GÜNDEM - 03 Aralık 2024 Salı 11:35

Rizeli engelli öğretmenden insanlığa ders niteliğinde sözler

A
A
A
Rizeli engelli öğretmenden insanlığa ders niteliğinde sözler

Rize’nin Çayeli ilçesinde doğup büyüyen engelli öğretmen Meral Fatma Bayraktar, 4 yaşında düştüğü merdivende femur kemiğinin kırılmasıyla başlayan engellilik sürecinin ilk başlarında koltuk değneği, sonrasında ise protez bacak ile yaşamını sürdürüyor.


Bu durumun kendisi açısından topallayarak yürüme dışında hiçbir olumsuzluğa neden olmadığını ifade eden Bayraktar şimdi ise çalıştığı Çayeli Anadolu İmam Hatip Lisesi idarecilik yapıyor. Öğrencileri tarafından çok sevilen bir müdür yardımcısı olma özelliğine sahip olan Bayraktar mezun ettiği öğrencilerin de başarılarını gördükçe mutluluğuna mutluluk katıyor.


Protez bacak kullanmanın yürüyüşünü yavaşlatmak dışında kendisine bir olumsuzluk yaşatmadığının altını çizen Bayraktar “4 yaşında merdivenden düştüm. Aslında 1 metre yüksekliğindeki bir merdivenden düştüm. Orada femur kemiğinin kırılmasıyla gelişen bir süreç oldu. Kırılan ayağım, diğer ayağıma göre daha az geliştiği için ayağımda yaklaşık 20 santimlik bir kısalık oluştu ve bu nedenle protez ayak kullanıyorum. İlkokul ve ortaokul 2. sınıfa kadar değnekle geçirdim. Eğitim hayatımda o süreç böyleydi, sonrasında protez ayak kullanmaya başladım. Şu anda da protez kullanarak çalışmaya devam ediyorum. Sadece topallayarak geziyorum. Protez kullandığım için başka bir sıkıntı oluşmuyor, çok şükür. Bununla beraber şöyle bir avantajım da var, sosyal olarak bana hiçbir sıkıntı olmadı. Bunun en önemli nedenlerinden biri ailem. Ailem çok kabul edici ve her haliyle beni benimseyen bir aileye sahip olmam çok güzeldi. Okuldaki öğretmenlerim ve arkadaşlarım da buna uyum sağladı, sosyal anlamda hiçbir eksikliğim olmadı. İnsan, elden ve ayaktan ibaret değildir. Bir insanın iki elinin olması ne kadar doğal ise, bir ayağının olmaması da o kadar doğal olmalıdır. Bunu toplum olarak kabul etmemiz gerekiyor. İnsanları olduğu gibi kabul edip, onlara yardımcı olmaya çalışmalıyız. Aksi takdirde, bir insanın engelli oluşu hayatın mutsuz olacağı anlamına gelmemelidir ve bu, beklenti haline getirilmemelidir. Ayağımda bir sıkıntı olduğu için yürümem biraz daha yavaş oluyor, ama bunun dışında her şeyi yapabiliyorum” dedi.


Aslında iyi niyet güdülerek söylenen fakat düşünüldüğünde karşısındaki engelli insanı kırdığı görülen cümlelere ve ifadelere dikkat edilmesi gerektiğini vurgu yapan Bayraktar “Engelli olmak, farklı olmak anlamına gelmez. Bir insanın gözünün rengi ne kadar farklıysa, diğerinin rengi de o kadar farklıdır ancak hiçbiri farklılık olarak görülmez. Bu konuda hiç yorum yapamayız. Bazı cümleler iyi niyetle söyleniyor, fakat karşı tarafın canının yanıp yanmadığını sadece o kişi bilir. Mesela ‘Ben seni engelli görmüyorum’ cümlesi, karşıdaki engelli kişinin engelini yok saymak anlamına gelir. O kişi zaten engellidir. Tabiri caizse, o engelini kabul edip hayatını güzelliklerle yaşamaya devam eder. O yüzden, ‘Ben seni engelli görmüyorum’ diyerek, onun var olan durumunu yok saymamalıyız. Engelli olmak kötü bir şey değil. İnsan, ne durumda olduğunu kabul ederek hayatını sürdürmelidir. Belki de bu konuda biraz daha destek olmamız gerekebilir. Bir insanı farklı bir şekilde görmek yerine, onun normal bir şekilde yaşamaya devam ettiğini kabul etmeliyiz. İnsanların yaşadıkları olayların, onların ruh dünyasını nasıl etkilediğini bilemeyiz. Tabii ki bazı insanlar, engel durumuna göre ailesinin tutumu veya toplumun eleştirileri nedeniyle duygusal olarak hassaslaşabilir. Bu tür durumlarda, konuşurken dikkatli olmalı ve belki de engeliyle ilgili bir şey söylememeliyiz” ifadelerini kullandı.


