KÜLTÜR SANAT - 03 Ekim 2024 Perşembe 10:52

79 yaşındaki İtalyan arkeolog yıllarca kazı başkanlığı yaptığı Yumuktepe’ten kopamıyor

A
A
A
79 yaşındaki İtalyan arkeolog yıllarca kazı başkanlığı yaptığı Yumuktepe’ten kopamıyor

Mersin’de 9 bin yıllık geçmişe sahip Yumuktepe Höyüğü’nde büyük bölümü kazı başkanlığı olmak üzere 30 yıla yakın görev yapan 79 yaşındaki İtalyan arkeolog Prof. Dr. Isabella Caneva, 2021 yılında emekli olduktan sonra ekip üyesi olarak kazılara katılmaya devam ediyor. Yıllarını verdiği bölgeden bir türlü kopamayan Prof. Dr. Caneva, "Buraya gelirken evimde gibi hissediyorum" dedi.


Arkeoloji dünyasında ayrı bir önemi bulunan Toroslar ilçesindeki Yumuktepe Höyüğü’ndeki kazılara Prof. Dr. Veli Sevin ile beraber 1993 yılında başlayan Prof. Dr. Isabella Caneva, 2000’li yıllarda kazı başkanlığı görevini devraldı. Bu tarihten itibaren 2021 yılına kadar sürdürdüğü kazı başkanlığını emekli olarak gençlere devreden Caneva, ilerlemiş yaşına rağmen halen ekip üyesi olarak kazılara katılıyor. İtalya’nın Bari Aldo Moro Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Giulio Palumbi başkanlığında gerçekleştirilen kazılarda da yer alan Caneva, kendisi için önemli bir yeri olan Yumuktepe Höyüğü’nde çalıştığı sürece ilişkin açıklamada bulundu.



Yumuktepe Höyüğü ile tesadüfen tanıştı


Yaklaşık 55 yıl önce Türkiye’ye geldiğini belirten Caneva, ilk olarak 1968’li yıllarda Malatya’daki Aslantepe Höyüğü’nde çalıştığını anlattı. Daha sonra jeolog olan eşiyle beraber geçtikleri Ankara’da 2 yıl yaşadıklarını ifade eden Caneva, Yumuktepe ile arkadaşı Prof. Dr. Veli Sevin sayesinde tesadüfen tanıştığını söyledi. Yumuktepe Höyüğü’nü yeniden kazmak isteyen Prof. Dr. Sevin’in kendisine beraber çalışma teklifiyle geldiğini dile getiren Caneva, "Bu tepe daha önce kazıldı ve çok zaman geçti. Ardından teknoloji değişti, aranan sorular da değişti. Beraber çalışmayı teklif ederek, ’Ben milattan önce 2000’den itibaren inceleyeceğim, sen de ondan öncesini’ dedi. Teklifini kabul ettikten sonra 8-9 sene ortak kazı yaptık ve beraber bir kitap yazdık. Sonra ben 2000 yılından beri tek başıma devam ettim" dedi.



"Burada bir Arkeopark olmasını istedim"


Milattan önce 7000’li yıllara uzanan geçmişiyle Anadolu’nun en eski yerleşim yerlerinden olan Yumuktepe Höyüğü’nde Mersin’in tarihinin yer aldığını ama bunun kentte pek bilinmediğini ifade eden Caneva, "Aslında bu çok önemli. Bir şehrin 9 bin senelik tarihinin olması çok önemli. O zaman bunun anlatılması gerekiyordu. Kazılar sürerken Yumuktepe’nin daha fazla kesim tarafından bilinmesi için burada bir Arkeopark olmasını istedim. Bunun için çalışmalara başladım ama üzerinden 20 yıl geçti, hala olmadı. Ama olacak gibi. Arkeopark yanında daha canlı, daha dinamik bir şey istiyordum. O zamanlarda seramik nasıl yapılıyordu, çevre nasıldı, eski tür bitkiler ile yapılan tarım gibi şeylerin olduğu, arkeoloji bilgisi pek olmayan normal insanlara hitap edecek bir yer istiyordum. Yumuktepe Höyüğü’nü anlatmak için değişik bir lisan kullanmamız lazım, daha halka yakın lisan kullanmamız lazım. Bu işin sonuna geldik ve inşallah olacak" diye konuştu.



