GÜNDEM - 30 Eylül 2024 Pazartesi 16:14

Muğla Büyükşehir, 100 Yaş Evlerinin sayısını arttırıyor

A
A
A
Muğla Büyükşehir, 100 Yaş Evlerinin sayısını arttırıyor

1 Ekim Dünya Yaşlılar Günü dolayısıyla Nilüfer Caner 100 Yaş Evi üyeleri için düzenlenen etkinlikte konuşan Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, 100 yaş evlerinin sayısını arttıracaklarını açıkladı.


Muğla Büyükşehir Belediyesi, 1 Ekim Dünya Yaşlılar Günü’nü anlamlı bir etkinlikle kutladı. Nilüfer Caner 100 Yaş Evi üyeleri için düzenlenen kahvaltıda bir araya gelen yaşlılar, keyifli anlar yaşadı.


Ana amacı 60 yaş üstü vatandaşların sosyal hayata daha aktif katılımını sağlamayı hedefleyen 100 Yaş Evinde üyeler değişik etkinlikler gerçekleştiriyor. 100 Yaş Evi’nde; sohbet, televizyon, okuma, oyun, dinlenme ve teknoloji odasının yanı sıra resim, ahşap, boyama, mozaik gibi hobi çalışmaları yapılıyor. Hafta içi her gün hizmet veren 100 Yaş Evi’nde sağlık personeli tarafından belirli günlerde üyelerin kan şekeri ve tansiyon ölçümleri de yapılıyor.


Küçük: 100 Yaş Evleri bizim rahat ettiğimiz yerler


100 yaş evi üyelerinden Rabia Küçük “Her yaşın bir güzelliği var. Bu 100 yaş evinin bize sağladığı imkanlar için çok teşekkür ederim” derken, 100 yaş evindeki bilgisayardan faydalanarak açık öğretim mezunu olduğunu belirten Fevzi Besli, “Halk müziği çalışmaları var, atölye çalışmaları var, yazlık sinema etkinlikleri var. Bilgisayarlardan yararlanabiliyoruz, bilgisayardan ben özellikle yararlandım. Açık öğretimi bitirdim oradan, uzaktan eğitim ile. Son derece memnunuz” dedi.


Başkan Aras: 100 Yaş Evlerinin sayısını arttıracağız


Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Muğla Büyükşehir Belediye Başkana Ahmet Aras, Muğla’da 100 yaş evlerinin sayısını artıracaklarını belirterek, “Bundan sonraki ilk iki adımımız Dalaman ve Kavaklıdere’de de 100 yaş evi açmak olacak. Birlikte olalım, dayanışalım, beraber olalım. İlçe belediyelerimiz, Büyükşehir Belediyesi, hükümetimiz, devletimiz, valimiz hep birlikte çalışalım. Sizlerle birlikte olmak bize yeni ufuklar da açıyor. Sizlerin tecrübeleri, deneyimleri çok önemli. Zaten başarı böyle geliyor. Sizlerin tecrübesi ve deneyimi ile gençliğin dinamizmi ile bunları birleştirirsek başarı sağlayabiliriz ancak. ” dedi.



