EKONOMİ - 31 Ekim 2024 Perşembe 14:55

Turgutlu Belediyesi örnek uygulamasına devam ediyor

A
A
A
Turgutlu Belediyesi örnek uygulamasına devam ediyor

Turgutlu Belediyesi, zeytin sezonunun başlamasıyla birlikte geleneksel hale getirdiği zeytin hasadına başladı. Elde edilen zeytinyağı, ihtiyaç sahibi aileler için Turgutlu Belediyesi Aşevi ve Hayır Merkezinde hazırlanan yemeklerde kullanılacak.


İnsan odaklı sosyal belediyecilik faaliyetlerinde örnek uygulamalara imza atan Turgutlu Belediyesi, mülkiyeti kendisine ait olan park ve yeşil alanlardaki zeytin ağaçlarından zeytin toplama çalışmalarına başladı. Park ve Bahçeler Müdürlüğü ekiplerince Avşar, Selvilitepe ve Ergenekon Mahallelerinde gerçekleştirilen hasatta 10 gün içerisinde 2 bin 500 kilogram zeytin toplandı. Zeytin hasadının tamamlanmasının ardından üretilecek zeytinyağı, Aşevi ve Hayır Merkezi aracılığıyla ihtiyaç sahibi ailelere günlük olarak ulaştırılan yemeklerde kullanılacak.



“Kaynaklarımızı en doğru ve en verimli bir şekilde kullanıyoruz”


Turgutlu Belediye Başkanı Çetin Akın, “Geleneksel hale getirdiğimiz zeytin hasadımıza başladık. Toplanan zeytinlerden elde ettiğimiz zeytinyağını, Aşevi ve Hayır Merkezimizde ihtiyaç sahibi ailelerimize ulaştırdığımız yemeklerde kullanıyoruz. Aynı zamanda bu uygulamamızla hem tasarruf etmiş oluyoruz hem de kaynaklarımızı en doğru ve en verimli bir şekilde kullanıyoruz. Bu toprağın bereketini hemşehrilerimizle paylaşmaya devam edeceğiz. Hasadımızın bereketli olmasını diliyorum” dedi.



