GÜNDEM - 02 Kasım 2024 Cumartesi 11:54

Fırıncıların rekabeti vatandaşa yaradı: Ekmek 4 TL

A
A
A

Mersin’de bir fırıncı 10 lira olan ekmeği 7 TL’ye satınca, aynı sokaktaki 2 market de indirim yaparak ekmeği 4 TL’den satmaya başladı. Fırıncılar arasındaki rekabet dolayısıyla düşen ekmek fiyatı ise vatandaşa yaradı. Ekmeği 7 liradan satmaya devam edeceğini belirten fırın işletmecisi İsmail Özen, "Vatandaş sayemde 4 TL’den ekmek alıyor" dedi.

Mersin’in Akdeniz ilçesi Bahçe Mahallesi’nde 30 yıldır fırın işleten 69 yaşındaki İsmail Özen, uzun süredir 10 TL olan ekmeği 7 TL’ye satmaya başladı. Ancak bu durumdan rahatsız olan Mersin Fırıncılar Odasının eski yönetimi, Özen’i mahkemeye verdi. Özen’in, davayı kazanması üzerine fırının sağındaki ve solundaki 2 market de ekmeği 4 TL’den satmaya başladı. Bu rekabet nedeniyle düşük fiyata ekmek satılması mahalle halkını memnun etti.

Fırıncıların rekabeti vatandaşa yaradı: Ekmek 4 TL

"Vatandaş benim sayemde 4 TL’den ekmek alıyor"

Burhan Felek Caddesi’nde fırın işleten İsmail Özen, 30 yıldır mesleği sürdürdüğünü söyledi. Uzun süredir ekmeği piyasa fiyatının altına sattığını belirten Özen, "Normalde ben bakkal ve bayilere ekmek vermediğim için, bayi fiyatına 7 TL’den vatandaşa satıyorum. Eski Fırıncılar Odası yönetimi beni mahkemeye verdi, 4 sene mahkeme sürdü. Davayı ben kazandım. Daha sonra üst mahkemeye gönderdiler, yine ben kazandım. Ondan sonra 1-2 sene bayi fiyatına vatandaşa ekmek satmaya devam ettim. Daha sonra bana gelip ’sen de bize uyacaksın’ dediler. Ben kabul etmedim. Sonra sağımdaki ve solumdaki markete bedava ekmek verdiler. Baktılar yasa dışı oluyor, sonra 2 bayiye ekmeği 3 TL’den vermeye başladılar. Şu anda bayi 4 TL’den satıyor. Sonuçta vatandaş benim sayemde 4 TL’den ekmek alıyor. Sırf beni zarara uğratmak için 4 TL’den veriyorlar. Yapsınlar bakalım nereye kadar gidecek? Ekmeği onlar 12 TL yaparsa, ben yine 7 TL’den satmaya devam edeceğim" diye konuştu.

Fırıncıların rekabeti vatandaşa yaradı: Ekmek 4 TL

"Bir yardımsever bize destekte bulunuyor"

Ekmeği 1 aydır 4 TL’den sattığını belirten market işletmecisi Süleyman Tanhan da bir yardımseverin kendilerine destekte bulunduğunu ifade etti. Böylelikle vatandaşlara ucuz ekmek sattıklarını dile getiren Tanhan, "Bir yardımsever bize yardımda bulunuyor. Biz de vatandaşlarımıza daha ucuz ekmek ve hizmet vermek için buradayız. Bu yardım 2-3 ay daha devam eder. Biz daha uzun süre bekliyoruz. Biz bu ekmeği rekabet amaçlı satmıyoruz, vatandaşlarımıza hizmet için yapıyoruz. Herkesin görüşü ayrı, herkesin fiyatı ayrı. Bazı fırınlarda 10 TL, bazı fırınlarda 7 TL. Bizim farkımız olsun, vatandaşımıza hizmet olsun. İnşallah yıl sonuna kadar devam ederiz. Hayır kurumlarından destek gelirse, daha da fazlalaştıracağız" dedi.

