MAGAZİN - 19 Mayıs 2024 Pazar 00:07

Ordu’da Tuğçe Kandemir rüzgarı

A
A
A
Ordu’da Tuğçe Kandemir rüzgarı

Ordu Büyükşehir Belediyesi, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı etkinlikleri kapsamında düzenlediği gençlik konseriyle ünlü şarkıcı Tuğçe Kandemir’i Ordulu hayranlarıyla buluşturdu.


Gençlik konseri çerçevesinde Türkiye’nin sevilen sanatçılarından Tuğçe Kandemir, Altınordu ilçesi Kirazlimanı Mahallesi’nde bulunan Çamlı Köşk’te sahne aldı. Konsere gitmek isteyenler için Ordu Büyükşehir Belediyesi önünden saat 18.00 itibari ile konser alanına ücretsiz gidiş ve dönüş için servisler sağlandı.


Konsere özellikle gençlerin ilgisi yoğun oldu. Erken saatlerden itibaren meydanı doldurmaya başlayan gençler, konser boyunca ünlü şarkıcının eserlerine eşlik etti. Tuğçe Kandemir, enerjisiyle ve sahne performansıyla adeta izleyicileri büyüledi. Kendisine özgü şarkıları ve sevilen eserleri seslendiren Kandemir, dinleyicilerine unutulmaz bir gece yaşattı.



“Burası gökdelenlerin olduğu alandı, onları yıkarak halkımıza açtık”


Konserde sevilen sanatçıya çiçek takdim eden ve açıklamalarda bulunan Ordu Büyükşehir Belediyesi Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler, “19 Mayıs Atatürk’ü anma, Gençlik ve Spor Bayramı münasebetiyle böyle kıymetli bir sanatkarı getirdik. Burada daha fazla güzel günler de yaşayacağız. Bilindiği gibi burada gökdelenler vardı, onları yıktık ve halka açtık, vatandaşlarımız için de bir yaşam alanı meydana geldi, güle güle kullanın” ifadelerine yer verdi. Sanatçı Tuğçe Kandemir ise Ordu’da olmaktan dolayı mutluluğunu dile getirdi.


Binlerce hayranı sevilen sanatçıya eşlik ederken, konser sonunda ise havai fişek gösterisi yapıldı.



