GÜNDEM - 08 Temmuz 2024 Pazartesi 10:49

Otomobil hayaliyle başladı, aklına gelen her şeyi üretti

A
A
A

Mersin’de yaşayan, 1960’dan bu yana yaptığı buluşlar nedeniyle çevresi tarafından ’makine kaşifi’ olarak tanınan 85 yaşındaki emekli öğretmen Hayri İnce, otomobil yapma hayaliyle başladığı yolculukta birçok buluşa imza attı. Zamanla istihdama yönelik makineler geliştiren İnce, bunlardan karşılık bulamayınca ihtiyacı olan buluşlar yaptı. Yaptığı ürünlerin birçoğunu halen kullanabilen İnce, yaşı ilerleyince de buluşlarını yeni nesillere örnek teşkil etmesi amacıyla bir okula bağışladı. Buluşlarının bir kısmı bir lisede sergilenen İnce, "Neye ihtiyaç duyarsam onu yapıyorum" dedi.

Toroslar ilçesine bağlı Resul köyünde yaşayan emekli öğretmen Hayri İnce, küçük yaşta babası tarafından çalışması için tamircinin yanına verildi. Burada çalışırken tekniğe olan ilgisini keşfeden İnce, o dönemde kendini geliştirmek ve vakit bulabilmek için öğretmenlik mesleğini tercih etti. Böylelikle hem mesleğini yapabilecek, hem de bir şeyler üretebilecekti. Öğretmenlik mesleğini yıllarca severek yürüten İnce, bu süreçte de yetenekli olduğu teknik konusunda çalışmalara başladı. Hayri İnce’nin otomobil hayaliyle yaklaşık 60 yıl önce kendi imkanlarıyla yaptığı lastik hala duruyor. Üzerinde 1965 yazan torna makinesi ise halen çalışırken, yıllar önce kurduğu yatay asansörü de günümüzde kullanmaya devam ediyor.

Otomobil hayaliyle başladı, aklına gelen her şeyi üretti

İlk etapta ilkel bir kaynak makinesi yaptı

Gerek araca ulaşım, gerekse üretim konusunda sıkıntıların yaşandığı 1960’lı yıllarda basit bir otomobil üretme hayali kuran İnce, bunun için öncelikle ilk etapta ilkel bir kaynak makinesi yaptı. Ardından temin ettiği parçalarla torna makinesi yapan İnce, ardından hayalini kurduğu araca lastik üretmek için işe koyuldu. Yaptığı buluşların ardından araç lastiği üreten İnce, istediği verimi alamasa da lastik üretmeyi başardı. Araç cantı için çalışmalara başladığı sırada kardeşinin ’tek saçma’ tabir edilen saçma mermisi üretimi için makine yapan İnce, kardeşinin, yaptıkları anlaşmaya uymayarak, bulduğu makine ile üretim yaparak tek başına yoluna devam etmesine içerledi. Kardeşinin, ’cüzi olarak nitelendirdiği’ teklifi kabul etmeyen İnce, bunun üzerine istihdama yönelik buluşlar geliştirmeye başladı.

Buluşlarının gençlere yeni bir rota çizmesini umut ediyor

Dönemin şartlarına göre yaptığı ürünler karşılık görmeyen İnce, bunun üzerine ihtiyaç duyduğu şeyleri yaptı. Çamaşır makinesinden piliç kızartma makinesi, araba amortisöründen tek saçma atan tüfek gibi ilginç buluşlara da imza atan İnce, bu süreçte öğrencilerini bilgilendirmek amacıyla da çeşitli buluşlar geliştirdi. Ev yapmak için arsa aldığı Resul köyünde kurduğu yatay asansörün halen aktif olduğu İnce, yaşı ilerleyince bulduğu ürünlerin gelecek nesillere örnek teşkil etmesi amacıyla girişim başlattı. Başvurularının ardından buluşlarını Mersin Tarsus Organize Sanayi Bölgesindeki Özel Şişecam Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi atölyesine bağışlayan İnce, kalan buluşlarının da alınarak okulda öğrencileri teşvik etmesi amacıyla sergilenmesinin gururunu yaşıyor. Yaptığı buluşlardan bugüne kadar maddi olarak hiçbir getiri elde edemeyen İnce, buluşlarının gençlere yeni rota çizmesini umut ediyor.

