ASAYİŞ - 21 Mart 2025 Cuma 13:48

Keman sanatçısı Laçin Akyol’un ölümüne neden olan sürücünün davası ağır cezada görülecek

A
A
A
Keman sanatçısı Laçin Akyol’un ölümüne neden olan sürücünün davası ağır cezada görülecek

Mersin’de otomobiliyle çarptığı 18 yaşındaki ödüllü keman sanatçısı Laçin Akyol’un ölümüne neden olan sürücünün, asliye cezada görülen ilk davanın ardından dosyası ağız ceza mahkemesine gönderildi. İlk duruşmada sanık İbrahim Halil Ç. "Ben sol şeritte giderken birden bire bir yaya önüme çıktı, çıkar çıkmaz çarptım" ifadelerini kullandı.


İsviçre’de müzik eğitimi alan ve kayak yaparken ayağının kırılması üzerine Mersin’deki ailesinin yanına dönen Laçin Akyol, Adnan Menderes Bulvarı’nda 25 Ocak’ta yolun karşısına geçerken, İbrahim Halil Ç.’nin kullandığı 33 CBR 05 plakalı otomobilin çarpması sonucu ağır yaralandı. Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alınan Akyol, yoğun bakımdaki müdahalelere rağmen 6 Şubat tarihinde hayatını kaybetti. Kazayla ilgili Mersin Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma tamamlandı. Tutuklanan sürücü İbrahim Halil Ç.’nin ’bilinçli taksirle öldürme’ suçundan 2 yıl 8 aydan 9 yıla kadar hapsinin istendiği iddianame, Mersin 17. Asliye Ceza Mahkemesince kabul edildi. Hazırlanan iddianamede yer alan kaza tespit tutanağında, sanığın 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun ’Yayalara ilk geçiş hakkı verilmesi’ maddesini ihlal ettiği, Akyol’un ise kazada kusurunun bulunmadığı kanaatine varıldığı ifade edildi.


"Çarpma anından sonra frene bastım, yayayı hiç görmedim"


Kazayla ilgili ilk duruşma Mersin 17. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşmaya tutuklu sanık İbrahim Halil Ç., Laçin’in ailesi ve taraf avukatları katıldı. Duruşmada ilk olarak sanık dinlendi. Sanık İbrahim Halil Ç. "Olay günü ben yolda sol şeritte seyir halinde gidiyordum, trafik sol şeritte akıyordu. Sağ şeritte de trafik akıyordu. Ben sol şeritte giderken birden bire bir yaya önüme çıktı. Yaya önüme çıkar çıkmaz çarptım, yaya kaputa çıktıktan sonra fren yaptım, müteveffa sol refüj tarafına savruldu. Hakkımda ceza verilecekse eğer hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul ederim" dedi.


Mahkeme heyeti ve müşteki avukatlarının sorularını da yanıtlayan sanık, "Ben sağdaki aracın durduğunu fark etmedim. Ben selektör yaptığımı hatırlamıyorum. Ben çarpma anından sonra frene bastım, öncesinde basamadım, yayayı hiç görmedim" diye konuştu.


Duruşmada Laçin Akyol’un ailesi de şikayetçi olduklarını belirterek sanığın cezalandırılmasını talep etti.


Sanık ve müşteki avukatları savunma yaptı


Sanık ve müştekilerin dinlenmesinin ardından taraf avukatları söz aldı. Sanık avukatı Serdar Doğan, "Olası kast ve bilinçli taksir ayrımına ilişkin yapılan açıklamalar bizim de savunmamızı destekler niteliktedir. Müvekkilimin olursa olsun gibi bir inancı yoktur. Görüntülerde müvekkilimin müteveffayı gördüğüne dair herhangi bir delil yoktur" şeklinde konuştu.


Müşteki avukatı Berkay Boran ise iddianamenin bilinçli taksirden düzenlendiğine değinerek, "Lakin somut olayı irdelediğimizde olayda bilinçli taksiri aşan olası kast mevcuttur. Ayrıntılı dilekçemiz uzman mütalaamız ve dilekçede sunmuş olduğumuz Yargıtay İçtihatları doğrultusunda sanığın eyleminin TCK madde 21/2 kapsamında olası kastla adam öldürme suçu olduğundan bahisle mahkemeniz tarafından görevsizlik kararı verilmesi talebimiz bulunmaktadır. Uzman görüşümüzün mahkemece dikkate alınması, dosyanın görevli ağır ceza mahkemesine gönderilmesini talep ederiz" diyerek sözlerini tamamladı.


Savcı, dosyanın Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesini talep etti


Daha sonra savcı mütalaasında, sanık üzerine atılı suçun olası kastla öldürme suçuna vücut verebileceği ihtimaline binaen, buna ilişkin incelemenin üst yetkili mahkeme olan Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yapılması gerektiği, dosyanın görevli Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesini ve tutukluluğun devamına karar verilmesini talep etti. Sanık ve avukatı mütalaaya katılmayarak, tahliye talebinde bulundu.


