ÇEVRE - 26 Ekim 2022 Çarşamba 10:43

Manle Şelalesi turizme kazandırılacak

A
A
A
Manle Şelalesi turizme kazandırılacak

Rize’nin İkizdere ilçe merkezine 500 metre uzaklıktaki Manle Şelalesi turizme kazandırılacak.

Rize’nin İkizdere ilçe merkezine 500 metre uzaklıktaki Manle Şelalesi turizme kazandırılacak.


İkizdere merkeze 500 metre uzaklıktaki Yeşilyurt Mahallesinde bulunan Manle Şelalesi turizime kazandırılmak için hazırlanıyor. Yeterli tesis olmamasına rağmen Manle Şelalesi son yıllarda günü birlik görmek isteyen yabancı turistlerin uğrak yeri oluyor.


Manle şelalesinin Rize’ye gelenlerin görmesi gereken bir yer olduğunu belirten İkizdere Belediye Başkanı Hakan Karagöz ’’ Rizemiz yalnız Çay ile tanınmıyor. Yaylaları ve şelaleleri ile etkileyici bir şehirdir. Bu şehrin hiç bozulmamış en güzel ilçelerinden biriside İkizdere’dir. İkizdere ilçemizin merkeze çok yakınında bulunan Manle Şelalesi mutlaka görülmesi gereken yerlerden biridir. Yeşilyurt Mahallesindeki Şelalemiz ilçe merkezinden 500 metre uzakta muhteşem doğası olan bir yerde bulunuyor. Yeşilyurt Mahallesinde bulunan Manle Şelalesi iki kademeli ve yaklaşık olarak 30 metre yükseklikten akan güzel bir şelaledir. Suyu hiç eksilmez. Bölgemizin gizli kalmış mekânlarından olan Manle şelalemize 2023 yılında inşallah yatırım yapacağız. Turizm Kültür Bakanlığımızın projemizi onaylamasını bekliyoruz. Projemiz kabul gördüğünde burada yürüyüş yolları, oturma yerleri ve teras yanında yeme ve içme ve hediyelik eşyalar gibi yöresel ürünler satılacak yerlerin olacağı komple bir tesis olmasını istiyoruz’’ şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara ÜNİPERSEN Genel Başkanı Güzel: "Borcu bulunmayan memur yok" Üniversite İdari Personel Sendikası (ÜNİPERSEN) Genel Başkanı İbrahim Güzel, "Borcu bulunmayan memur neredeyse yok. Her geçen gün icralı olan memur sayısı artıyor" dedi. ÜNİPERSEN, kamu çalışanlarının taleplerini duyurmak amacıyla Ankara’da planladığı eylemlerden ilkini Hazine ve Maliye Bakanlığı önünde gerçekleştirdi. ÜNİPERSEN Genel Başkanı İbrahim Güzel, burada yaptığı açıklamada 8. Dönem Toplu Sözleşme’nin kamu çalışanlarını memnun etmediğini belirterek, en düşük memur maaşının 75 bin liranın üzerine çıkarılmasını dile getirdi. Güzel, kamu çalışanlarının geçim şartlarının zorlaştığını ifade ederek, "Uzun süredir ülkemizde yaşanan yüksek enflasyon ve sürekli artan hayat pahalılığı karşısında kamu çalışanlarının maaşları erimiş, geçim şartları her geçen gün zorlaşmıştır. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın uyguladığı politikalar memurun sofrasındaki emeği daha da küçültmüştür. Bir yanda enflasyon canavarı, diğer yanda sıkı para politikaları, memuru nefes alamaz hale getirmiştir. 2023 Temmuz ayında en düşük memur maaşının aldığı ürün miktarı ile bugün en düşük memur maaşının aldığı ürün miktarı karşılaştırdığımızda yüzde 30’un üzerinde azaldığımı görüyoruz. Bu durumun yaşanmasının en büyük nedeni çarpık toplu sözleşme sürecidir. 