EKONOMİ - 04 Ocak 2025 Cumartesi 17:16

Başkan Aydın: "Gazeteciler asgari ücretle çalışmamalı"

A
A
A
Başkan Aydın: "Gazeteciler asgari ücretle çalışmamalı"

Malatya Gazeteciler ve Televizyoncular Cemiyeti (MGTC) Başkanı Mehmet Aydın, gazetecilerin asgari ücretle çalışmasının haksızlık olduğunu belirterek, kendi gazetesinde çalışanların maaşlarına zam yapılacağını açıkladı. Aydın, yerel medya kuruluşlarının da daha iyi şartlarda çalışabilmesi için devlet desteği beklediklerini vurguladı.


Malatya Gazeteciler ve Televizyoncular Cemiyeti Başkanı Mehmet Aydın, gazetecilik mesleğinin değerine dikkat çekerek, asgari ücretle çalışmanın bu mesleğe ve emek verenlere haksızlık olduğunu ifade etti. Aydın, gazetecilerin emeklerinin karşılığını hak ettikleri şekilde alması gerektiğini belirterek, "Gazetecilik, emek isteyen bir meslek ve bu emeğin karşılığı hak ettiği şekilde verilmelidir" dedi. Aydın, yerel medya çalışanlarının zorlu şartlarda halkı bilgilendirme görevini yerine getirirken, hak ettikleri ekonomik şartlarda çalışmaları gerektiğini vurguladı.


Başkan Aydın, gazetecilerin gece gündüz demeden çalıştığını ve toplumun haber alma hakkını sağlamak için büyük fedakârlıklar yaptığını ifade ederek "Gazetecilik, ekonomik olarak desteklenmesi gereken bir meslek. Ne yazık ki birçok gazeteci arkadaşımız, asgari ücretle ya da daha düşük ücretlerle çalışmak zorunda bırakılıyor. Bu durum hem mesleğin itibarı açısından hem de çalışanların refahı açısından kabul edilemez" şeklinde konuştu.


Aydın, Malatya Gazeteciler ve Televizyoncular Cemiyeti olarak, gazetecilerin maaşlarının iyileştirilmesi için harekete geçtiklerini ve BUSABAH Medya bünyesindeki personelin maaşlarına zam yapılacağı müjdesini verdi.


Aydın, yerel medya kuruluşlarının devlet tarafından daha fazla desteklenmesi gerektiğine de dikkat çekerek, "Yerel medya, demokrasinin temel taşlarından biridir. Ekonomik zorluklar hem gazetecileri hem de bu kurumları zor durumda bırakıyor. Devletimizden, özellikle yerel medyaya yönelik daha fazla teşvik ve destek bekliyoruz" ifadelerini kullandı.


