EKONOMİ - 22 Temmuz 2022 Cuma 11:54

Yunusemre’de meyve bahçeleri ürün veriyor

A
A
A
Yunusemre’de meyve bahçeleri ürün veriyor

Yunusemre Belediyesi’nin Yuntdağı’nda alternatif ürün çeşitliliğini arttırmak amacıyla başlattığı organik meyve bahçeleri meyvelerini veriyor.

Yunusemre Belediyesi’nin Yuntdağı’nda alternatif ürün çeşitliliğini arttırmak amacıyla başlattığı organik meyve bahçeleri meyvelerini veriyor.


Kırsal kalkınma projeleriyle üreticisinin yanında olan Yunusemre Belediyesi, Yuntdağıköseler Mahallesi’nde 25 bin metrekarelik alanda kurduğu meyve bahçesi ile bölgede meyveciliğe de öncülük ediyor. Yunusemre Belediyesi’nin yaptığı çalışma ile bahçede bulunan meyveler vatandaşlar tarafından örnek alınıyor. Çalışmaya ilişkin bilgi veren Yunusemre Belediye Başkanı Dr. Mehmet Çerçi, üreticilere olan desteğin her geçen gün arttığını belirterek, “Kırsal anlamda her daim üreticilerimizi destekliyoruz. Meyve bahçemizden ekiplerimizin özverili çalışmaları ile verim almaya başladık. Bu bahçeler ile hem örnek oluyor hem de alınacak aşı örnekleriyle bütün civardaki meyve ağaçlarının aşılanması ve meyveciliğin geliştirilmesi sağlanıyor” dedi.


Yuntdağıköseler Mahallesi sakinlerinden üretici Mehmet Aslı ise çalışmadan duyduğu memnuniyeti, “Yuntdağıköseler Mahallesinde bulunan örnek kapama bahçe çalışmasından dolayı çok mutluyuz. Gerek meyveler gerekse Antep fıstığını burada örnek alıyoruz. Aldığımız örnek kalem ile kendimiz de meyve yetiştiriyoruz. Bu bahçenin kurulmasından dolayı Yunusemre Belediye Başkanımıza çok teşekkür ederiz” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Anadolu Üniversitesinde üreten Türkiye temasıyla kitap okuma etkinliği gerçekleştirildi Anadolu Üniversitesi Kütüphanesinde ’61’inci Kütüphane Haftası’ kapsamında düzenlenen "Üreten bir Türkiye için 81 ilde kitap okuyoruz" etkinliği gerçekleştirildi. "Üreten Bir Türkiye" temasıyla 81 ilde eş zamanlı olarak düzenlenen etkinlikte katılımcıların kitaplarla buluşarak bilgi edindiğine dikkat çeken Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel, kitap okumanın bireysel ve toplumsal gelişim açısından taşıdığı önemi şu sözlerle vurguladı: "İnsan okuyarak kendini geliştirip var eder. Fakat biz maalesef okuma değil, izleme çağındayız. Okumak bir eylemken, izlemek maruz kalmaktır. İzlediklerimiz farkında olmadan zihinlerimize kazınır. Oysa okuduklarımızı değerlendirerek ve farkında olarak tercih ediyoruzdur. Okumanın kontrolü her zaman ellerimizdedir. İzlediklerimizi de seçtiğimizi düşünüyoruz. Halbuki günümüzde durum pek de öyle değildir. Üstelik yeni sosyal medya alanlarındaki hız maalesef dikkatimizi de olumsuz etkilemektedir. Okumak kişiyi besleyip geliştiren bir eylemdir." "Okumak bir tohum atmak eylemidir" Rektör Adıgüzel sözlerine şöyle devam etti: "Okumak bir tohum atmak eylemidir. Ektiğiniz tohumlar sizden sonraki nesiller için de bereketli ekinler kazandırır. Ben bir iletişimci olarak elbette izleme eylemine de oldukça değer veriyorum. İletişimin gücü sizin elinizde oldukça güçtür ve bu gücü sağlamak için iletişim kontrolü elimizde olmalıdır. Daha fazla okumalı