KÜLTÜR SANAT - 26 Eylül 2024 Perşembe 14:36

Basra Körfezi’ne uzanan büyük demir yolu projesi Vali Çelik’in kitabında anlatıldı

A
A
A
Basra Körfezi’ne uzanan büyük demir yolu projesi Vali Çelik’in kitabında anlatıldı

Niğde Valisi-Yazar Dr. Cahit Çelik’in Osmanlı Cihan Devleti’nin Akdeniz’den Basra Körfezi’ne uzanan büyük demir yolu projesinin tarihi arka planını ve stratejik önemini detaylı şekilde kaleme aldığı "Osmanlı’nın İlk Demiryolu Projesi: Samandağ-Basra Demiryolu" kitabı çıktı.


Niğde Valisi-Yazar Dr. Cahit Çelik’in kaleme aldığı "Osmanlı’nın İlk Demiryolu Projesi: Samandağ-Basra Demiryolu" isimli kitap çıktı. Osmanlı Cihan Devleti ve İngiliz arşiv kaynaklarının tarandığı, projenin detaylarının gravür çizimlerle okuyucuya anlatıldığı kitapta, Türkiye, Irak, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin imzası ile gerçekleştirilmesi planlanan Kalkınma Yolu Projesi’nin Osmanlı Cihan Devleti’nin de gündeminde olduğu görüldü. 1830’lu yılların başında ortaya çıkan ve 19. yüzyılın sonuna kadar savunucuları tarafından uygulanması için çaba sarf edilen projenin günümüzdeki Kalkınma Yolu Projesi ile aynı hedefi taşıdığını söyleyen Dr. Cahit Çelik, Türkiye’nin gündeminde olan Kalkınma Yolu Projesi’nin Osmanlı döneminde planlanan ve düşünülen bir proje olduğunu, hayata geçmesinin ise bölge açısından önem arz ettiğini ifade etti.



Süveyş Kanalı’ndan daha kısa olduğu için gündemden düşmeyen güzergah


Basra Körfezi’ni Avrupa’ya bağlayacak Samandağ - Basra Demiryolu Projesi, Osmanlı ve Birleşik Krallık politikaları, bölgenin jeopolitik önemi ve tarihte yarım kalan projenin detaylarını yeni çıkan kitabında anlatan Dr. Cahit Çelik şunları söyledi:


"Hatay Samandağ’da görev yaptığım dönemde oranın tarihine ilgi duymuştum ve bu kapsamda da Samandağ’la ilgili çalışmalarım olmuştu. Tarihi kaynaklara baktım ve bir İngiliz generalinin kitabına denk geldim. 1830 yılında bölgeye gelen İngiliz asker, İngiliz sömürgesi Hindistan’la en rahat şekilde nasıl irtibat sağlanacağı çerçevesinde inceleme yapıyor. O dönem Süveyş Kanalı açık değil ve yaklaşık 600 sayfalık bir rapor hazırlıyor. Chesney, Süveyş Kanalı’nı tercih etmiyor çünkü o dönemde Mehmet Ali Paşa, Mısır’da ve Fransızlara çok yakın bir de Süveyş Kanalı güzergahı Samandağ - Basra güzergahından 600 mil daha daha uzun dolayısı ile Hindistan’la İngiltere’nin bağlantısını sağlayan en kısa güzergahın antik liman kenti olan Samandağ ile Bafra’yla yapacak olan bir bağlantı olduğunu düşünüyor. Bu raporu hem İngiltere Kralı’na hem de Osmanlı Sultanına sunuyor."


Osmanlı arşiv kaynaklarında bulduğu projenin çevirisini yapan Dr. Cahit Çelik, Osmanlı Cihan Devleti projeyi ihale ettiğini ancak fon sıkıntıları nedeniyle yarım kaldığını söylerken Süveyş Kanalı’nın açılması nedeniyle güzergahın önemini hiç bir zaman yitirmediğinin yeniden gündeme gelen Kalkınma Yolu Projesi ile bir kez daha görüldüğünü ifade etti.


Çelik, "1910 yılında aslında proje sürekli gündemde kalıyor ancak Bağdat demiryolu hattı açılınca proje artık akamete uğramış oluyor. Ama günümüzdeki Kalkınma Yolu Projesi’ne baktığımız zaman aslında ikisinin de aynı hedefi taşıdığını görüyoruz çünkü Kalkınma Yolu projesinde de Basra’dan gelen malların çok daha rahat bir şekilde Anadolu üzerinden Avrupa’ya taşınması söz konusu. Bugün devlet büyüklerimizin Kalkınma Yolu Projesi çerçevesi itibari ile aslında Osmanlı döneminde planlanan ve düşünülen proje, hem bölge hem de ülkemiz açısından çok önem taşıyan bir proje" diye konuştu.



Basra Körfezi’ne uzanan büyük demir yolu projesi Vali Çelik’in kitabında anlatıldı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Iğdır Iğdır’da hava kirliliği alarm veriyor Hava kirliliği oranının hem yaz hem de kış mevsiminde ulusal sınır değerlerinin üzerinde olduğu Iğdır’da hava kirliliği alarm vermeye devam ediyor. Hava kirliliğinde Avrupa’da birinci sırada yer alan Iğdır’da kış ayı ile birlikte artan hava kirliliği yeniden alarm veriyor. Iğdır’da hava kirliliğinde coğrafi konum, rüzgâr erozyonu, Ermenistan’daki Metzamor Nükleer Santrali, kalitesiz kömür tüketimi, egzoz salınımları kirliliğin başlıca sebepleri arasında yer alıyor. Ayrıca Iğdır’da ölümlerin başında yine kirli hava yer alıyor. Iğdırlı vatandaşlar şehir genelinde doğal gazın yaygınlaştırılmasını istiyor. Bazı vatandaşlar da hava kirliliğine neden olan kişilere para cezası, yeri geldiğinde hapis cezası verilmesini istiyor. Iğdır’da alınan verilere göre ölçülen parametrelerden PM10 (Partikül madde) değerlerinin hem yaz mevsiminde hem de kış mevsiminde ulusal sınır değerlerin üzerinde olduğu ortaya çıktı. Dünyada meme kanseri ile hava kirliliği arasındaki ilişkiye işaret eden bilim adamları araştırmaların sayısının giderek arttığına dikkat çekti. Iğdır’da esnaf olan Ekrem Eray şehirde zehirli bir hava soluduklarını belirterek, “Iğdır’da hava kirliliği sorununu biz Iğdırlılar hepimiz yaşıyoruz. Zaten son yıllarda da hastalıklar özellikle kanser çok arttı. Sobalarda çıkan kömür dumanlarına bir çözüm bulunmalı ki bu sorun bitsin.” dedi. Şehirdeki sis bulutları dron ile görüntülendi .