Turgutlu Belediyesi örnek uygulamasına devam ediyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Denizde halıya sarılmış halde cesedi bulunan Sedef Güler cinayetine ilişkin fezleke hazırlandı Büyükçekmece’de denizde elleri ve ayakları bağlı, halıya sarılı halde cansız bedeni bulunan Sedef Güler’in öldürülmesine ilişkin fezleke hazırlandı. Hazırlanan fezlekede 2 şüphelinin ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması talep edildi. Büyükçekmece Mimar Sinan Sahili’nde 7 Haziran günü denizde elleri ve ayakları bağlı, halıya sarılmış ve ağırlık bağlanmış şekilde bir kadın cesedi bulunmuştu. Hayatını kaybeden kadının 24 yaşındaki Sedef Güler olduğu tespit edilirken cinayete ilişkin soruşturma başlatılmıştı. Olaya ilişkin yürütülen soruşturma tamamlanarak fezleke hazırlandı. Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan fezlekede, Fırat Baykara, Yavuz Güngör ve Yiğit Hüseyin Ayvalık şüpheli sıfatıyla yer aldı. Fezlekede denizde cansız bedeni bulunan Sedef Güler’in halıya sarıldığı, ellerinin koli bandı, ayaklarının ise zincir ve dambıl ile bağlandığının tespit edildiği belirtildi. Sedef Güler’in cansız bedeninin sarılı olduğu halı üzerinde halı yıkama fabrikası etiketi bulunduğu da fezlekede aktarıldı. Polis ekiplerince etiketteki firmaya gidildiğinde halının Zafer E. isimli kişi tarafından verildiği ifade edildi. Emniyet güçleri tarafından ifadesi alınan Zafer E. emlak işi yaptığını söyleyerek halının bulunduğu evi Fırat Baykara’ya kiraladığını anlattı. Halının bulunduğu evin Baykara tarafından kiralandığı ve Yavuz Güngör isimli şüpheli ile beraber kullanıldığı da soruşturma aşamasında tespit edildi. Yapılan incelemelerde 4 Haziran günü bir şahsın araç ile Sedef Güler’i Yavuz Güngör’ün kızı ile birlikte yaşadığı ikamete bıraktığı fezlekede belirtildi. Burada Sedef Güler ile Yavuz Güngör’ün kızı Y.H.G. arasında tartışma çıktığı ve Yavuz Güngör’ün Sedef Güler ile beraber Fırat Baykara adına kiralanan eve gittiği kaydedildi. Fırat Baykara’nın sonradan eve geldiği fezlekede açıklandı. Yavuz Güngör ve Fırat Baykara’nın Sedef Güler’i tespit edilemeyen bir nedenden dolayı burada öldürdükleri, cesedi yok etmek için plan yaptıkları ve bir gün sonra buluşmak üzere evden ayrıldıkları fezlekede aktarıldı. Şüphelilerin 6 Haziran’da tekrar buluştukları ve maktulün cesedini koyacakları valizi, zinciri ve ağırlığı aldıkları da fezlekede ifade edildi. Yavuz Güngör ve Fırat Baykara’nın Sedef Güler’in ellerini koli bandı ile bağladığı, halıya sardığı, ayaklarını zincir ve dambıl ile bağlayıp Mimar Sinan Köprüsü’nden aşağıya attıkları da fezlekede kaydedildi. Baykara’nın daha sonra polise giderek, “Yavuz beni Gürpınar’da bulunan ikametine çağırdı. Eve gittiğimde hareketsiz yatan bir kadın gördüm, kontrol ettim, yaşam belirtisi yoktu. Polise haber vermek istediğimde Yavuz Güngör bana silah çekti. Nalburdan zincir ve ağırlık aldıktan sonra kadını halıya sardık. 7 Temmuz günü ise Büyükçekmece sahil tarafına gittik. Cesedi köprü üzerinden suya attık" dediği iddianamede ifade edildi. Yavuz Güngör ise ifadesinde, maktul Sedef Güler’i 4-5 ay öncesinde tanıdığını söyleyerek, “4 Haziran’da kızımla yaşadığım eve geldim. Sedef yanımdaydı. Kızım bizi evden kovdu. Evden kovulunca Sedef Güler ile beraber diğer adrese geçtik. Sedef bana burada ellerinin ve ayaklarının kasıldığını söyledi. Sabah olduğunda kötü durumda olduğunu söyledi. Fırat Baykara’yı aradım, geldi. Daha sonra Fırat ile tekrar buluşmak üzere ayrıldık. Tekrar buluştuğumuzda nalburdan iki adet zincir, iki adet asma kilit, bant aldık. Aynı gün Sedef’i bıraktığımız adrese gittik. Cesedi halıya sardık. 