Mahkeme, dosyanın Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine karar verdi


Mahkeme heyeti ise sanık hakkında Laçin Akyol’a karşı ’taksirle ölüme neden olma’ suçunu işlediği iddiasıyla kamu davası açılmış ise de olayın oluş şekline bakıldığında, sanığın kusurunun bilinçli taksir derecesini geçip olası kasta ulaşıp ulaşmadığının, dolayısıyla eyleminin ’kasten öldürme’ suçunu oluşturup oluşturmayacağı hususuna ilişkin delillerin takdiri ve tartışılmasının bir üst dereceli mahkeme olan Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğundan, görevsizlik kararı vererek, sanık hakkında yargılama yapmak üzere dosyanın Mersin Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine karar verdi.


Organları bağışlanmıştı


Öte yandan, Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde tedavi görürken hayatını kaybeden Laçin Akyol’un bağışlanan karaciğeri Malatya’da, bir böbreği Mersin’de ve diğer böbreği de Kayseri’deki hastalara nakledilmişti. Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası ve MDOB’un birçok konserinde sahne alan genç kemancı, 2015’te düzenlenen Uluslararası Grumiaux Genç Kemancılar Yarışmasında üçüncü olmuştu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Akyol’a hediye keman göndermişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gönderdiği kemanı dönemin Mersin Valisi Özdemir Çakacak, Laçin Akyol’a vermişti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Van Van’da "Dünya Kudüs Günü"nde basın açıklaması düzenlendi Van’da Ramazan ayının son Cuma günü münasebetiyle "Dünya Kudüs Günü" kapsamında Peygamber Sevdalıları Vakfı ve Özgür Kudüs Platformu tarafından basın açıklaması yapıldı. Hazreti Ömer Camii önünde, Cuma namazı çıkışında düzenlenen açıklamayı Peygamber Sevdalıları Van İl Koordinatörü Ahmet Faruk Çevik okudu. Kudüs’ün Müslümanların onur ve izzetini temsil ettiğini ifade eden Çevik, siyonist işgalcilerin Filistin halkına yıllardır zulmettiğini söyledi. 1948’den bu yana sistematik olarak sürdürülen işgal politikalarının son dönemde Gazze’de soykırıma dönüştüğünü dile getiren Çevik, "Hiç kuşkusuz Kudüs’ün kurtarılması Müslümanlar için, İslam ümmeti için dini bir görev olmakla birlikte bir varlık yokluk savaşıdır. Çünkü başta Amerika olmak üzere dünyanın egemen şeytani güçlerinin desteğini arkalarına alan Kudüs işgalcisi Siyonist Yahudiler, sadece Kudüs ve Filistin’e değil, geniş İslam coğrafyasına da gözlerini dikmiş durumdadırlar. Aksa Tufanı sonrası yaşananlar İslam ümmetine verilmişi bir fırsat gibidir. Filistin’in kahraman evlatları Aksa Tufanı ile birlikte Siyonistlere karşı büyük bir cephe açmış durumdadır. Bizler Peygamber Sevdalıları ve Özgür Kudüs Platformu olarak bu mukaddes cihada, ümmetin kurtuluş savaşına, Kudüs ve Filistin’in, Gazze’nin özgürlük mücadelesine her şekilde, her platformda, her ortamda canımız ve malımızla destek olacağımıza söz veriyor, asla geri durmayacağımızı dünyanın müstekbir güçlerine karşı ilan ediyoruz" dedi.
Muğla Tıp Fakültesi öğrencilerinden Algoloji-Ağrı Bilimi tanıtımı Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Tıp Fakültesi dönem 1 öğrencilerinin ‘Sosyal Sorumluluk Projesi’ dersi kapsamında Algoloji-Ağrı Biliminin tanıtımı yapıldı. Proje kapsamında hastanemizi ziyaret eden hasta ve yakınlarına algoloji kliniklerinin hangi tür ağrıları tedavi ettiği, uygulanan ilaç ve girişimsel yöntemler, ağrı hakkında bilinen yanlışlar, ağrı kesicilerin akılcı kullanımı gibi konularda bilgilendirme yapıldı. Algoloji uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Sinan Pektaş ve Yoğun Bakım uzmanı Doç. Dr. Canan Gürsoy Moderatörlüğünde yürütülen projede standı ziyaret edenler bu konuda toplumda önemli bir bilgi açığının olduğunu belirterek yapılan bilgilendirme için teşekkür ettiler. Proje kapsamında Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Bakiye Uğur ve Hastane Başhekimi Prof. Dr. Turhan Togan, doktor adayı öğrencilerle hastaların iletişimini değerlendirerek, erken dönemde hasta-doktor kaynaşmasının önemini vurgu yaptılar. 2019 yılından beri hastanede hizmet veren Algoloji kliniğinde ağrı tedavisine yönelik güncel girişimsel tedavileri uygulamalarındaki başarıları ile bölgede önemli bir sağlık hizmeti açığını kapattı. Algoloji kliniğinde esas olarak kronik (3 aydan uzun süreli) ağrısı olan hastaların tedavisi yapılıyor. Ayrıca diğer kliniklerin mevcut tedavilerine rağmen cevap alınmayan şiddetli akut ağrısı olan hastaların tedavileri de yapılabiliyor. Klinikte en çok bel ve boyun fıtığına bağlı ağrı, kronik eklem ağrısı (diz, omuz, kalça), diyabete bağlı ve diğer nöropatik ağrı, kansere, zona enfeksiyonuna, baş ağrısı, trigeminal nevralji, damar tıkanıklığına bağlı ağrı, sinir yaralanmasına bağlı ağrısı olan hastalar başvuruyor.