SPOR - 11 Ekim 2023 Çarşamba 13:09

Başkan Altay: "2023 Dünya Spor Başkenti unvanının gururla taşımaya devam edeceğiz"

A
A
A
Başkan Altay: "2023 Dünya Spor Başkenti unvanının gururla taşımaya devam edeceğiz"

Avrupa Spor Başkentleri ve Şehirleri Federasyonu (ACES) tarafından düzenlenen 4. Dünya Spor Kongresi “2023 Dünya Spor Başkenti” Konya’nın ev sahipliğinde gerçekleştirildi.


“Herkes İçin Spor” temasıyla Konya Büyükşehir Belediyesi Taş Bina Kültür ve Sanat’ta gerçekleştirilen 4. Dünya Spor Kongresi’ne Türkiye başta olmak üzere; Amerika, Çin, Fransa, Hollanda, İspanya, İsviçre, İtalya, İzlanda, Meksika, Panama, Yeni Zelanda, Kolombiya gibi ülkelerden spor yöneticileri ile UNESCO temsilcisi katıldı. İki gün süren kongrede sporla ilgili konu başlıklarında oturumlar, sunumlar ve konuşmalar yapılırken sporun daha geniş kitlelere ulaşması noktasında bilgi alışverişinde bulunuldu. Kapanış oturumuna katılarak farklı ülkelerden gelen spor yöneticilerine hitap eden Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, kongreye 2023 Dünya Spor Başkenti Konya’da ev sahipliği yapmış olmaktan büyük bir mutluluk duyduklarını ifade etti.



“Spor konusunda yaptığımız çalışmalar herkes tarafından takdir topladı"


Kongrenin sporu yaşatma ve herkese yayma yolunda en güzel sonuçları beraberinde getireceğine inandığını kaydeden Başkan Altay, “Konya her anlamda kendini ispat eden, gelişimini sürdüren, yenilikleri yakalayan ve geçmişle gelecek arasında bütünlük kuran bir şehir. Özellikle spor konusunda yaptığımız çalışmalar herkes tarafından takdir toplamıştır. Konya ve spor kelimeleri hangi cümlede yan yana kullanılırsa kullanılsın birbirine çok yakışıyor. Sporun içindeki dayanışma ruhu, barış ve kardeşlik anlayışı her daim şehrimizin kültüründe yer almıştır. Bu nedenle şehrimiz ‘2023 Dünya Spor Başkenti’ unvanını en iyi şekilde taşımaya devam ediyor” diye konuştu.



“Konya’nın Cumhuriyetin 100. yılında Dünya Spor Başkenti seçilmesi çok anlamlı oldu"


Cumhuriyetin 100. Yılı olan 2023’ün her Türk vatandaşı için çok özel ve değerli bir yıl olduğuna değinen Başkan Altay, “Bu sebeple Konya’nın bu yıl için ‘Dünya Spor Başkenti’ seçilmesi, hepimiz için oldukça anlamlı oldu. Bütün bu gelişmelerin öncesinde, Konya’yı bir spor şehri haline getirmek için büyük çaba harcadık. Şehrimizde yaşayan hemşehrilerimizle birlikte adeta bir spor seferberliği başlattık. Kısa bir sürede şehrimizi en modern spor tesisleriyle donattık. Sporu herkes için erişilebilir kılmak ve teşvik etmek amacıyla onlarca farklı çalışmayı hayata geçirdik. Yeni sporcuların yetişmesi, her yaştan insanımızın sporla tanışması ve sporun evrensel değerlerinin yaşatılması için var gücümüzle gayret ettik” şeklinde konuştu.