Aydın, tüm yerel medya patronlarını çalışanlarına hak ettikleri desteği vermeye davet ederek, "Gazetecilerimizin daha iyi şartlarda çalışabilmesi için gerekli düzenlemelerin yapılması şarttır" diye konuştu.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara DEM Parti İmralı heyeti, Saadet Partisi Genel Başkanı Arıkan’ı ziyaret etti Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanvekili ve DEM Parti İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, Van Milletvekili Pervin Buldan ve eski Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk, Saadet Partisi’ni ziyaret ederek Genel Başkan Mahmut Arıkan’la görüştü. DEM Parti İmralı heyeti, İmralı’da terör örgütü PKK’nın elebaşı Abdullah Öcalan ile yapılan görüşmenin ardından Meclis’te temsil edilen siyasi partilere yönelik ziyaretlerini sürdürüyor. Bu çerçevede TBMM Başkanvekili ve DEM Parti İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, Van Milletvekili Pervin Buldan ve eski Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk’ten oluşan heyet, Gelecek Partisi ve AK Parti’nin ardından Saadet Partisi’ni de ziyaret etti. Genel Merkez binasında gerçekleşen görüşme öncesi Saadet Partisi Genel Başkanı Arıkan, heyeti kapıda karşılayarak, heyetle tokalaştı. Basına kapalı bir şekilde gerçekleşen görüşme yaklaşık bir saat sürerken, Genel Başkan Arıkan ve DEM Parti heyeti adına Sırrı Süreyya Önder görüşmeye dair açıklamalarda bulundu. Önder, görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, “Önerilerini, uyarılarını ve tavsiyelerini aldık. Sürecin sonunda geniş kapsamlı bir açıklama yapacağız. İnşallah, bu ülkenin barışı ve kardeşliğinden önemli hiç bir şey yoktur. Bunu tesis edeceğiz ve elbirliği ile bütün fertlerimizle yapacağız. Barışın kaybedeni olmaz” değerlendirmesinde bulundu. “Sürece katkı anlamında kendilerine destek olmaya çalışacağız” Heyetin ziyaretinin kendilerini mutlu ettiğini dile getiren Arıkan, “Önemli bir süreç yaşıyoruz. Hem süreçle alakalı katkılarımızı hem de kaygılarımızı kıymetli heyetle paylaştık. Onlar önemli bilgilendirmelerde bulundular. Biz bu bilgilendirmeleri yetkili kurumlarımızla görüşeceğiz. Sürece katkı anlamında kendilerine destek olmaya çalışacağız” ifadelerini kullandı.
Muş Muş’ta kayaklı koşu yarışması asfalt yolda yapıldı Muş’ta düzenlenen Kayaklı Koşu İl Birinciliği Yarışması, yeterli kar yağışının olmaması nedeniyle 60 sporcunun katılımı ile asfalt yolda gerçekleştirildi. Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü tarafından organize edilen yarışmaya çeşitli yaş gruplarından sporcular katıldı. Muş’ta yeterli kar yağmaması nedeniyle Kayaklı Koşu İl Birinciliği Yarışması asfalt yolda tekerlekli kayaklarla yapıldı. 60 sporcunun katıldığı yarışmada, 2013 doğumlu Zümral Sahra Kaçmen, uzman antrenör Berna Yılmaz’ın öncülüğünde katıldığı yarışmada kendi kategorisinde Muş birincisi oldu. Asfalt zeminde yarışmanın farklı olduğunu söyleyen Zümral Sahra Kaçmen, “Bu yıl yarışlar bizim için biraz farklı geçti. Normalde kar üzerinde kayak yapmak çok daha heyecan verici ama bu kez asfalt yolda yarışmak zorunda kaldık. İlk başta alışmak zor oldu, çünkü zemin karla kıyaslandığında oldukça sert ve farklı bir deneyim sunuyor. Ancak her şartta mücadele etmeye alışkınız. Bu yarışta elimden gelenin en iyisini yapmaya çalıştım ve bu ortamda bile yarışmanın keyfini çıkardım. Umarım en kısa zamanda kar yağar ve gerçek pistlerimize döneriz. Yine de bu yarışmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ederim” dedi. Kayaklı Koşu Antrenörü Berna Yılmaz ise “Bu yıl maalesef hava şartları nedeniyle kar üzerinde yarışamadık, ancak sporcularımızın gelişimi ve motivasyonlarını kaybetmemeleri adına asfalt yolda bu yarışı gerçekleştirmek önemliydi. Sporcularımız her türlü zorluk karşısında özverili bir şekilde çalışmaya devam ediyorlar. Bu yarış onların dayanıklılığını ve uyum sağlama becerilerini bir kez daha ortaya koydu. Kar yağmadığı için pistlerde yarışamamak üzücü, ancak bu şartlarda bile yarışarak sporu sevdirmeye devam ediyoruz. Umarım önümüzdeki günlerde kar yağar ve asıl pistlerimizde daha iyi şartlarda çalışmaya devam ederiz” şeklinde konuştu.
