GÜNDEM - 17 Aralık 2024 Salı 15:18

MSKÜ ve Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı arasında denetimli serbestlik iş birliği protokolü imzalandı

A
A
A
MSKÜ ve Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı arasında denetimli serbestlik iş birliği protokolü imzalandı

Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi (MSKÜ) ile Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı arasında, denetimli serbestlik tedbiri uygulanan yükümlülerin kişisel gelişimlerine katkı sağlamak ve suç işlemelerinin önüne geçmek amacıyla iş birliği protokolü imzalandı.



Protokol, MSKÜ Rektörlüğü’nde düzenlenen törenle, MSKÜ Rektörü Prof. Dr. Turhan Kaçar ile Muğla Cumhuriyet Başsavcısı Oğuzhan Dönmez tarafından imza altına alındı. Protokol kapsamında, denetimli serbestlik tedbiri altındaki yükümlüler ve eski hükümlülerin, kişisel gelişimlerini destekleyerek yeniden topluma kazandırılmaları hedefleniyor. Bu doğrultuda, yükümlülerin iyileştirme faaliyetlerinden yararlanması, bağımlılıkla mücadele edilmesi ve denetimli serbestlik personeline yönelik destekleyici geliştirme programlarının hazırlanıp yürütülmesi planlanıyor.



Protokol ile denetimli serbestlik sisteminin etkin bir şekilde uygulanması ve toplumsal farkındalık oluşturulması amaçlanıyor. Ayrıca, üniversite ile adli kurumlar arasındaki iş birliği güçlendirilerek daha geniş kapsamlı sosyal projelerin hayata geçirilmesi planlanıyor.



İmza töreninde konuşan MSKÜ Rektörü Prof. Dr. Turhan Kaçar ve Cumhuriyet Başsavcısı Oğuzhan Dönmez, bu protokolün Muğla için önemli bir adım olduğunu ve iş birliğiyle olumlu sonuçlar elde edileceğine inandıklarını belirtti.



