SAĞLIK - 18 Aralık 2024 Çarşamba 12:19

OBB, çölyak hastalarının ömür boyu tedavisine yardımcı oluyor

A
A
A
OBB, çölyak hastalarının ömür boyu tedavisine yardımcı oluyor

Tek tedavisi glütensiz diyet olan çölyak hastalığının gıdaları, Ordu’da Büyükşehir Belediyesi tarafından ücretsiz bir şekilde veriliyor.


Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler’in öncülüğünde sosyal belediyecilik adına nice projeleri hayata geçiren Büyükşehir Belediyesi, çölyak hastalarının hayatını kolaylaştıran glütensiz gıda desteği ile de yüzleri güldürüyor. Hastalığın tek tedavisi glütensiz beslenme diyeti olan vatandaşlar ürünleri piyasada bulmakta zorlanıyor, bulsalar da fiyatı oldukça pahalı olduğu için gıdaları temin edemeyebiliyor. Her alanda olduğu gibi bu alanda da vatandaşların yanında olan Büyükşehir Belediyesi gıda desteği ile çölyak hastalarının ömür boyu tedavisine yardımcı oluyor.



157 vatandaş bu hizmetten yararlanıyor


Ordu’da bu hizmetten 157 vatandaş yararlanırken, içerisinde kek karışımı, un, ekmek karışımı, makarna, kurabiye, pirinç, yulaf ezmesi gibi glütensiz ürünlerin yer aldığı 4 adet koli, her bir hastaya teslim ediliyor. Küçükten büyüğe her yaştan bireyin bulunduğu hastalar aldıkları hizmetten oldukça memnun.



“Ürünlerimiz çok pahalıydı, artık ulaşabileceğiz”


Ömür boyu çölyak hastalığı ile mücadele edecek Demet Yiğit ve Çiçek Gedik de bu hizmetten yararlanıyor. 9 yıldır bu hastalığın içinde olan, böyle bir hizmetin var olduğunu duyan ve Ünye ilçesinde yaşayan Çölyak hastası Demet Yiğit, Ordu Büyükşehir Belediyesi’ne başvuruda bulunarak, ilk glütensiz gıda kolilerini teslim aldı. Ürünlerin oldukça pahalı olduğunu ve temin etmekte zorlandıklarını söyleyen Demet Yiğit, “Bu hizmetin olduğunu yeni öğrendim ve başvuruda bulundum. Ürünlerimiz oldukça pahalıydı. Artık Büyükşehir Belediyesi’nin desteği ile bu gıdalara ulaşabileceğim. Ben bu kadar ürünü alamazdım. Başkanımız Hilmi Güler’e her şey için çok teşekkür ediyorum” dedi.



“3 yıldır bu hizmetten yararlanıyorum, kapımıza kadar getiriyorlar”


Kabataş ilçesinde yaşayan ve yıllardır çölyak hastalığı ile yaşayan Çiçek Gedik isimli kadın, 3 yıldan bu yana bu hizmetten yararlanıyor. Hizmetten memnun olduğunu ifade eden Gedik, “Hastalığımın teşhisinden sonra Ordu Büyükşehir Belediyesi’nin böyle bir hizmeti olduğunu duydum ve 3 yıldır bu hizmetten yararlanıyorum. Allah razı olsun kapıma kadar gıdalarımı getiriyorlar. Benim gibi hastalar çok ve ürünlerimiz gerçekten çok pahalı. Her yerde bu gıdalar bulunmuyor. Özellikle ilçemizde hiç satılmıyor. Allah başkanımızdan razı olsun, başımızdan eksik etmesin” diye konuştu.


Ordu’da bulunan belirli kriterlere sahip olan çölyak hastaları, Ordu Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler ve Muhtarlık İşleri Dairesi Başkanlığı’na başvuruda bulunarak bu hizmetten yararlanabilecek.