“Konya güçlü spor altyapısını bütün dünyaya ispat etti"


Tüm bu çalışmaların sonunda Konya’nın “Dünya Spor Başkenti” unvanı kazanmasıyla güçlü spor altyapısını bütün dünyaya ispat ettiğini vurgulayan Başkan Altay, “Konya 600 kilometreyi aşkın bisiklet yollarıyla, uluslararası standartlardaki atletizm pistiyle, olimpik veledromuyla, olimpik yüzme havuzlarıyla, 42 bin kişilik stadyumuyla ve en yüksek donanımlara sahip spor tesisleriyle bir spor şehri olmayı başardı. Özellikle uluslararası spor müsabakalarının şehrimizde yapılması için gerekli her türlü imkâna ve kabiliyete sahibiz. 2022 yılının Ağustos ayında, dünyanın en detaylı spor organizasyonlarından biri olan 5. İslami Dayanışma Oyunları’na Konya’mızda ev sahipliği yaptık. Oyunlar sebebiyle 54 ülkeden şehrimize gelen 4 bin 200 sporcuyu ve on binlerce seyirciyi, en güzel şekilde misafir ettik. 5. İslami Dayanışma Oyunları bizlere gösterdi ki; Konya’da her türlü olimpiyatı ve spor müsabakasını, kusursuz bir şekilde gerçekleştirebiliriz. Aynı zamanda ülkemizin en büyük maratonlardan biri olan Uluslararası Konya Yarı Maratonu’nu, önümüzdeki günlerde yeniden düzenleyeceğiz. Maratona bu yıl Türkiye’den ve dünyadan toplamda 15 bin kişinin katılmasını hedefliyoruz. Bu vesileyle 15 Ekim’deki Konya Yarı Maratonu’na sizleri de davet ederek, bu büyük spor şölenine şahit olmanızı istiyorum” ifadelerini kullandı.



“UCLG olarak sporun her kesime yayılması konusunda tüm dünyada çalışmalar yapacağız"


“Herkes için Spor” teması ile gerçekleştirilen 4. Dünya Spor Kongresi’nin sporu herkese yayma misyonuna önemli bir katkı sağladığının altını çizen Başkan Altay, “Bu organizasyonları yaparken bizim en büyük kazancımız aslında başta Gian Francesco Lupattelli olmak üzere bu heyeti tanımak oldu. Umuyorum ki mevcut görevlerimiz ve bundan sonra alacağımız görevlerimizle birlikte çok daha güzel çalışmalar yapacağız. Bunun ‘Dünya Spor Başkenti Konya’ ve ACES arasında bir başlangıç olduğunu düşünüyorum. İnşallah birlikte çok daha güzel işler yapacağız. UCLG Başkanı olarak da sporun her kesime yayılması konusunda tüm dünyada çalışmalar yapacağız” dedi.



“Konya olarak Euro 2032’de ülkemizi en iyi şekilde temsil edeceğimize inanıyoruz"


Türkiye ve İtalya’nın EURO 2032’yi birlikte düzenlemesiyle ilgili kararın onaylanmasını da değerlendiren Başkan Altay, “Konya olarak stadyumumuzla ‘Dünya Spor Başkenti’ bir şehir olarak 20232’de de inşallah ülkemizi en iyi şekilde temsil edeceğimize inanıyoruz. Sporun en önemli yanı beraberlik ve kardeşlik duygusudur. Onun için biz bu unvanı taşırken biraz önce ifade ettiğim gibi çok değerli spor insanlarıyla tanışma imkanına kavuştuk. Umuyorum ki bu, Konya için yeni bir dönemin başlangıcı olacaktır. Spor Başkenti unvanımızı her zaman gururla taşımaya devam edeceğiz” dedi.



“Konya, diğer spor başkentlerine örnek olan bir şehir"


ACES Başkanı Gian Francesco Lupattelli de Başkan Altay’a ve Konya’daki tüm spor yöneticilerine teşekkür ederek konuşmasına başladı. Konya’nın spor bakımından önde gelen şehirlerden biri olduğunu ifade eden Lupattelli, “Konya, diğer Spor Başkentlerine örnek olan bir şehir. Aramızda başarılı bir tekvando şampiyonu Nur Tatar da bulunuyor. Bu da ‘Herkes için Spor’ başlığına iyi bir örnektir. EURO 2032 için de Türkiye ve İtalya ortaklaşa ev sahipliği yapacak. Bu da çok güzel bir haber. Biliyorsunuz ben de İtalyanım. Önümüzdeki ay Konya, Dünya Belediyeler Birliği Başkanı olacak. Sizin Başkanlığınız döneminde dünyanın önde gelen bu teşkilatıyla çalışmayı umuyoruz” açıklamalarını yaptı.


