EKONOMİ - 24 Temmuz 2024 Çarşamba 15:05

Havalimanı Rize tarihinin en büyük yatırımı

A
A
A

Rizeliler, 14 Mayıs 2022 tarihinde açılışı yapılan Rize-Artvin Havalimanı’ndan oldukça memnun olduğunu belirtti.

Ordu-Giresun Havalimanı’nın ardından deniz dolgusuna yapılan Türkiye’deki ve Karadeniz Bölgesi’ndeki 2. havalimanı olma özelliğine sahip olan Rize-Artvin Havalimanı’nın açılışı 14 Mayıs 2022 tarihinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in katılımı ile hizmete açılmıştı. Açılışından bu yana 2 milyondan fazla yolcu sayısına ulaşan havalimanı Rizelileri memnun ediyor. Rizeliler, havalimanı açılmadan önce uçakla seyahat etmek için Trabzon’u kullanıyordu. Hem zaman hem de ulaşımın uzak olması açısından zorlanan yöre halkı havalimanının açılmasıyla birlikte rahat bir nefes aldı. Turizm açısından da büyük katkı sağlayan Rize-Artvin havalimanı, Rizeliler’den tam not aldı.

Havalimanı Rize tarihinin en büyük yatırımı

“Havalimanı Rize tarihinin en büyük yatırımı”

Havalimanının Rize tarihinin en büyük yatırımı olduğunu fakat Rize’nin isminin daha çok duyurulması gerektiğini ifade eden 20 yıllık turizmci İhsan Bilgili, “Havalimanı Rize tarihinin en büyük yatırımı. Beğenen ve beğenmeyen oluyor. Kesinlikle Rize tarihinin en büyük yatırımı. Şu anda yatırımın pek karşılığı olmuyor. O da nüfustan kaynaklanıyor. Zamanla da ister istemez karşılık alacaktır. Çünkü bölgenin belli bir potansiyeli var. Bu potansiyel bazı sezonlar kendini gösteriyor. Bu zamanla artacaktır. Özellikle yurt dışından gelecek olanlardan. Yurt dışı gelişi şu an az olduğu için bir karşılığı gözükmüyor. Havalimanı Rize’de yapılmasaydı tarihinde havalimanı görmesi zor olacaktı. Yurtdışından Trabzon’a gelen turistler Rize’yi bilmiyorlar. Bilenler de Trabzon’a bağlı biliyor. Bunu aşmak lazım” dile getirdi.

“Perişan oluyorduk”

Rize-Artvin havalimanı sayesinde Trabzon’a gitmemeye başladıklarını belirten Mehmet Yavuz, “Rize için gerçekten süper oldu. Havalimanı olması turizm açısından da dört dörtlük oldu. Diyecek bir şey yok çok güzel oldu. Her tarafa da yakın. Perişan oluyorduk. Ben her zaman havalimanını kullanıyorum. Gerçekten rahat bir şekilde gidiyorum. Geldiğimde de Çayeli’ne hızlı bir şekilde gidiyorum” ifadelerini kullandı.

Havalimanı Rize tarihinin en büyük yatırımı

“Trabzon var iken ne gerek var deniyordu”

Havalimanı sayesinde Rize’de bulunan evlerine daha hızlı geldiklerini söyleyen Nurettin Aydın, “Trabzon var iken ne gerek var deniyordu. Bize göre çok iyi. Ben Rize-Artvin havalimanına geliyorum. Hızlıca eve gidiyorum. Niye kötü olsun. Bu havalimanı yapılmasına gerek yoktu Trabzon’da vardı deniyordu. Trabzon’dan ben 1 saate geliyordum. Onu hiç düşünmüyorlar. Bizim için kolaylık oldu” şeklinde konuştu.

