ÇEVRE - 08 Aralık 2023 Cuma 13:08

Tavşanlı İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ile BİLSEM arasında işbirliği protokolü

A
A
A
Tavşanlı İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ile BİLSEM arasında işbirliği protokolü

Tavşanlı İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğümüz ile Ahmet Uluçay Bilim ve Sanat Merkezi Müdürlüğü arasında “TÜBİTAK 4004-Doğa Eğitimi ve Bilim Okulları Programı” çerçevesinde işbirliği protokolü imzalandı.


Protokol çerçevesinde “Doğaya Daha Yakından Bakmak“ isimli projenin desteklenmesi halinde yapılması planlanan işbirliği ile ilgili protokol Tavşanlı İlçe Tarım ve Orman Müdürü Hüdayi Efe ve Ahmet Uluçay Bilim ve Sanat Merkezi Müdürü Osman Said Demiryılmaz tarafından imzalandı.


İmzalanan protokol ile kurumlar arasında uzman personel desteğinin sağlanması, tarım uygulamalarının incelenmesi için çiftlik ve bahçe ziyaretlerinin organizasyonu, laboratuvar ve atölye kullanımı konusunda destek sağlanması amaclanıyor.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep Büyükşehir, afetzede çiftçiye 6 Şubat sonrası umut oldu Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, afetten etkilenen çiftçilere sağladığı tarım ve hayvancılık destekleriyle üretimin sürmesi, köylerin yeniden hayat bulması ve çiftçilerin ayağa kalkması için büyük bir mücadele ortaya koydu. 6 Şubat 2023’te Kahramanmaraş merkezli meydana gelen depremler, yalnızca evleri ve şehirleri değil, aynı zamanda köyleri ve tarım alanlarını da büyük bir yıkıma uğrattı. Enkazın altında yalnızca binalar değil, çiftçilerin ekmek tekneleri, hayvanları, tarlaları ve geçim kaynakları da kaldı. Ancak bu zorlu dönemde Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, afetten etkilenen çiftçilerin yanında yer aldı. Sağladığı tarım ve hayvancılık destekleriyle üretimin sürmesi, köylerin yeniden hayat bulması ve çiftçilerin ayağa kalkması için büyük bir mücadele ortaya koydu. Depremin ardından çiftçilerin en büyük sorunlarından biri, tarlaları ekmek için ihtiyaç duydukları tohum ve gübreye erişim oldu. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, bu zorlu dönemde 8 ilçede bin 100 ton makarnalık Türköz sertifikalı tohum dağıtarak çiftçilere nefes aldırdı. Bu destekle yalnızca tarlalar yeniden yeşermedi aynı zamanda çiftçilerin geleceğe dair umutları da filizlendi. 490 ton gübre dağıtımı ise 689 üreticinin yüzünü güldürdü. Tarım alanlarının verimliliğini artırmayı hedefleyen bu yardımlar, enkaz altında kalan tarımsal faaliyetleri yeniden canlandırmayı başardı. Tarımsal ekipman parkı ile afetzedelerin yaraları hızlıca sarıldı Depremde enkaz altında kalan traktörler, tarım makineleri ve ekipmanlar, çiftçilerin üretim yapabilmesini neredeyse imkansız hale getirdi. Ancak Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, bu sorunu çözmek için 54 milyon TL değerinde bir Tarımsal Ekipman Parkı kurarak çiftçilere ücretsiz ekipman desteği sağladı. Parktaki ekipmanlar, İl Tarım Müdürlüğü tarafından belirlenen ihtiyaç sahibi çiftçilere tahsis edildi. Çiftçiler, tarlalarını sürüp işlerini tamamladıktan sonra bu ekipmanları teslim ederek başka üreticilerin de faydalanmasına imkan tanıdı. Bu dayanışma modeli, bölgedeki tarımsal faaliyetlerin yeniden hareketlenmesinde önemli bir rol oynadı. Modern sulama sistemleriyle verimlilik artırıldı Depremde sulama sistemlerini kaybeden çiftçiler için Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ve GAP Bölge Kalkınma İdaresi iş birliğiyle bir başka önemli destek hayata geçirildi. Meyve ve sebze yetiştiriciliği yapan 150 çiftçiye, modern sulama sistemleri dağıtıldı. Bu kapsamda 75 çiftçiye yağmurlama ve damlama sulama sistemleri teslim edildi. Destek, toplamda bin 500 dekarlık tarımsal alanın yeniden üretime kazandırılmasını sağladı. Sulama projeleri, yalnızca üretimi artırmakla kalmadı; aynı zamanda çiftçilere, kaybettiklerini geri kazanma umudu da verdi. Hayvancılığa yem ve un dağıtılarak destek olundu Depremden etkilenen hayvancılık sektörüne yönelik de önemli adımlar atıldı. 4 bin 364 çiftçiye, hayvanları için toplam 2 bin 52 ton yem dağıtımı yapıldı. Ayrıca, temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanan 2 bin 630 aileye 126,5 ton un desteği sağlandı. Arıcılıkla uğraşan üreticiler unutulmadı. 54 arıcıya 4 ton arı keki dağıtılarak bal üretiminin devam etmesi desteklendi. Bu yardımlar, kırsalda yaşayan insanların geçim kaynaklarının sürdürülebilir olmasını sağladı.