"Şaşıran oldu, 50 tane ekmek alan oldu"

Aynı sokakta market işleten Abdullah Anıl Ak ise fırıncılar odası yönetiminin ekmeği kendisine 3 TL’den gönderdiğini söyledi. Fırıncılar odası ile fırın işletmecisi arasında rekabet olduğunu ifade eden Ak, "Her yer 10 TL’ye satarken, o 7 TL’ye satıyor. Bunu bitirmek için de bana ekmeği 3 TL’den veriyorlar. Ben de 1 TL kar koyarak 4 TL’ye satıyorum. Bu benim işime geliyor, vatandaşlar da memnun. O fırıncının 7 TL’ye satma nedeni ise kardeşlerinin biri yakıtını, diğeri ununu sağlıyor. Ekmeği 10 liraya satan herkes, ‘O neden ucuza satıyor, herkes ondan alıyor, bizden almıyor’ diyor. O yüzden fırının civarındaki marketlere ekmeği 4 TL’ye satıyoruz. Yani müşterilerin ona gitmesini azaltıyorlar; bu da baya bir rekabete dönüştü. Fiyatı duyan havalara uçtu, şaşıran oldu, 50 tane ekmek alan oldu. Rekabet, büyük ihtimalle ekmeği 7 TL’den satmayı bırakıncaya kadar devam eder" diye konuştu.

"Biz öncelikle fırıncımıza destek vermek istiyoruz"

Markete müşteri olarak gelen Yakup Korkmazoğlu, "Her yerde ekmek 10 TL, yan tarafta 7 TL ama burada 4 TL olduğu için buradan alıyoruz. Daha iyi ve uyguna geliyor bizim için. Ekmeği de iyi, taze ve güzel" ifadelerini kullandı.

Fırına müşteri olarak gelen İsmail Reis de, "Rekabet aslında iyidir, halka yarar ama her şeyin bir rayiç bedeli var. Buradaki esnaf, yıllardan beri olan bir fırıncımız. Biz öncelikle fırıncımıza destek vermek istiyoruz. Maliyetlerin bu kadar yüksek olduğu bir yerde 4 TL’ye ekmek satılması insana bir garip geliyor. Biz burada canlı olarak üretimi görüyoruz. Ekmekler sıcak geliyor, ürün kaliteli. Bunları da göz önünde bulundurursak tercihimiz bu seviyede ürünü almak olacak" dedi.