7 Haziran’da ise cesedi denizle gölün birleştiği mevkiden attık” dedi. Fezlekede, Yavuz Güngör’ün Yiğit Hüseyin Ayvalık aracılığıyla Yunanistan’a gönderildiği ancak daha sonra bir şekilde ülkeye iadesi sağlandığı ve Güngör’ün Edirne’de yakalandığı belirtildi. Sedef Güler’in Adli Tıp Kurumu tarafından yapılan otopsi işleminin sonucunda ölüm nedeninin belirlenemediği belirtildi. Öte yandan Adli Tıp Kurumu 1 İhtisas Dairesi’nin incelemesinde maktulün kanında uyuşturucu madde bulunduğu, ölümünün uyuşturucu, uyarıcı madde sonucu meydana gelmiş olabileceği ancak baş, boyun bölgesinde ileri derecede çürüme nedeniyle yumuşak dokularında ayrıntılı analiz yapılamadığı yönünde değerlendirme yapıldı. Fezlekede Fırat Baykara ve Yavuz Güngör’ün ‘nitelikli kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması talep edildi. Yiğit Hüseyin Ayvalık’ın ise Yavuz Güngör’ün yurt dışına kaçmasına yardım etmesi gerekçesiyle ‘suçluyu kayırma’ suçundan 6 aydan 5 yıla kadar hapsi istendi. Yargılamanın yapılması için fezlekenin Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmesi bekleniyor.
Artvin Artvin’de kooperatif başkanı eylemlerin yapıldığı alanda kaçak ağaç kesmekten gözaltına alındı Artvin’in Borçka ilçesine bağlı Çifteköprü köyünde konaklamalı mesire alanı projesine karşı eylemlerin yapıldığı Cankurtaran mevkiinde kaçak ağaç kesimi yaptığı tespit edilen kooperatifi başkanı gözaltına alındı. Artvin Valiliği tarafından yapılan açıklamada, Borçka ilçesine bağlı Çifteköprü köyü Çiftepınar mevkiinde 29 Ekim 2024 günü kaçak ağaç kesildiğine dair ihbar üzerine jandarma ekiplerinin devriye faaliyeti başlattığı belirtildi. Jandarmanın bölgede yaptığı incelemede Çifteköprü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı G.G. (38) koordinasyonunda kaçak ağaç kesimi yapıldığı, kesim ve taşımayı Y.A. (48) ve M.Ö. (44) adlı kişilerin yaptığının belirlendiği kaydedildi. Devam eden incelemelerde G.G.’nin evinde de kaçak kesilmiş ağaçlar bulunduğu belirtildi. Şüphelilerden Y.A. ve M.Ö. ifadelerinin ardından serbest bırakılırken, kooperatif başkanı G.G.’nin gözaltına alındığı kaydedildi. Öte yandan Artvin İl Jandarma Komutanlığı, ekiplerin doğayı ve çevreyi koruma amacıyla görevlerine devam edeceklerini açıkladı. Çifteköprü köyü Cankurtaran mevkiinde yapımı planlanan mesire alanı projesi, köy sakinleri tarafından uzun süre protesto edilmişti. Proje alanına 3 Eylül’de iş makineleri getirilmesi üzerine köylüler ile projeyi yapacak özel şirketin yetkilileri arasında gerginlik yaşanmıştı. Çıkan tartışmanın kavgaya dönüşmesiyle şirket yetkililerinden Muhammet U. (42) silahını ateşlemiş, kurşunların isabet ettiği köylülerden Gökhan Koyuncu (38), Reşit Kibar ve Ersan Koyuncu (36) yaralanmıştı. Hopa Devlet Hastanesi’ne kaldırılan yaralılardan Reşit Kibar hayatını kaybetmişti. Silahı kullanan Muhammet U. tutuklanırken, ruhsatlı silahın sahibi Fikret M. (41) adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.
İstanbul Otomobilleri konuşturan yerli yapay zeka Otomobil sektöründe kullanılan yerli yapay zeka sayesinde sürücüler artık son teknolojilerle donatılan araçlarıyla adeta konuşacak onları sesli komutlarla uzaktan kontrol edebilecek. Yenilikçi yaklaşımıyla araçlarda Dtec yapay zeka ve Web3 teknolojileriyle yeni bir yolculuğa başlıyor. Tamamen yerli ‘Dtec’ adlı yapay zeka asistanı sayesinde sürücüler artık araçlarını sesli komutlarla uzaktan kontrol ederek, gelişmiş yapay zeka araç etkileşimleri ve araçları ile diğer akıllı cihazlar arasında sorunsuz iletişim gibi son teknoloji özellikler