8. Dönem Toplu Sözleşme öncesinde tüm uyarılarımıza rağmen önlem alınmadığı eşel mobil sistem inşa edilmedi ve enflasyonun gölgesinde geçen bir toplu sözleşme sürecine hep birlikte şahit olduk" dedi. "Borcu bulunmayan memur yok" Kamu çalışanlarının alım gücünün enflasyon karşısında düştüğünü belirten Güzel, "Memurlar 2024 yılında da, 2025 yılında da TÜİK tarafından açıklanan enflasyon oranı kadar artış aldı. Memur markete, pazara gittiğinde bu oranların alım gücünü korumadığını çok iyi biliyor. Borcu bulunmayan memur neredeyse yok. Her geçen gün icralı olan memur sayısı artıyor ve 2026-2027 yıllarında da aynı şekilde devam ederse birçok aynı sorunlarına şahit olacağız. Karşımızda Türkiye Büyük Millet Meclisi, arkamızda da Hazine ve Maliye Bakanlığı var. Burası tam da sorunun çözüm yeri. Memurun gerçek anlamda hakkını alması için gazi Meclisimiz çalışmasını yapmalı, Hazine ve Maliye Bakanlığı da memurun hazineye yük olduğunu düşünmekten vazgeçmelidir" şeklinde konuştu. "Memurların tek isteği var, o da insanca yaşayacak ücret" Kamu çalışanlarının maaş artış oranının şeffaf bir biçimde belirlenmesi gerektiğini vurgulayan Güzel, "Memurların tek isteği var o da insanca yaşayacak ücret. Hepimiz memuruz, işçiyiz, emekçiyiz, sizler gibi bizler de evimize ekmek götürmek için emek veriyoruz. Emeğin milli gelirden aldığı payın olması gereken seviyeye çıkabilmesi için hepimize büyük işler düşüyor. Biz mücadelemizi verirken sizler de bu mücadelenin amacına ulaşabilmesi için kamuoyuna taşıyacak, birlikte mücadele edecek, birlikte kazanacağız. Biz kamu çalışanları olarak şunu açıkça ifade ediyoruz. Kamu çalışanlarının maaş artış oranı bir kişinin, bir bakanlığın ya da bir zümrenin takdirine bırakılamaz. Bu karar, milletin temsil edildiği Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde sendikaların katılımıyla şeffaf bir biçimde belirlenmelidir" diye konuştu. Üniversite İdari Personel Sendikası, ikinci eylemlerini 8 Kasım’da Ulus Meydanı’nda gerçekleştirecek.
Kocaeli Bakan Yardımcısı Boyraz, gençlere milli hızlı treni böyle tanıttı Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Osman Boyraz, Kocaeli Üniversitesi’nde gençlere saatte 225 kilometre hıza sahip Türkiye’nin ilk yerli ve milli hızlı treninin videosunu izletti. Boyraz, "Bunu görüp de duygulanmamak, etkilenmemek, heyecan duymamak mümkün değil" dedi. Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Osman Boyraz, Kocaeli Üniversitesi’nde "UFEST Kocaeli Etkinlikleri" kapsamında düzenlenen "Türkiye Yüzyılında Ulaştırma Vizyonu" konulu söyleşide gençlerle bir araya geldi. Kocaeli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nuh Zafer Cantürk, açılışta yaptığı konuşmada festivalin haberleşme ve bilişim teknolojilerini aynı çatı altında topladığını belirterek, "Bu festival gençlere ulaştırmanın dinamik ve yenilikçi yanını tanıtmakla kalmıyor, onları bu konuda aktif paydaşlar haline getiriyor" dedi. Boyraz, bakanlığın görev tanımındaki konular ve yürütülen projeler hakkında