ve paylaşmalıyız. Böylece bu güç artacaktır. Sözel ve yazılı iletişime her zaman olduğundan daha fazla ihtiyacımız var. Üniversite olarak yapmayı hedeflediğimiz en temel şey, eleştirel düşünmeyi öğretmektir. Yapay zekâ pek çok işi yapabilirken karar verme noktasında etik değerlerimiz olmalıdır. Yunus Emre’nin vuruculuğunu hangi yapay zekâ tam olarak verebilir? Yunus Emre’yi ancak okuyarak öğrenip öğretebiliriz. Onun da kıymetli dizelerinde dediği gibi ’İlim ilim bilmektir, ilim kendin bilmektir. Sen kendini bilmezsin, bu nice okumaktır’. Kutsal kitabımızdaki ilk emir de okumaktır. Dolayısıyla zengin kütüphanemizi gerektiği gibi değerlendirerek okumak eylemine gerektiği özenle yaklaşmalıyız." Kitap okuma etkinliğinde Anadolu Üniversitesi Kütüphanesinden en fazla ödünç kitap alan üç personel ve üç öğrenciye Rektör Adıgüzel tarafından hediye takdim edildi. Etkinlik Rektör Adıgüzel tarafından Merkez Kütüphanede öğrencilere kitap armağan edilmesi ile sona erdi.
Adıyaman Özel durumlu Umut Can Özel’in askerlik hayali gerçek oldu Adıyaman’ın Gölbaşı ilçesinde özel durumlu Umut Can Özel’in askerlik hayali gerçek oldu. Adıyaman’ın Gölbaşı ilçesi Akçabel Köyü’nde yaşayan Umut Can Özel’in asker olma hayali düzenlenen özel törenle gerçeğe dönüştü. Umut Can Özel, çocukluğundan bu yana asker olmayı hayal eden özel durumlu bir genç olarak Türk Silahlı Kuvvetleri’ne duyduğu büyük sevgi ve bağlılık, onu her zaman askerlik hayalini kurdu. Ailesi ve çevresindekiler, Özel’in bu hayalini gerçekleştirmek için çeşitli girişimlerde bulundu. Gölbaşı Kaymakamı Tarık Buğra Seyhan’ın desteğiyle Umut Can için özel bir askerlik töreni düzenlendi. İlçe jandarma komutanlığında düzenlenen törende, Umut Can Özel ve ailesi büyük bir heyecan yaşadı. Askeri üniformasını giyen Umut Can, tören alanına gururla adım attı. Törene katılan askerler ve komutanlar, ona tam anlamıyla bir asker gibi davranarak unutulmaz bir deneyim yaşattı. Tören sırasında Umut Can, diğer askerlerle birlikte yemin etti ve askerlik görevini temsili olarak yerine getirdi. Ardından, kendisine özel olarak hazırlanan terhis belgesi takdim edildi. Bu anlamlı an, törene katılan herkes için duygusal bir atmosfer oluşturdu. Ailesi ve yakınları, Umut Can’ın gözlerindeki mutluluğu görmekten büyük bir gurur duydu. Konu ile ilgili konuşan Kaymakam Tarık Buğra Seyhan, "Askerlik, milletimizin bağımsızlığını ve birliğini koruyan kutsal bir görevdir. Bugün, Umut Can’ın bu görevi temsili olarak yerine getirmesi, hepimiz için büyük bir gurur kaynağıdır. Onun gözlerindeki mutluluk, azmi ve vatan sevgisi, bizlere her bireyin toplum içinde önemli bir yere sahip olduğunu bir kez daha göstermektedir. Bu tür etkinlikler, özel durumlu bireylerimizin hayallerini gerçekleştirmelerine katkı sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda toplum olarak dayanışma ruhumuzu pekiştiriyor. Her bir bireyin hayatına dokunmak, onların hayallerine ortak olmak bizler için en büyük sorumluluklardan biridir. Bugün burada gördüğümüz bu güzel tablo, bu sorumluluğun ne kadar kıymetli olduğunu bizlere bir kez daha hatırlatıyor" diye konuştu.