"Hayatım burada geçti"


Yumuktepe Höyüğü’nde yaz boyunca sadece 2,5 ay çalıştıklarını ancak tüm yılının höyükle ilgili geçtiğini ifade eden Caneva, "Hayatım burada geçti. Kazılar boyunca sadece 2,5 ay burada kalıyordum ama İtalya’ya gidince hesaplar, başvurular, raporlar, yazılar, kongreler hep Yumuktepe üzerine oluyordu. Hayatım bütün sene buna bağlı geçiyordu. Yaklaşık 31 senedir hayatım Yumuktepe’de geçti. Şimdi gençler çalışıyor. Benim için çok güzel bir şey. Değişik bakış açısı olması lazım. Şimdi beraber çalışıyoruz, karşılaşıyoruz. Değişik fikirler ortaya çıkıyor. Yeni kazı başkanı benim eski öğrencimdi; şimdi büyüdü, o çok kazı yaptı, çok iyi biliyor. Kazı Başkanı Giulio davet etti; gelecek sene de gelmeyi düşünüyorum inşallah. Burada yapabildiğim kadar çalışacağım" dedi.



"’Yumuktepe’yi ben mi kazacağım’ dedim"


Yumuktepe Höyüğü’nün camia açısından dünyaca meşhur ve bilinen bir yer olduğunu vurgulayan Caneva, "Herkes tanıyor. Ben de Yumuktepe hakkında okudum. Sonra tesadüfen buraya geldiğimde inanamadım, ’Yumuktepe’yi ben mi kazacağım’ dedim. Çok önemli bir yer. Yaşam milattan önce 7000’lerde başlıyor ve Bizans zamanı, Orta Çağ, 13. ve 14. yüzyıla kadar devam ediyor. Yani 9 bin sene hemen hemen kesintisiz devam ediyor. Demek ki ideal bir yerdi" diye konuştu.



"Çok rahat ve evimde gibi hissediyorum"


Uzun yıllar çalıştığı Yumuktepe Höyüğü ile ilgili düşüncesinin çok pozitif olduğunu dile getiren Caneva, "Ben buraya gelirken evimde gibi hissediyorum. Çok rahat ve evimde gibi. Ve ekibim de aynı şekilde hissediyor. Bu çok önemli bir şey. Bir de bir toplum oldu işçilerle, onların aileleriyle. Bizim o zamadaki genç işçiler şimdi adam oldu, dede bile oldu. Biz yabancıyız ama hiç yabancılık hissetmiyoruz" dedi.



"Anne kız gibi, abla kardeş gibi çok uzun süre çok keyifle çalıştık"


Prof. Dr. Caneva ile uzun yıllar çalışan Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof Dr. Gülgün Köroğlu da 1993 yılından beri aktif olarak Yumuktepe Höyüğü’ndeki çalışmalara katıldığını söyledi. Başka bir kazı başkanlığını sürdürmesine rağmen Yumuktepe’den kopamadığını belirten Köroğlu, şöyle konuştu:


"Burası biraz akademik bir okul gibi bizim için. Arkeolojiyi öğrendiğimiz, sevdiğimiz, dostluklarımızın pekiştiği bir merkez burası. Bunda kazıyı başlatan Prof. Dr. Veli Sevin’in, daha sonra Isabella Caneva’nın günümüze kadar çok çok önemli yeri var. Yani her şeyden önce bir gönül bağı var benim Mersin’e ve Yumuktepe’ye karşı. Onun için de yine geldim. Isabella Caneva ile çok uzun süre çalıştım. 2000 yılından itibaren kazı başkanımızdı. O kadar çok birlikte güzel zaman geçirdik ki; anne kız gibi, abla kardeş gibi çok uzun süre çok keyifle çalıştık. Evinde misafir etti, üniversitesine davet etti. İtalya’da evinde kaldım. Çok keyifli günler geçirdim."



"Aklı hep Yumuktepe’de"


Isabella Caneva ile 1993 yılında tanışan Mersin Müzesi’nden emekli Yaşar Ünlü ise, ilk kazılarında onlara yardımcı olduğunu söyledi. 1995 yılında bakanlık temsilcisi olarak kazılarda yer aldığını ifade eden Ünlü, "2017’de emekli olunca Isabella Hanım; dostluğumuz o kadar ileriydi ki bana ’Emekli oldun ama bizimle çalışır mısın?’ dedi. 8 yıldır da Yumuktepe’de heyet üyesi olarak çalışıyorum ama artık Isabella Hanım’la aile gibi olduk ekip olarak" diye konuştu.