İstanbul Kan donduran Pınar Gültekin cinayetinde başa dönülünce acılı baba isyan etti Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Pınar Gültekin cinayeti davasında sanık Cemal Metin Avcı’ya ’tasarlayarak ve canavarca hisle veya eziyet çektirerek kasten öldürme’ suçundan verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının, Yargıtay 1. Ceza Dairesince bozulması kararına itiraz etmişti. Ağırlaşmış müebbet hapis cezasının kararının sanık lehine bozulmasına ilişkin konuşan acılı baba Sıddık Gültekin, "Ortada bütün kamuoyu tarafından bilinen tasarlayarak canice bir cinayet var. Yargıtay, ‘canice işlenmemiş bir suçtur’ şeklinde karar verdi. Acaba, canine nasıl olur, bundan ötesi var mı? Benim kızım cehennemin ateşiyle diri diri yakıldı. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı itirazda bulundu bence kabul edilecek. Benim adalete güvenim sonsuz. Allah’ın adaletiyle bir adalet istiyoruz" dedi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Muğla’da Pınar Gültekin’in öldürülmesine ilişkin sanık Cemal Metin Avcı’ya verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının Yargıtay 1. Ceza Dairesince bozulmasının ardından karara itiraz etmişti. Daire, olaydaki diğer sanık Mertcan Avcı hakkındaki ’suç delillerini yok etme gizleme veya değiştirme’ suçundan verilen 4 yıl hapis cezasını ise onamıştı. Başsavcılığın yaptığı itirazda, ’evli olan sanık Avcı ile üniversite öğrencisi Pınar Gültekin arasında evlilik dışı ilişki bulunduğu, sanığın Gültekin’e zaman zaman maddi yardımda bulunduğu ve ilişkilerinin ortaya çıkmasından endişe duyduğu, bu nedenle Gültekin’i öldürme kararı aldığı’ ifadeleri yer almıştı. İtirazda sanık Avcı’nın öldürme kararında ’sebat ve ısrar ettiği’ belirtilerek, ’Sanığın davranışlarının eylemini bir an önce tamamlama ve sonuç almaya yönelik olduğu, bu nedenle gerçekleştirilen eylemin ’tasarlayarak ve canavarca hisle öldürme’ suçunu oluşturduğu kanaatine varılmıştır’ denilmişti. Ayrıca yapılan itirazda, sanık Avcı hakkındaki ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının onanması talep edilmişti. "Kararı duyduktan sonra üzüntümüz ilk günkü gibi oldu" Avcı’nın Gültekin’i canavarca hisle ve tasarlayarak öldürmediği, kendisine aynı zamanda haksız tahrik indirimi uygulanması gerektiği gerekçesiyle ağırlaşmış müebbet hapis cezasının kararının sanık lehine bozulmasına ilişkin baba Sıddık Gültekin isyan etti. Pınar Gültekin’in vahşice öldürüldüğünü öğrendiği gün yaşadıkları ana tekrar döndüklerini ifade eden baba Sıddık Gültekin, "Konu ile alakalı çok öfkeliyim. İyi bir karar olmadığına eminim. Biz acımızı neredeyse unutmaya çalışıyorduk. Maalesef dün akşam bu kararı duyduktan sonra üzüntümüz ilk günkü gibi devam ediyor. Benim bu karara inanmam mümkün değil. Kamuoyu da inanmıyor. Çünkü tasarlayarak canice bir cinayet var ortada. Bütün kamuoyu tarafından bilinen bir cinayet. Bir insanı diri diri varile koyup yakıyorsun, beton döküyorsun, götürüyorsun dereye atıyorsun. Ve Yargıtay buna bir karar veriyor. Diyor ki; ‘Bu canice işlenmemiş bir suçtur.’ Buradan kamuoyuna sesleniyorum. Acaba, canine nasıl olur, bundan ötesi var mı? Biz dünyada yaşıyoruz. Diğer dünyada biz cehennem ateşinden korkuyoruz. Cehennemin ateşiyle benim kızım diri diri yakıldı. Yargıtay karar veriyor ve canice işlenmiş bir cinayet olarak değil de normal bir cinayet görüyor. O zaman trafikte ben korna çalayım. Önümdeki araç dursun, beni silahla vursun. Yargıtay’a göre bu cinayet sayılmıyor. İsyanım bunadır" ifadelerini kullandı. "Benim adalete olan güvenim sonsuz" Hukuk mücadelelerinin devam edeceğini belirten Gültekin, "Hukuk mücadelemiz devam edecek. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı itirazda bulunmuş. İnşallah bir şeyler çıkacak. Canice olmadığını düşündüren, sözde kızım şantaj yapmış. Bu devletin polisi var, jandarması var. Eğer bir kız sana şantaj yapıyorsa, polise şikayet edersin. Gider derdini mahkemeye anlatırsın. Sen onu yapamıyorsun da bir insanı diri diri yakıyorsun. Bütün kadın cinayetlerini işleyen insanlar, klasik ifade veriyor. İtiraz bence kabul edilecek. Benim adalete güvenim sonsuz. Sonuna kadar da güveneceğim. Güvenmek zorundayız. Allah’ın adaletiyle bir adalet istiyoruz" şeklinde konuştu.