Ankara Maher Holding Sigorta Grubu Başkanı Yaşar: "Trafik sigortalarındaki yüksek maliyetler, sigorta şirketlerini faiz gelirlerine bağımlı hale getirdi" Maher Holding Sigorta Grubu Başkanı Ahmet Yaşar, “2024’te trafik sigortalarındaki teknik zararlar ve yüksek maliyetler, sigorta şirketlerini faiz gelirlerine bağımlı hale getirdi" dedi Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkan Yardımcısı ve Maher Holding Sigorta Grubu Başkanı Ahmet Yaşar, 2024’te zorunlu sigortalar tarafında sigortalılık oranlarının düşük kalmaya devam ettiğini, 2025’in Türk sigorta sektörü için dönüşüm yılı olacağını belirtti. Yaşar, yılın yaklaşık 895 milyar liralık üretimle kapatıldığını, bu tutarın 800 milyar lirasının hayat dışı; 95 milyar lirasının ise hayat sigortalarından sağlandığını aktardı. Söz konusu büyümenin altyapı güçlendirme, ürün çeşitliliği ve sigorta penetrasyonunu artırma hedefleriyle şekillendiğini söyleyen Yaşar, trafik sigortalarındaki teknik zararların ve yüzde 175’i aşan hasar-prim oranının, sektörü zorladığını ifade etti. Faiz gelirlerinin, kısa vadede bu zararları telafi ettiğini kaydetti. Yaşar, sektörün uzun vadeli sürdürülebilirliği için esas faaliyet karlılığına odaklanılması gerektiğini vurguladı. Zararın, mali gelirlerle dengelenmeye çalışılmasına rağmen bu yöntemin, sektörün sürdürülebilir büyümesi için yetersiz kalabileceğini belirten Yaşar, “Sigorta şirketlerinin mali gelirlerine bağımlı hale gelmesi, faiz oranlarındaki değişikliklere karşı sektörü bir yandan savunmasız bırakıp faizlerin düşmesiyle, sigorta sektöründe yatırım gelirlerini azaltarak kar marjlarını daraltabilir. Öte yandan, bu durum daha fazla sigorta talebi ve ekonomik aktivite oluşturabilir. Sigortacılar, ’underwriting’ dediğimiz esas faaliyet karlılığına ve ürün inovasyonuna daha fazla odaklanarak bu etkileri dengeleyebilir” ifadelerini kullandı. Geçen yıl zorunlu sigortalar tarafında sigortalılık oranlarının düşük kalmaya devam ettiğini, trafik sigortalarında sigortasızlık oranının halen yüzde 20’lerde olduğunu aktaran Yaşar, bu durumun, sigorta bilincinin eksikliğini gösteren ve sektörün gelir hedeflerini sınırlayan bir faktör olduğunu bildirdi. Yaşar, 2024’te mali gelirlerin, teknik gelirlerin önüne geçtiğine dikkati çekerek, “Trafik sigortalarındaki teknik zararlar ve yüksek maliyetler, sigorta şirketlerini faiz gelirlerine bağımlı hale getirdi. Yüksek faiz oranları sayesinde mali gelirler, sektör için kısa vadede bir çözüm sundu ancak teknik gelirlerin artırılması ve mali gelir bağımlılığının azaltılması, uzun vadeli bir ihtiyaç olarak öne çıktı” ifadelerine yer verdi. “2025’te doğal afetlere hazırlık, dijitalleşme ve ürün çeşitliliği öne çıkacak” 2025’te sigorta sektörünün doğal afetlere hazırlık, dijitalleşme ve ürün çeşitliliği gibi alanlarda ilerleme kaydedeceğini belirten Yaşar, asgari ücret artışının trafik, sağlık ve işveren sorumluluk sigortalarında maliyet artışlarına neden olacağına işaret etti. Yaşar, bu durumun sigorta primlerinde düzenlemeleri zorunlu kılacağını, hem sigortalılar hem de sigorta şirketleri açısından maliyet yönetiminin önemli hale geleceğini kaydetti. Merkez Bankası’nın faiz indirimi politikasına değinen Yaşar, düşük faiz ortamının mali gelirleri azaltmasına rağmen ekonomik