Prof. Dr. Isabella Caneva’nın ülkesine gittiğinde bile Yumuktepe için aradığını anlatan Ünlü, "Yumuktepe’de ne oldu diye arıyor. Kış günü ama yine aklı hep Yumuktepe’de" ifadesini kullandı.



79 yaşındaki İtalyan arkeolog yıllarca kazı başkanlığı yaptığı Yumuktepe’ten kopamıyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Sakarya Büyükşehir’den hayvan sahiplenme konusunda Türkiye’ye örnek adım Sakarya Büyükşehir Belediyesi Sokak hayvanları konusunda farkındalık oluşturmak adına 4 Ekim Hayvanları Koruma Günü’nde “Pati İzi Can Dostlar” etkinliği düzenleyecek. Hayvan severler Aziz Duran Parkı’nda sokaktaki can dostlarla buluşacak. Aynı zamanda sahiplenmeye hazır hayvanlar, yeni yuvalarına kavuşacak. Etkinlikte çocuk oyunlarından, oyun gruplarına ve animasyon gösterilerine kadar birçok renkli aktivite yer alacak. Sakarya Büyükşehir Belediyesi hayvan severler ile sokak hayvanlarını bir araya getirecek yeni bir etkinlik düzenliyor. Büyükşehir, attığı bu adımla Türkiye’nin tüm şehirlerine sokak hayvanlarını sahiplenme ve can dostlara yaklaşım konusunda örnek oluyor. 4 Ekim Dünya Hayvanları Koruma Günü’nde Aziz Duran Park’ında düzenlenecek “Pati İzi Can Dostlar” adlı etkinlik, şehirdeki tüm hayvan severleri buluşturacak. 4 Ekim Cuma günü 10.00’da açılışı yapılacak program 18.00’a kadar devam edecek. Etkinlikte çocuk oyunlarından şişme oyun gruplarına, animasyon gösterilerinden hayvan sahiplendirmeye kadar birçok renkli aktivite yer alacak. Ayrıca katılanlara özel ikramların da yapılacağı organizasyonda vatandaşlar, sahiplenmeye hazır dostlarıyla buluşacak ve “Pati İzi” projesinde bekleyen canlar yeni yuvalarıyla buluşmuş olacak. Hayvan severler ile sokak hayvanlarını bir araya getirerek farkındalık oluşturmayı hedefleyen Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Veteriner Hizmetleri Şube Müdürlüğü, sahiplenme sürecini bu etkinlikle hızlandıracak. Sahiplendirmeyi bekleyen sokak hayvanları Aziz Duran Parkı’na getirilecek, veteriner hekimlerin danışmanlık hizmetinden sahiplendirme işlemlerine kadar birçok işlem yapılacak ve program 10.00 ile 18.00 arasında yapılacak.
Antalya Altın Portakal biletleri yoğun ilgi görüyor 61. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde gösterime girecek filmlerin biletleri satışa çıktı. Biletix üzerinden satışa çıkarılan birçok filmin biletleri kısa süre içerisinde tükendi. Ek seanslar ve biletlerini gişeden almak isteyen sinemaseverler AKM’de kuyruk oluşturdu. Sinemaseverlerin heyecanla beklediği 61.Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali gösterim takviminin yayınlanmasıyla birlikte satışa çıkan film biletlerine yoğun talep yaşanıyor. Biletix üzerinden satışa açılan birçok filmin ilk gösterim biletlerinin satışı ilk günde tükendi. Antalyalıların yoğun ilgi gösterdiği filmler için bilet satışı Atatürk Kültür Merkezi’nde devam ediyor. Sinemaseverler gişe önünde uzun kuyruklar oluşturdu. “Heyecanla bekliyoruz” Gişeden bilet almak için günün erken saatlerinde AKM’ye geldiğini ifade eden Avukat Zeynep Ocak, “Heyecanla Altın Portakal Film Festivali’ni bekliyoruz. Film listemiz kabarık. Gönül ister ki bütün filmleri izleyebilelim ancak kendi programımıza uyan merak ettiğimiz filmleri tercih edeceğiz. Arkadaşlarımla birlikte kalabalık bir grubuz ekip olarak birçok filmi izlemiş olacağız” dedi. Azize Baturay adlı sinemasever ise “Bu yıl da yoğun bir talep var filmlere. Bazı filmlerin online satışları tükendiği için sabah saatlerinden itibaren uzun kuyruklar oluştu. Online bilet alamayanlar içinde buradan bilet temin edilmesi çok iyi bir uygulama. Bu yıl Altın Portakal Film Festivali’nin ne kadar zor şartlarda yapılacağını biliyoruz. O yüzden bu yıl ayrı bir öneme sahip olacak festival. Her şartta böylesine kapsamlı bir festivali gerçekleştirdikleri için emeği geçen herkese ve özellikle başkanımıza çok teşekkür etmek istiyorum” diye konuştu. Bilet satış noktaları 61. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali bilet satış noktaları şu şekilde: Biletix.com (Satışta), Atatürk Kültür Merkezi (AKM) Bilet Satış Gişesi (3 Ekim Perşembe, 10.00 itibariyle satışta), Migros AVM- (6 Ekim Pazar, 10.00 itibariyle satışta), Cinetime (2. Salon) ÖzdilekPark Antalya Kepez- (6 Ekim Pazar, 10.00 itibariyle satışta)
Sakarya Başkan Alemdar: “Yeni yatırım ve projelerle Pamukova daha güzel günlere ulaşacak” Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Alemdar ilçe belediye başkanı, teşkilat mensupları, muhtarlar ve bölge esnafıyla buluştuğu Pamukova’da yatırım ve projeler için, “İhtiyaçları biliyoruz. Planlamalarımızı yapıyoruz. İlçemizde verilen hiçbir sözü yerde bırakmayacağız. Eksikleri gidererek Pamukova’yı hak ettiği noktaya taşıyacağız” ifadelerine yer verdi. Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Alemdar, ilçe ziyaretlerine devam ediyor. İlçe ilçe gezip belediye başkanları, teşkilatlar ve muhtarlarla bir araya gelen, esnafla kucaklaşan Başkan Alemdar’ın son durağı Pamukova oldu. Alemdar’ın ilk olarak AK Parti Pamukova İlçe Teşkilatı’nda Pamukova Belediye Başkanı Fatih Akın, AK Parti Pamukova İlçe Başkanı Aziz Burak Çelik, AK Parti İlçe Kadın Kolları Başkanı Esra Turan, AK Parti İlçe Gençlik Kolları Başkanı Ramazan Bayram, Pamukova Muhtarlar Derneği Başkanı Recep Garip, önceki dönem ilçe başkanları ve partililer tarafından karşılandı. Teşkilat ziyareti sonrası Başkan Alemdar, MHP Pamukova İlçe Teşkilatını da ziyaret ederek partililerle bir araya geldi. Burada partililere seslenen Başkan Alemdar, insan merkezli siyaset anlayışında hareket ettiklerini belirterek Cumhur İttifakı’nın birliktelikle geleceğe hazırlayacaklarını söyledi. Başkan Alemdar, son olarak Pamukova Belediyesi’ni ziyaret ederek Başkan Fatih Akın’dan yürütülen çalışmalarla ilgili bilgi aldı, ilçeye yapılacak yatırımlarla ilgili istişarede bulundu. Eksikleri ve ihtiyaçları tespit ederek yeni yatırım ve projelerle Pamukova’yı hak ettiği yere taşıyacaklarını vurgulayan Başkan Alemdar, “Bu teşkilata gönül vermiş her bir neferle birlikte sokakta, vatandaşımızın hizmetindeyiz. Verdiğimiz hiçbir sözü yerde bırakmayacağız” vurgusu yaptı. Alemdar, “Vatandaşlarımızın bizlerden beklentilerini çok iyi biliyoruz. Biz bu davaya gönül vermiş insanlar olarak mahallelerimizde ve sokaklarımızda vatandaşlarımızın hizmetindeyiz. Pamukova’yla yakın dostluklarımız var. Eksikleri, ihtiyaçları biliyoruz ve bize aktarılan tespitlerle ilgili planlamalarımızı yapıyoruz. İlçemizde verilen hiçbir söz yerde kalmayacaktır. Bugün ilçemizi ziyaret edip sizlerle birlikte olmak istedik. İnşallah önümüzdeki süreçte ilçemizin eksiklerini hızla gidererek Pamukova’yı hak ettiği noktaya taşıyacağız. Gerek altyapı gerekse üstyapı konusunda ilçe başkanımızla koordineli bir şekilde çalışacağız. Ben inanıyorum ki gelecekte çok daha güzel bir Pamukova’da yine hep beraber birlikte olacağız” diye konuştu.
