KÜLTÜR SANAT - 14 Ağustos 2024 Çarşamba 13:30

Ordu’daki kazı çalışmalarında tarih fışkırıyor

A
A
A
Ordu’daki kazı çalışmalarında tarih fışkırıyor

Ordu’daki Aziz Konstantin ve Helana Manastırı’nda yerinde (in-situ) zemin mozaiğine ulaşıldı.


Ordu Müzesi Müdürlüğü başkanlığında, Fatsa ilçesinin Kurtuluş Mahallesi’nde gerçekleştirilen kazı çalışmalarında rastlanılan eser, Ordu ilinde açığa çıkarılan ilk in-situ zemin mozaiği olma özelliği taşıyor. Aziz Konstantin ve Helena Manastırı’nda açığa çıkarılan zemin mozaiği, üslup ve biçim dikkate alındığında 5 ile 6’ncı yüzyıl arasına tarihlendirilebiliyor. Eser, özellikle Erken ve Geç Bizans dönemine ait olması nedeniyle hem kendisi özgün hem de manastır içerisinde çıkması ile önem taşıyor.



“Çalışmalar esnasında önemli eserleri de açığa çıkartacağız diye düşünüyorum”


Ordu İl Kültür ve Turizm Müdürü Uğur Toparlak, ilde 3 ayrı noktada kazı çalışmaları yapıldığını söyledi. Son olarak açığa çıkartılan zemin mozaiğinin önemine değinen Toparlak, “Mayıs ayından bu yana kazılar devam ederken güneyden, batıdan ve doğudan çalışmalar eş zamanlı olarak devam ederken, in-sitü durumunda çok önemli bir eserle karşılaştık. Eser özellikle Erken ve Geç Bizans dönemine ait bir eser olması nedeniyle hem kendisi özgün hem de manastır içerisinde çıkması özgün bir eser. Dolayısıyla bizleri heyecanlandırdı. Aynı alan içerisinde kazı çalışmalarımız devam edecek. Önümüzdeki çalışmalar esnasında önemli eserleri de açığa çıkartacağız diye düşünüyorum” diye konuştu.



“Turist rotaları için önemli kültür varlığını gün yüzüne çıkardık”


Manastırın en önemli özelliklerinden bir tanesinin sekizgen şeklinde olması ve konum olarak sahile çok yakın bir noktada bulunmasının önem taşıdığını ifade eden Toparlak, “Özellikle turist rotaları için önemli kültür varlığını gün yüzüne çıkardık. Burada yeni bir destinasyonu oluşturacağız ve bundan sonra çıkartacağımız eserler bütün dünya ile paylaşacağız diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.



“İlk olarak yol yapım çalışmalarında lahit mezarlar bulunmuştu”


Bölgede 3 yıl önce yürütülen yol yapım çalışmaları esansında lahit mezarlar ve içerisinde önemli eşyalara ulaşıldığını hatırlatan Toparlak, “Onun dışında yine kazı çalışmalarında mozaik parçaları ve dönemine ait önemli cam parçalar çıktı. Şimdi manastır kazıyoruz ve bundan sonraki süreçte bahçesinde önemli eserlerin çıkacağını, özellikle sondaj çalışmalarımız esnasında önümüzdeki dönemde neler çıkabileceğini ve hangi dönemi ait olduğunu taahhütlendirecek kazılar olacak. Kazılar devam ettikçe de bize yeni ufuklar açacaktır” ifadelerine yer verdi.



“Eser Türkiye genelinde merak uyandırdı”


Şu anda kazı alanında güvenlik tedbirleri son safhada olduğunu ifade eden Toparlak, “Kazılar aralık ayına kadar devam edecek. Eser Türkiye genelinde merak uyandırdı, bölge halkını da heyecanlandırdı. Önemli bir eser açığa çıkartıldı. Şehrimizin öteden bu yana tarih anlamında eksikleri var diye düşünüyorken, bugün 3 ayrı noktada kazı yapmamız yeni 3 ayrı noktada yeni medeniyetler ile karşılaşmamız bizi çok mutlu ediyor. Oralarda da önemli eserler alıyoruz” dedi.