Bayraktar sözlerine “Bana göre başarı, üniversite diploması almak değil. Başarı, ev almak, iş sahibi olmak gibi şeylerdir. Gerçekten başarılı bir insan olarak kendimi görüyorum. Allah’a hamdolsun, hayatımın düzenini huzurlu bir biçimde götürmeye gayret ediyorum. Bu, benim için bir başarı. Öğrencilerimle muhabbet etmek de benim için bir başarı. Hayatın tadını almak çok önemli. Elhamdülillah, bunu yakalayabiliyorum. Bunun için etrafımda iyi bir ailem, sahip çıkan arkadaşlarım var. Bunlar çok önemli şeyler, bu duyguyu yakalayabilmek insanı gerçekten huzurlu kılıyor” şeklinde konuştu.



Rizeli engelli öğretmenden insanlığa ders niteliğinde sözler

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Yeni yıl yemeğinde bunlara dikkat edin Diyetisyen Tuğçe Arabalı, sofraların bir ziyafete dönüştüğü yılbaşında yeme içme sınırlarının zorlandığına dikkat çekerek, sağlıklı beslenme önerileri verdi. Porsiyonları küçük tutmayı tavsiye eden Arabalı, "Hindi yağsızdır ama yanında sebze yerseniz daha sağlıklı olur. Ekstra soslu, yağlı ve tuzlu gıdalardan kaçının” dedi. Acıbadem Bodrum Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Tuğçe Arabalı, yılbaşı sofrasının tadını çıkarırken sağlığı korumak için neler yapılabileceğini anlattı. Yılbaşında normalden daha fazla dışarıda yemek yenildiğini belirten Diyetisyen Arabalı, “Dışarıda herkesin ne yediğini gördükten sonra sadece bir yemeğe bağlı kalmanın zor olduğunu biliyoruz. Bu yüzden başlamadan önce bir başlangıç mı yoksa bir tatlı mı yiyeceğinize karar verin. Çok tıka basa doymak istemiyorsanız, ana yemek yerine belki de sebze garnitürüyle bir başlangıç düşünün veya daha küçük bir porsiyon isteyin. İster dışarıda ister evde başkaları tatlı yerken kahve veya çay içmek yemeği tamamlamanın iyi bir yoludur veya pudingi başkalarıyla paylaşabilirsiniz” dedi. Geleneksel bir yılbaşı yemeğinin sağlık için en kötü seçim olmadığını belirten Arabalı, “Hindi yağsız bir ettir (çok fazla tereyağına batırmaktan kaçındığınız sürece) ve yemeğinizle birlikte bol miktarda sebze iyidir. Filiz, havuç ve bezelye gibi sebzelerle (yine tereyağına bulanmamış oldukları sürece) doymaya çalışın ve ekstra yağ ve dolayısıyla kalori içeren kızarmış patates ve pastırmaları az tüketin” dedi. “Bir öğün çok yiyorsanız diğer öğünlerde hafif beslenin” Tek seferlik bir kutlama yemeğinin sağlığa zarar vermeyeceğine değinen Diyetisyen Arabalı, bu durumda diğer öğünlerde çorba, salata, sandviç gibi hafif gıdalar ile doymuş yağ, şeker ve tuz oranı düşük gıdalara yer verilmesini tavsiye etti. Arabalı, ister online sipariş verilsin, ister bir restoran olsun dışarıdan yemek yerken sağlıklı seçimler yapmanın en iyi yollarından birinin menüyü önceden kontrol etmek, başkalarının etkisinde kalmamak olduğunu söyledi. “Cips yerine salata isteyin” Restoranlarda talepkar olmayı tavsiye eden Diyet Uzmanı Arabalı, “Yemekleri kendinize göre uyarlamalarını isteyebilirsiniz. Yemeğin yanında gelen cipsi