Muğla Büyükşehir, 100 Yaş Evlerinin sayısını arttırıyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara TBMM Başkanı Kurtulmuş: Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Numan Kurtulmuş, "Parlamentoda bulunan siyasi partilerimizin tamamı anayasa konusunda; ya parti programlarında ya seçim beyannamelerinde bu zorunluluğu dile getirmiş vaziyettedir” dedi. Kurtulmuş, 28’nci Dönem 2. Yasama yılını değerlendirdi. Kurtulmuş, 28. Yasama döneminde iki bin 442 kanun teklifi verildiğini hatırlatarak, “Halihazırda Genel Kurul gündeminde 76, komisyonlarda ise 2 bin 153 kanun teklifi bulunmaktadır. Yine bu yasama dönemi içerisinde 4 kanun teklifi, Cumhurbaşkanı tarafından TBMM’ye sunulmuştur. 28’nci Yasama Dönemi’nde, toplam 73 kanun kabul edilmiş, 54 TBMM Başkanlığı kararı alınmıştır. 28’nci Yasama Döneminde, Genel kurul ve komisyonlarda 468 birleşim gerçekleştirilmiş. Toplam bin 512 saat 49 dakika toplantı yapılmış ve bu çerçevede 55 bin 459 sayfa tutanak tutulmuştur” ifadelerini kullandı. Kurtulmuş, Genel Kurul yaralayıcı sözlerin ve kavga görüntülerinin çıkmasından ötürü rahatsızlığını ifade ederek, “Bu anlamda bu görüntülerin TBMM’ye, Türkiye siyasetine yakışmadığının bir kere daha altını çizmek isterim. Bütün milletvekili arkadaşlarımızı, bu konuda daha hassas davranmaya davet ediyorum. Ayrıca hemen dönemin başında; parti gruplarına yapacağım ziyaretlerde de dile getireceğim konulardan birisi de budur” diye konuştu. Kurtulmuş Anayasa konusunda şöyle konuştu: “Yeni bir Anayasa TBMM’nin ödevlerinden biridir. Sivil, demokrat, katılımcı, güçler ayrılığı prensibini bütünüyle benimsemiş, Türkiye’nin gerçeklerine uygun ve milletimizin ihtiyaçlarını karşılayacak bir Anayasa çalışmasının yapılması zorunludur. Bildiğiniz gibi geçtiğimiz yasama yılında, bu konuyla ilgili olarak bütün siyasi partilerle temaslarımızı sürdürdük. O günkü şartlar içerisinde kategorik olarak hiçbir siyasi parti, kapıyı kapatmadı. Zaten görüşmelerine başlamadan evvel parlamentoda grubu bulunan ya da temsil edilen bütün siyasi partilerin, parti metinlerini inceledik. Hepsinde ya, ’Yeni anayasa’ tabiri ya da, ’Anayasanın köklü bir değişiklik yapılması talebi yer alıyor. Dolayısıyla parlamentoda bulunan siyasi partilerimizin tamamı anayasa konusunda; ya parti programlarında ya seçim beyannamelerinde bu zorunluluğu dile getirmiş vaziyettedir. Dolayısıyla bundan sonra da, bu zemini gerçekten demokratik üslup içerisinde tartışmaya açık tutulması ve bu müzakerelerin gerçekleştirilmesi için üzerime düşen sorumluluğu yerine getirmeye gayret edeceğim.” Kurtulmuş, Anayasa’nın içeriğine ilişkin görüş beyan edilmediğini hatırlatarak, “Sadece yönteme ilişkin ve tüm partilerin katıldığı, katılımcı ve bütün Türkiye’yi kapsayan, kuşatıcı bir anayasanın yapılması gerektiğinin üzerinde durduk. Bu çerçevede ilk 4 madde konusunda, parlamentomuzda temsil edilen partilerimizin hemen hemen tamamına yakınının herhangi bir iddiasının, teklifinin ya da bir sorununun olmadığını görüyoruz. Bundan dolayı ilk 4 madde hakkında yapılacak herhangi bir tartışmanın, sadece lüzumsuz gerilimlere ve zaman kaybına neden olacağını ifade etmek isterim. Dolayısıyla, Anayasa tartışmalarının şeffaf bir zemin içerisinde yapılması herhalde en hayati hususlardan birisidir. Ayrıca Parlamentoda grubu bulunan ve temsilcileri bulunan partilerin görüşlerinin alınması ve bu sürecin açık bir şekilde yürütülmesinin yanında üniversitelerin, hukuk camiasının, sivil toplum kuruluşlarının görüşü olan bütün kesimlerin, ’Biz de bu konudaki teklife sahibiz’ diyen bütün kesimlerin görüşlerinin alınacağı, süre biraz uzun olabilir ancak bu tartışmaları olgunlaştırılacağı bir dönemin yürütülmesini TBMM Başkanlığı olarak kendi yükümüz sayıyoruz” şeklinde konuştu. Rusya ziyaretinde Türkiye’nin BRICS başvurusunun da gündeme geldiğini söyleyen Kurtulmuş, “Türkiye’nin de böyle bir platformun içerisinde olmasına müspet baktıklarını gördük. Ancak tabii BRICS, dünyada şu anda var olan ve yıllardır devam eden oluşumlar gibi, netleşmiş, kesinleşmiş bir oluşum olmadığı aşikardır. Henüz bir platform şeklindedir, öyle görmek lazım. Gelişme potansiyeli olan, ekonomileri ve nüfusları itibariyle dünyanın önemli bölgelerinde bulunan güç merkezleri özelliğine kavuşmak üzere olan bazı ülkeleri temsil ediyor. Bunun nasıl gelişeceğini ve ilerleyeceğini biz de zaman içerisinde göreceğiz. Ama Türkiye’nin çok taraflı diplomasinin bir gereği olarak, bugün bile aynı anda birden fazla yerle ilişkisini sürdürebilen bir ülkedir. Türkiye’nin bütün bu ilişkileri sürdürürken tekrar söylüyorum; Türkiye, ne doğunun ne batının ne kuzeyin ne güneyin paraleline ya da peykine düşecek bir ülke değildir” İsrail’in Lübnan’a gerçekleştirdiği saldırıda hayatını kaybeden Nasrallah ile ilgili sosyal medya paylaşımına ilişkin olarak Kurtulmuş, “Bu açıklamayı kendi inisiyatifim dahilinde yaptım. Şunu söyleyeyim; İsrail’in bu tavrı karşısında herkesin şunu görmesi lazım. İsrail bu Filistinlidir, Arap’tır, Acem’dir, Türk’tür, Sünni’dir, Şii’dir. Hatta ve hatta bu Hristiyan’dır, Dürzi’dir diye ayırt etmiyor. İsrail bu bölge halklarının tamamına karşı bir savaş yürütüyor. Keşke bu meczup tavrı bıraksalar, bundan memnun oluruz. Ama herkese karşı ve bir devlet adabı içerisinde, devlet anlayışı içerisinde davranmıyor. Terör örgütü gibi davranıyor" şeklinde konuştu. Can Atalay konusunda Kurtulmuş, “Hukuken meselenin bundan sonraki kısmı hukuki süreçlerle ilgilidir. Sonuç almak bakımından Meclis’in bu aşamada yapabileceği bir şey yoktur" ifadelerini kullandı.