yeri içerisinde ölü bulundu. Güzelyurt Mahallesi Şehit Komando Er Mustafa Göktürk Caddesi üzerindeki araç boyama atölyesinde saat 22.00 sıralarında henüz bilinmeyen bir nedenden ötürü yangın çıktı. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine çok sayıda itfaiye, polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Belirtilen adrese gelen ekipler, boya ve yanıcı maddelerden dolayı patlamaların meydana geldiği yangını söndürebilmek için uzun uğraşlar verdi. Yaklaşık 2 saatlik çalışma sonucu yangın söndürülürken, iş yeri ve alevlerin sıçradığı otobüs, minibüs ve bir otomobil küle döndü. "Bir anda patlama oldu" Yangının görgü şahitlerinden Oğuzhan Karabulut, "Telefonla konuşuyordum, bir anda patlama oldu ve hemen 112’yi aradım. İçeride birisi var, diyorlardı. 20-25 yaşında, diyorlardı. Yukarıda kalma yeri varmış, oda gibi bir yer. Aracın birisini kendim çıkardım" dedi. Aksu Belediye Başkan Yardımcısı Mevlüt Uludağ, 3 aracın zarar gördüğünü, içeride de gencin hayatını kaybettiğini ve iş yerindeki zararın da büyük olduğunu aktardı. Gencin cansız bedenine ulaşıldı Bu sırada iş yerinde bir gencin olduğu bilgisini alan ekipler, söndürme çalışmalarıyla beraber arama çalışması başlattı. Araştırmalarına devam eden ekipler, iş yerinin bir bölümünde isminin Doğan Diken (24) olduğu öğrenilen gencin cansız bedeniyle karşılaştı. Hayatını kaybeden gencin cansız bedeni savcı ve olay yeri inceleme ekiplerinin çalışması sonrası otopsi için Antalya Adli Tıp Kurumu Morguna kaldırıldı. Yangının çıkış nedeni araştırılırken, olayla ilgili de soruşturma başlatıldı.
İzmir Burak Gören: "Kulüp tarihimizde Şampiyonlar Ligi için çok iyi bir başlangıç" Aliağa Petkimspor Başantrenörü Burak Gören Filou Oostende galibiyetinin ardından, "Antalya’da çıktığımız 3 maçın 3’ünü de kazandık. Grupta sadece 2 maç kaybettik ve 4 maç kazandık. Kulüp tarihimizde Şampiyonlar Ligi için çok iyi bir başlangıç" dedi. FIBA Şampiyonlar Ligi B Grubu’nda 6. ve son hafta maçında deplasmanda Belçika temsilcisi Filou Oostende’yi 85-76 skorla yenen Aliağa Petkimspor’da Başantrenör Burak Gören, karşılaşmanın ardından açıklamada bulundu. Gören, "Öncelikle Oostende takımına olan duygularımla başlamak istiyorum çünkü Koç Dario benim için çok değerli biri ve onu çok seviyorum. Oostende takımına büyük saygım var. Muhteşem bir salonda çok önemli taraftarların önünde oynadılar. Onlara fazlasıyla saygı duyuyorum. Her iki takım da galibiyeti hak etti. Grubumuzda Malaga takımı Şampiyonlar Liginin en iyi takımı sanırım. Bu yüzden Oostende ve Petkimspor takımları arasında zorlu bir yarış oldu. Maçı kazandık ve bu bizim için çok büyük bir adımdı. Çünkü bu bizim BCL’e ilk katılımımız ve bu mücadeleye ön eleme turuyla başladık. Antalya’da çıktığımız 3 maçın 3’ünü de kazandık. Grupta sadece 2 maç kaybettik ve 4 maç kazandık. Yani kulüp tarihimizde Şampiyonlar Ligi için çok iyi bir başlangıç. Bu nedenle çok memnunum ve oyunculanmı tebrik etmek istiyorum. Onlarla gurur duyuyorum” ifadelerini kullandı.