Fırıncıların rekabeti vatandaşa yaradı: Ekmek 4 TL

Fevzi Demircan

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Bakan Tunç: "Yüksek standartlı demokrasiye kavuşmak için mücadelemiz sürecek" Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Türkiye’nin yüksek standartlı demokrasiye kavuşması için çalışmaları sürdüreceklerini belirtti. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 8. Olağan İlçe Kongresi için Zonguldak’ın Devrek ilçesine geldi. Hamidiye Spor Salonunda gerçekleşen kongre saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı. Kongrede konuşan Bakan Tunç, AK Parti’nin icraatın, umudun, geleceğin adı olduğunu belirterek "AK Partimiz 3 Kasım 2002’de iktidara geldi. Artık 22 yılı tamamladık. 23 yıla başladık. AK Parti’nin kuruluşundan bu yana 23 yıl geride kaldı. 22 yıldır iktidardayız. AK Parti’yi kuran milletimiz. AK Parti bir millet hareketi. Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşlarının bir masa etrafında toplanıp ’Haydi bir siyasi parti kuralım ve milletten oy isteyelim’ şeklinde bir siyaset mühendisliği yapılarak kurulmuş bir parti değildir. Milletin talebiyle kurulmuş bir partidir. 90’lı yıllar boyunca parlamenter sistemin yol açtığı krizlerden, oluşan siyasi krizlerin tetiklediği ekonomik krizler, 28 şubatlar, demokrasi çıtasının yerlere düşürülmesi ve tüm bunlardan bunalan milletimiz Recep Tayyip Erdoğan’ı gördü ve AK Parti’nin kurulmasını sağladı" dedi. Tunç, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 22 yıldan bu yana AK Parti’nin kesintisiz lideri olmasının, milletin hissiyatını iktidarda temsil etmesi ve milleti gibi düşünmesinden kaynaklandığının altını çizdi. Milletin refahı, Türkiye’nin güçlenmesini sağlamak için Cumhurbaşkanı liderliğinde canla başla çalıştıklarını anlatan Tunç, "Ülkemizin demokratik kalkınmasını da ihmal etmedik. Yüksek standartlı bir demokrasiye kavuşması için çok çalıştık. Büyük reformlar yaptık. Türlü türlü engellemelerle karşılaştık" diye konuştu. Parti kurulumu sırasında tuzakların kurulduğundan bahseden Tunç, şunları söyledi: "Partimize, Cumhurbaşkanımıza tuzaklar kuruldu. Henüz daha partimiz kurulurken kapatma davasıyla karşı karşıya kaldık. Başörtülü kurucu üyemiz var diye ihtar davası açıldı. ’Başörtülü birisi partinin kurucu üyesi olamaz’ dediler. O günlerden bu günlere geldik. Sonrasında seçim kararı alındı. 14 aylık bir parti seçimlere girecek. Milletimizde büyük bir heyecan var. 90’lı yılların kronik sorunlarından milletimiz bir an önce kurtulmak istiyor. Erdoğan iş başına gelmesi lazım. Partisi iktidar olması lazım diyor ama o vesayetçi, darbeci anlayış, demokrasi düşmanları sahneye çıkıyor. Erdoğan milletvekili olamaz diyor. Muhtar bile olamaz diyen manşetlerin atıldığı o günlerde bu günlere geldik. O seçim kurulu Erdoğan’ın adaylığını iptal ediyor ve listeden seçilmesini sağlıyor. Genel başkanı milletvekili adayı olmayan bir parti seçimlere gidiyor. 3 Kasım’da Anadolu yeni bir dönemi başlatıyor. Türkiye’de AK Parti dönemi başlıyor." AK Partinin kurulduktan sonra kapatma davası, MİT krizi, Gezi Parkı, 17-25 Aralık operasyonları, 15 Temmuz darbe girişimi gibi olaylarla karşılaştığını ve bu tür olayları milletin desteğiyle bertaraf ettiklerinin altını çizen Tunç, Türkiye’nin geleceği için çalışmalarını aralıksız sürdürdüklerini söyledi. "27 Mayıs’ta, 12 Eylül’de darbecilerin yanında duran, 28 Şubat’ta darbecilere kalkan olan yargı sisteminden bugün milli iradeye sahip çıkan yargı sistemimiz var" diyen Tunç, "Biz ülkemizde yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı noktasında mücadelemizi sürdüreceğiz. Türkiye’nin yüksek standartlı demokrasiye kavuşması için mücadelemiz sürecek" ifadelerini kullandı. Türkiye yüzyılında yeni demokratik, sivil bir anayasa hedeflediklerini aktaran Tunç, "Bunun için mecliste uzlaşma gerekiyor. Bu uzlaşmaya ’evet’ diyenler milletimiz tarafından takdir görecektir. Biz mücadelemizi sürdüreceğiz. Ülkemizi yeni bir anayasa kavuşturarak demokrasinin standartlarını daha yukarı taşıyacağız" şeklinde konuştu. Konuşmanın ardından Bakan Tunç’a Devrek bastonu hediye edildi.