salata veya sebzelerle değiştirmek sağlığınız için daha iyi bir adım olacaktır. Bu sırada ekstra peynir, tereyağı, mayonez, sos veya yağ istemeyebilir ve sosları yan tarafta bir tabağa koyabilirsiniz. Diyetinize uyacak şekilde derin yağda kızartılmış hamur işi bazlı yemeklerden veya kremalı veya peynirli soslu olanlardan kaçınarak bol miktarda sebze eklemek, vitamin, mineral ve lif katacak ve günlük beş porsiyona ulaşmaya yardımcı olacaktır. Tatlı yiyecek kişiler meyve bazlı tatlıları seçebilir" diye konuştu. “Tuzlu yiyecekler sizi alkollü veya şekerli içeceklere iter” Evde yemek yeniyorsa yiyecekleri planlamak gerektiğini anlatan Arabalı, “Yağsız et parçalarını seçin ve görünür yağları çıkarın. Kırmızı ve işlenmiş et yerine balık, tavuk, hindi ve bitki bazlı seçenekleri değerlendirin. Pastırma, dolma ve sosla sarılmış sosisler genellikle tuz açısından zengindir. Çok fazla tuz ise kan basıncınız için kötüdür ve sizi daha susatabilir, planladığınızdan daha fazla alkollü veya şekerli içecek içmenize yol açabilir” dedi. Yemek pişiren kişilere ise buharda pişirilmiş veya haşlanmış sebzeleri tuz ve tereyağı eklemeden sunmalarını öneren Diyetisyen Arabalı, öğünler arasında yenilecek sağlıklı atıştırmalıkların öneminden bahsederek, yağlı ve tuzlu olması sebebiyle kavrulmuş kuruyemiş ve cips gibi gıdaların çok fazla tüketilmemesi gerektiğini anlattı. “İçeceklerin içeriğine ve miktarına dikkat edin” Yılbaşı gecesi içeceklere de dikkat edilmesi gerektiğini belirten Diyetisyen Arabalı, “Meşrubatların kalorisi yüksektir, içkilerde de yine kalori oranı yüksektir. Aynı zamanda asit içeriğinin yüksek olması, mide ve sindirim sorunlarına yol açabilir. Bu nedenle yeni yılda bu içecekler çok az miktarda içilmeli. Onun yerine şekersiz içecekler veya su içmek daha sağlıklıdır” dedi.
Muş Muş’ta genç yetenekler yarıştı Muş’ta okul sporları kapsamında gerçekleşen Yüzme Gençler İl Birinciliği Müsabakaları büyük heyecana sahne oldu. Muş Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü ev sahipliğinde yarı olimpik yüzme havuzunda düzenlenen Yüzme Gençler İl Birinciliği Müsabakaları tamamlandı. 30 erkek ve 8 kız sporcunun katıldığı müsabakalara yoğun ilgi gösterildi. Yarışmalar sonunda dereceye giren başarılı sporculara ödülleri düzenlenen törenle takdim edildi. Genç yüzücülerin performanslarının takdir topladığı organizasyonda, sporcular hem tecrübelerini geliştirme hem de ilerideki müsabakalara hazırlanma fırsatı buldu. Muş Gençlik ve Spor İl Müdürü Mehmet Arif Taşdemir, gençlerin spora teşvik edilmesi amacıyla düzenlenen bu tür etkinliklerin artarak devam ettiğini belirterek, “Müsabakalarımız, gençlerimizden yoğun ilgi gördü. Sporcularımızın sergilediği performanslar, onların ne kadar büyük bir potansiyele sahip olduklarını bir kez daha göstermiştir. Dereceye giren sporcularımızı yürekten tebrik ediyorum. Bu başarı, disiplinli çalışmalarının ve azimlerinin bir sonucudur. Bununla birlikte, katılım sağlayan tüm sporcularımızın kazandığı tecrübenin, spor yolculuklarında önemli bir basamak olacağına inanıyorum. Amacımız, gençlerimizi sporla buluşturmak, fiziksel ve zihinsel gelişimlerini desteklemek ve onları geleceğe hazırlamaktır. Muş Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü olarak, bu tür etkinlikleri artırarak devam ettireceğiz” dedi.