Havalimanı Rize tarihinin en büyük yatırımı

“Trabzon’a gittiğimiz zaman biraz daha zor oluyor”

Havalimanının her açıdan Rize’ye büyük katkı sağladığını belirten Sabit Karaca ise, “Havalimanının Rize’ye büyük katkısı olmuştur. Yabancı sayısı artmıştır. Şu anda bilet yok. Her yönüyle Rize’ye katkı sağladı. Hem de kolaylık oldu. 35-40 kilometre giderek uçağımıza binebiliyoruz. Yarım saate evimize geliyoruz. Trabzon’a gittiğimiz zaman biraz daha zor oluyor. Zaman bakımından bizim için sıkıntı oluyor” dedi.

Ali Maşalacı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Ameliyatsız kalp kapak tedavisi Daha önce metalik protez kapağı ile kalp kapak değişimi yapılan ve kapağında ciddi kaçak nedeniyle sürekli kan nakli ihtiyacı meydana gelen 57 yaşındaki erkek hastaya, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi’nde ’Perkütan Paravalvüler Kaçak Kapama’ yöntemi başarı ile uygulandı. Operasyon; ESOGÜ Tıp Fakültesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı’ndan Doç. Dr. Kadir Uğur Mert ve SBÜ Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden Prof. Dr. Murat Çelik’in ekip liderliğinde; Doç. Dr. Muhammet Dural, Doç. Dr. Selda Murat, Dr. Öğr. Üyesi Erdi Babayiğit, Arş. Gör. Dr. İstiklal Özkaya ve Arş. Gör. Dr. Cihat Çalışkan’ın katkılarıyla gerçekleştirildi. "Bu problemi çözmek öncelikle hastamız adına bizim için büyük bir mutluluk" Tedavi ile ilgili açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Kadir Uğur Mert, "Hastamızın ciddi nefes darlığı sebebiyle tekrarlayan hastane yatışları ve 30 kez kan transfüzyonu almasına neden olan bu problemi çözmek öncelikle hastamız adına bizim için büyük bir mutluluk. 57 yaşındaki erkek hastamızda geçtiğimiz ağustos ayında halsizlik, yorgunluk ve nefes darlığı şikayetleri ile geldiği ESOGÜ Hastanesi’nde Tıp Fakültesi Hematoloji Bilim Dalı’ndan Doç. Dr. Neslihan Andıç hocamız tarafından hemolitik üremik sendrom yani kırmızı kan hücrelerinde parçalanma ile seyreden bir hastalık tespit edildi. Hocamızın tecrübesi ile problemin sebebinin kalp kapağı protezi olabileceği değerlendirildi. Sonrasında kardiyoloji hekimlerinin değerlendirmesi ile 57 yaşında erkek hastada yaklaşık 10 yıl önce açık kalp cerrahisi ile değiştirilen metal mitral kapak protezi operasyonundan yıllar sonra kapak dikişlerinin kenarlarında ’paravalvüler kaçak’ adı verilen durum tespit edildi" dedi. "Eskişehir’de ilk kez ESOGÜ Hastanesi’nde yapıldı" Kan hücrelerinin parçalanmasına neden olan kansızlık (hemolitik anemi) sebebiyle son 3 ayda 30 kez kan nakli alan ve zorlu bir süreç yaşayan hastanın kardiyoloji ve hematoloji öğretim üyelerinin birlikte karar verdikleri heyet tarafından açık cerrahi açısından riskli bulunarak cilt yolu (perkütan) ile ameliyatsız ’kapak etrafından kaçak kapama’ işlemine alındığını ifade eden Doç. Dr. Mert, "Eskişehir’de ilk kez ESOGÜ Hastanesi’nde yapılan operasyon ile kasıktan girilerek kalp kapağındaki kaçak özel cihazlarla başarıyla kapatıldı. ESOGÜ Tıp Fakültesi Kardiyoloji ekibi tarafından uygulanan modern yöntemle şifa bulmasına vesile olunan hastamız ölümcül sonuçlanabilecek durumdan kurtularak hayata yeniden tutundu. Paravalvüler kaçak, genellikle kalp kapağı ameliyatları sonrası oluşan ciddi bir sorundur. Kalp kapağının çevresindeki açıklıklardan kanın sızması, kalbin verimli çalışmasını engelleyerek hastada nefes darlığı, halsizlik, kansızlık ve kalp yetmezliği gibi sorunlara neden olabilir. Şiddetli kaçaklarda ise kan hüclerinde parçalanma (hemoliz) meydana getirir ve sık kan nakli yapılması hayati önem taşıyabilir. Bu durum hastada demir birikimi ile neticelenerek böbrek, kalp, karaciğer gibi organların çalışmasını engelleyerek hayati risk oluşturabilir" şeklinde konuştu. "Son zamanlarda Eskişehir’de de çağdaş kardiyolojik tedaviler başarılı bir şekilde gerçekleştirilmektedir" ESOGÜ Tıp Fakültesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı’nın yenilikçi tedavi yöntemleriyle Türkiye’nin sağlık hizmetlerine katkıda bulunmaya devam ettiğine vurgu yapan Doç. Dr. Mert, açıklamasına şöyle devam etti: "Kardiyoloji ekibimiz bu tür işlemleri başarıyla uygulayarak sadece Eskişehir’de değil, tüm bölgede örnek teşkil etmektedir. Dünyada uygulanan büyük bölümü modern tedavi Türkiye’de Ankara, İstanbul gibi büyük şehirlerde uygulanmaktadır. Son zamanlarda Eskişehir’de de devletimiz ve üniversitemizin sağladığı kaynaklarla çağdaş kardiyolojik tedaviler başarılı bir şekilde gerçekleştirilebilmektedir. Girişimsel kardiyoloji alanında uygulanan modern tedavilerin büyük bölümünün merkezimizde yapılabilir hale gelmesinden mutluluk duymaktayız. Uzun yıllardır girişimsel kardiyolojide kompleks koroner anjiyografi, kalp pilleri ve elektrofizyolojik olarak 3 boyutlu ablasyon tedavileri veren merkezimizde artık ameliyatsız kapak değişimi (TAVI), kalp deliklerinde kapama (ASD, PFO) gibi işlemler rutin olarak yapılmaktadır. Uygulanmamış olan paravalvüler kaçak veya mitral kapak girişimi gibi tedavileri de yavaş yavaş imkânlarımız elverdiğince yapmaya çalışmaktayız. Bu şekilde Eskişehirli hemşehrilerimizin ve bölgemizden gelen vatandaşlarımızın Ankara, İstanbul gibi büyük şehirlere gitmelerine gerek kalmadan devletimiz ve üniversitemizin bize sağladığı imkânlar doğrultusunda ben ve ekibim görevimizi en iyi şekilde yerine getirmek için buradayız.”
Elazığ Elazığ’da Beyaz Ev Aile Merkezi hizmete girdi Elazığ’da Beyaz Ev Aile Merkezi, düzenlenen törenle açıldı. Elazığ Valisi Numan Hatipoğlu ve eşi Ayfer Hatipoğlu’nun girişimleriyle Kurulan Beyaz Ev Aile Merkezi’nin açılışı yapıldı. ‘Aileye Umut Topluma Hayat’ sloganıyla aile içi şiddetle mücadele hedefiyle kurulan Beyaz Ev Aile Merkezi’nde sadece mağdurlara ve çocuklara değil aynı zamanda şiddet uygulayanlara da psikososyal destek verilecek. Bu çerçevede merkezin etkin şekilde faaliyet verebilmesi için Cumhuriyet Başsavcılığı, Elazığ Barosu, Fırat Üniversitesi, Elazığ Belediyesi ve Yeşilay ile işbirliği protokolleri imzalandı. Merkez ve proje hakkında bilgi veren Vali Numan Hatipoğlu, “ Bugün 25 Kasım aynı zamanda Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü. Biz bu anlamlı günde aynı zamanda bir farkındalık oluşturmak anlamında Elazığ’da çok önemli bir merkezin hizmete girmesi adına bir araya geldik. 