Konya Konya Büyükşehir tarihi yürüyüş rotalarıyla turizme katkı sağlıyor Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından, daha önce keşif, rota kaydı ve yön levha çalışmaları tamamlanan Hadim, Taşkent ve Bozkır ilçelerini kapsayan 102 kilometrelik tarihi “Zengibar Yürüyüş Yolu”, doğaseverlerden yoğun ilgi görüyor. Doğaseverler, bu kez Taşkent ilçesi sınırlarında yer alan Bolay Yaylası’ndan başlayan ve Zengibar Yolu’nun eşsiz güzellikleriyle dolu 16 kilometrelik yürüyüş parkurunda bir araya geldi. Nefes kesen manzaralar eşliğinde, tarihi çeşmelerden su içilerek başlanan yürüyüş, her bir katılımcıya geçmişle bütünleşmiş bir doğa yolculuğu sundu. Etkinliğe katılan 100 kişilik grup, Ayıboğazı Kanyonu’ndan Çetmi Şelalesi’ne kadar uzanan rotanın her adımında antik çağların derin izlerini ve doğanın huzurunu hissetme şansı elde etti. Antik yolların takip edilmesiyle tarihin ve doğanın iç içe geçtiği bir anıt niteliği taşıyan Bolay Köyü’nün zirvesine ulaşıldı. Köy meydanında yer alan Alakilise Ören Yeri’nden getirilen kalıntılar ve aslan figürlü osthotek kapakları, ziyaretçileri geçmişe götürdü. Doğaseverler "Zengibar Yürüyüş Yolu" rotalarına hayran kaldı Yürüyüş etkinliğine katılan doğaseverlerden Tuna Özgür, etkinliğin çok keyifli olduğunu ve tekrar katılmak istediklerini belirterek, emeği geçenlere teşekkür etti. Doğal güzellikler eşliğinde çok verimli bir yürüyüş etkinliği gerçekleştirildiğini dile getiren bir diğer katılımcı Meryem Daşgın da “Ankara ve İzmir’de yaşayan biri olarak burada bu yürüyüşlere katılmak benim için gurur verici oldu. Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay’a ve emeği geçen herkese sonsuz teşekkürler” ifadelerini kullandı. Alanya’dan yürüyüş grubuyla etkinliğe katılan Osman Yılmaz da çok güzel bir gün geçirdiklerini vurgulayarak, “Tahminimizin çok ötesinde güzel bir rotaymış. Tüm doğasever arkadaşlara tavsiyede bulunuyoruz, gelsinler, yürüsünler. Her şey çok güzel bu kadar güzel organize edilebilirdi. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum, inşallah başka etkinlikler yapılır, biz de katılırız” dedi. Hasan Hüseyin Kahriman da doğa yürüyüşlerinin insan bedeni ve ruhu için çok önemli bir ihtiyaç olduğunu belirterek, emeği geçenlere teşekkür etti. 16 kilometrelik rota keşfedildi Yüksekliği bin 650 metreden başlayıp, bin 712 metreye kadar uzanan 16 kilometrelik Bolay Yaylası-Ayıboğazı Kanyonu-Çetmi Şelalesi-Bolay Mahallesi arasındaki yürüyüşte katılımcılar, doğayla bütünleşerek toprakla olan bağlarını yeniden keşfetti. Rotanın en düşük noktası olan Çetmi Şelalesi’nde ise bin 432 metre rakıma ulaşıldı. "Zengibar Yürüyüş Yolu" önemli turizm noktaları arasında yerini alacak Konya Büyükşehir Belediyesi, şehrin kültürel ve doğal zenginliklerini turizme kazandırmak, aynı zamanda Konya’daki turizm çeşitliliğini artırmak amacıyla Hadim, Taşkent ve Bozkır ilçelerini içine alan 102 kilometrelik tarihi Zengibar Yürüyüş Yolu’nu 2023 yılında bölge turizmine kazandırdı. Adını, milattan önce 18. yüzyıla kadar uzanan tarihiyle Roma’nın en büyük şehirlerinden biri kabul edilen İsauria şehrindeki Zengibar Kalesi’nden alan yürüyüş rotasında antik yollar, kanyonlar, baraj gölleri, tarihi çeşmeler, sarnıçlar, üzüm bağları ve endemik bitkilerle dolu doğal güzellikler, ziyaretçileri bekliyor. Türkiye’nin dört bir yanından gelen doğa kulüpleri ve dağcıların katılımıyla 2024 yılı boyunca etaplar halinde düzenlenen yürüyüşlerle bölgeye olan ilgi her geçen gün artmaya devam ediyor. Doğaseverler, “Zengibar Yürüyüş Yolu” ile ilgili rota kılavuzu kitabına ve gerekli bilgiye https://dijitalkitabim.com ile https://walking.goturkiye.com/tr/zengibar-yolu adreslerinden ulaşabiliyor.
Bursa Nilüferli çocuklar demokrasi şöleni yaşadı Nilüfer Kent Konseyi Çocuk Meclisi 6. Olağan Seçimli Genel Kurulu, Karaman Dernekler Yerleşkesi’nde yapıldı. Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Okan Şahin, demokratik sürece katılan çocukları tebrik ederken, başkan adayı olanlara başarılar diledi. Farklı bir Nilüfer hayal ettiklerini belirten Şahin, Türkiye’nin en gelişmiş kenti olmanın yanı sıra demokratik anlamda da en önde yer almak istediklerini vurguladı. Bu anlamda Nilüfer Kent Konseyi ve onun bileşenlerinin önemini dile getiren Şahin, “Siz bugün bir kentin geleceğine karar verme sürecinin içine giriyorsunuz. Bu genç yaşta bu sorumlulukları aldığınız için sizlere teşekkür ediyorum. Burayı sadece bir seçim olarak düşünmeyin. Hep birlikte olacağız ve kent geleceği için karar vereceğiz” dedi. Nilüfer Kent Konseyi Başkanı Mustafa Berkay Aydın ise, konseyin birçok bileşenden oluştuğunu hatırlatarak, “Bunlardan birisi de sizin oluşturduğunuz Çocuk Meclisi. Bizim için çok değerlisiniz. Demokratik süreçlere katılım için birlikte el ele hareket edeceğiz” diye konuştu. Konuşmaların ardından başkanlık yarışı başladı. Başkan olmak isteyen adaylar tek tek sahneye çıkarak, kendilerini tanıttı ve vaatlerini anlattı. Daha sonra geçilen seçimde 38 oyun 20’sini alan Yasemin Arslan, Nilüfer Kent Konseyi Çocuk Meclisi Başkanı oldu. 14 oy alan Mustafa Yıldız başkan yardımcısı, 13’er oy alan Defne İnanç ve Gizem Katıkol ise yürütme kurulu üyesi seçildi.