Otomobil hayaliyle başladı, aklına gelen her şeyi üretti

"Kardeşim 5 yıl boyunca yüzde 30 pay verecekti"

Evinin çatısındaki paslanmaya yüz tutmuş buluşlarının nasıl çalıştığını anlatan emekli öğretmen Hayri İnce, 1960’lı yıllarda başladığı ilk icadından günümüze kadar yaptığı çalışmalardan bahsetti. Basit bir otomobil yapma hayaliyle çıktığı yolculukta öncelikle kaynak makinesi yaptığını, ardından kalıp oluşturarak dış lastik üretmek için tornaya ihtiyaç duyduğunu ifade eden İnce, "Tornayı yapıp araç için dış lastik ürettim. Pek kaliteli olmasa da bunu başarıp iç lastik yapmaya yöneldim" dedi. Bunu planlarken tüfek satışı yapan kardeşinin ’tek saçma imalat makinesi’ teklifini kabul ettiğini dile getiren İnce, "Torna ile bu saçma imalat makinesini yaptım. Kardeşim 5 yıl boyunca yüzde 30 pay verecekti. Makine çalışmaya başladı. bunun üzerine de sana pay vermeyeceğim dedi. O zamanın parasıyla ’150 lira veriyorum sana’ dedi. Ben de kabul etmedim. Aynı makineyi kendim yapmak isteyince de öğretmen olduğum için şikayet etmekle tehdit etti. Kardeşim orda benim yüzde 30’umu verseydi, kesin şu anda mutlaka bir fabrika şekline getirecektim işlerimi" diye konuştu.

"Aklıma ne geldiyse yapıyordum"

Bunun üzerine planının değiştiğini, farklı çalışmalara yöneldiğini aktaran İnce, yaptığı birçok makineden de gelir elde edemediğini kaydetti. Arayışlarını sürdüren İnce, "Sonradan amacım değişti. Baktım ki yaptığım işlerin hiçbirinden para gelmiyor, istihdam amaçlı çalışmalara başladım. Mademki benim bu bilgilerim bana faydalı olmadı, gençlere faydalı olsun diye çalışmalara giriştim. Aklıma ne geldiyse yapıyordum. Neye ihtiyacım olduysa onu yaptım. Yapmış olduğum makineler gençlere örnek teşkil edecek" ifadelerini kullandı. Eşinin ’demire döktüğün bu paraları benim için harcasaydın’ serzenişleriyle sıklıkla karşılaştığını belirten İnce, buna rağmen çok sayıda makine yaptığı ifade etti.

Buldukları arasında 50 mesleğe yakın sembolik çalışmaları olduğunu belirten İnce, yaptığı başvurunun ardından Vali Ali Hamza Pehlivan ve Mersin Tarsus Sanayi Bölgesi Başkanı Sabri Tekli’nin girişimiyle makinelerinin bir kısmını Özel Şişecam Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi atölyesine götürüldüğünü kaydetti. İnce, evinin çatısında kalan makinelerin de götürülmesi için beklediğini ifade etti. Yaptığı makineler için bugüne kadar herhangi bir patent başvurusunda bulunmadığını vurgulayan İnce, şu anda da bir deprem aleti üzerinde çalışmalara başladığını sözlerine ekledi.