2019’da Kırıkkale’de bir kadına şiddet vakası üzerine Gaziosmanpaşa’da faillere dönük bir çalışma yapılmadıkça bu işin tam olarak çözülemeyeceğini düşündük. Bundan hareketle faillere dönük olarak bir çalışmaya başladık. Önce Yeniden Aile Olalım ismi ile başladı, sonra ismi değişti ve Beyaz Ev oldu. Bu süreçte İstanbul’da çok önemli destekler almıştık. Elazığ’a gelince biraz daha hızlı davranmak istedik. Bir de Elazığ’da, Fırat Üniversitesi ve kamuoyu bu anlamda teşvik eden bir unsur oldu. Burayı İl Özel İdaresi ve Elazığ Belediyesi katkılarıyla şu anda hizmete hazır hale getirdik. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum” dedi. Ayfer Hatipoğlu ise “ Özellikle son dönemlerde siber zorbalık dediğimiz bir kavram var. Bu artık daha çok etki etmeye başladı. Şiddetin bir çok boyutu var. Psikososyal ve ekonomik şiddet ile bunların dışında fiziksel şiddet gibi bir çok şiddet türünü maalesef görüyoruz. Bugün sabah yine İstanbul’da 8 kişinin katli ile sonuçlanan bir şiddet öyküsüne maalesef tanıklık ettik. Biz bunları izlerken bir yandan ikinci travmaya da maruz kalıyoruz. Ben mesleğim gereği vali beyin de öncülüğünde böyle bir şeyin uzman ayağını tamamlamış oldum. Uzman kimliğimle oraya entegre oldum” diye konuştu. Önce gönüllülük ilkesiyle hareket ettiğini aktaran Ayfer Hatipoğlu, “Bu projenin varlığını duyduktan sonra grup terapilerini yapabilirim şeklinde çıktığım yolculuğun bugün buraya kadar evrileceğini hiç düşünmemiştim. Beyaz Ev Projesi yaklaşık 5 yıl önce hayata geçti. 4 döne odamız var. Turuncu, sarı, mavi ve yeşil odalarımız var. Mavi oda, kamuoyu farkındalık çalışmalarını yapıldığı oda. Sarı oda da hem faillere hem de mağdurlara dönük psikososyal müdahale çalışmaları yapılıyor. Yeşil oda da ise hukuki bilgilendirme çalışmaları yapılacak. Son olarak turuncu oda da, hem faillerin hem de mağdurların çocuklarına dönük yine psikososyal süreci tamamlanıyor” şeklinde konuştu. Merkezin açılışına Vali Numan Hatipoğlu ve eşi Ayfer Hatipoğlu’nun yanı sıra, AK Parti Elazığ Milletvekili Prof. Dr. Erol Keleş, Belediye Başkanı Şahin Şerifoğluları, Fırat Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mahmut Doğru, İl Jandarma Alay Komutanı J. Kd. Alb. Alpaslan Doğan, İl Emniyet Müdür Vekili Seydi Ertekin, Elazığ Baro Başkanı Av. Melih Efe, siyasi parti temsilcileri, kurum müdürleri ve vatandaşlar katıldı.