büyümeyi teşvik ederek sigorta sektörüne yeni pazarlar oluşturabileceğini, bu dönemde talep artışını karşılayacak ürün ve hizmetlerle büyümenin desteklenebileceğini ifade etti. Sigortacılıkta sürdürülebilirliği tehdit eden unsurların ortadan kaldırılması için regülasyonlar ve sektör işbirliğinin sorunun çözümünde kritik bir role sahip olduğunu dikkati çeken Yaşar, “Uzun vadede, daha öngörülebilir bir hasar yönetim modeli, standartlaştırılmış hesaplama kriterleri oluşturulması gerekli. Teknoloji kullanımı, kamunun sahip çıktığı mevzuat düzenlemeleri ile alternatif uyuşmazlık çözümleri ve evrensel tahkim mekanizmaları gibi önlemler, maliyetlerin kontrol altına alınmasına yardımcı olabilir” diye konuştu. “Olası Marmara depremine karşı sigortalı kentsel dönüşüm önemli” Yaşar, 2025’te bina tamamlama sigortasının ön planda olacağını ve olası Marmara depremine karşı sigortalı kentsel dönüşümün önemine aktardı. Maher Holding’in bu alanda geliştirdiği ürünlerin güvenli ve dayanıklı yapılar için önemli bir adım olduğunu aktaran Yaşar, “Sigortalı kentsel dönüşüm demek, mal sahiplerinin binanın tamamlanması konusunda içinin rahat olması demek. Aynı zamanda sigortacılar, yapım sürecinde sıkı denetçi olacağı için, güvenle, depreme karşı dayanıklılığı garanti edilmiş yapılar demek. Dolayısıyla bina tamamlama sigortası hem mal sahiplerini mali açıdan koruyan hem de olası depremde en az zararla kurtulmamızı sağlayarak ülkemizin de sırtından önemli bir yükü alacak bir ürün. Bu nedenle de belediyelerle başlattığımız ve 2025’te de hızla devam edeceğimiz sigortalı kentsel dönüşüm, sadece sektörün değil ülke gündeminin de öncelikli maddesi olmalı." Sigorta sektörünün sürdürülebilir ve kapsayıcı bir yapıya kavuşması için atılacak adımların önemine vurgu yapan Yaşar, 2025’in, Türk sigorta sektörünün dönüşüm yılı olacağına değinerek, şunları kaydetti: “Gelecekte sigorta hizmetleri, beş farklı jenerasyona hitap edecek şekilde çeşitlendirilecek. 2025’te sigortalıların kendi risklerine özel çözümler talep etmesiyle, kişiselleştirilmiş ürünler daha fazla ön plana çıkacak. Sağlık sigortası tarafında ise uzun süreli ürünler geliştirilirken, kronik hastalıklara yönelik özel sigorta seçenekleri sunulacak. Sağlık hizmetlerinde erken teşhis ve müdahale süreçleri desteklenerek bireylerin yaşam kalitesinin artırılması hedeflenecek”
Mersin Akdeniz Belediye Meclisi yeni yılın ilk toplantısını gerçekleştirdi Akdeniz Belediye Meclisi, yeni yılın ilk toplantısını gerçekleştirdi. Toplantıda, Belediye Meclisi Denetim Komisyonu üyelerinin seçimi yapılırken, bazı gündem maddeleri de ilgili komisyonlara sevk edildi. Akdeniz Belediye Meclisinin yeni yılın ilk toplantısı, Belediye Başkanı Hoşyar Sarıyıldız’ın başkanlığında gerçekleştirildi. Meclisin açılışı öncesi söz alan Sarıyıldız, "Barışa, kardeşliğe ve toplumsal huzura hiç olmadığı kadar ihtiyaç duyduğumuz bir süreçten geçiyoruz. Ortadoğu’da büyüyen acı, ölüm ve katliamlar. Ne yazık ki her gün bir yenisine tanık oluyoruz. Filistin’de, Gazze’de, yakın geçmişte Suriye’deki ölümler bizlere bunu gösterdi. Bu katliamlarda yaşamını yitiren insanlara Allah’tan rahmet diliyoruz. Ülkemizde de inşallah yeni yıl; barışa, kardeşliğe ve iç huzura vesile olur. Dileriz ki bizler de yerel yöneticiler