MSKÜ ve Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı arasında denetimli serbestlik iş birliği protokolü imzalandı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Edirne Bulgaristan 7 Leva dezenfeksiyon ücreti alınmaya başladı Bulgaristan, kara sınır kapılarında dezenfeksiyon ücretini yeniden uygulamaya koydu. Kapıkule, Hamzabeyli ve Dereköy sınır kapılarında çıkış yapan araçlardan 7 Leva dezenfeksiyon ücreti alınmaya başlandı. Dezenfeksiyon ücreti, daha önce büyükbaş hayvanlarda görülen mavi dil hastalığı nedeniyle uygulanmaya başlanmıştı. Hastalığın kontrol altına alınmasıyla birlikte ücret kaldırılmıştı. Bulgaristan hükümeti, salgın riskine karşı dezenfeksiyon önlemlerini artırma kararı aldı. Bulgaristan hükümeti, 14 Mart 2023’te kaldırdığı dezenfeksiyon ücretini 16 Aralık 2024 itibariyle yeniden uygulamaya başladı. Kapıkule, Hamzabeyli ve Dereköy sınır kapılarında çıkış yapan araçlardan 7 Leva dezenfeksiyon ücreti alınmaya başlandı. Bu uygulama, Bulgaristan’a geçiş yapan araçların uzun kuyruklar oluşturmasına sebep oldu. 1 Ocak 2025 te resmi olarak Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkesi olan Bulgaristan kara sınır kapılarında altın göl olarak bilinen ve dezenfeksiyon ücreti olarak adlandırılan uygulamasını 16 Aralık 2024 Pazartesi gününden itibaren yeniden başlattı. Buna göre Bulgaristan’a Türkiye üzerinden Kara sınır kapılarından giriş yapacak her araçtan 7 Leva ücret alacağı öğrenildi. Türkiye de, geçmişte bu uygulamaya karşılık olarak kendi sınır kapılarında benzer bir ücret uygulamış, ancak iki ülkenin taşıyıcı birliklerinin tepkisi üzerine bu uygulama sonlandırılmıştı.
Bursa Bursa’da adliyeyi kana bulayan olayda 6 şüpheli tutuklandı Bursa’da duruşma salonunda 2 sanığın öldürüldüğü, bir jandarma personelinin şehit, diğerinin ise yaralandığı silahlı saldırıyla ilgili 10 kişiden 6’sı tutuklandı, 4 kişi adli kontrol şartıyla serbest kaldı. 23 Eylül 2023 tarihinde merkez Nilüfer ilçesi Odunluk Mahallesi’ndeki bir eğlence mekanında yaşanan tartışma sonrası silahına sarılan Mertcan Akça, garson olarak çalışan Tolga Ergün, Yiğit Selçuk ile güvenlik görevlisi olarak çalışan Efendi Doğan’ı yaraladı. Kurşunların isabet ettiği Tolga Ergün ise felç kalıp bir daha yürüyemedi. Olay sonrası babası Köksal Akça ile Porsche marka otomobille kaçan Mertcan Akça 128 gün sonra sahte kimlikle bir takside yakalandı. Hakim karşısına çıkan genç babasıyla birlikte tutuklandı. Duruşmada öldürüldü 13 Aralık Cuma günü duruşması görülen tutuklu sanık Mertcan Akça ile baba Köksal Akça, Bursa 6. Ağır Ceza Mahkemesine çıkarılırken, mahkemeye gelen müşteki Tolga Ergün’ün babası Kemal Ergün içeri soktuğu silahla Mertcan Akça ile Köksal Akça’yı başından vurdu. Kurşunların isabet ettiği baba-oğul olay yerinde hayatını kaybederken, 2 jandarma personeli ağır yaralandı. Ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılan 26 yaşındaki Uzman Çavuş Nurettin Yaşar kaldırıldığı hastanede 14 Aralık’ta şehit düştü, Uğur Bulut ise hastanede tedavi altına alındı. 6 şüpheli tutuklandı Olay sonrası, Bursa Adalet Sarayı’nda, 6. Ağır Ceza Mahkemesi duruşma salonunda yaşanan silahlı saldırının ardından gözaltına alınan şüpheliler, emniyetteki işlemlerinin ardından, olayın faili Kemal (52) ve oğlu Tolga Ergün (21), iki polis memuru ve bir avukatın da bulunduğu şüpheliler, adliyeye sevk edildi. Bursa Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğince duruşması görülen, Kemal Ergün, “Tasarlayarak kasten öldürme, kasten öldürme, kasten öldürmeye teşebbüs” suçlarından tutuklanarak cezaevine gönderilirken, oğlu Tolga Ergün, M.Ö., M.K, K.U. ve M.Ç ise “Kasten öldürmeye iştirak” suçundan tutuklanmasına karar verildi. E.D., Ş.F., H.K. ve N.A ise “Kasten öldürmeye iştirak ve “Görevi kötüye kullanma” sebebiyle adli kontrol altına alındı. Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan açıklamada soruşturmanın titizlikle sürdüğü aktarılırken, olayın faili ve diğer şüpheliler yoğun güvenlik önlemleri çerçevesinde cezaevine sevk edildi.