9, 10 ve 11 Ekim tarihlerinde Konya Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen 4. Dünya Spor Kongresi sonrası yabancı ülkelerin spor heyetleri, Konya’nın spor tesisleri ve kültürel alanlarında incelemelerde bulundu.



Başkan Altay: "2023 Dünya Spor Başkenti unvanının gururla taşımaya devam edeceğiz"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis Bitlis’te ilk defa yüz germe ameliyatı başarıyla yapıldı Bitlis’te sağlık alanında önemli bir ilke imza atılarak ilk kez derin plan (deep plane) yüz germe ameliyatı başarıyla gerçekleştirildi. İleri düzey estetik cerrahi teknikleri arasında yer alan bu operasyon, Bitlis’te de modern ve nitelikli sağlık hizmetlerinin verilebildiğini gözler önüne serdi. Alanında uzman hekimler tarafından yapılan ameliyat, klasik yüz germe yöntemlerinden farklı olarak yüzün yalnızca derisini değil, kas ve bağ dokularını da kapsayan derin plan üzerinden uygulandı. Yapılan bu ameliyatla daha doğal, uzun süre kalıcı ve yüz ifadesini bozmayan sonuçlar elde edilmesi hedeflendi. Bitlis’te ilk kez gerçekleştirilen bu ameliyat, hem kentteki sağlık altyapısının geldiği noktayı ortaya koydu hem de estetik cerrahi alanında bölge halkı için önemli bir avantaj sağladı. Yetkililer, bundan sonraki süreçte benzer nitelikteki ileri cerrahi işlemlerin Bitlis’te daha sık yapılmasının hedeflendiğini ifade etti. Ameliyatı gerçekleştiren Estetik Cerrahi Uzmanı Dr. Çağhan Benli, ameliyathane şartlarının bölgedeki birçok hastaneye göre daha iyi olduğunu belirterek, "Hastamıza ilimizde bir ilk olarak derin plan yüz germe ameliyatı uyguladık. Bu ameliyat sadece cildi değil, aynı zamanda cilt altı dokularının da ve boyun bölgesinin de hassas bir diseksiyonun kesilmesi, açılması uygun planların ve bu planların yine uygun cerrahi planlarda, uygun açılarda gerilerekten bir hastanın 10-15 sene önceki haline döndürülmesini amaçlayan bir ameliyat. Şimdi ilk kez gerçekleşen bir ameliyat. Hem hasta çok bilinçli, uyumlu bir hasta hem bu sayede süreçte çok iyi geçti. Hem de bu ilk kez yapıldığı için de oldukça mutluyuz. Artık hani bu tarz daha nitelikli ameliyatlar da şehrimizde yapılabiliyor. Bunun dışında her ne kadar daha önce yapılmamış olsa da artık hani o kadar kompleks olmayan uygulanabilen bir ameliyat. İyileşme süreci de oldukça hızlı. Hastalar günlük hayata hızlı dönebiliyor. Bu açıdan hani uygun hastada uygun endikasyonlar yapılabilecek güzel bir ameliyat. Bölge şartlarında yapılabilmesi için herhangi bir eksiğimiz yok" dedi. Estetik Cerrahi Uzmanı Dr. Çağhan Benli, hastane şartlarının bu tür ameliyatlar için yeterli olduğunu da ifade ederek, "Hastanenin ekipmanları olsun, ekibi olsun bu konuda oldukça yardımcılar, bilgililer, tecrübeliler hani her ne kadar ilk kez yapılmış bir ameliyat olsa da tüm ekip bu süreçte oldukça İyi bir şekilde süreci yönetti, yardımcı oldular. Yani o açıdan bölgenin hiçbir eksiği yok. Hatta bazı açılardan fazlası dahi var" diye konuştu Yüz gerdirme ameliyatı olan Fatih Sirek ise, "Uzun