ÇEVRE - 01 Kasım 2024 Cuma 12:17

Yeşilyurt’ta tohumlar toprakla buluştu

A
A
A
Yeşilyurt’ta tohumlar toprakla buluştu

Yeşilyurt İlçesinde kırsal kalkınmaya destek verecek üretim faaliyetlerine aralıksız devam eden Yeşilyurt Belediyesinin girişimleri neticesinde Cumhuriyet Örnekköy’de kurulan Tarımsal Üretim ve AR-GE sahasının 140 dekarlık alanında yeni üretim yılı kapsamında arpa ekimine başlandı. Yüzde yüz yerli ve milli tohumlardan ekimi yapılan arpalar, 2025 yılında yapılacak hasadın ardından hayvansal üretim yapan çiftçilere ücretsiz bir şekilde dağıtılacak.


Yeşilyurt İlçesinin tarımsal potansiyelini hareketlendirmek, bereketli topraklarından daha fazla ürün toplamak ve ilçenin farklı yerlerinde yerli üretim yapan besicilere, üreticilere ve çiftçilere destek vermek adına bugüne kadar önemli atılımlar yapan Yeşilyurt Belediyesi, tarımsal hizmetlerde yakaladığı başarı çıtasını yukarılara çekmek adına Cumhuriyet Örnekköy’de kurulan Tarımsal Üretim ve AR-GE sahasındaki üretim faaliyetlerine devam ediyor.


Yeşilyurt’un tarımını kalkındırıp, kent ekonomisini canlandırmayı hedefleyen kırsal kalkınma projeleriyle yerli üreticilerin yüzünü güldürecek çalışmaların altına imza atmaya devam eden Yeşilyurt Belediyesi Tarımsal Hizmetler Müdürlüğü gözetiminde yeni yılın ilk arpa ekimi yapıldı. 2025 yılında hasadı yapılacak olan arpalar gerekli işlemlerin ardından üreticilere ve besicilere ücretsiz olarak verilerek kırsal kalkınmayı destekleyecek hizmetlere bir yenisi daha eklenmiş olacak.


Yenilikçi, güçlü ve kalıcı yatırımlarla tarımsal kalkınmaya katkı sunacak çalışmalara öncelik tanıdıklarını söyleyen Yeşilyurt Belediye Başkan Yardımcısı Kemal Oruç, “İlçemiz tarımsal anlamda çok güçlü bir potansiyele sahiptir. Bu potansiyelin yükseltilmesi ve tarımsal üretimdeki mutlak başarının sağlanması noktasındaki en önemli unsur ise, yerel ve kendi coğrafyamıza ait ürünlerin korunması, geliştirilmesi ile bu alanda emek veren çiftçilerimizin yüreklendirilmesi ve desteklenmesidir. Bundan hareketle, yeni çalışma dönemimizin başından itibaren, kentimizde hem üretici hem de tüketicinin fayda sağlaması adına, tarımsal üretimin güçlendirilip desteklenmesine yönelik çalışmalarımıza hızla devam ediyoruz. Üretim olmadan, yaşamsal faaliyetlerin sürdürülebilir olması da mümkün değildir. Bu noktada tarımsal üretimin de bizlerin hayatındaki yeri birincil seviyededir. Bir ülkenin ekonomisinin en önemli can damarlarından biri şüphesiz ki tarımdır. Tarımsal üretimin gücü, çeşitliliği, verimliliği, pazarlama büyüklüğü gibi unsurlar, ekonomik kalkınmanın en büyük destekçilerindendir. Bizlerde yerli ve milli tarım hamlesine destek vermek adına kurduğumuz Tarımsal Üretim ve AR-GE sahamızda bu dönemin ilk arpa ekimini gerçekleştirdik ve tohumlarımızı toprakla buluşturduk. Bölge iklimine adaptasyonu açısından verimli olan arpalarımızı hasat döneminde gerekli işlemlerden geçirip ücretsiz bir şekilde hayvancılıkla uğraşan besicilerimize vereceğiz. Bizim buradaki tek amacımız; topraklarımızdan daha fazla ürün toplamak, yerli tarımı desteklemek ve tarladan sofraya, topraktan sanayiye uzanan meşakkatli yolculuğun en önemli emektarları olan çiftçilerimizi ve üreticilerimizi desteklemektir” diye konuştu.


Belediye Başkan Yardımcısı Oruç ayrıca Tarımsal Üretim ve AR-GE Sahasında, park ve bahçe hizmetlerinde kullandıkları rulo çim üretimlerinin de aralıksız devam ettiğini sözlerine ekledi.