olarak, kentimizde ilgili kesimlerle, dinamiklerle, sivil toplumla, halklar ve inançlarla bir arada halklarımıza hizmet etme fırsatı buluruz" dedi. Sarıyıldız, 3 Ocak Mersin’in düşman işgalinden kurtuluşunun 103’üncü yıldönümü ile 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü de tebrik etti. Meclise hitap eden Başkan Yardımcısı Nuriye Arslan da Türkiye’de kadınların uğradığı şiddet, cinayet ve katliamlara dikkat çekti. Arslan, "Ne yazık ki 2024 yılı, biz kadınlar açısından pek iç açıcı bir yıl olmadı. Kadın cinayetlerinin yüksek olduğu bir yılı geride bıraktık. Gerçekten içler acısı ve kabul edilemeyecek bir durum. Son olarak, geçen haftalarda Narin kızımızın duruşması yapıldı ve sanıklar ceza aldı. Cinayetin nedenini halen hiç kimse bilmiyor. Umut ediyoruz ki yeni yılda bu tür acıların yaşanmasın" diye konuştu. Meclis denetim komisyonu üyeleri seçildi Açılış konuşmalarının ardından yoklama, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan mecliste bir önceki birleşim tutanak özeti kabul edildi. Ardından meclis toplantılarının her ayın ilk haftasının hangi gününde yapılacağına ilişkin teklif, oybirliğiyle komisyonlara havale edildi. Meclisin bir sonraki gündem maddesinde ise 5 denetim komisyonu üyesinin gizli oyla seçimi yapıldı. Oylama sonunda denetim komisyonuna, meclis üyeleri DEM Parti’den Neslihan Oruç, Fatma Demir ve Ahmet Tuncer ile CHP’den Ahmet Demiralev ve AK Parti’den Aydın Egin seçildi. Toplantının 7’inci gündem maddesi olan Akdeniz ilçesi Karaduvar Mahallesi Petrol Boru Hattı ve Şamandıra amaçlı 1/5000 ölçekli nazım imar planı ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planına ilişkin kurum görüşü ile ilgili teklif de oybirliğiyle bütün komisyonlara havale edildi.
Samsun Atakum’da 5 bin 300 adet sokak yıkandı Samsun’un Atakum Belediyesi tarafından 1 Nisan’dan itibaren 5 bin 300 adet sokak yıkanırken, 6 bin kamyon ağaç atığı ve moloz kaldırıldı. Atakum Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğü ekipleri, kent sınırları içerisindeki cadde, sokak, ortak kullanım alanları ile ibadethanelerde hijyen çalışmalarına devam ediyor. Başkan Serhat Türkel’in göreve geldiği nisan ayından yılsonuna kadar 5 bin 300 adet sokak yıkandı, 6 bin kamyon ağaç ve moloz atığı kaldırıldı. 8 bin adet çöp konteynerine dezenfekte ve yıkama işlemi yapıldı. 2 bin 800 adet çöp konteynere bulunduğu yerden teker tamiri yapılarak 6 bin adet çöp konteyneri de boyanarak vatandaşların hizmetine sunuldu. Belediye ekipleri, vatandaşların Kurban Bayramı’nda ibadetlerini en hijyenik koşullarda yapabilmeleri için 6 bin 500 adet çöp konteynerine kireçleme ve temizleme işlemleri uyguladı. Belediyenin Makine İkmal ve Onarım Müdürlüğünce üretilen 500 adet yeni çöp konteyneri ile 250 adet ayaklı çöp kovası Atakum’un farklı noktalarında kent temizliğine katkı sağladı. Cadde, sokaklar ve ortak kullanım alanlarında rutin çalışmalar artırıldı. Vatandaşların ibadetlerini en sağlıklı şekilde yerine getirebilmeleri için camilerde, sık aralıklarla temizlik çalışmaları yürütüldü. Çevre temizliği konusunda duyarlılık oluşturmak için farkındalık çalışmaları da yürüten belediye ekipleri, yaz aylarında artan kirlilik dolayısıyla müdüründen işçisine sahaya tam kadro inerek kentin sokaklarını adım adım süpürdü.