“Kazılarımızı kış aylarında da devam ettirmek istiyoruz”


Yürütülen kazı çalışmalarında Aziz Konstantin ve Helana Manastırı zemininde bulunan mozaiklere ulaşıldığını söyleyen Fatsa Belediye Başkanı İbrahim Etem Kibar ise “Bu bölgenin tarihinin ortaya çıkması açısından çok önemli ve kıymetli olduğuna inanıyorum. Gerekli kazı çalışmaları aralıksız ve koordineli bir şekilde devam edecek. Kış ayında da devam edebilmesi için gerekli izinleri almaya çalışıyoruz. Önlemlerini de alıp buradaki kazı çalışmalarını devam ettirerek, Fatsa’nın tarihinin gün yüzüne çıkması noktasında, ilçemiz tarihinin hangi günlere dayandığını ve ne değerleri olduğuna yönelik de çalışmalarımızı devam ettireceğiz” açıklamasında bulundu.



Ordu’daki kazı çalışmalarında tarih fışkırıyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Takıntılı şahıs, genç kızın hayatını kabusa çevirdi Samsun’da yaşayan 19 yaşındaki genç kız, 3 yıldır kendisini takip ve tehdit eden evli adamdan kurtulamadığını iddia ederek, ölüm korkusu yaşadığını söyledi. Üniversiteye hazırlık için 16 yaşında gittiği kursun çevresindeki bir esnafın kendisini takip ve rahatsız etmesiyle okulu bırakmak zorunda kalan Sudenaz Genç’in (19) 3 yıllık süreçte hayatı kabusa döndü. Başka bir mahalleye taşınmalarına rağmen takıntılı şahıstan yakasını kurtaramayan genç kız, hayatının karardığını, ölüm tehditleri aldığını ifade etti. “3 yıldır takip ve tehdit devam ediyor” Evli olan C. T.’nin (33) kendisini takibe ve tehdide devam ettiğini iddia eden Sudenaz Genç, “Daha 16 yaşındayken ısrarla takibe maruz kaldım. Bu takip nedeniyle dershaneyi bıraktım. Liseyi de son senemde bırakıp, açık liseye geçmek zorunda kaldım. Söz konuşu şahıs beni ısrarla takip edip, arabasına almaya çalışıyordu. Ben de bu durumdan şikayetçi oldum. Mahkeme benden kanıt istedi. O anda elim ayağım titrediğimden, korktuğumdan kanıtlayacak bir şey çekemedim. Sonrasında davaya ‘takipsizlik’ verildi. Şahsın bu karardan sonra ısrarla takipleri devam etti ve okulu bırakmak zorunda kaldım. Mahkeme tebliği şahsın evine gidince, kendisinden şikayetçi olduğumu eşi öğreniyor. Karısı markette beni görünce bana saldırarak kafamda cam şişe kırıyor. Annemle beni de darp ediyor. Bu konu hakkında da ceza alıyorlar. Sonrasında 19 yaşıma geldim ve bu durum hala devam ediyor. Evimi taşımak zorunda kaldım çünkü takibe, iftiralara maruz kalıyordum. Namusuma karşı da söylemler yayıldı” dedi. “Ölmek istemiyorum” Ölmek istemediğini ifade eden Sudenaz, “Ayrıca sürekli aynı yalancı şahitler ile benden şikayetçi oldular. Gerçekten bıktım ve psikolojik olarak çok yıprandım. Hayatımdan 3 yıla yakın bir süreç gitti. Hayatım bir anda battı. Şu anda çok kötüyüm. Ne yapacağımı bilmiyorum. Ölümle tehdit ediliyorum, mesajlar alıyorum. Bana açtığı karşı davalar nedeniyle yeni taşındığım evin adresini de öğrendi. Yeni mahallemde de araçlar görüyorum, takip ediliyorum. ‘Yanındakiler kim, sen kimsin de bizim yengemizden şikayetçi oluyorsun’ tarzında mesajlar alıyorum. Ben ölmek istemiyorum. Bir çözüm ya da caydırıcı bir ceza verilmesini istiyorum. Şahıs hapse atıldı ancak 1 ay sonra geri salındı. Bundan sonra şahıs daha takıntılı hale geldi. Ölmeyi gerçekten istemiyorum. Samsun’da beni yaşatmayacaklarını söylüyor” diye konuştu. Karşı tarafın ceza almasına rağmen mahkemedeki iyi halleri gerekçesiyle ceza indirimine gidildiğini anlatan Sudenaz, “Mahkeme ceza indirimine gitti. Bence