zamandır bu ameliyatı yaptırmayı düşünüyordum. Devlet hastanesinde olması aslında benim için de çok isabet oldu. Çağhan Bey’in yanına geldim. Sağ olsun çok ilgilendi. Birlikte ameliyat olmama karar verdik. Ameliyat oldum. Son derece de iyi geçti ameliyatım. Herhangi bir sıkıntı yaşamadım. Tabii ki ameliyat sonrası çehremizde değişiklik oluyor. Sarkan yerler daha deli toplu hale geliyor. Dolayısıyla yüz daha gençleşiyor. Sosyal hayatımızda da değişiklik oluyor. Kendinizi daha iyi hissediyorsunuz. O anlamda da çok katkısı oldu bana. Hocamız da çok ilgili. Buradaki personeller de çok ilgili. Sağ olsun günde 3-4 defa servise kadar gelip bizi ziyaret etmiştir. Bakmıştır. Kontrol etmiştir. Hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum" dedi.
Erzurum YÖK, 2025 yılı üniversite izleme ve değerlendirme raporunu yayımladı Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından hazırlanan "2025 Yılı Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporu" açıklandı. Sonuçlara göre, Atatürk Üniversitesi pek çok temel göstergede Türkiye’nin en başarılı yükseköğretim kurumları arasındaki yerini güçlendirdi ve stratejik alanlarda yükselişini sürdürdü. Atatürk Üniversitesi, eğitim kalitesini belgeleyen "Akredite Lisans Programı Sayısı" göstergesinde 52 programla Türkiye genelinde 1. sırada yer alarak bu alandaki liderliğini tescilledi. Nitelikli akademik çıktıların bir göstergesi olan "Doktora Mezun Sayısı"nda 385 mezun ile 8. sıraya yerleşen Atatürk Üniversitesi, Türkiye’nin doktoralı insan kaynağı ihtiyacına en büyük katkıyı sunan kurumlardan biri oldu. Ayrıca, 238 aktif öğrenci topluluğu ile sosyal kampüs imkânları açısından da Türkiye’nin en zengin 4. üniversitesi olma başarısını gösterdi. Ar-Ge ve inovasyonda Türkiye’nin öncü gücü olan, araştırma ve yayın performansıyla göz dolduran üniversite, bilimsel dünyanın en saygın dergilerinde yayımlanan makaleler baz alındığında, "İlk yüzde 10’luk Dilimde Bulunan Dergilerdeki Yayın Sayısı" kriterinde Türkiye’nin en başarılı 4. üniversitesi oldu. Teknoloji ve inovasyon alanındaki verimliliğini de kanıtlayan Atatürk Üniversitesi, "Olumlu Sonuçlanan Patent, Faydalı Model veya Tasarım Sayısı" göstergesinde ise Türkiye genelinde 3. sıraya yerleşti. Atatürk Üniversitesi, Kapsayıcı Bir Eğitim Ortamı Sunma Kararlılığı İle Yoluna Devam Ediyor Üniversite, proje geliştirme süreçlerinde de hem ulusal hem de uluslararası arenada etkinliğini artırdı. Buna göre, Atatürk Üniversitesi, 2025 Yılı Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporunda; Ulusal Destekli Ar-Ge Proje Sayısında Türkiye genelinde 4. sırada (189 proje), Uluslararası Destekli Ar-Ge Proje Sayısında Türkiye genelinde 8. sırada (63 proje), TÜBİTAK Proje Desteği Sayısında ise Türkiye genelinde 20. sırada (141 proje) yer aldı. Toplumsal Katkıda "Öğrenci Odaklı Başarı" sosyal sorumluluk projelerinde, öğrenci katılımını teşvik eden modelleriyle fark oluşturan üniversite; öğrenciler tarafından yürütülen 1.305 sosyal