Ordu’da Tuğçe Kandemir rüzgarı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa İznik Çevre Yolu Bakan Uraloğlu’nun katılımıyla hizmete açıldı Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, zamandan ve yakıttan 247 milyonluk tasarruf sağlanacak olan İznik Çevre Yolu’nu hizmete açtı. İstanbul, Kocaeli ve Bursa gibi büyükşehirlerden günübirlik ziyaretlerin yoğun olduğu İznik ilçesinin ulaşım altyapısının güçlenmesine yönelik 7,3 kilometrelik İznik Çevre Yolu, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun katılımı ile hizmete girdi. Çevre yolu çerçevesinde, 5 adet farklı seviyeli kavşak, 29 metrelik 1 çift köprü, 9 altgeçit ve 4 adet tarımsal altgeçit köprüsü inşa edildi. İznik Çevre Yolu sayesinde transit trafiği şehir dışına aldıklarını belirten Bakan Uraloğlu, "Böylece İznik şehir merkezinde hem şehir içi hem de transit trafiğe hizmet veren mevcut tek yol üzerindeki yoğunluğu rahatlattık. Daha önce şehir merkezi üzerinden 15 dakikada geçilebilen İznik şehir geçişini artık çevre yolu ile sadece 4 dakikaya düşürdük. Böylece çevre yolumuz ile zamandan 241 milyon lira, akaryakıttan 6 milyon lira olmak üzere yıllık toplam 247 milyon lira tasarruf edeceğiz. Çevreye zarar veren araçların karbon emisyonunu da 410 ton azaltarak doğanın korunmasına katkı sağlayacağız" diye konuştu. Ekonomik büyümenin birincil şartının güçlü bir ulaşım altyapısı olduğunu ifade eden Bakan Uraloğlu, "Bu noktada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘yol medeniyettir’ şiarıyla başlattığı ulaştırma hamleleriyle de ülkemize çağ atlattık Türkiye Yüzyılı Vizyonumuzu rehber edinerek, yarının ihtiyaçlarını en doğru şekilde karşılayacak adımları, ülkemizin dört bir köşesinde atmaya devam ediyoruz. Yatırımlarımızın toplumsal refahın yükseltilmesinde önemli kilometre taşlarından biri olduğunun bilinciyle hareket ederek doğu-batı, kuzey-güney demeden ülkemizi baştanbaşa yüksek standartlı yol ağıyla kuşattık. 2002 yılında toplam araç sayımız yaklaşık 8,5 milyon ve bölünmüş yol uzunluğumuz 6 bin 101 kilometre iken ortalama seyahat süremiz saatte 40 kilometreydi. Bugün araç sayımız 30 milyona ulaşmasına rağmen ortalama seyahat hızımız yaklaşık 90 kilometreye çıkmış durumda. Bunu bölünmüş yol uzunluğumuzu 29 bin 500 kilometrenin üzerine çıkararak sağladık. Hayata geçirdiğimiz her yeni yol, köprü ve tünel ile üretim, ticaret, kültür ve turizm faaliyetlerini canlandırdık, yeni istihdam alanlarının oluşmasına vesile olduk" dedi. Bursa’ya 2002 yılından buğu güne kadar ulaşım ve iletişim aytyapısına 229 milyar 700 milyon lira harcadıklarını belirten Uraloğlu, "Bölünmüş yol uzunluğunu 195 kilometreden 602 kilometreye, bitümlü sıcak kaplama yol uzunluğunu 148 kilometreden 777 kilometreye çıkardık.Bugün itibari ile de 19 milyar 79 milyon lira proje bedeliyle 24 ayrı karayolu projesine devam ediyoruz. Bu projelerin en büyüklerinden birini, Türkiye’nin en önemli tarih, kültür ve turizm merkezlerinden biri olan İznik’in ulaşım altyapısının gücüne güç katacak İznik Çevre Yolu’nun resmi açılışını mutluluğunu yaşıyoruz" diye konuştu. Teknosab Kavşağı ve yapımı planlanan Görükle D-200 Kavşağı’nın yerinde de incelemelerde bulunacaklarını belirten Bakan Uraloğlu, "Teknosab Kavşağı ile de Bursa Teknoloji Organize Sanayi Bölgesi’nin İstanbul-İzmir Otoyolu’na ve Bursa-Karacabey Devlet Yolu’na yüksek standartlı bağlantısını sağlayacağız. Bildiğiniz üzere Görükle D-200 Kavşağı’da Bursa’nın nüfus yoğunluğunun fazla olduğu ve gelişmeye devam ettiği batı kesimindeki Görükle ve Kayapa bölgelerinin kesişim noktasında yer alıyor. Mevcut haliyle hemzemin kavşak olarak hizmet veren kavşağın köprülü kavşak haline getireceğiz. Kavşak uygulama projeleri Karayolları Genel Müdürlüğümüzce onaylandı. Proje kapsamında; toplam uzunlukları 231 metre olan 2 adet köprü ve 5 adet köprü niteliğinde altgeçit yapacağız. Ayrıca, ana gövdede bitümlü sıcak karışım kaplamalı bölünmüş yol standardında 2 kilometrelik yol ile 2,2 kilometresi bölünmüş yol olan 8,9 kilometre uzunluğunda kavşak kolu inşa edeceğiz. Proje kapsamında etkilenen üniversiteye ait araziler bedelsiz olarak tahsis edilmesi için Bursa Uludağ Üniversitesi ile protokolü imzaladık. Geri kalan kesimlerdeki kamulaştırma işlemleri de Bursa Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı tarafından imar uygulaması ile çözülecek. Projemizin hizmete sunulmasıyla bölgedeki geçiş süresini 20 dakikadan 1 dakikaya indireceğiz" dedi. Bursa’da sadece karayolu yatırımlarıyla sınırlı kalınmadığını, ulaşım ağını ulaşımın tüm modlarıyla birlikte geliştirdiklerini belirten Uraloğlu, "Ankara-Bursa Hızlı Tren Hattı Şantiyemizde de incelemelerde bulunacağız. Ankara-Bursa Hızlı Tren Hattımızı Ankara-İstanbul YHT hattına bağlantılı olarak saatte 250 kilometre hıza uygun çift hatlı, elektrikli ve sinyalli hızlı tren hattı inşa ediyoruz. Hatta altyapı ve üstyapı çalışmalarına eş zamanlı olarak devam ediyoruz. 