Samsun Vezirköprü’de ‘Kütüphane Haftası’ kutlandı Samsun’un Vezirköprü ilçesinde, 61. Kütüphane Haftası dolayısıyla kutlama etkinlikleri düzenlendi. İlçe Halk Kütüphanesi’nde düzenlenen program, saygı duruşunda bulunulmasının ardından İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Programda, Halk Kütüphanesi Müdürü Kani Yılmaz Açılış konuşmasını gerçekleştirdi. Yılmaz konuşmasında, "Her Yıl Mart ayının son pazartesi günü ile başlayan ‘Kütüphane Haftası’ Türk Kütüphaneciler Derneği’nin girişimleriyle 1964’ten bu yana kutlanmaktadır. Haftanın amacı öğrencilerimizde, halkımızda, okuma alışkanlığını ve zevkini geliştirmek, kitap sevgisini arttırmak, kullanıcıların kitaptan daha fazla yararlanmasını sağlamaktır" dedi. İlçe Kaymakamı Özgür Kaya, kitap okumanın önemine değinerek, "Kitap okumak için önemli bir kaynak olan ilçemizde böyle bir kütüphane olduğu için çok şanslıyız. 61.Kütüphane Haftası kutlu olsun, emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı. Programda, Vezirköprü Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi Müdürü Mehmet Ali Var, günün anlam ve önemiyle ilgili şiirini okudu. 2024 yılında ilçe kütüphanelerinden en çok kitap okuyan öğrenciler ve Kütüphane Haftası nedeniyle ilçe genelinde düzenlenen resim ve şiir yarışmalarında dereceye giren öğrenciler ödüllerini protokol üyelerinin elinden aldı. Program sonunda İlçe Halk Kütüphanesi’nin hazırlamış olduğu kitap sergisinin açılışı gerçekleştirilerek sergi gezildi. Programa Belediye Başkan Vekili Mehmet Gülburun, İlçe Jandarma Komutan Vekili Üsteğmen Mustafa Çavuş, İlçe Emniyet Müdürü Ahmet Çelik, Gençlik ve Spor İlçe Müdürü Mehmet Uyar, İlçe Milli Eğitim Müdürü Resül Özata, kurum ve kuruluşların amirleri, öğrenciler ve öğretmenler katıldı.
Antalya Antalya’daki Fadim Temirhanoğulları cinayetinde ikinci tutuklama Antalya’da boşanma aşamasındaki eşi Fadim Temirhanoğulları’nı (52) tabanca ile 9 el ateş ederek öldüren Savaş Temirhanoğulları’nın (48) yargılandığı davanın üçüncü duruşmasında, sanıklardan Fikret İnal tutuklandı. Mahkeme ayrıca iki sanıktan da kan örneği alınarak, maktulün tırnaklarında tespit edilen erkek DNA’sıyla karşılaştırılmasına karar verdi. Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, kadın örgütlerinin ve sivil toplum temsilcilerinin desteğiyle salonda geniş katılım sağlandı. Mahkemeye sunulan bilirkişi raporunda, olay gecesi sitenin çevresindeki güvenlik kameralarına yansıyan görüntüler detaylı şekilde analiz edildi. 