Ankara Emine Erdoğan: "Özümüzü güçlendirerek sınırlarımızın ötesine ulaşacağız" Anadoludakiler Projesi Belgesel Lansman Programı’nda konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, proje kapsamında attıkları her adımın, sahip olunan bereket, birikim ve beceri miraslarını ülkemizde ve dünyada hak ettiği seviyeye biraz daha yaklaştıracağını bildirdi.Emine Erdoğan, kendi himayesinde, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca yürütülen "Anadolu’daki Bereket, Birikim ve Beceri" mottosuyla hayata geçirilen "Anadoludakiler" Projesi’nin Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesinde düzenlenen belgesel lansman programına katıldı.Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, haziran ayında Anadolu’nun hikayesini tüm dünyaya anlatmak üzere bir yola çıktıklarını hatırlatarak, bugün, bu anlamlı yolculuğun başka bir durağında bir araya geldiklerini söyledi. Emine Erdoğan, "Toprağıyla, sofrasıyla, zanaatıyla asırlardır sessizce yazılan kültürel tarihimiz, bugün ilk gösterimini gerçekleştireceğimiz belgesel serisi ile görsel bir tanıklığa dönüşecek" dedi.Anadolu’nun insanlık tarihinin en zengin ve en eski arşivi olduğunu vurgulayan Emine Erdoğan, Anadolu coğrafyasının her detayının "tarihi bir belge" niteliğinde olduğunu söyledi. Bölgelerin yöresel özelliklerine değinen Emine Erdoğan, şöyle konuştu:"Mardin’in zanaat dolu taş sokaklarından, Rize’nin yeşil yaylalarına, Ege’nin rüzgarlarından, Ağrı Dağı’nın karlı zirvesine kadar, Anadolu’nun her köşesinde ayrı bir cevher saklıdır. Emekle harmanlanan toprağı, buğdaydan üzüme, zeytinden incire sayısız çeşitlilikteki ürünü, bire bin ölçüde sunar. Toprağın bereketi, mutfakta şifa ve lezzete, sofralarda muhabbete dönüşür. Öyle bir mutfak birikimi düşünün ki Asurluların baharat yoluyla getirdiği tatlardan, Hititlerin arpa ekmeğine kadar uzansın. Selçukluların tandırından Osmanlı’nın kültürleri harmanlayan zengin mutfağına kadar geniş bir mirası içinde taşısın."Emine Erdoğan, bugün yenilen her lokmanın geçmişten geleceğe uzanan bir köprü gibi olduğuna işaret ederek, "Her tarif, isimlerini sayamayacağımız kadar çok sayıdaki kültürün zenginleştirdiği, lezzeti şifayla birleştiren köklü bir birikimin ürünü" dedi.Anadolu’nun zengin kaynaklarına ve bereketli topraklarına derin bir anlam dünyasının da eşlik ettiğini belirten Erdoğan, "Zarafeti ve estetiği hayatın merkezine alan bir anlayışın eseri olarak, bu toprakların insanı, zanaatı ile eşyaya ruh kazandırır. Bugün Kapadokya’nın seramik ustalarının, Mardin’in telkari ustalarının, Erzurum’un oltu taşı ustalarının elleri, asırlar öncesindeki uygarlıkların mirasını yaşatmaktadır. Anadolu insanının tuvali niteliğindeki halı ve kilimlerin her bir düğümü, nesiller boyu aktarılan hikayelerin ve duaların birer ifadesidir" diye konuştu.Emine Erdoğan, şöyle devam etti:"Anadolu’nun bilgelik kitabını satır satır okumak ve dünyaya anlatmak, bizim görevimiz. Toprağımızdaki bereketin, sofralarımızdaki birikimin, kalplerden dökülerek sanata dönüşen el becerilerinin yeniden idrakine varmalıyız. Diğer yandan bu düşüncelerle çıktığımız Anadoludakiler yolculuğunu, sadece kültürel mirası koruma hedefiyle sınırlayamayız. Anadoludakiler Projesi, Türkiye’nin 2023’le başlayan, 2053 ve hatta 2071’i de kapsayan büyük kalkınma hamlelerinin bir parçasıdır. Toplumun her kesimini içine alan, büyük bir dönüşümü yerelden başlatmaktadır. Anadoludakiler, köydeki çiftçinin, kasabadaki esnafın, şehirdeki sanayicinin emeklerini ortak bir hedefte birleştiren ulusal bir seferberliktir. Bu hedef ise coğrafyamızın asırlara dayanan üretim geleneğini dünya pazarlarında hak ettiği yere taşımaktır.""Özümüzü güçlendirerek sınırlarımızın ötesine ulaşacağız"Emine Erdoğan, küresel muadilleri düşünüldüğünde Anadolu’nun ürünlerinin standart belirleyecek kalitede olduğuna dikkati çekerek, "Nitekim tarih boyunca bu toprağın insanı sadece üretmekle kalmamış, lezzetin, kalitenin ve zarafetin ölçüsünü belirlemiştir. Aydın’ın inciri, Çorum’un leblebisi, Gaziantep’in fıstığı, Malatya’nın kayısısı, Safranbolu’nun safranı gibisi başka yerde bulunabilir mi?" dedi.Tiftik yünü, Bursa ipeği, Anzer balının küresel markalar haline gelmesi gerektiğini vurgulayan Emine Erdoğan, "Bunun birinci adımı ise yerel üretimi güçlendirmektir. Tıpkı kökleri sulanan bir ağacın dallarını uzatması gibi biz de özümüzü güçlendirerek