KÜLTÜR SANAT - 02 Kasım 2024 Cumartesi 14:22

Konya Büyükşehir tarihi yürüyüş rotalarıyla turizme katkı sağlıyor

A
A
A
Konya Büyükşehir tarihi yürüyüş rotalarıyla turizme katkı sağlıyor

Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından, daha önce keşif, rota kaydı ve yön levha çalışmaları tamamlanan Hadim, Taşkent ve Bozkır ilçelerini kapsayan 102 kilometrelik tarihi “Zengibar Yürüyüş Yolu”, doğaseverlerden yoğun ilgi görüyor.


Doğaseverler, bu kez Taşkent ilçesi sınırlarında yer alan Bolay Yaylası’ndan başlayan ve Zengibar Yolu’nun eşsiz güzellikleriyle dolu 16 kilometrelik yürüyüş parkurunda bir araya geldi. Nefes kesen manzaralar eşliğinde, tarihi çeşmelerden su içilerek başlanan yürüyüş, her bir katılımcıya geçmişle bütünleşmiş bir doğa yolculuğu sundu. Etkinliğe katılan 100 kişilik grup, Ayıboğazı Kanyonu’ndan Çetmi Şelalesi’ne kadar uzanan rotanın her adımında antik çağların derin izlerini ve doğanın huzurunu hissetme şansı elde etti. Antik yolların takip edilmesiyle tarihin ve doğanın iç içe geçtiği bir anıt niteliği taşıyan Bolay Köyü’nün zirvesine ulaşıldı. Köy meydanında yer alan Alakilise Ören Yeri’nden getirilen kalıntılar ve aslan figürlü osthotek kapakları, ziyaretçileri geçmişe götürdü.



Doğaseverler "Zengibar Yürüyüş Yolu" rotalarına hayran kaldı


Yürüyüş etkinliğine katılan doğaseverlerden Tuna Özgür, etkinliğin çok keyifli olduğunu ve tekrar katılmak istediklerini belirterek, emeği geçenlere teşekkür etti. Doğal güzellikler eşliğinde çok verimli bir yürüyüş etkinliği gerçekleştirildiğini dile getiren bir diğer katılımcı Meryem Daşgın da “Ankara ve İzmir’de yaşayan biri olarak burada bu yürüyüşlere katılmak benim için gurur verici oldu. Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay’a ve emeği geçen herkese sonsuz teşekkürler” ifadelerini kullandı.


Alanya’dan yürüyüş grubuyla etkinliğe katılan Osman Yılmaz da çok güzel bir gün geçirdiklerini vurgulayarak, “Tahminimizin çok ötesinde güzel bir rotaymış. Tüm doğasever arkadaşlara tavsiyede bulunuyoruz, gelsinler, yürüsünler. Her şey çok güzel bu kadar güzel organize edilebilirdi. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum, inşallah başka etkinlikler yapılır, biz de katılırız” dedi.


Hasan Hüseyin Kahriman da doğa yürüyüşlerinin insan bedeni ve ruhu için çok önemli bir ihtiyaç olduğunu belirterek, emeği geçenlere teşekkür etti.



16 kilometrelik rota keşfedildi


Yüksekliği bin 650 metreden başlayıp, bin 712 metreye kadar uzanan 16 kilometrelik Bolay Yaylası-Ayıboğazı Kanyonu-Çetmi Şelalesi-Bolay Mahallesi arasındaki yürüyüşte katılımcılar, doğayla bütünleşerek toprakla olan bağlarını yeniden keşfetti. Rotanın en düşük noktası olan Çetmi Şelalesi’nde ise bin 432 metre rakıma ulaşıldı.