Denizli Denizli esnaf ve sanatkarları belgelendirme projesinde pilot bölge oldu Denizli Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği, TESK ESYEM belgelendirme kuruluşu ile işbirliği yaparak merdiven altı işletmelerin yasal statü kazanması için önemli bir projeye imza attı. Proje kapsamında, iş yeri açma ruhsatı olmayan işletmelerin belge edinmeleri hızlandırılacağını ve Denizli’nin bu sürecin pilot bölgesi olarak seçildiği belirtildi. Denizli Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği, merdiven altı işletmelerin yasal statü kazanması için önemli bir projeye ev sahipliği yapacak. TESK ESYEM belgelendirme kuruluşu ve Denizli Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği işbirliğiyle hayata geçirilen bu proje, esnaf ve sanatkarların iş yeri açma ruhsatı olmayan işletmelerini belgelendirerek yasal hale getirmeyi hedefliyor. Bu kapsamda, Denizli’nin pilot bölge olarak seçilmesi, Türkiye genelinde benzer uygulamaların öncüsü olma özelliği taşımaktadır. Proje, özellikle emlakçılık, galericilik gibi sektörlerde belgesiz çalışmanın sona erdirilmesi amacıyla hayata geçiriliyor. Belgesiz işletmelerin kalmaması için atılacak adımlar, esnafın yasalara uygun bir şekilde faaliyet göstermesini sağlayacak. Belgelendirme süreci ile esnaf ve sanatkarlar, meslek yeterlilik kurumu (MYK) belgeleri aracılığıyla Milli Eğitim Bakanlığı’nın ustalık sınavlarına katılma hakkına sahip olacak. Bu durum, esnafın mesleki yeterliliklerini kanıtlaması ve iş yerlerinin yasal statüye kavuşması açısından büyük bir fırsat sunuyor. Proje, Denizli’deki esnaf ve sanatkarların tüm dünya çapında geçerli belgelere ulaşmalarını hedefliyor. Bu belgelendirme sürecinin, esnafın ekonomik gücünü artırması ve kayıtlı ekonomiye katkı sağlaması bekleniyor. Denizli Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği, bu projeyi destekleyerek esnafın belgelerini en kısa sürede alabilmesi için çalışmalara hız verileceği duyuruldu. “Merdiven altı bir işletme kalmayacak” TESK ESYEM İktisadi İşletme Müdürü Ertekin Soyer, Denizli Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği ile aydınlatma amacıyla gerçekleştirilen bilgilendirme toplantısında, merdiven altı işletmelerin yasal statü kazanmaları için gerekli adımları atıldığını belirtti. Denizli’den başlayarak, iş yeri açma ruhsatı olmayan işletmelerin belgeye kavuşması için çalışmaların hızlandırılacağını vurgulandı. TESK ESYEM olarak Denizli’deki esnaf ve sanatkarlara hızlı bir şekilde belgelendirme yaparak, tüm dünya çapında geçerli belgelere sahip olmalarını sağlamak için çalışacaklarını belirten Soyer, “Mehmet Ali Erbeği Başkanım öncelikle Denizli’mizden başlamamızı ve buradaki esnaf ve sanatkarımızın aydınlatılmasını istedi. Burada bizim amacımız merdiven altı çalışan işletmelerin iş yeri açma ruhsatı olmayan işletmelerin bir an önce belgelerine kavuşup yasal olarak bu prosedürlere devam etmesidir. Bu kapsamda bizim esnaf odalarına birliğine kayıtlı üyelerimize bir bilgilendirme toplantısı gerçekleştirdik. Bildiğiniz gibi son günlerde özellikle emlakçılık ve galericilik meslek dallarında artık belgesiz kimse çalışamayacak, merdiven altı işletme kalmayacak. Biz TESK ESYEM belgelendirme kuruluşu olarak Denizli’mizdeki esnaf ve sanatkarlarımıza hızlı bir şekilde belgelendirme yapıp ve tüm dünya çapında geçerli belgelerine kavuşarak iş yerlerini açmalarını istiyoruz. Artık günümüzde belgesiz iş yapmak zorlaştı. Özellikle belediyeler, iş yeri açma ruhsatı veren belediyeler, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı bu belgeleri arıyorlar. Dolayısıyla bizim esnaf ve sanatkarlarımızın bu işi bilen alaylı şartlarla yetişen esnaf sanatkarlarımızın en hızlı şekilde belgeye ulaşabilmelerin