07 ETZ 17 plakalı aracın 12 Eylül sabahı 04.18’de Aliyenur Sitesi önüne geldiği, araçtan inen şahısların 04.22’de siteye giriş yaptığı ve 04.27’de tekrar araca binerek olay yerinden ayrıldığı kaydedildi. Raporda ayrıca, olay yeri ile güvenlik kameralarındaki saat uyumuna da dikkat çekildi. "Canice, canavarca dokuz kurşunla çocuğumu öldürüyorlar" Duruşmada konuşan Fadim Temirhanoğulları’nın annesi Mediha Saçlı, "Çocuğumun evine planlı bir şekilde giriyorlar. Kapıda zorlama var. Arabayı iki sokak öteye bırakıyorlar. Canice, canavarca dokuz kurşunla çocuğumu öldürüyorlar. Bu nasıl bir canilik? Fikret’in 11 suç kaydı var. Ayrılıyorsa öldürmek gerekmez" sözleriyle tepki gösterdi. Sanık avukatları, olay yerinde bulunan DNA’nın kimliğinin belirlenmesi için adli tıp karşılaştırması talep ederek, "Bir sonraki celsede çok önemli bir tanık dinleteceklerini" duyurdu. Maktul avukatı Süleyman Çalıkuşu ise sanıkların savunmalarını "az ceza almaya yönelik beyanlar" olarak değerlendirdi. Çalıkuşu, "Beyanlar tamamen haksız tahrik hükmünü kullanmak için oluşturulmuş" dedi. "Eğer plan yapsaydım burada oturuyor olmazdım" Sanık Savaş Temirhanoğulları, önceki celselerde olduğu gibi kendini savundu. Temirhanoğulları, "17 yıllık eşim, ben hiçbir gece evimin kilidinin üstünü açmadan içeri girmedim. Arka kapıya anahtar konurdu. Eşim ve çocuğum için hep en iyisini yaptım. Eğer plan yapsaydım burada oturuyor olmazdım" diyerek suçlamaları reddetti. Sanık Fikret İnal ise Fadim Temirhanoğulları’nın ilk eşini öldürmeye çalıştığını öne sürerek, "Cezaevine girmekten korkmuyorum" dedi. Mahkeme heyeti, Savaş Temirhanoğulları ve Fikret İnal’ın Antalya Adli Tıp Kurumu’na sevk edilmesine, her iki sanıktan da kan örneği alınarak maktulün tırnaklarında tespit edilen erkek DNA’sıyla eşleştirilmesine karar verdi. Sanıklardan tutuksuz yargılanan Fikret İnal, duruşma sonunda tutuklanarak cezaevine gönderildi. Bir sonraki duruşma ise 24 Haziran 2025’e ertelendi. "Önemli bir gelişme" Duruşma sonrası Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği adına açıklama yapan maktulün avukatı Yağmur Burçin Sayın, "Bugün Fadim’in üçüncü duruşmasına girdik. Diğer sanıklardan Fikret İnal tutuklandı. Bu önemli bir gelişme çünkü bugüne kadar hep mücadele ettik. Mahkeme sonunda haklılığımızı gördü. Duruşmaya önce gelmemişti, yakalama kararı çıkmıştı, bugün geldiğinde ise tutuklandı" dedi. Sayın açıklamasında, adli tıp sürecine de değinerek, "Sanıklardan kan örneği alınacak. Fadim’in tırnaklarında tespit edilen DNA’nın bu iki kişiden biriyle eşleşeceğini düşünüyoruz. Hatta ikisinin de çıkması imkanı yüksek. Velev ki çıkmadı, bu temasla geçebilecek bir DNA da olabilir. Yani olayın esasına bir etkisi yok" diye konuştu. "Fikret İnal da müşterek faildir" "Sanıklar barışmak için geldiklerini iddia ediyor ama gece 4’te kim barışmaya gelir? Fadim kapılarını kilitlerdi ama onlar kartla siteye giriş yapmış. Demek ki planlı şekilde geldiler. bunu hep söyledik. Artık mahkeme de bunu kabul ediyor. Bu dosyada kapanmaya yaklaştığımızı düşünüyoruz" diyen Sayın, "Fadim’i yaşatacağız. Fadim gibi kadınların sesi olmaya devam edeceğiz" ifadeleriyle sözlerini tamamladı.