"Zengibar Yürüyüş Yolu" önemli turizm noktaları arasında yerini alacak


Konya Büyükşehir Belediyesi, şehrin kültürel ve doğal zenginliklerini turizme kazandırmak, aynı zamanda Konya’daki turizm çeşitliliğini artırmak amacıyla Hadim, Taşkent ve Bozkır ilçelerini içine alan 102 kilometrelik tarihi Zengibar Yürüyüş Yolu’nu 2023 yılında bölge turizmine kazandırdı. Adını, milattan önce 18. yüzyıla kadar uzanan tarihiyle Roma’nın en büyük şehirlerinden biri kabul edilen İsauria şehrindeki Zengibar Kalesi’nden alan yürüyüş rotasında antik yollar, kanyonlar, baraj gölleri, tarihi çeşmeler, sarnıçlar, üzüm bağları ve endemik bitkilerle dolu doğal güzellikler, ziyaretçileri bekliyor. Türkiye’nin dört bir yanından gelen doğa kulüpleri ve dağcıların katılımıyla 2024 yılı boyunca etaplar halinde düzenlenen yürüyüşlerle bölgeye olan ilgi her geçen gün artmaya devam ediyor. Doğaseverler, “Zengibar Yürüyüş Yolu” ile ilgili rota kılavuzu kitabına ve gerekli bilgiye https://dijitalkitabim.com ile https://walking.goturkiye.com/tr/zengibar-yolu adreslerinden ulaşabiliyor.