sınırlarımızın ötesine ulaşacağız" ifadelerini kullandı."Köylerimizi güçlü bir şekilde yaşatmadan, şehirlerimizi kalkındıramayız"Emine Erdoğan, şehirlerle sınırlandırılmış bir kalkınmanın, hedeflenen başarıya ulaşamayacağının unutulmaması gerektiğine de işaret ederek, "Gerçek bir kalkınma, şehirlerle birlikte, köyleri ve kasabaları da geleceğe taşımakla mümkün olur. Kırsaldaki gençlerimiz, yerel girişimcilerimiz, hayallerini şehre taşımak zorunda kalmadan, kendi topraklarında büyütebilmelidir. Köylerimizi güçlü bir şekilde yaşatmadan, şehirlerimizi kalkındıramayız. Bu çerçevede Anadoludakiler Projemizi, Türkiye’nin milli kalkınma hamlesinin esas bir parçası olarak görüyorum" değerlendirmesini yaptı.Proje kapsamında Anadolu’nun değerlerinin tek tek yeniden keşfedilirken, modern üretim yöntemleri ve yeni pazarlama araçlarıyla tüketiciyle buluşturduğunu anlatan Erdoğan, yerel girişimcilere ve kooperatiflere, kredi ve tanıtım desteğinin yanı sıra özel eğitim imkanlarının da sunulduğunu aktardı.Emine Erdoğan, "İnanıyorum ki proje kapsamında attığımız her adım, sahip olduğumuz bereket, birikim ve beceri miraslarını ülkemizde ve dünyada hak ettiği seviyeye biraz daha yaklaştıracaktır. Tıpkı burada ilk gösterimini yapacağımız belgesel gibi" diye konuştu.Anadoludakiler belgesel serisinin ilk bölümü Karadeniz BölgesiYerel hazineleri tanıtmayı amaçlayan belgesel serisinin bugün gösterimi yapılacak ilk bölümünde Karadeniz Bölgesi’nin ele alınacağını ifade eden Emine Erdoğan, şunları söyledi:"Bereket ürünü olarak ’çay’, birikim ürünü olarak ’Laz böreği’ ve beceri ürünü olarak ’kazaziye’ sanatı anlatılacak. Öncelikle çayın topraktan yetişerek, gönülleri birleştiren manevi bir güce nasıl dönüştüğünü izleyeceğiz. Ardından, Hopa’nın mutfağından çıkan, nesilden nesle aktarılan bir lezzet hazinesi olan Laz böreğinin özel formülüne ve bu formülü yaşatan kadın girişimcilerimizin ilham verici hikayesine kulak vereceğiz. Son olarak, ince işçilikle tel tel emeğin estetiğe dönüştüğü kazaziyenin yapımındaki ustalığı keşfedeceğiz. Bunlar gibi her bölgenin özgün ürünleri ve hikayeleri, haftalık olarak izleyici ile buluşacak."Emine Erdoğan, tarihe önemli bir kayıt düşen Anadoludakiler Belgeseli’ni hayata geçirdikleri için Sanayi ve Teknoloji Bakanlığını, NTV ekibini, Kalkınma Ajanslarını ve Bölge Kalkınma İdarelerini tebrik etti.Programda ilan edilen "Anadoludakiler Tasarım Yarışması’nın hayırlara vesile olmasını dileyen Emine Erdoğan, "Ayrıca, bölge bölge Anadolu’nun kültürel zenginliklerini bir araya getiren özel sergimiz, ocak ayı sonuna kadar Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Millet Kütüphanesi’nde ziyaretçilerini bekliyor olacak. Ankaralı vatandaşlarımız başta olmak üzere, bu değerli mirasa tanıklık etmek isteyen herkesi sergiyi ziyaret etmeye davet ediyorum" ifadelerini kullandı.Emine Erdoğan, başta Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve NTV olmak üzere programda emeği geçenlere şükranlarını sundu.Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ve Doğuş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Şahenk’in de birer konuşma yaptığı programda, Bakan Kacır, Emine Erdoğan’a "81 il 81 koku" koleksiyonundan, "Buram Buram Anadolu" adlı eseri hediye etti. Eserde, cam üfleme şişelerinin içerisinde ülkenin her yöresinden kokular yer alıyor.Program sonunda Anadoludakiler Belgesel serisinin ilk gösterimi gerçekleştirildi.Emine Erdoğan, Anadoludakiler Sergisi’ni ziyaret ettiSanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ile Emine Erdoğan’ı salona gelişinde Ferit Şahenk ile NTV ekibi karşıladı.Emine Erdoğan, programa katılan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Kacır, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş ve Şahenk ile Anadoludakiler sergisini ziyaret etti. Erdoğan, sergide yer alan Anadolu’nun kültürel mirası olan ürünler hakkında Kalkınma Ajansı Başkanı Ahmet Şimşek’ten ve Bakan Kacır’dan bilgi aldı. Anadolu’nun bereket, birikim ve becerilerinin ürünleri olan baharat ve bitkiler, bakırdan işlenmiş ürünler ve dokuma ürünleri başta olmak üzere sergideki tüm ürünleri tek tek inceleyen Erdoğan, bakanlar ve protokol üyeleriyle anı fotoğrafı çektirdi.