da gençleri bilgilendirdi. Konuşmasını slayt gösterimiyle destekleyen Boyraz, Kocaeli’deki kent içi ulaşıma ve raylı sistem projelerine değindi. "İkinci metro projesi 5-6 yıl içinde tamamlanacak" Kocaeli’de iki büyük projelerinin olduğunu ifade eden Boyraz, şu bilgileri verdi: "Biri Gebze-Darıca 15.4 kilometre, yüzde 90’ı bitti. İnşallah 2026’nın haziran ayında açılacak. İkincisinin iki ay önce temelini attık, 28 kilometre çift hat, 56 kilometrelik metro hattı yapıyoruz. Şu an için değeri 115 milyar liradır. Orayı da inşallah 5-6 yılda bitireceğiz." Boyraz, önemli demir yolu projelerine ilişkin de bilgi vererek, Marmaray ile günlük 700 bin yolcu taşındığını söyledi. "Bunu görüp de duygulanmamak, etkilenmemek, heyecan duymamak mümkün değil" Yerli ve milli raylı sistem araçları üretiminde gelinen son durumu da anlatan Bakan Yardımcısı Boyraz, Türkiye’nin ilk yerli ve milli hızlı treninin tanıtım videosunu gençlere izletti. Saatte 225 kilometre hıza sahip milli hızlı trenle ilgili Boyraz, "Bunu görüp de duygulanmamak, etkilenmemek, heyecan duymamak mümkün değil. Düşünceniz, inancınız ne olursa olsun bu ülkenin vatandaşıysanız işte eser ortada" dedi. "İnanmadığınız bir şeyin hikayesini yazamazsınız" Gençlik yıllarında gazete dağıtarak eğitimini tamamladığını anlatan Boyraz, "Her sabah 350 tane gazete dağıtıyordum. Babamın para gönderme şansı yoktu. Sivas’ta bir köyde doğdum büyüdüm. Azimle, mücadeleyle, gayretle her şeyi yaparsınız. İnanmadığınız bir şeyin hikayesini yazamazsınız. Başarmak için alın teri ve akıl teri dökmek zorundasınız" diye konuştu.
Samsun Samsun’da ‘2025 Yılı Kivi Hasat Etkinliği’ Samsun’un Çarşamba ilçesinde "2025 Yılı Hasat Etkinliği" gerçekleştirildi. İl Tarım ve Orman Müdürlüğü koordinatörlüğünde, Çarşamba Ziraat Odası ve Çarşamba Kivi Üreticileri Birliği iş birliğiyle Kurtahmetli Mahallesi’nde "2025 Yılı Hasat Etkinliği" düzenlendi. 2024 yılında Samsun’da 5 bin 646 dekar alanda 13 bin 599 ton kivi üretildiğini söyleyen Samsun Tarım ve Orman İl Müdürü Kemal Yılmaz, "Türkiye’de kivi üretimi 2024 yılı itibarıyla 28 ilde, ağırlıklı olarak Karadeniz Bölgesi’nde yapılmaktadır. Bu durum bölgenin yağış rejimi, toprak yapısı ve iklim özelliklerinden kaynaklanmaktadır. 2024 yılında Samsun’da 5 bin 646 dekar alanda 13 bin 599 ton kivi üretilmiştir. Ülkemiz genelinde ise 41 bin 983 dekar alanda toplam 92 bin 249 ton üretim gerçekleşmiştir. Üretim alanlarının yaklaşık yüzde 15’i Samsun’da bulunmaktadır. Bu oranla Samsun, Türkiye’de kivi üretiminde 3’üncü sırada yer almaktadır" dedi. Yılmaz, Samsun’daki kivi üretim alanlarının yıllara göre artış gösterdiğini belirterek, "2020 yılında 2 bin 772 dekar olan üretim alanı, 2021’de 3 bin 757 dekara, 2023’te 5 bin 315 dekara ve 2024 yılında 5 bin 646 dekara yükselmiştir. 