Sivas Başkan Özdemir bankaları göreve çağırdı Sivas Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Özdemir, TCMB’nin kredi büyümesine yönelik kararları ve KOBİ’lerin finansmana erişimi konularını değerlendirip, Merkez bankası kararı sonrası KOBİ’lere destek için bankalardan adım beklediklerini söyledi. Başkan Zeki Özdemir açıklamasında şu ifadelere yer verdi; "Sivas Ticaret ve Sanayi Odası olarak, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) 4 Ocak 2025 tarihinde duyurduğu kredi büyümesine dayalı zorunlu karşılık düzenlemelerini yakından takip etmekteyiz. Alınan kararların, ülkemizin dezenflasyon hedefleri doğrultusunda kredi piyasasında denge sağlama amacını taşıdığını görmekteyiz. Bu düzenlemeler, finansman kaynaklarının daha verimli ve sürdürülebilir bir şekilde kullanılması açısından önem taşımaktadır. Özellikle KOBİ’lere yönelik kredi büyüme sınırlarının görece daha yüksek tutulması, ekonomimizin can damarı olan küçük ve orta ölçekli işletmelerimizin finansmana erişimini kolaylaştırma adına olumlu bir adım olarak değerlendirilmektedir” dedi. Bankalara çağrıda bulundu Özdemir bankalara çağrıda bulunarak, “Sivas Ticaret ve Sanayi Odası olarak, ilimizde faaliyet gösteren küçük ve orta ölçekli işletmelerimizin finansmana erişim süreçlerinde karşılaştıkları zorlukların farkındayız. Bankalarımızın, KOBİ’lerin bu süreçte karşılaştığı engelleri aşmalarına yardımcı olmak için daha fazla inisiyatif alması gerektiğine inanıyoruz. Bu kapsamda bankalarımızdan beklentilerimiz şunlardır: KOBİ’lerin ihtiyaçlarına özel finansman paketleri hazırlanmalı ve başvuru süreçleri kolaylaştırılmalıdır. Özellikle üretim ve ihracat yapan işletmeler için düşük maliyetli kredi imkânları sunulmalıdır. Kredi başvurularındaki bürokratik süreçler en aza indirilerek işletmelerin finansmana hızlı bir şekilde ulaşmaları sağlanmalıdır. Yerel ekonomiye katkı sağlayan işletmelere öncelik verilerek, büyümelerine destek olunmalıdır. Sivas iş dünyası, üretimden istihdama kadar birçok alanda ülkemizin ekonomik kalkınmasına önemli katkılar sağlamaktadır. KOBİ’lerimizin sürdürülebilir büyümesini desteklemek, sadece yerel değil, ulusal ekonominin de güçlenmesi adına kritik bir adımdır. Sivas Ticaret ve Sanayi Odası olarak, ekonomimizin dinamosu olan KOBİ’lerimizin her zaman yanında olduğumuzu, onların ihtiyaçlarını karşılamak için elimizden gelen tüm desteği sağlamaya devam edeceğimizi kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz.” İfadelerine yer verdi.