Veli Gürgah - Fevzi Demircan

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tekirdağ Doğadaki hayvanlar için koruma çalışmaları devam ediyor TREDAŞ, Dünya Hayvanları Koruma Günü vesilesiyle doğadaki dostlarımızın korunmasının önemine vurgu yaparak, sunulan elektrik hizmetinin yanında, doğa ve çevreyi korumaya yönelik çalışmalarını da sürdürüyor. Enerji hatlarından kaynaklanan tehlikelerin önüne geçmek amacıyla uzun süredir yürütülen projelerin yanı sıra, bu yıl nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan şah kartallarının korunmasına özel destek sağlanıyor. Aynı zamanda, hurda armatür başlıklarını sokak hayvanlarına yönelik mama ve su kabına dönüştüren sosyal sorumluluk projeleri devam ediyor. Trakya Bölgesi’nin elektrik dağıtım hizmetlerinden sorumlu olan ve Edirne, Tekirdağ ve Kırklareli’nde 1,3 milyondan fazla aboneye elektrik dağıtım hizmeti sunan Trakya Elektrik Dağıtım AŞ (TREDAŞ), çevre dostu çözümler geliştirmeye ve hayvanların korunmasına katkıda bulunmaya kararlılıkla devam ediyor. TREDAŞ Genel Müdürü Reşit Bilgili, “Sadece Dünya Hayvanları Koruma Günü gibi farkındalık günlerinde değil, her zaman doğal yaşamın korunmasına yönelik çalışmalar gerçekleştirmeye özen gösteriyoruz” dedi. Şah kartalları ve diğer türler için güvenli bir çevre sağlanıyor TREDAŞ’ın doğa dostu projeleri hız kesmeden devam ederken, bu yıl şah kartallarını da içine alan yeni bir koruma projesi hayata geçirildi. 2021-2024 yılları arasında yapılan yatırımlarla kuşlar için güvenli enerji hatları oluşturulurken, kuşkonmaz montajı, iletken ve izolatör izolasyonları gibi pek çok önlem alındı. Bilgili, “Şu ana kadar 800’ün üzerinde leylek yuvası inşa ettik. Bu yuvaların devamlılığının sağlanması için bakım ve onarım çalışmaları gerçekleştiriyoruz. Saha çalışmalarımızı gerçekleştirirken, kuşların neslinin devamı için kuşların üreme dönemlerinde herhangi bir çalışma yapmamaya özen gösteriyoruz. 2016 yılından bu yana ’Kuş Koruma Planı’ ile göçmen kuşların yanı sıra nesli tükenme tehlikesi altında bulunan türlerin korunmasına da destek oluyoruz, Doğa ve Kültür Derneği (DOKU) ile iş birliği yaparak nesli tükenmekte olan şah kartalları için izolasyon çalışmalarına başladık” diyerek sözlerine devam etti. Hurda armatürler patili dostlar için mama kaplarına dönüşüyor TREDAŞ’ın sokak hayvanları için başlattığı "Enerjimiz Küçük Dostlarımız İçin" projesi de büyümeye devam ediyor. Şirketin kullanım ömrünü tamamlamış armatürleri geri dönüştürerek hayvanlara mama ve su kabı olarak kazandırdığı proje, çalışanların aktif katılımıyla büyüyor. Bilgili, "Trakya’nın farklı bölgelerinde 400’ü aşkın mama ve su kabı yerleştirdik. Çevreye duyarlı yaklaşımımızla, bu projeleri daha da ileriye taşımayı hedefliyoruz" diye belirtti.
İstanbul Lavanta: Sağlık ve güzelliğin doğal ilacı Lavanta; aromaterapi, kozmetik, geleneksel tıp ve gıda endüstrisi gibi birçok alanda kullanılan bir bitki olarak dikkat çekiyor. Prof. Dr. Aysun Bay, lavantanın sağlık ve güzellik üzerindeki faydaları hakkında önemli bilgiler paylaştı. Prof. Dr. Bay, lavantanın kimyasal yapısına vurgu yaparak, "Lavanta, linalool ve linalil asetat gibi uçucu yağ bileşenleri sayesinde güçlü antioksidan, anti-enflamatuar ve antimikrobiyal özellikler taşımaktadır. Bu bileşenler, lavantanın fiziksel ve ruhsal sağlığa katkısında önemli rol oynamaktadır" dedi. Lavantanın sağlık üzerindeki etkileri Lavanta, stres, anksiyete ve uyku problemleri üzerindeki olumlu etkileriyle biliniyor. Prof. Dr. Bay, lavantanın rahatlatıcı etkisini şu şekilde ifade etti: "Rahatlatıcı ve sakinleştirici Etki: Lavanta yağı veya lavanta çayı, stresin azaltılması ve uyku kalitesinin artırılması için kullanılabilir. Baş ağrısı ve migren: Lavanta yağı, baş ağrısını hafifletmek için şakaklara uygulanabilir. Cilt sağlığı: Anti-enflamatuar özellikleri sayesinde lavanta yağı, cilt tahrişlerini ve akneleri tedavi edebilir; yara izlerinin görünümünü azaltabilir. Sindirim sistemi: Lavanta çayı, sindirimi kolaylaştırarak hazımsızlık ve mide bulantısını hafifletebilir. Bağışıklık sistemi: Lavanta, antioksidan özellikleri ile bağışıklık sistemini destekler. Ağrı kesici özelliği: Kas ve eklem ağrılarını hafifletici etkileri bulunur." Efsaneler ve gelenekler Lavanta hakkında birçok efsane de bulunuyor. Hazreti Meryem’in Hazreti İsa’nın bebeklik döneminde lavanta çiçeklerinin üzerine kıyafetleri sermesi ile bu bitkinin hoş kokulu hale geldiği söyleniyor. Antik Roma’da yılanlardan korunmak için kullanıldığı, Orta Çağ’da ise kötü ruhları uzak tuttuğuna inanıldığı ifade ediliyor. Ayrıca, Yunan mitolojisinde aşk tanrıçası Afrodit’in lavantayı güzellik iksirlerinde kullandığı ve bu nedenle cazibenin sembolü haline geldiği biliniyor. Prof. Dr. Aysun Bay, "Doğru şekilde kullanıldığında lavanta, sağlığın korunmasına katkı sağlayabilecek güçlü bir doğal çözümdür" diyerek lavantanın bilinçli ve uzman kontrolünde kullanılmasının önemini vurguladı. Lavanta genellikle güvenli bir bitki olsa da, bazı bireylerde alerjik reaksiyonlara yol açabileceği ve lavanta yağı içeren ürünlerin doğrudan ağız yoluyla tüketilmesinin önerilmediği belirtildi. Uzmanlar, kullanmadan önce danışmanın faydalı olabileceğini ifade ediyor.