Yeşilyurt’ta tohumlar toprakla buluştu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya SUBÜ konuşmalarının konusu ’İsrail Soykırımlarının Anatomisi’ oldu ’İsrail Soykırımlarının Anatomisi’ konulu söyleşiyle SUBÜ Konuşmaları’nın 80’inci konuşmacısı olan Mardin Artuklu Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Mehmet Rakipoğlu, “İsrail’in sistematik saldırıları, Filistin’in kültürel ve tarihi varlığını ortadan kaldırarak direnişi bastırmaya yönelik çok boyutlu bir soykırım yöntemi olarak öne çıkıyor” dedi. Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) tarafından düzenlenen SUBÜ Konuşmaları’nın 80’inci konuşmacısı, ’İsrail Soykırımlarının Anatomisi’ konulu söyleşiyle Mardin Artuklu Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Mehmet Rakipoğlu oldu. Moderatörlüğünü SUBÜ İletişim Koordinatörlüğü’nden Öğretim Görevlisi Ömer Çiçek’in üstlendiği söyleşide; İsrail’in Gazze’deki soykırımının sağlık sistemi, eğitim, inanç, kültür ve medeniyet ile mahkûmlar üzerindeki boyutu ve İsrail’in teknoloji ve medya denemeleri üzerine konuşuldu. “Çok boyutlu soykırım 100 yıldır sürüyor” İsrail’in Filistin’e yönelik soykırım politikalarının, yıllardır çeşitli boyutlarıyla devam ettiğini belirten Mardin Artuklu Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Mehmet Rakipoğlu “İsrail’in 2023 yılından bu yana Filistin üzerinde şiddetini arttırarak devam eden çok boyutlu soykırımı esasında 100 yıldır sürüyor. Filistinlilerin içerisinde topraklarını satmış küçük bir kesim olabilir. Ama asıl meseleyi Filistin’in işgal edilmesi ve Yahudi göçüyle Batılı aktörler tarafından Filistinlilerin topraklarının çalınması olarak okumak daha makul olur. Gazze’de özellikle sağlık, eğitim, inanç, kültür ve mahkûm hakları üzerinde süren baskılar; Filistin toplumunun temel hayatsal alanlarına ve direniş sembollerine karşı sistematik bir yok etme planı şeklinde ilerliyor. Son saldırılarla birlikte ölenlerin sayısında hızlı bir artış görülmüş, sadece Gazze’ye yönelik yoğun bombardımanlarda binlerce çocuk, kadın ve yaşlı sivil şehit edilmiştir. İsrail’in askeri operasyonları sırasında büyük çoğunluğu çocuk ve kadın olmak üzere 43 binin üzerinde Filistinli hayatını kaybetmiştir” dedi. “Çok boyutlu bir soykırım yöntemi olarak öne çıkıyor” Soykırımın en yıkıcı boyutlarından birinin eğitim ve kültürel alanlara yönelik saldırılar olduğunu kaydeden Rakipoğlu “Filistin kültürü ve dini mirası, İsrail’in sistematik saldırıları ile hedef alınırken, tarihi mekânlar ve arşivler yok edilmekte, toplumsal hafıza ortadan kaldırılmaktadır. Arkeolojik alanlar, camiler ve kiliseler gibi dini yapılar, Filistin’in kimliğini oluşturan değerler olarak saldırıların odağında yer alıyor. Bu kültürel soykırım; sadece binaların değil, Filistin’in ortak hafızasını oluşturan nesiller arası bağların da koparılmasını hedefliyor. İsrail’in eğitim sektörüne saldırıları, Filistin’in gelecek nesillerini eğitim hakkından mahrum bırakırken, aynı zamanda kültürel mirası da yok etmeyi amaçlıyor. İsrail’in bu sistematik saldırıları, Filistin’in kültürel ve tarihi varlığını ortadan kaldırarak direnişi bastırmaya yönelik çok boyutlu bir soykırım yöntemi olarak öne çıkıyor” diye konuştu. “Bilgi akışını kendi lehine manipüle ediyor” İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırım sürecinde teknoloji ve medya araçlarının da kullanıldığına değinen Rakipoğlu “İsrail, Filistin halkı üzerinde denetim sağlamak için yapay zeka ve gözetim sistemleri geliştirip kullanarak, sosyal medya ve dijital platformlarda Filistin yanlısı içerikleri engelliyor, bilgi akışını kendi lehine manipüle ediyor. Filistin, İsrail için bir gözetim ve yapay zekâ teknolojileri deneme alanına dönüştü. Filistin’de gazeteciler öldürülüyor veya yaralanıyor. Bu şekilde İsrail, Filistin halkının sesini kısarak Gazze’deki soykırımı uluslararası kamuoyundan gizlemeye çalışıyor” şeklinde konuştu.
Sakarya Üniversiteli öğrenciler Sakarya’nın tarihinde yolculuğa çıktı Sakarya Büyükşehir Belediyesi, gezi programları çerçevesinde SUBÜ Turizm Fakültesi öğrencilerini Sapanca, Geyve, Pamukva’da Alifuatpaşa Müzesi, II. Bayezid Köprüsü, Kuvayı Milliye Müzesi gibi noktalarda şehrin tarihi derinliğine doğru yolculuğa çıkardı. Sakarya Büyükşehir Belediyesi tarafından öğrencilere yönelik düzenlenen gezi programları tüm hızıyla devam ediyor. Son olarak Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) Turizm Fakültesi öğrencileri, programın misafiri oldu. Gençler Büyükşehirle Sakarya’nın doğal güzellikleri başta olmak üzere tarihi, kültürel ve sosyal dokusunu tanıdı, unutulmaz bir yolculuğa çıktı. Yoğun bir katılımla gerçekleştirilen programda öğrencilerin ilk durağı İl Ormanı Tabiat Parkı oldu. Burada sonbaharın en güzel görüntüleri arasında yürüyüş yapan öğrenciler doğanın eşsiz güzelliği arasında temiz oksijeni soludular. Gezinin bir diğer durağı ise Geyve ilçesinde bulunan Ali Fuat Paşa Kuvayı Milliye Müzesi ve II. Bayezid Köprüsü oldu. Kuvayı Milliye Müzesi’nde Kurtuluş Savaşı’na dair birçok tarihi eseri yerinde inceleyen öğrenciler, daha sonra tarihi menzil yollarının üzerinde bulunan II. Bayezid Köprüsü’nü gezdi. Geyve’nin ardından öğrenciler Pamukova Esentepe Seyir Terası’na gitti. Pamukova Ovası’nın eşsiz manzarasının keyfini çıkaran gençler, Büyükşehir Belediyesi Esentepe Park Tesisleri’nde günün yorgunluğunu attı. Son durak ise Taraklı oldu. Tarihi Taraklı Evleri’nin yanı sıra anıt ağaç, Yunuspaşa Cami ve tarihi hamamları ziyaret eden turizm öğrencileri, ilçedeki eserleri inceledi.