OBB, çölyak hastalarının ömür boyu tedavisine yardımcı oluyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul “Çocuklar ahlaki değerleri, rol modelle öğreniyor” Prof. Dr. T. Gül Şendil, ahlakın bebeklik döneminden başlayarak yetişkin yıllarına kadar devam eden bir öğrenme sürecinde kazanıldığını söyledi. Ebeveyn ve çevrenin, çocukların ahlak gelişiminde kritik bir rol oynadığını ifade eden Şendil, “Çocuklar önce ailelerinde daha sonra ise içinde bulundukları çevrede önemli buldukları kişileri rol model alarak ahlaki değerleri öğrenirler. Çocuklar sözlerden ziyade gözledikleri davranışları model alırlar” dedi. İstanbul Atlas Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Psikoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. T. Gül Şendil, çocuklarda ahlak gelişiminin önemi ve ahlak gelişiminde ebeveyn ve çevrenin rolünü değerlendirdi. Ahlakın insanın içsel pusulası olup, doğruyu, yanlışı, iyiyi, kötüyü ayırt etmesini sağlayan, ilke, kural ve değerler bütünü olduğunu belirten Şendil, “Ahlaki gelişim sadece çocukların kişisel gelişimi için değil, toplumsal düzen ve huzur için de büyük önem taşır” dedi. Erken dönemde kazanılan değerler ilerideki yılları etkiliyor Erken çocukluk dönemindeki ahlaki değerlerin önemine işaret eden Şendil, “Bu alandaki araştırmalar, özellikle 0-6 yaş döneminde ebeveyn çocuk ilişkilerinin, empati ve iş birliği gibi değerlerin gelişimi açısından kritik olduğunu ortaya koyar. Erken dönemde kazanılan ahlaki değerler, ileriki yaşlarda sosyal ve akademik başarıyı da etkiler” diye konuştu. Ahlaki gelişim, sürekli bir süreçtir Ahlakın bebeklik döneminden başlayarak yetişkin yıllarına kadar devam eden bir öğrenme sürecinde kazanıldığını kaydeden Şendil, şunları söyledi: “Ahlaki gelişimi açıklayan kuramcılardan olan Kohlberg, ahlak gelişimini gelenek öncesi, geleneksel ve gelenek ötesi olmak üzere üç dönemde ele alarak incelemiştir. Gelenek öncesi dönemde 4-9 yaş aralığındaki çocuklar ahlaki değerlere sadece yetişkinlerin cezasından kaçınmak ya da onların onayını almak için uyarlar. Geleneksel dönemde 10-18 yaşlarında kişiler artık toplumsal yaşamın gereği olarak kuralların ve kanunların gerekli olduğu inancına ulaşırlar. Yetişkinliği içeren gelenek ötesi dönemde ise evrensel değerler ön plana geçer. Dolayısıyla toplumsal kural ve kanunların insanlar tarafından yapıldığı ve insanlık için daha uygun hale getirilebileceği anlayışı hakim olur Görüldüğü gibi ahlaki gelişim sürekli bir süreçtir ve çocuklar yaşları ilerledikçe ve deneyim kazandıkça ahlaki algıları da değişebilir.” Ahlak gelişiminde rol model etkili oluyor Ebeveyn ve çevrenin, çocukların ahlak gelişiminde kritik bir rol oynadığını ifade eden Şendil, “Çocuklar önce ailelerinde daha sonra ise içinde bulundukları çevrede önemli buldukları kişileri rol model alarak ahlaki değerleri öğrenirler. Bilindiği gibi çocuklar sözlerden ziyade gözledikleri davranışları model alırlar. Bu nedenle yetişkinler, yaptıkları davranışlarla çocuklara model oldukları bilinciyla davranmalıdır” dedi. Uygun sınırlar ve kurallar konulmalı Ailelerin çocukların ahlaki gelişimine olumlu katkı sağlamak için başka yöntemler olduğunu da kaydeden Prof. Dr. T. Gül Şendil, “Ailelerin çocuklarıyla sağlıklı iletişim kurmaları, yanlış ya da istenmeyen davranışları konusunda açıklamalar yaparak onlara yön verecek uygun sınırlar ve kurallar koyması da bu yöntemler arasında sayılabilir” dedi. Duygusal destek verilmeli Ailelerin çocuklarına duygusal destek vermelerinin de önemli olduğunu belirten Şendil, “Çocukların sağlıklı sosyal etkileşimler içinde olmalarını sağlamaları ve son olarak ahlaki değerlerin kazanımını sağlayacak eğitim ve aktivitelere yönlendirmeleri önemlidir” diye konuştu. Tüm bu çabalar vicdan gelişimine katkı sağlar Tüm bu çabaların çocukta, ahlaki duygu, düşünce ve davranışın entegrasyonunu içeren, doğru ve yanlış standartlarının iç düzenlemesi olarak tanımlanan vicdan gelişimine katkıda bulunduğunu belirten Prof. Dr. T. Gül Şendil, “Toplum olarak geleceğimizi garanti altına almak için ahlaklı bir nesil yetiştirmek için gayret göstermeli, ahlaki eğitime önem vermeliyiz” dedi.