2025 yılı itibarıyla ise 250 üretici, 3 bin 47 dekar alanda Çiftçi Kayıt Sistemi’ne (ÇKS) kayıtlı olarak üretim yapmaktadır. Üretim, başta Çarşamba olmak üzere Atakum, 19 Mayıs ve Salıpazarı ilçelerinde yoğunlaşmaktadır" diye konuştu. Don ve Kahverengi böceğine karşı etkili mücadele 2025 yılı Nisan ayında meydana gelen zirai don olayından Samsun’daki kivi üretim alanlarının büyük oranda etkilenmediğini kaydeden Yılmaz, "Üreticilerimizin aldığı tedbirler sayesinde önemli bir kayıp yaşanmadı. Az da olsa bazı yerlerde verimde düşüş meydana gelmiştir. Kahverengi Kokarca zararlısında karşı da bakanlığımız tarafından bitki koruma ürünleri geçici tavsiye işlemleri yapılmış, kivinin vejetasyon süresinin uzun olması nedeniyle verilen tavsiye süresi uzatılmıştır. Düzenli yapılan arazi kontrolleriyle zararlıya karşı etkili mücadele yapılması sağlanmıştır" şeklinde konuştu. Programa; Çarşamba Kaymakamı Mehmet Kamil Sağlam, Çarşamba İlçe Tarım ve Orman Müdürü İrfan Öztürk, Ziraat Odası Başkanı Muammer Aydemir ve Çarşamba Kivi Üreticileri Birliği Başkanı Hasan Işıldak da katıldı.
İzmir Başsavcılık Gana vatandaşı Michael Adufu’nun ölümüyle ilgili soruşturma başlattı İzmir’de gribal enfeksiyon şikayetiyle hastaneye başvuran Gana vatandaşı Michael Adufu tedavi sürecinde hayatını kaybetti. Hastanede kamu malına zarar verdiği iddiasıyla tutuklanan ve tahliyesinin ardından bir süre sonra hayatını kaybeden Adufu’nun ölümüyle ilgili İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı çok yönlü soruşturma başlattı. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, bir internet sitesinde ve sosyal medyada Gana vatandaşı Michael Adufu hakkında çıkan haberlere ilişkin yazılı açıklama yaptı. Başsavcılıktan yapılan açıklamada, Michael Adufu’nun 7 Mayıs tarihinde bir kamu hastanesine gribal enfeksiyon şikayetiyle başvurduğu, tedavisinin ardından taburcu olacağı sırada hastanenin acil bölümündeki tıbbi cihazlara zarar verdiği belirtildi. Adufu’nun bu nedenle hastane personeli tarafından kolluk görevlilerine teslim edildiği ve ilgili hekimin şikayeti üzerine cumhuriyet savcısının talimatıyla gözaltına alındığı bildirildi. Açıklamada, şüphelinin 8 Mayıs’ta Cumhuriyet Başsavcılığına sevk edildiği, tercüman eşliğinde ve müdafii huzurunda alınan ifadesinde hastanedeki eşyalara zarar verdiğini kabul ettiği aktarıldı. Savcılıkça ’kamu malına zarar verme’ suçundan tutuklama talebiyle Sulh Ceza Hakimliğine sevk edilen Adufu’nun hakimlikçe tutuklanmasına karar verildiği kaydedildi. Tutuklu şüphelinin ceza infaz kurumuna getirildiğinde gerekli sağlık kontrollerinin yapıldığı, aynı gün hastaneye sevk edilerek tedavi altına alındığı, tedavisi sürerken tutukluluk hâlinin yeniden değerlendirilmesi sonucunda 14 Mayıs’ta tahliye edildiği belirtildi. Açıklamada Adufu’nun hastanede tedavisi devam ederken 23 Mayıs tarihinde hayatını kaybettiği, otopsi işlemlerinin yapıldığı ve Gana Cumhuriyeti Başkonsolosluğuna bilgi verildiği ifade edildi. Michael Adufu’nun gözaltına alınmasından vefatına kadar geçen süreçte basında yer alan iddialarla ilgili olarak ayrı bir soruşturmanın başlatıldığı ve bu soruşturmanın çok yönlü şekilde titizlikle sürdürüldüğü bildirildi.