yolu meslek yeterlilik kurumu MYK belgelerinden geçmektedir. Tüm Türkiye çapında hizmet veriyoruz ve ilk olarak Denizli’de başladık. İnşallah buradaki esnaf ve sanatkarlarımızı da hızlı bir şekilde belgelendirip iş yerlerini yasal statü altında yapmalarını sağlamayı amaçlıyoruz” dedi. “Vermiş olunan belgeler, tüm dünyada ve Türkiye’de geçerlidir” Vermiş olunan belgeler tüm dünya ve Türkiye’de geçerli olduğunu ve yapılan belgeler esnaf sanatkarlar için bir nimet olduğunu dikkat çeken Soyer, “Özellikle bizim güzellik uzmanlığı altında dövme uygulayıcısı masaj, epilasyon uzmanı, manikür, pedikür, protest tırnak onun haricinde servis elemanı şoförü, emlakçılık, galericilik, otomotiv kaportacısı, otomotiv ve mekanikçi meslek dallarında belgelendirme yapıyoruz. Vermiş olduğumuz bu belgeler, tüm dünyada ve Türkiye’de geçerli olan belgeler. Bu belgeyi alan esnaf ve sanatkarlarımız doğrudan Milli Eğitim Bakanlığı’nın açmış oldukları ustalık sınavlarına katılıp ustalık belgelerini alabilmekteler. Bu aslında bizim esnaf sanatkarımız için bir nimet. Artık belgesiz çalışmak, belgesiz iş yeri açmak mümkün değil. Her geçen gün de şartlar zorlaşıyor. Bir an önce esnaf ve sanatkarlarımızın bu belgelerini almaları ve iş yerlerin, yasal statüye getirmelerini temin etmek için burada bulunuyoruz” ifadelerini kullandı. “Pilot bölge olarak Denizli’nin olmasını istiyorduk” Denizli Esnaf Sanatkarlar Odalar Birliği Başkan Vekili Osman Üçgül ise proje için 6 aydır yapılan görüşmelerin neticesinde mesleki yeterlilik kursuları ile ilgili çalışmalar başlatıldığını belirtti. Bölge olarak bu proje kapsamında Denizli’nin pilot bölge olması için çaba harcadıklarını vurgulayan Üçgül, “Biz ekip olarak başta Mehmet Ali Erbeği başkanımız olmak üzere 6 aydır Ankara’daki yapmış olduğumuz Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu (TESK) ile yapmış olduğumuz görüşmelerin neticesinde zaten var olan mesleki yeterlilik kursuyla ilgili bir çalışma başlatıldı. Bu çalışma Türkiye genelinde tüm odalarda devam edecek. Biz de Sayın Bender’i Palandöken Başkanımıza rica ettik. Pilot bölge olarak Denizli olsun ilk burada başlayalım dedik. Malumunuz, bakanlığımız tarafından da biliyorsunuz kayıt dışıyla ilgili bir mücadele var. Esnaf odaları birliği olarak biz de göreve geldiğimiz günden beri bu konuyla ilgili sıkı çalışmalarımız var. Tabi işbirliği yapmak zorundayız belediyelerimizle. Bu mesleki yeterlilik kursunun Denizli’ye getirilmesi hakikaten esnafımız adına büyük bir şans” şeklinde konuştu. “Esnaflarımız için büyük bir kolaylık” Belge sahibi olamayanlar için büyük zorluk olduğunu ve bu proje ile esnaflar için büyük bir kolay olduğunu belirten Üçgül, “Bildiğiniz üzere çıraklık eğitimindeki alacakları belli bir süre vardı. Burada 4 yıl çıraklı, kalfalık ve ustalık süresi vardı. Bu mesleki yeterlilik kursu belgesine sahip olan üyelerimiz netlik kazanmış oluyor. Direkt çıraklık eğitim merkezine okullarına müracaat ettiklerinde bu öğretici ve ustalık belgesini almaya hak kazanacaklar. Hakikaten esnafımız için büyük bir kolaylık. Yaşadığımız süreçte biliyorsunuz artık işyeri açmakta belge sahibi olmayanlar için büyük bir zorluk var. Yedi tane şu anda esnaf odamızı kapsıyor bu. Diğer odalarımızla ilgili de tabii müracaatlarımız çalışmalarımız var. Burada hangi odaları olduğunu, hangi meslek dalları olduğunu paylaşacağız. Bu meslekle ilgilenen vatandaşlarımızın gerek odalarına gerek esnaf odaları birliğine müracaat etmelerini rica ediyoruz. Böyle bir fırsatı kaçırmasınlar” dedi.