POLİTİKA - 23 Eylül 2024 Pazartesi 15:18

Taşkın: "Battalgazi, iki yılda yeniden ayağa kalkacak"

A
A
A
Taşkın: "Battalgazi, iki yılda yeniden ayağa kalkacak"

Belediyenin beş aylık çalışmalarını ve yeni projelerini anlatan Battalgazi Belediye Başkanı Taşkın, deprem sonrası toparlanma sürecinde iki yıl sabır isteyerek mahallelerde yürütülecek yıkım ve inşaat çalışmalarıyla birlikte sosyal hizmetlerin hız kesmeden devam edeceğini vurguladı.


Battalgazi Belediye Başkanı Bayram Taşkın, belediyenin beş aylık hizmetlerinden ve gelecekte hayata geçirecekleri projelerden bahsetti. Göreve geldikleri beş aylık süreci değerlendiren Taşkın, önceliklerinin personel ve bütçe disiplinini sağlamak olduğunu ifade etti. “Bu iki unsuru kontrol altına almadan başarı mümkün değildir.” diyen Taşkın, hem personel yönetiminde hem de mali disiplinde önemli ilerlemeler kaydettiklerini belirtti.


Taşkın, Battalgazi’de yıkılan mahallelerin yeniden inşası için iki yıl sabır istediklerini ifade ederek, “Temizlik, fen işleri, park ve bahçe gibi temel alanlarda hizmetlerimizi sürdüreceğiz. Ancak önceliğimiz, depremde yüzde yüz hasar almış mahallelerimizin yeniden ayağa kalkması” dedi. 2025 yılı itibarıyla semt ve köy konakları projelerine de hız vereceklerini belirten Taşkın, Gelinciktepe ve Hasırcılar mahallelerinde çalışmaların devam ettiğini açıkladı. “2025 Haziran’da konaklarımız tamamlanmış olacak” dedi.


Kentsel dönüşüm ile ilgilide bilgiler aktaran Battalgazi Belediye Başkanı Bayram Taşkın, "Battalgazi Belediyesi olarak, kentsel dönüşüm projelerimizi özel bir çalışma olarak ele alıyoruz. Bazı mahallelerde imar çalışmaları gerçekleştirildi bu çalışmalar şehirdeki yapıların daha güvenli hale gelmesine katkı sağlayacak. Bu bölgelerde, küçük arsaların ve gecekondu yapıların mevcut olduğu alanlarda sorunlar yaşıyoruz. İmar çalışmaları sonucu bazı arazilerin değer kaybetmesi, ortaklık anlaşmazlıklarına neden oluyor. İlk etapta Hanımının Çiftliği bölgesinde kentsel dönüşüm projesini 2025 yılı içerisinde başlatmayı hedefliyoruz. Devlet, arsaya bir değer biçiyor ve bu değer kapsamında yeni, sağlam evler inşa ediliyor. Eğer bu değeri kabul etmezseniz, mahkemeye gidebilir ve başka bir yerden ev alabilirsiniz. Ancak imara açtığınızda, küçük alanlarda anlaşmazlıklar çıkabiliyor ve hiçbir şey yapılamıyor. Hedefimiz, Battalgazi’yi daha yaşanabilir, güvenli ve modern bir şehir haline getirmek. Bu süreçte, vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak projelerimizi şekillendireceğiz. Gelecekte, bu dönüşüm ile birlikte şehrimizdeki yaşam kalitesini artırmayı amaçlıyoruz” şeklinde konuştu.


Battalgazi Belediye Başkanı Bayram Taşkın, orta hasarlı binalar için verilen güçlendirme ruhsatı süresinin 5 Temmuz 2024’te sona erdiğini hatırlatarak, bu tarihe kadar ruhsat almayan binaların ağır hasarlı statüsüne alınacağını ve yıkılacağını belirtti. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın yaptığı tespitler doğrultusunda ağır hasarlı binaların yıkıldığını ve hafif hasarlıların kullanılmaya devam ettiğini vurgulayan Başkan Taşkın, güçlendirme yapılmayan orta hasarlı binalar için de yıkım sürecinin başlayacağını söyledi. Bu noktada vatandaşlara önemli bir çağrıda bulunan Taşkın, "Güvensiz binalarda oturmak büyük bir risktir. Vatandaşlarımızın süreci yakından takip etmesi gerekiyor" ifadelerini kullandı.


Battalgazi Belediye Başkanı Bayram Taşkın, tarım arazileri üzerinde inşa edilen hobi bahçelerine ilişkin önemli uyarılarda bulundu. Bu tür yapıların yasal olmadığını ve vatandaşların bu organizasyonlara para yatırmamaları gerektiğini vurgulayan Taşkın, “Tarım arazisine konut yapmak doğru değildir. Seçimden sonra başlayan tüm yapıları mühürlüyoruz ve savcılığa suç duyurusunda bulunuyoruz. Vatandaşlarımızın kooperatif adı altında iş yapan yapılarla karşılaştıklarında dikkatli olmaları ve yatırım yapmamaları gerekiyor” dedi.


Başkan Taşkın, deprem sonrasında başlamış ve tamamlanmış olan yapıların mevcut durumu için bir şey yapılamayacağını ifade ederken, yeni başlayan tüm yasadışı yapıların durdurulduğunu ve hukuki süreçlerin başlatıldığını belirtti. Ayrıca, ruhsatlı yapıların müstesna olduğunu ekleyerek, belediyenin bu alandaki denetimlerini sıkı bir şekilde sürdüreceğini vurguladı.


Başkan Taşkın, sadece Malatya değil, muhtemel Bingöl ve Tunceli depremlerinde de bu otelin kullanılabileceğini vurguladı. Bu otelin ayrıca sokakta kalan evsiz vatandaşlar için de kullanılacağını belirten Taşkın, “Havalar soğuduğunda sokakta kimseyi bırakmayacağız, hiçbir kardeşimiz soğuktan ölmeyecek. Belediyeler her meselede kâr amacı güden kurumlar değildir, bazı durumlarda kar etmeyebiliriz ancak vatandaşlarımız bu hizmetlerden faydalanacak” diye konuştu.