106 kilometrelik Osmaneli-Bursa arasındaki işleri 2025 yıl sonunda tamamlamayı, bursa bandırma arasını ise 2028 yılında bitirmeyi hedefliyoruz. Şimdiden hayırlı uğurlu olsun. Bursa’da devam etmekte olan önemli ulaşım projelerimizden biri de Emek-YHT Gar-Şehir Hastanesi Hafif Raylı Sistem Hattı kısa adıyla Şehir Hastanesi Metrosu’dur. Hattımızın yapımını, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile Bakanlığımız arasında 8 Haziran 2020 tarihinde imzalanan protokol ile devraldık. Projemiz sayesinde mevcutta işletmede olan Emek-Arabayatağı Metro hattı; yapacağımız uzatma ile Mudanya Bulvarını kat ederek YHT Gar ve nihayetinde Şehir Hastanesine ulaşacak. Saatte 88 kilometre tasarım hızı ile günlük 410 bin yolcuya hizmet verecektir. Projemiz kapsamına depo sahası ve 2 yeni istasyon ile Görükle uzatmasını da dahil ettik. Bu yeni tesis, şehrin tüm metro araç filosunun bakım-tamir ve parklanma ihtiyacına da hizmet edecektir. İnşallah bu projemizi de 2025 yılı sonunda tamamlamayı hedefliyoruz" ifadelerine yer verdi.
Tekirdağ Yaşlı kadının üvey kardeşinin oğlu ile tapu davası Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesinde yaşayan 86 yaşındaki kadın, üvey kardeşinin oğlunun kendisine bakma karşılığında ev ve arsa tapularını üzerine aldığını ve miraslarına el koyduğunu iddia ederek davacı oldu. Emekli olduktan sonra Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesine yerleşen Nesime Demircan, iddiaya göre eşiyle birlikte buradaki arsasında 3 katlı bir ev yaptı. Eşi vefat ettikten sonra yalnız kaldığını belirten Demircan, akrabalarını yanına çağırarak kendisine bakmalarını istedi. İddiaya göre, üvey kardeşinin oğlu H.Ş., evin ikinci katı ve üzerindeki arsanın kendisine verilmesi karşılığında Demircan’a bakacağını söyledi. Bunun üzerine yaşlı kadın notere giderek H.Ş.’ye vekalet verdi. Daha sonra Demircan, H.Ş.’nin eşinden ve annesinden kalan tüm mirasları üzerine aldığını iddia etti. Demircan, yeğeni H.Ş.’nin kendisine ait ev ve arsa tapularını üzerine geçirdiğini ve kendisini zor durumda bıraktığını ileri sürerek dava açtı. H.Ş. ise iddiaları reddederek açıklama yapmak istemedi. “Beni de evden atmaya çalışıyorlar” Nesime Demircan yaptığı açıklamada, “Burada arsamız vardı, emekli maaşlarımızla 3 katlı evimizi yaptık. 2014’te eşim vefat etti, yalnız kaldım. Üvey kardeşimin oğlu, ’sana bakarız’ dedi, geldiler yerleştiler. Ama tam tersi oldu. 3 katlı evimin ve karşı arsanın tapusunu üstüne geçirmiş. Beni de evden atmaya çalışıyorlar. Hiç hatırlamıyorum, elimden tuttu beni bir yerlere götürdü, imza attırdı. Üvey kardeşimin oğlu diye güvendim ama sonra bir baktım ki üstüme hiçbir şey kalmamış, hepsini kendi üstüne geçirmiş” dedi. “Avukat tuttum” Demircan, açıklamasının devamında, “Ona teklif ettim, ’Gel dedim, almışsın bütün katları, anlaşmaya gidelim, mahkemelik olmayalım. Ben 3. katta oturduğum sürece tapuya şerh koydur’ dedim. O ise ’Hayır maaşını isterim, hayır vesayetini isterim’ dedi. Vesayetimi ve maaşımı da almış. Bankada param vardı, hesaba gittiğimde hiçbir şey kalmamıştı. Paramı da hesabına geçirmiş. Çok üzüldüm, avukat tuttum, şimdi avukatım bu işleri yönetiyor” dedi. “Bütün tapulara şerh konuldu” Nesime Demircan’ın üvey yeğeni Caner Şimşekli de halasına destek olmak için yanına geldi. Şimşekli, “Nesime halanın burada 3 katlı evi ve bir arsası var. Üvey yeğeni H.Ş., tüm tapularına el koymuş. Sonra halam durumu fark etmiş. H.Ş. halamı tehdit etmeye başlamış, evden çıkamıyor, çeşmeden su bile alamıyor. Biz davacı olduk, tüm tapulara şerh konuldu, şu anda satış yapamayacak. Mahkemeden haber bekliyoruz, tapu iptal davası açıldı” diye konuştu. Demircan’ın avukatı Müslüm Demirtekin ise, müvekkiline ait taşınmazların usulsüz bir şekilde başkası tarafından devralındığını belirtti. Bu durumla ilgili olarak Tekirdağ Asliye Hukuk Mahkemesi’nde dava açtıklarını ve mahkemenin tedbir kararı verdiğini ifade etti. Ayrıca, ilgili kişi hakkında Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunduklarını da ekledi.