gitmemeliydi. Bu kararı doğru bulmuyorum. Mahkemede düzgün duruyor, mahkemeden çıktığı gibi de şahsıma ve anneme ağza alınmayacak laflar etmeye devam ediyor. Bu artık normal bir durum değil” şeklinde konuştu. “Taşındık ama kurtulamadık” Taşınmalarına rağmen çare bulamadıklarını ve yeni evlerinin adresinin de son mahkemeyle açığa çıktığını anlatan Sudenaz’ın annesi L.G. (43), “3 çocuk annesiyim. Tepecik Mahallesi’nde otururken şahsın kızımı takip etmesi ve eşinin darp etmesi sonucu davalık olduk. Çok kez dava gördük. Kendileri bu olayların ardından mahallede ve sosyal medya hesaplarından kızım Sudenaz ve benim hakkımda sinkaflı ve tehdit içeren paylaşımlarda bulundu. Ayrıca bizi yaşatmayacağını da söyledi. 3 yıla yakındır devam eden mahkemelerimiz var. Bu süreçte evin balkonuna çıkamaz hale geldik. Yalancı şahitlerle bize çok iftira atıp, bizi mahkemelerde uğraştırdılar. İstinafta ve bölge adliyesinde devam eden dosyalarımız var. Kapanmış, karara bağlanan dava dosyalar da var. Şahıstan kurtulmak, eşim ve çocuklarımın başına bela gelmesin diye taşınmak zorunda kaldık. Taşınıp gitmemize rağmen hala bizimle uğraşıyor. Kızım her dışarıya çıktığında ‘acaba kızımın başına kötü bir şey gelecek mi?’ korkusuyla yaşıyorum. Bizi Samsun’da yaşatmayacağını ve rahat vermeyeceğini söylüyor” ifadelerini kullandı. “Çocuklarımın geleceği mahvoldu” Yaşanan olaylar nedeniyle ailesinin tüm fertlerinin durumdan olumsuz etkilendiğini belirten anne, “Sosyal medyada bizim hakkımızda sinkaflı ve iftira içeren paylaşımlarda bulunuyor. Bundan dolayı hapse girdi ve sonra salındı. 15 Kasım’da giden tebliğde karı-koca ceza aldılar. Mahkeme önünde sinkaflı kelimeler kullandıkları için bu cezaları aldılar. Bu tebliğ kendilerine geldikten sonra tekrar uğraşmaya başladılar. Yetkililerden yardım istiyorum. Samsun’da huzurumuz yok. Başımıza bir şey gelmesinden korkuyoruz. Maddi ve manevi çok zarara uğradık” açıklamasında bulundu. İddiaların odağındaki C. T. ise kendisine yöneltilen suçlamalar hakkında bir açıklama yapmak istemediğini belirtti.
Eskişehir Kısmi göçük yaşanan binanın makine ile yıkımı için cadde ulaşıma kapatılacak Eskişehir’de kentsel dönüşüm çalışması kapsamında elle yıkımı sırasında kısmi göçüğün meydana geldiği ve 2 işçinin yaralandığı binanın makine ile yıkımı dolayısı ile Şair Fuzuli Caddesi’nin geçici olarak yaya ile araç trafiğine kapatılacağı açıklandı. Odunpazarı Belediyesi Başkanlığı’ndan konuyla alakalı açıklamada, 19 Kasım 2024 tarihinde İstiklal Mahallesi Porsuk Bulvarı Adalar mevkiinde, kentsel dönüşüm çalışmaları sırasında elle yıkımı yapılan bir binada kısmi bir göçük meydana geldiği hatırlatıldı. Açıklamada, "Olay sonrası bölgede güvenlik tedbirleri artırılmış olup, Porsuk Bulvarı’nın ilgili bölümü yaya ve araç trafiğine geçici olarak kapatılmıştır. Hemşehrilerimizin güvenliği bizim için önceliklidir. Bu nedenle, lütfen belirtilen bölgede alternatif güzergâhları kullanarak hareket etmeye özen gösteriniz. Sürecin tamamlanmasının ardından, bölgenin güvenli bir şekilde tekrar kullanıma açılması sağlanacaktır. 28 kasım Perşembe günü yıkım çalışmaları gerçekleştirilecektir. Elle yıkımın mümkün olmadığı bu alanda, güvenlik önlemleri alınarak makine ile yıkım yapılacaktır. Çalışmalar süresince Şair Fuzuli Caddesi, geçici olarak yaya ve araç trafiğine kapatılacaktır. Vatandaşlarımızın alternatif güzergâhları tercih etmeleri önemle rica olunur" denildi.