Taşkın: "Battalgazi, iki yılda yeniden ayağa kalkacak"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Yener İnce: "Mauro Icardi’nin ameliyatı pazartesi günü Arjantin’de yapılacak" Galatasaray Futbol A Takımı Doktoru Yener İnce, Arjantinli futbolcu Mauro Icardi’nin pazartesi günü Arjantin’de ameliyat olacağını açıkladı. Galatasaray Futbol A Takımı Doktoru Yener İnce, UEFA Avrupa Ligi’nin 5. haftasında deplasmanda oynayacakları AZ Alkmaar maçı öncesinde İstanbul Havalimanı’nda sakat futbolcuların durumlarıyla ilgili basın mensuplara açıklamalarda bulundu. Tottenham mücadelesinde yaşadığı sakatlık dolayısıyla sağ diz ön çapraz bağında kopuk ve menisküs hasarı tespit edilen Arjantinli futbolcu Mauro Icardi’nin ameliyat tarihi ve yerinin belli olduğunu söyleyen İnce, "Mauro’nun sakatlığının olduğu ilk günden itibaren bir planlama var. Bu planlama içerisinde yaklaşık 2.5-3. haftalık periyodu ön hazırlıkla geçecekti, o periyodu tamamladık. Daha sonra ameliyat için karar verecektik. Mauro’nun hem sosyal açıdan hem de ailesel sebeplerle Arjantin’de olduğunu biliyorsunuz. Hazırlık sürecini de orada geçirdik. İleriki dönemde rehabilitasyon aşamasında aksaklıklar yaşamamak adına ameliyatın orada yapılmasına karar verdik. Ameliyat pazartesi günü orada gerçekleşecek. Dün, bugün görüşmelerimizi tamamladık. Pazartesi günü ameliyatı yapılacak. Galatasaray Kulübü elindeki imkanlar doğrultusunda her zaman en iyisi yapma çabasında. Mauro’ya isterse İstanbul’da, isterse dünyanın herhangi bir yerinde, nerede isterse bu ameliyatı yapabileceğimizi söylemiştik. Kendisi de son derece uyumlu. Bizim burada olmak istedi ancak hem ailesel sebepler hem de içinde bulunduğumuz sosyal süreçte Mauro’nun rehabilitasyon sürecini Arjantin’de geçirmesine karar verdik. Orada yaz sezonunda. Daha da rahat olacaktır. O yüzden bu rehabilitasyon aksamaması adına ameliyatı orada gerçekleşmesine karar verdik" diye konuştu. Yener İnce, Ismail Jakobs ve Kaan Ayhan’ın da tedavilerinin devam ettiğini belirterek, "Jakobs maçta bizimle olacak. Kaan’ın tedavisi burada devam edecek" şeklinde konuştu.
İstanbul Tutuksuz sanık Şeyhmus Ç.: "Serdarova, Birinci Hastanesi’nde bebek kardiyolojisi olmadığı bilinmesine rağmen sevk edilmiş" İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava 8’nci gününde devam ediyor. Duruşmada savunma yapan tutuksuz sanık Şeyhmus Ç., “Serdarova, Birinci Hastanesi’nde bebek kardiyolojisi olmadığı bilinmesine rağmen sevk edilmiş. Bebek Türkmenistanlıydı. Hakan Doğukan aileden para almış. İşte bunlarda böyle vicdan yok. Ameliyat olması lazımdı bebeğin. Ailenin durumu yoktu. Bebek orada uzun süre kaldı, kimse almadı. Aile de almadı, parası yoktu nereye götürecek? Çocuğa ilaç veriliyordu ameliyat oluncaya kadar. Bu ilacı biri kestirmiş. Soralım ilacı kimin kestiğini” dedi. İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava 8’nci gününde devam ediyor. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından adliyenin konferans salonunda görülen duruşmada Kaya ve Serdarova bebeklerin ölmesinde ihmali bulunan, kendi kaşesi ile başka hekimlerin tedavi ve evrak düzenlemesini sağlayarak resmi belgede sahtecilik suçunu işleyen, çalıştığı hastanede 112 sistemi kullanılmaksızın hasta sevki, hastaların basamaklarında oynama yapıp ve gerçeğe aykırı şekilde epikriz düzenleyerek SGK’ya fatura ettirip nitelikli dolandırıcılık yaptığı iddia edilen doktor Şeyhmus Ç. savunma yaptı. “Bunlarda böyle vicdan yok” Birinci Hastanesi’nde doktor olarak çalışan Ç., “Bu olayın ortaya çıkması için emek veren herkesten Allah razı olsun. Ben yıllardır doktorluk yapıyorum. Fırat Sarı bana düzenli ödeme yaptığını söylemiştir. Bana bu şekilde bir ödeme yapılmamıştır. Ben hiçbir çıkar sağlamış değilim. Hayatımda hiçbir örgüte üye olmadım. Ben ne SGK’yı ne başka bir kurumu dolandırmak için hiçbir belge düzenlemedim. Hiçbir hastanede gerçeğe aykırı belge düzenlemedim. Bebek Kaya ölmeden önce muhasebeci beni aradı, istifa etmemi istedi. İstifa dilekçemi hazırladım elden gelip aldılar. Aynı tarihte başka bir doktor ile sözleşme yapmışlardır. 1 gün sonra bebek Kaya eks olmuştur. Benim bu olayda bir hatam yoktur. Benim üzerimde sistemde kayıt devam etmiş. Niye kaydın devam ettiğini bilmiyorum. Bebek Serdarova, Birinci Hastanesi’nde bebek kardiyolojisi olmadığı bilinmesine rağmen sevk edilmiş. Bebek Türkmenistanlıydı. Ailenin durumu yoktu. Hakan Doğukan aileden para almış. İşte bunlarda böyle vicdan yok. Ameliyat olması lazımdı bebeğin. Ailenin durumu yoktu. Bu nedenle 112’ye haber verdik. 