sorumluluk projesi ile Türkiye genelinde 2. sıraya yerleşti. Üniversite yönetiminin bizzat yürüttüğü 291 proje sayısı ile Türkiye 5’incisi oldu. Ayrıca, "Kampüs Erişilebilirliği" ve "Engelsiz Üniversite" çalışmaları kapsamında çıkarılan 239 erişilebilirlik envanteri ile Atatürk Üniversitesi, Türkiye’de 7. sırada yer alarak kapsayıcı bir eğitim ortamı sunma kararlılığı bir kez daha gösterildi. Rektör Hacımüftüoğlu: "Bu Başarı, Sürdürülebilir Gelişim Stratejimizin Bir Tecellisidir" Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu, elde edilen verilerin üniversitenin sürdürülebilir gelişim stratejisinin bir sonucu olduğunu belirterek şunları kaydetti: "Yükseköğretim Kurulumuzun 2025 yılı izleme raporunda, özellikle akredite program sayısındaki Türkiye birinciliğimiz ve patent verimliliğindeki üçüncülüğümüz, eğitimde kalite ve Ar-Ge’de katma değer odaklı yaklaşımımızın en somut göstergeleridir. "Bölgesel Güçten, Küresel Markana" vizyonumuzla sadece bilgi üreten değil, ürettiği bilgiyi teknolojiye ve toplumsal faydaya dönüştüren bir kurum olma yolunda kararlılıkla ilerliyoruz. Bilimsel yayınlarımızın niteliği ve öğrencilerimizin sosyal sorumluluk projelerindeki öncü rolü, üniversitemizin hem küresel rekabet gücünü hem de toplumsal aidiyetini pekiştirmektedir. Bu başarı grafiğinde emeği geçen tüm akademik ve idari personelimiz ile geleceğimizin teminatı olan öğrencilerimize şükranlarımı sunuyorum. Atatürk Üniversitesi olarak, ülkemizin milli teknoloji hamlesine ve 2071 vizyonuna en üst düzeyde katkı sunmaya devam edeceğiz."
Eskişehir ’Antik Çağ’da Seramik Kaplar Işığında Yemek Kültürü’ semineri düzenlendi Anadolu Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü tarafından düzenlenen "Antik Çağ’da Seramik Kaplar Işığında Yemek Kültürü" başlıklı seminer gerçekleştirildi. Seminere Bölüm Başkanı Prof. Dr. Rahşan Tamsü Polat, Doç. Dr. Bekir Sıtkı Alptekin Oransay ve öğrenciler katıldı. Antik dönem yemek kültürü seramikler üzerinden anlatıldı Seminerde konuşmacı olarak yer alan Doç. Dr. Bekir Sıtkı Alptekin Oransay, antik döneme ait seramik kapların boyutları ve üretim tekniklerinden hareketle dönemin yemek alışkanlıklarını, mutfak kültürünü, estetik anlayışını ve damak zevkini ele aldı. Oransay, seramik kapların yalnızca işlevsel değil; aynı zamanda dönemin sosyal, hiyerarşik, bireysel ve kültürel yapısını yansıtan önemli göstergeler olduğunu vurguladı. Kottabos oyunu ve içki kaplarının önemi Konuşmasında Antik Yunan’daki Kottabos oyununa da değinen Doç. Dr. Oransay, "Sempozyomlarda kullanılan kaplar arasında içki içme kaplarının fazla olmasının nedenlerinden biri Kottabos adı verilen oyundur. Bu oyun sırasında kapların kırılması nedeniyle sıklıkla yeni kapların üretilmesi gerekmiştir." ifadelerini kullanarak içki kaplarının sosyal pratikler ve statü göstergeleriyle olan ilişkisini katılımcılarla paylaştı. Seminer, soru-cevap bölümünün ardından Doç. Dr. Bekir Sıtkı Alptekin Oransay’a katılım belgesinin takdim edilmesiyle sona erdi.