sağlayacak. Dönüşüm sektörü o kadar önemli ki dünya otomobiller endüstrisi artık özellikle yapay zeka teknoloji noktasında birbiriyle mücadele eder halde olduğunu belirten Dizaynvip Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Erbakan Malkoç, “Biz 2014 yılında Amerika’dan ödül almıştık. Dolayısıyla dönüştürdüğümüz otomobillerde biz zaten çok üst düzey bir teknoloji kullanıyoruz. Senaryoya bağlı olan her şeyi insanlar Yapay Zeka olarak görüyor. Yerleri süpüren makine sensörler aracılığıyla yaptığına bile yapay zeka deniyor. Hal bu ki yapay zeka böyle bir şey değil. Yapay zeka öğretebilir ve öğrenebilir bir şeydir. Bu da somut bir yapay zekadır. Soyut değildir. Biz şuanda bütün otomobillerimizde hatta dünya otomobil endüstrisine sunduğumuz bir yapay zekamız var. Sadece bir otomobil olarak değil bir ekosistem olarak her noktaya sirayet edecek çok üst düzey tamamen dil modeli bize ait olan bir teknoloji geliştirdik ve bugün de onun lansmanındayız. Arkamda görmüş olduğunuz araç bizim dönüşümünü yapmış olduğumuz bir araç. Biz bu konuda dünyanın en çok bilinen en çok takip edilen en çok taklit edilen şirketiyiz. Dönüşüm konusunda 180 ülkede bilinen çok fazla ülkeye ihracat yapan ihracat katma değeri Türkiye’nin çok üst seviyesinde olan bir markayız. Bu araç içerisinde DTEC var, bundan her şey oluyor. DTEC öyle bir yapay zeka eğer sizi daha önceden tanıyorsa ne içiyorsanız, ne yiyorsanız ne izliyorsanız bütün bunları algılar ve aracın içerisine girdiğiniz zaman bunu sizin için yapar. Eğer sizi ilk defa tanıyorsa sizinle sesli iletişime geçer ve sizin sorduğunuz her soruyu yerine getirebilmek için çalışmaya başlar. Kahve içmek istiyorum dediğinizde size kahve yapar. Haber izlemek istiyorum dediğinizde haberleri açar. Uyumak istiyorum dediğinizde koltuğu yatak yapar. Kesinlikle ve kesinlikle senaryoya bağlı çalışmayan tamamen somut bir yapay zeka olarak sizi anlayan hızlıca mekaniğe komut vererek gerçekleştiren bir sistem. Bizim yapay zekamız kişiselleşebiliyor. Dokunma yok tamamen sesli komutla sizin uçak biletinizi almanız ortalama bir dakika sürmüyor” dedi.
Antalya Bisikletiyle düşüp çöp kamyonunun altında kalan 11 yaşındaki çocuk hayatını kaybetti Antalya’da bisikletle sokakta gezen 11 yaşındaki çocuk, dengesini kaybedip çöp kamyonun altında kalarak can verdi. Kaza anı güvenlik kamerasına yansırken, ölüm haberini alan ailesi sinir krizi geçirdi. Olay, saat 14.45 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Şafak Mahallesi 4256 Sokak üzerinde yaşandı. Edinilen bilgiye göre, diğer çocuklarla birlikte sokakta bisiklet süren 11 yaşındaki Bilal Çakar, dengesini kaybedip yere düştü, bu sırada hemen arkasından gelen H.D.’nin kullandığı Kepez Belediyesine ait 07 BBR 456 plakalı çöp kamyonunu altında kaldı. Kazanın haber verilmesi üzerine kaz yerine polis, itfaiye ve sağlık ekipleri sevk edildi. Kamyonun altından çıkartılan küçük çocuk, sağlık ekiplerinin yaptığı kontrolde hayatını kaybettiği tespit edildi. Sürücü ise polis ekiplerince karakola götürüldü. Geriye ayakkabısı ve ezilen bisikleti kaldı Ölüm haberini duyup olay yerine gelen küçük çocuğun ailesi sinir krizleri geçirdi. Kaza yerinde Çakar’dan geriye ayakkabısı ve kamyon lastiğinin ezdiği küçük bisikleti kaldı. Kazayla ilgili soruşturma başlatılırken, Bilal Çakar’ın cansın bedeni otopsi yapılmak üzere Antalya Adli Tıp Kurumu Morguna kaldırıldı. Kaza anı kamerada Öte yandan kaz anı bir iş yerinin güvenlik kamerasına saniye saniye yansıdı. Görüntülerde küçük çocuğun bisikletini sürdüğü sırada dengesini kaybedip düşmesi ve kamyonun altında kalma anları yer aldı.