112 araştırdı geri döndü, ‘hocam kimse almıyor’ dedi. Konsolosluğa yönlendirdik. Oradan da bir geri dönüş olmadı. Bir süre sonra Birinci Hastanesi’ne denetime geldiler. Orada yetkili birine durumu anlattım. ‘Türkmenistanlı, kalp hastası, ameliyat olmazsa ölecek’ dedim. Tamam dediler bana. Oradan da geri dönüş olmadı. Bebek orada uzun süre kaldı, kimse almadı. Aile de almadı, parası yoktu nereye götürecek? Çocuğa ilaç veriliyordu ameliyat oluncaya kadar. Bu ilacı biri kestirmiş. Soralım ilacı kimin kestiğini” dedi. Mahkeme başkanı bunun üzerine sanığa “Hasta senin hastan değil miydi? İlacı kimin kestiğini nasıl bilmiyorsun?” dedi. Sanık “Hasta benim değildi. Arada vizite çıktığımda durumu nasıl diye bakıyordum. Bebek kardiyolojisinin hastasıydı. Ailenin ameliyat ettirecek parası yoktu. Başka yere de götüremiyordu. Kimse ücretsiz ameliyat yapmadı. Ben mi 100 bin TL versem diye düşündüm o arada bebeği kaybettik” şeklinde cevap verdi. Mahkeme başkanı: “Herkes başka bir şey söylüyor” Sanık savunmasının devamında “Biz gündüz çalışıyorduk. Geceleri hastaneye gitmiyorduk. Gece bebeklere acil müdahale edilmesi gerektiğinde kim müdahale ediyordu bilmiyorum. Hastanenin gece nöbetçi doktoru olması gerektiğini düşünüyorum. Gece doktor olması ile ilgili bir görüş bildirmedim hastaneye. Hastane sahibi de doktor kendisi bilmiyor mu ?” dedi. Mahkeme başkanı da bu savunma üzerine “Bilmiyorum herkes başka bir şey söylüyor” dedi. Sanık Ç.’nin “Hakan Doğukan basit bir lise mezunu hemşireydi, sevmezdim kendisini” demesi üzerine mahkeme başkanı “Koskoca doktorsunuz. Hakan Doğukan’ı gönderemediniz mi hastaneden?” dedi. Sanık bu soruyu “özel hastanelerde bu geçerli değil” diye yanıtladı. Duruşma tutuksuz sanıkların savunması ile devam ediyor.
Erzurum Erzurum’daki Maarif Kongresi’ne 2 bin 178 öğretmen katıldı Erzurum’da MEB bünyesinde yurt içi ve yurt dışı teşkilatlarında görev yapan öğretmenlerin katılımlarıyla Maarif Kongresi düzenlendi. Maarif Kongresi’nde, "Öğretmen Gözüyle" temasıyla "Oyun Ve Arkadaşlık", "Aile" Ve "Sosyal Sorumluluk Çalışmaları’nın eğitime etkisi ele alındı . Bu kapsamda, yurt içi ve yurt dışında görev yapan öğretmenlere bildiri sunmak üzere Bakanlık tarafından davet gönderildi. Kongreye bildiride bulunmak için 78 ilden 2 bin 178 öğretmen katılım sağlarken 805 bildiri değerlendirmeye alındı. Kongreye en fazla katılım, 295 başvurunun yapıldığı "Öğretmen Gözüyle Ailenin Eğitime Etkisi" konu başlığında oldu. Bu başlığı 283 başvuru ile "Öğretmen Gözüyle Oyun ve Arkadaşlığın Eğitime Etkisi" ve 227 başvuru ile "Öğretmen Gözüyle Sosyal Sorumluluk Çalışmalarının Eğitime Etkisi" konu başlığı takip etti. Değerlendirme sonucunda 536 bildiri uygun bulunarak jüriye gönderildi. Her biri ikişer hakeme gönderilen bildiriler için verilen puanların ortalamaları en yüksekten en düşüğe doğru sıralanarak değerlendirildi. Yapılan değerlendirme sonucunda 3 tema altında en yüksek puanlara sahip üçer bildiri olmak üzere toplamda 9 bildiri Maarif Kongresi’nde sunuldu. Ayrıca jüriye gönderilen 536 bildiriden 101’inin yer alacağı kitap ise Cumhuriyetin 101. yılı anısına basılarak okuyucu ile buluşacak. “Maarifin gücü olan öğretmenlerimizi destekleyeceğiz” Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’de, Erzurum Atatürk Üniversitesi’nde düzenlenen Maarif Kongresi’nin açılış programına katılarak programla ilgili şu paylaşımı yaptı, “Burada değerli akademisyenlerimiz ve meslektaşlarımızla bir araya geldik, "Öğretmen Gözüyle" fotoğraf sergisi ve İLKSAN tarafından hazırlanan “Şehit Öğretmenlerimiz” fotoğraf sergilerimizin açılışını yaptık, dereceye giren öğretmenlerimize ödüllerini takdim ettik. Bakanlık olarak eğitim sistemimizde millî bir kimliğin oluşumuna katkı sağlamayı, millî bilince sahip bireylerden oluşan bir toplum meydana getirmeyi, eğitimi toplumun her kesimine ulaştırmayı ve evlatlarımızı 21. yüzyılın ihtiyaçlarına uygun şekilde donatmayı hedefliyoruz. Bu süreçte, öğretmenlerimizin mesleki hareket alanlarını genişletmek, sınıf ve okul şartlarına uygun şekilde karar alabilmelerini desteklemek ve ihtiyaç duydukları teknik desteği sağlamak için yol haritamızı oluşturduk. Maarifin gücü olan öğretmenlerimizi desteklemeye devam edeceğiz. Programın eğitim yoluyla güçlü bir Türkiye Yüzyılı inşa etme yolunda ilerlememize katkı sunmasını diliyor, programa iştirak eden değerli katılımcılara teşekkür ediyorum.” şeklinde konuştu.