Konya Büyükşehir tarihi yürüyüş rotalarıyla turizme katkı sağlıyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Ali Turan: "Bu yıl İstanbul Maratonu’nda 30. kez koşacağım" Yıllardır İstanbul Maratonu’na katılan 78 yaşındaki koşucu Ali Turan, bu sene organizasyonda 30. kez yer alacağını söyledi. Çocukluğundan itibaren sporu yaşam tarzı olarak benimseyen Bursalı koşucu Ali Turan, Türkiye İş Bankası İstanbul Maratonu’nda 30. kez boy gösterecek. Amacının Bursa’nın tarihi kültürünün korunması olarak belirten Turan, İhlas Haber Ajansı’na (İHA) muhabirine açıklamalarda bulundu. Farklı ülkelerde birçok maratona katılan Ali Turan, "Ben Bursa’da yaşıyorum. 78 yaşındayım. Sporla çocukluğumdan itibaren ilgileniyorum. Bu yaşıma kadar her türlü sporu yaptım. 1990 yılında geçirdiğim bir kaza sebebiyle vücudumun sağ tarafımda bir felç oluştu. Bunun akabinde koşu sporuna yönelerek ilk olarak o zamanki ismiyle Yeşil Bursa Yeni Maratonu’na katıldım ve bu yarışmayı 2 saat 7 dakikada bitirerek maraton hayatıma başlamış oldum. 5 yıllık bir aradan sonra 1995 yılında Bursa’da Atatürk Stadyumu’nda gerçekleşen Türkiye Şampiyonası’nda 4.’lük elde ettim. Yine aynı yıl içerisinde İstanbul’da Burhan Felek’te düzenlenen 5. Balkan Şampiyonası Yarı Maratonu’nda 3. oldum" dedi. "Bu yıl 30. İstanbul Maratonu koşum olacak" İstanbul Maratonu’nda 30. kez koşacağını dile getiren Turan, "İlk olarak 1995 yılında düzenlenen 17. İstanbul Maratonu’nda koştum. Bu yıl 46. kez koşulacak. Yarın benim 30. maraton koşum olacak. İnşallah tamamlarım. Belki de bu maratonu benim kadar koşan ve bitirebilen bir koşucu yoktur. Bu maratonun arşivlerine bakıldığında 1996 yılına kadar geriye dönük bilgiye sahip olunduğunu duydum ama ben 1995 yılında da bu koşuda bulunan kişilerden biriyim" diye konuştu. Farklı ülkelerde maratonlara katıldığını da dile getiren Ali Turan, "Zaman zaman Almanya, Romanya, İtalya ve o zamanki ismiyle Yugoslavya’da Avrupa ve dünya maratonlarında koşarak Bursa’yı ve Türkiye’yi temsil ettim" şeklinde konuştu. "Amacım Bursa’nın tarihi kültürünün korunması" Emekli olduktan sonra Bursa’nın tarihi dokusunun korunmasıyla ilgili birçok çalışmaya destek olduğunun altını çizen Turan, "Gönüllü olarak Bursa Kent Konseyi Tarihi Kültürel Miras Çalışma Grubu’na üyeyim. Amacım Bursa’nın tarihi kültürünün korunması. Bunu her zaman medya aracılığıyla da dile getirdim. Emekli olduktan sonra bu çalışmaların vermiş olduğu güç ile aynı zamanda spor hayatıma da başlamış oldum. Zaman buldukça da nerede önemli bir eser varsa bizden sonraki nesillere bozulmadan aktarılması için elimden geleni yapmaya çalışıyorum" ifadelerini kullandı. Bazı organizasyonların Türkiye’de düzenlenmesi için ön ayak olduğunu dile getiren Ali Turan, "Dünyada iki tane olan tarihi kent koşusundan bir tanesi Bursa Osmangazi’de yapılmakta. Bunun olmasına ön ayak olan kişi benim. Yine Türkiye’de dünya maratonu organizasyonu yapılmazken biz 2006 yılının eylül ayında zamanın Atletizm Federasyonu Başkanı Mehmet Terzi’nin iştirakleriyle Uludağ’da 22. Dünya Dağ Koşusu’nu düzenledik" açıklamasında bulundu. "Çocukluğumdan itibaren egzersiz yaparım" Gençlerin sporla barışık bir hayat yaşaması gerektiğini aktaran Ali Turan, "Düzenli bir hayat için düzenli spora ihtiyaç var. En azından egzersiz yapılması gerekiyor. Ben çocukluğumdan itibaren egzersiz yapan bir insanım. Bazı arkadaşlarım benim için ’Ali Turan, müsabakadan müsabakaya gelir ve kupasını, madalyasını alır gider’ derler. Fakat ben gündelik olarak da sporumu ve egzersizimi her zaman yaparım. Her sabah ve her akşam egzersiz yapmadan uyumam. Bunun yanında istirahat da çok önemli. Tabii kötü alışkanlıklardan da uzak durulması gerekiyor. Herkesin bunların bilincinde olmasını isterim" diyerek sözlerini tamamladı.
Sakarya Müşterilerinin vesikalık fotoğraflarını 38 yıldır dükkanında sergiliyor Sakarya’nın Karapürçek ilçesinde fotoğrafçılık yapan 71 yaşındaki emekli öğretmen İsmail Kumbuzoğlu, 38 yıldır müşterilerinin vesikalık fotoğraflarını dükkanında asarak sergiliyor. Rize’de 1975 yılında öğretmenlik yaptıktan 2 sene sonra memleketi Trabzon’un Çaykara ilçesine bağlı Karaçam köyündeki okula müdür olarak atanan İsmail Kumbuzoğlu, bir yandan da fotoğrafçılık kursuna katılarak eğitim aldı. Edindiği fotoğraf makinesiyle 1985’te arkadaşlarının ve esnafın fotoğraflarını çekmeye başlayan Kumbuzoğlu, daha sonra açtığı küçük işletmede bir yandan ek gelir elde etti, bir yandan da mesleğin inceliklerini öğrendi. Müşterilerinin vesikalık fotoğraflarını biriktirip iş yerinin duvarına asmaya başlayan Kumbuzoğlu, bu merakını 1988’de geldiği Karapürçek’te açtığı dükkanda da sürdürdü. Kumbuzoğlu’nun çektiği vesikalık fotoğraflar arasında zaman içinde hayatını kaybeden müşterileri de yer alıyor. “Bu kadar güzel şeylerle karşılaşacağımı hiç tahmin etmemiştim” Kumbuzoğlu, “1986 yılında ilçesinde bir dükkan açtım ve 40 yıla yakındır burada fotoğrafçılık yapıyorum. Aklıma nereden düştü bilmiyorum ama her çektiğim fotoğraflardan, müşterilerden birer tane rica ediyordum istek üzere. Kendileri de bunu memnuniyetle kabul ediyorlardı, birer tane fotoğraf kenara koydum ve albümü düzenlemeye karar verdim. Fakat bu albümü düzenlerken de bu kadar ilgi ya da ileride bu kadar güzel şeylerle karşılaşacağımı hiç tahmin etmemiştim. Biraz meraktan başladı. Yakınlarını kaybedenleri de fotoğrafları var bu albümlerde onların sayesinde bu albümün ne kadar değerli olduğunu da anladım. Fotoğraf çekilmeye geldikleri esnada fotoğraflara bakıyorlar ve hayatını kaybeden yakınlarını gördükleri zaman cep telefonları ile o fotoğrafları çekiyorlar. Hatta bazı çocuklar geliyor, ‘amca fotoğraflara bakabilir miyiz, izleyebilir miyiz diye soruyorlar’ ve ben de memnuniyetle karşılıyorum. Ve 40 yılın sonunda oluşturduğum bu manzarayı izlemek bana haz veriyor” diye konuştu.