Aydın Başkan Künkcü’den Yenipazar çıkarması AYESOB Başkanı Muhammet Ali Künkcü, Yenipazar’da esnaf ve oda başkanlarıyla bir araya gelerek sorunları dinleyip sosyete pazarlarına karşı mücadele mesajı verdi. Aydın Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (AYESOB) Başkanı Muhammet Ali Künkcü, Yenipazar’da yoğun bir ziyaret programı gerçekleştirdi. Yenipazar Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Sinan Deyirmencioğlu ve Yenipazar Şoförler Odası Başkanı Ferdi Bozkurt’u makamlarında ziyaret eden Başkan Künkcü, oda başkanlarıyla bölge esnafının durumu hakkında istişarelerde bulundu. Ziyaret sırasında esnafın yaşadığı sorunları dinleyen Künkcü, çözüm yolları hakkında fikir alışverişinde bulundu. Başkan Künkcü, esnafa hayırlı işler dileyerek, “Her zaman yanınızdayız ve sorunlarınıza çözüm bulmak için çalışıyoruz” mesajını verdi. Ziyaretin ardından Yenipazar’daki esnafı tek tek dolaşan Başkan Künkcü, onların taleplerini dinledi. Esnafın güler yüzü ve samimiyetiyle karşılanan Künkcü küçük işletmelerin yerel ekonomiye katkısının altını çizerek “Esnafımızın yaşadığı her sorun, bizim sorunumuzdur. Sizlerin ayakta kalması, Aydın’ın kalkınması demektir” diye konuştu. Künkcü, Yenipazar ziyaretinde gündeme dair önemli açıklamalarda da bulundu. Yenipazar Belediye Başkan Yardımcısı Hüseyin Cebeci’nin de katıldığı kahvehane toplantısında, Söke esnafının sosyete pazarlarından duyduğu rahatsızlığı dile getirdi. Sosyete pazarlarının esnafa büyük zarar verdiğini ifade eden Künkcü, “Sosyete pazarlarının kurulmasına karşıyız. Bu hassasiyeti Söke hariç diğer ilçe belediyelerimiz gösteriyor. Ancak Söke’de bu konuda henüz yeterli bir adım atılmadı. Oda başkanlarımız, hukuki işlemleri başlatarak yürütmeyi durdurma kararı aldırmak için harekete geçti. Sosyete pazarları esnafımıza büyük zarar veriyor, buna sessiz kalamayız. Bu konuda duyarlılık göstererek bizlerle birlikte esnafımızın yanında olan tüm belediye başkanlarımıza teşekkür ederim” dedi. Künkcü, belediyelerle iş birliği içinde bu sorunun üstesinden geleceklerini belirterek, esnafın haklarını savunmaya devam edeceklerinin altını çizdi. Programının sonunda Yenipazar’daki iki odanın yönetim kurulu üyeleriyle bir araya gelen Künkcü, AYESOB olarak esnafın yanında olmaya devam edeceklerini söyledi. Esnafın taleplerini büyük bir titizlikle takip ettiklerini belirten Künkcü, “Gece gündüz demeden çalışıyoruz. Esnafımızın derdini dinlemek ve onlara çözüm üretmek bizim en önemli görevimizdir” ifadelerini kullandı.
Sivas Sivas’ta Mobil Kanser Tarama Aracı hizmete girdi Sivas Valiliği himayelerinde 2024 yılının başında hayata geçen ŞİFA Projesi kapsamında Mobil Kanser Tarama Aracı hizmete girdi. Sivas’ın geniş yüzölçümü ve uzak ilçelere ulaşım zorlukları göz önünde bulundurularak hazırlanan araç, 40-69 yaş arasındaki kadınlara ücretsiz kanser tarama hizmeti sunmayı hedefliyor. 