Bursa İstihdam ve kariyer merkezi 2 bin 850 kişiyi iş sahibi yaptı İnegöl Belediyesi İstihdam ve Kariyer Merkezi, kurulduğu 2018 yılından bu yana kadar 2 bin 850 vatandaşı iş sahibi yaptı. Aynı şekilde yüzlerce firma da merkezin havuzundan eleman ihtiyacını karşıladı. İnegöl Belediyesi’nde iş arayan vatandaşlar ve işverenleri buluşturabilmek adına kurulan İstihdam ve Kariyer Merkezi, doğru işe doğru insan kaynağı anlayışıyla çalışmalarını sürdürüyor. İstihdam ve Kariyer Merkezi iş arayan vatandaşların umudu olurken, personel arayan firmalar için de iyi bir rehber konumunda. Kuruluşundan bu yana binlerce kişiye iş kapısı açan merkez, bugüne kadar 2 bin 850 kişinin iş sahibi olmasına aracılık etti. Doğru işe doğru insan kaynağı İstihdam ve Kariyer Merkezi çalışmalarına ilişkin açıklama yapan Belediye Başkanı Alper Taban, İnegöl’ün nüfusuyla ve ekonomisiyle ciddi kazançların sağlandığı bereketli topraklar olduğuna dikkat çekti. Üretim gücü yüksek bir sanayi şehri olmasına rağmen yaşanan sirkülasyon nedeniyle sürekli iş arayan kişiler ve personel arayan firmalar olduğunu hatırlatan Taban, “Aslında istihdam denildiği zaman eksi istihdamdan bahsedebileceğimiz bir yer İnegöl. Sadece kişilerin meslekleri ve yeteneklerine göre iş bulma pozisyonları noktasında iş bulma konusunda sıkıntılar yaşandığını görüyoruz. Bu nedenle belediyemiz bünyesinde bir İstihdam ve Kariyer Merkezi oluşturduk. Burada amacımız kişilerin verilerini toplayarak doğru işe doğru kişiyi yönlendirmek ve bu süreçte hem iş arayan vatandaşlarımıza hem de işverene yardımcı olmaktı. Geldiğimiz noktada ne kadar doğru bir iş yaptığımızı da görmüş olduk. İstihdam ve Kariyer Merkezimiz geride kalan sürede 2 bin 850 vatandaşımıza iş imkanı sağladı” dedi. Firmalar için en iyi rehber İstihdam ve Kariyer Merkezinin personel arayan firmalar için de kullanışlı bir rehber olduğuna vurgu yapan Başkan Taban, “Arkadaşlarımız firmalarımızı ziyaret ederek merkez hakkında bilgi veriyor. Bu sayede firmalarımız personel açığı olduğunda İstihdam Merkezine bilgi verip orada kayıtlı bulunan kişilerden aradıkları özellikte personel varsa hemen yönlendirme yapılıyor. İstihdam Merkezindeki arkadaşlarımız burada aracı pozisyonunda yerini alıyor. Ben bu noktada bizlerle iş birliği yaparak şehrimizin ve ülkemizin istihdamına katkı sağlayan firmalarımıza da teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Erzurum EŞT’nin ‘Diriliş’i tam not aldı İbrahim Erkal Dadaş Kültür Merkezi’nde Erzurum Şehir Tiyatrosu (EŞT) tarafından sahnelenen ‘15 Temmuz Diriliş’ adlı oyun izleyicilerden tam not aldı. Usta yönetmen Semih Yetimoğlu yönetimindeki Erzurum Şehir Tiyatrosu (EŞT) ‘15 Temmuz Diriliş’ adlı oyununu İbrahim Erkal Dadaş Kültür merkezinde sahneledi. Sanat, kültür ve spor dostu Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen’in destekleri, Kültür ve Turizm Bakanlığı, İl Kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Yer’in katkılarıyla hazırlanan oyun izleyiciden tam not aldı. 15 Temmuz darbe girişiminde yaşanan olayları konu edinen ve gerçek görüntülerin kullanıldığı oyunun yazarlığını Gülçin Mete ve Semih Yetimoğlu yaptı. Oyunun yönetmenliğini Semih Yetimoğlu, sanat yönetmenliğini Ercan Seval, sahne amirliğini Ahmet Ayık üstlendi. İbrahim Erkal Dadaş Kültür Merkezinde sahnelenen ’15 Temmuz Diriliş adlı oyunda’ Gazeteci -Yazar Nedim Şener de 15 Temmuz hakkında bilgilendirme yaptı. Tecrübeli gazeteci Nedim Şener oyunu izlemek için geldiği Erzurum’da Beğenilerini ifade ederek teşekkür etti ve kitaplarını hediye etti. Demokrasi zaferi ve birlik beraberlik vurgusu Erzurum Şehir Tiyatrosu (EŞT) Sanat Yönetmeni ve usta tiyatrocu Semih Yetimoğlu, 15 Temmuz hain darbe girişimi ve bunun karşısında kazanılan demokrasi zaferini etkili bir biçimde anlatmak, Milli birlik ve beraberlik duygusunu güçlendirmek, demokrasi bilincini Vurgulamak adına sahneye çıktıklarını belirterek, “Bu güzel ülkemizin dini, sosyal ve siyasi gündemi ile ilgili farkındalıkları artırmak ve demokrasinin korunmasında kendi sorumluluğumuzun farkına varmak, Şehitlerimize ve 15 Temmuz şehitlerine karşı vefa duygularını, milli ve manevi duyguları güçlendirmek, Vatan ve millet sevgisinin önemini, İnsanımıza biz birlikte güçlüyüz mesajıyla oyunumuz final yapmaktadır. Toplumsal hafızayı canlı tutmak amacıyla, tiyatro sanatının anlatım imkanlarından yararlanarak “ 15 Temmuz Dünyanın demokrasi imtihanı” sloganıyla hafızalara girmek. Şehitlerimize vefa duygusunu güçlendirmek, vatan sevgisini aşılamak, bizi biz eden toplumsal değerlerimizin farkındalığını anlatmaktır amacımız” diye konuştu.