Kayseri Başkan Yalçın: “Bilimin sürdürülebilirliğine önem veriyoruz” Talas Belediye Başkanı Mustafa Yalçın, Kayseri Üniversitesi’nde (KAYÜ) düzenlenen sürdürülebilirlik söyleşinde yaptığı açıklamada, “Bilimin sürdürülebilirliğine önem veriyoruz” dedi. KAYÜ Uygulamalı Bilimler Fakültesi Konferans Salonundaki program saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı okunmasıyla başladı. Programın açılışında konuşan KAYÜ Sürdürülebilirlik Koordinatörü Dr. Öğretim Üyesi Selma Büyükkantarcı Tolgay, üniversitenin sürdürülebilirlik konusunda Talas Belediyesi’nin desteğine daha fazla ihtiyaç olduğunu belirterek, “Geleceğe bugünden yatırım yapma konusunda sayın belediye başkanımıza teşekkür ediyoruz” diye konuştu. “Talas Belediyesi’nden yeşil kampüse destek” KAYÜ Rektörü Prof. Dr. Kurtuluş Karamustafa da, öğrenci kulüplerinin bu tip programları düzenlemesinin çok kıymetli olduğunu anlatarak, “Talas Belediyemize sürdürülebilirlik yolunda ilerlememizde özellikle ekolojik açıdan çöp ve atık yönetimi ile yeşil kampüsün oluşmasında sağladığı katkılardan dolayı teşekkür ediyorum.” şeklinde konuştu. Daha sonra kürsüye gelen Talas Belediye Başkanı Mustafa Yalçın belediyenin sürdürülebilirlik konusunda çalışmalarını anlatmaya fırsat sağlamalarından dolayı teşekkür ederek sözlerine başladı. “Talas Millet Bahçesi en büyük sürdürülebilir çalışma” Başkan Yalçın, KAYÜ’nün çok önemli bir eğitim kurumu olduğuna dikkat çekerek, “Sürdürülebilirlik çok anlamlı bir konu. Her ne kadar resmi kuruluşlardan beklense de aynı zamanda bireysel sorumlulukları da getirir. İnsanın kullandığı varlıkları kendinden sonraki nesillere sağlıklı devretmek gibi görevi var. Bu görevler arasında en büyük çalışma 100 bin metrekarelik alana yaptığımız Talas Millet Bahçesi. Projesini yarışmayla belirlediğimiz projedeki bir profesörümüz bana dünya bitki literatüründeki Kayseri veya Erciyes ile başlayan 10 endemik bitkiyi bu bahçeye tercih ettiğini söyledi. Bu endemik bitkiler 90 bin kişilik nüfusuyla Kayseri’nin en büyük mahallesinde oluşan bir günlük karbondioksit ve sera gazını bir gecede oksijene çevirecek. İşte bilimin önemi. Belediye başkanı olarak ben şuraya akasya, karşıya ıhlamur dikelim diyebilirdim. Ancak bilime ve bilimin sürdürülebilirlikle alakalı paydaşı olma gayretlerimiz, sonraki nesillere faydamız olsun diye o noktaya getirirsek her zaman bu başarıyı alırız.” ifadelerini kullandı. Programın sonunda KAYÜ Rektörü Prof. Dr. Kurtuluş Karamustafa, Talas Belediye Başkanı Mustafa Yalçın’a plaket takdim etti. Program gençlerle birlikte çektirilen hatıra fotoğrafıyla sona erdi.