13,5 metrekare iç kabin kapasitesine sahip olan araç, NDK (Nükleer Düzenleme Kurumu) tarafından lisanslanan Amulet Innovality model 3 boyutlu tomosentez kapasiteli mobil dijital mamografi cihazıyla donatıldı. Atatürk Kongre Müzesi bahçesinde gerçekleşen tanıtım etkinliğine Sivas Valisi Yılmaz Şimşek, AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, Sivas Milletvekili Rukiye Toy ve il protokolü katıldı. Kanserle daha etkin mücadele edilecek Kanser ile daha etkili bir mücadele yürütüleceğini ifade eden Vali Şimşek “ Bugüne kadar kanser ve ağız diş taramaları başta olmak üzere bağımlılık ve obezite gibi birçok alanda yaptığımız bilgilendirmelerle kırsalda yaşayan on binlerce vatandaşımıza ulaşmış durumdayız. Projenin en önemli bileşenlerinden biri olan kanser taramaları konusunda köylerimizden vatandaşlarımızı Kanser Tarama Merkezlerimize taşıyarak hizmet vermeyi sürdürüyorduk. Bugün Şifa Projesi kapsamında hizmete aldığımız Mobil Kanser Tarama Aracımızla artık ilçelerimize, köylerimize kadar bu hizmeti götürebilecek ve kanser ile daha etkili bir mücadele yürütebileceğiz” dedi. Sivas’a şifa olsun Aracın kazandırılmasında emeği geçenlere teşekkür eden Vali Şimşek , “Son teknoloji Mamografi cihazının entegre edildiği Mobil Kanser Tarama Aracımız şehrimize hayırlı olsun. Bu aracın ilimize kazandırılması noktasında başta Sağlık Bakanlığımıza, İl Özel İdaremize, emeği geçen tüm kurumlarımıza ve hayırseverlerimize sonsuz teşekkür ediyorum. Hayata geçirdiğimiz her projede bizleri destekleyen Grup Başkanımız Sayın Abdullah Güler Bey’e ve tüm milletvekillerimize de ayrıca teşekkür ediyorum. ŞİFA Projesi ile hekimlerimizin şifalı elleri Sivas’a şifa dağıtmaya devam edecek. Bir kez daha Şifa Mobil Kanser Tarama Aracımızın şehrimiz için hayırlı olmasını temenni ediyor, tüm vatandaşlarımıza saygılarımı sunuyorum. Sivas’a şifa olsun” şeklinde konuştu.
Tekirdağ Sıla bebeğin teyzesi son yolculuğuna uğurlandı Tekirdağ’da şiddet ve istismar sonucu hayatını kaybeden 2 yaşındaki Sıla Yeniçeri’nin teyzesi Elif Akyüz, yeğeninin ölümünün ardından yaşadığı psikolojik bunalım sonucu intihar etti. Akyüz, Süleymanpaşa ilçesinde düzenlenen cenaze törenini ardından defnedildi. Geçtiğimiz aylarda Malkara ilçesinde meydana gelen trajik olayda 2 yaşındaki Sıla Yeniçeri, annesi tarafından bırakıldığı komşunun çocuklarının şiddeti ve cinsel istismarına maruz kalmıştı. Ağır yaralanan Sıla bebek, 30 günlük yaşam mücadelesinin ardından 7 Ekim tarihinde hayatını kaybetmişti. Yeğeninin ölümünden derinden etkilenen teyzesi Elif Akyüz, bu süreçte zor günler geçirdi. Elif Akyüz, Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesi Altınova Mahallesi’nde babasıyla yaşadığı evin 3. katından atlayarak intihar etti. Akyüz’ün cenazesi, hastane morgundan alındıktan sonra Süleymanpaşa ilçesindeki Yeni Cami’de ikindi namazını müteakip kılınan cenaze namazıyla son yolculuğuna uğurlandı. Törene baba Latif Güler, abla Aslı Tatar, aile yakınları ve mahalle sakinleri katıldı. Büyük üzüntünün yaşandığı cenazede baba Güler ve abla Tatar gözyaşlarına boğuldu. Elif Akyüz’ün cansız bedeni Yenişehir Mezarlığı’na defnedildi. Yeğenleri için vasilik davası açmıştı Elif Akyüz, ölmeden önce yeğenleri Sıla ile 5 yaşındaki Sıla’nın ablasının velayetini alabilmek için vasilik davası açtığını ve 29 Kasım’da mahkeme olacağını ifade etmişti.