GENEL - 14 Ekim 2012 Pazar 17:52

KELEBEKLER VADİSİ`NİN TEMELİ ATILDI

A
A
A
KELEBEKLER VADİSİ`NİN TEMELİ ATILDI

Konya`nın merkez Selçuklu İlçe Belediyesi tarafından yaptırılacak olan Kelebekler Vadisi`nin temeli Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu`nun da katıldığı törenle atıldı. Davutoğlu, "Her şehre kelebekler vadisi yakışır ama en çok da Konya`ya yakışır" dedi.
Sille Parsana Mahallesi`ndeki temel atma törenine Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Konya Valisi Aydın Nezih Doğan, AK Parti Konya Milletvekilleri Mustafa Kabakcı, İlhan Yerlikaya, Cem Zorlu, Hüseyin Üzülmez, Kerim Özkul, Mustafa Baloğlu, Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, Selçuklu Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, protokol mensupları, belediye başkanları, davetliler ve çok sayıda vatandaş katıldı. Törende konuşan Selçuklu Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Konya`nın insanlığın ilk yerleşik hayata geçtiği dönemden itibaren önemli bir yerleşim alanı olduğunu belirterek, ``Konya sonrasında bize de ismini veren Selçuklu medeniyetine başkentlik yapmış, günümüzde de sanayisiyle, turizmiyle Türkiye`nin en önemli marka şehirlerinden biri. Selçuklu Belediyesi olarak bu topraklarda hizmet etmekten gurur duyuyoruz. İnsanımızın ihtiyacı olduğu her alanda hizmet üretmeye çalışıyoruz. Göreve başladığımız ilk anda yapmış olduğumuz ankette tüm mahallelerimizin sorunlarını tespit ettik ve ona göre çözüm üretiyoruz. Kısa sürede şehrimize kazandırdığımız spor salonları, suni çim sahalar, yüzme havuzları ve mahallelerin eksiği olan birçok işler yapıyoruz. Ama bununla birlikte şehrimizin marka değerini yükseltmek ve ön plana çıkması için çalışma yürütüyoruz. Bunların önemlilerinden birisi Sille. 5 bin yıllık bir medeniyete sahip Sille`de tarihe vefa olarak birçok restorasyon çalışması yürütüyoruz. Yapılan çalışmalarla birlikte Sille Konya`nın en önemli turizm merkezlerinden biri haline gelecek. Yine Sille Barajı``˜nın Selçuklu Belediyesi`ne devredilmesi ile birlikte 2 milyon metrekarelik bir alanda Sille Barajı çevresi ile birlikte Konya`nın en önemli rekreasyon alanlarından birisi olacak."
Konya`nın önemli projelerinden biri olan Selçuklu Kongre Merkezi`nin ihalesinin tamamlanmak üzere olduğunu anlatan Altay, şunları söyledi: "Yaklaşık 65 milyon TL`ye malolacak projemiz Konya`ya değer katacak. Anadolu`nun en büyük kongre merkezi olacak. Yaptığımız ankette gördük ki Selçuklu`nun en büyük problemi yeşil alanlar, büyük parklardı. Bunun için çok sayıda parkın yapımı tamamlandı ve devam edenler var. Yine bu bölgeye yakın olarak eski taş ocaklarında Yenikent Parkı ismi ile başladığımız ama bugünlerde Selçuklu Kanyon diye bahsettiğimiz 122 dönümlük alanda parkımızı 17 Aralık`a yetiştirmeye çalışıyoruz. Bu projelerin toplamı 650-700 bin metrekare, Selçuklu`ya yeni yeşil alan ve park olarak döndü.``
KELEBEKLER VADİSİ TÜRKİYE`DE İLK
Bugün önemli projelerden birinin temelini attıklarını ifade eden Başkan Altay, sözlerini şöyle sürdürdü: ``Kelebekler Vadisi projemiz 385 bin metrekarelik alanda, Konya`nın en büyük parkı olacak. Parkımız 54 futbol sahası, 856 basketbol sahası büyüklüğünde. Selçuklu`nun yerleşim alanının hemen yanında insanlarımızın vakit geçirebilecekleri bir park oluşturuyoruz. Ama bu park aslında daha büyük bir alana şamil çünkü hemen aşağımızdaki Büyükşehir Belediyesi Hobi Bahçeleri, Çarşamba günü temeli atılacak olan stadyum, Selçuklu Belediyesi Spor Salonu, yüzme havuzu ile birlikte 1 milyon metrekareyi aşmış büyük bir kompleks inşa ediliyor. Kelebekler Vadisi Parkı`nda neler olacak; Selçuklu`nun ve Konya`nın en önemli markalarından biri olacak Aşkın Kanatları Müzesi. Aşkın Kanatları Müzesi`nde Avrupa`nın en büyük kelebek uçuş alanını inşa ediyoruz. 4 bin metrekarelik kapalı alanda 2 bin metrekare açık kelebek uçuş alanı mevcut ve yaklaşık ayda 10 bin kelebek uçurmayı hesap ediyoruz. Böylece insanlarımız oluşturduğumuz botanik bahçesinin içerisinde gezerken uçuşan kelebekleri görebilecekler, fotoğraf çektirebilecekler, onları besleyebilecekler. Ama kelebeklerin tüm evresini gösteren Kelebek Müzesi, kelebek üretim alanı, kelebekler ve doğayla ilgili bilgi sunacağımız interaktif müzeler ve sinema salonlarının olduğu büyük bir kompleks inşa ediyoruz. Tüm bunların toplam bedeli 30 milyonluk bir yatırım ve parkımız gelecek sene Mayıs ayında Selçuklu`ya hizmet vermeye başlayacak. Aşkın Kanatları Müzesi de Eylül ayı gibi Selçuklu`nun ve Türkiye`nin hizmetine sunulmuş olacak. Projemiz önemli. Çünkü ilk defa Türkiye`de kelebeklerle ilgili bir iş yapılıyor. Projemizin şehrimize hayırlı olmasını temenni ediyorum.``
Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek de, Selçuklu Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay`a şehre kazandırdığı güzel eserler nedeniyle teşekkür ederek, ``Kelebekler Vadisi ve Kongre Merkezi Selçuklu Belediyemizin, Selçuklu Belediye Başkanımızın ve çalışma arkadaşlarının geleceğe bırakacağı önemli eserler olacak`` şeklinde konuştu. Konya Valisi Aydın Nezih Doğan ise, bugünün yükselen değerinin rekabetçilik olduğunu belirterek, ``Ülkeler, bölgeler, şehirler rekabet ediyor. Artık farklı kriterlerle şehirler rekabetçiliklerine renk katıyorlar`` dedi.
KELEBEKLER VADİSİ EN ÇOK KONYA`YA YAKIŞIR
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ise, bütün başlangıçların güzel olduğunu ifade ederek, ``Kemale eren işler ise daha güzeldir. Bazıları daha farklıdır. Kelebekler Vadisi projesini başlatırken büyük mutluluk duydum. Şehir ancak bir doğa bilinci, varoluş bilinciyle anlatılır. Kendi varoluşunu anlamayanlar, hayatına, devlete, medeniyete anlam katamazlar. Doğa bilinci açısından bana sorulsaydı, doğa bilincini en güzel yansıtan varlık diye sorulsaydı kelebek derdim" şeklinde konuştu.
Malezya`ya 1991`de gittiğinde kelebek parkını gezdiğini ve çok etkilendiğini anlatan Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kelebek doğaya en uyumlu varlık olarak renk katar. Baktıkça bakmak istersiniz kelebeklere. Bu eserleri bırakan belediye başkanlarımıza teşekkür ediyorum. Hiçbir kelebek birbirine benzemez. Kelebek bizi tefekküre çağırır. Konya`ya kelebek yakışır. Konya`yı anlayan, kainatı, insanlığın çeşitliliğini, hayatını anlar. Her şehre kelebekler vadisi yakışır ama en çok da Konya`ya yakışır. Çok teşekkür ediyorum bunu düşündüğünüz için. En kısa zamanda Konya`nın tarihi yönüyle öne çıkacağı projelerin çıkması lazım."
Konya`nın yeşillikler içinde bir şehir olması gerektiğini anlatan Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti: "385 bin metrekare alanı buna ayırdıkları için belediye başkanımıza teşekkür ediyorum. Konya bir sanayi şehri olacak, gelişen bir şehir olacak. Etrafımızda sağlam bir doğal atmosfer olmazsa yaşayamayız. Bu bilinçle davrandıkları için belediye başkanlarımıza teşekkür ediyorum. Artık şehirlerin hayat kalitesi, aynı zamanda o şehre kimlik kazandıran bina ve doğal çevreyle ölçülüyor. İnşallah Hz. Mevlana`yı her ziyaret eden, Kelebekler Vadisi`ni de ziyaret etmek üzere buraya gelecek. Eko turizm de bu anlamda bu projenin maddi yansımasıdır. Ama esas olan manevi yönüdür ki bunu unutmamız lazım. İnşallah kısa zamanda burada bu güzel eserlerin yükseldiğini göreceğiz. Kelebekler Vadisi`nin hayırlı olmasını diliyorum.``
Konuşmaların ardından Kelebekler Vadisi`nin temeli, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve törene katılan protokol mensupları tarafından birlikte atıldı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Yumurtada fiyatlar düşünce ihracatta fon kesintisinin kaldırılması istendi Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği Başkanı Bedri Girit, bu yıl Türkiye olarak sofralık yumurtada 200 milyon dolar, damızlık yumurtada ise 300 milyon dolarlık ihracat hedeflendiğini söyledi. Girit, Türkiye’nin geçen yıllarda ihracatta Hollanda’dan sonra ikinciliği yakalamak gibi bir potansiyeli sergilediğini belirtti. Türkiye’de yaklaşık 22 milyar adet yumurta üretildiğini vurgulayan Girit, dünya sıralamasında ilk 10 içinde olunduğunu ve yaklaşık 4 milyar adedinin ihracata gittiğini anlattı. Sofralık ve damızlık yumurtada önemli bir potansiyeli sahip olunduğuna dikkati çeken Girit, "Yumurta ürünleri de ihracatta var. Yumurta ürünleri ihracatı henüz istenilen seviyede değil, düşük. 2025 yılında 200 milyon dolar sofralık ve 300 milyon dolar damızlık yumurta ihracatı hedefliyoruz. Türkiye, yumurtada dünyanın önemli aktörlerinden birisi konumunda" dedi. İç piyasa ile ihracatın dinamiğinin çok farklı olduğunu belirten Girit, iç piyasada her türlü politikanın uygulunabileceğini ancak uluslararası arenanın bunları kaldırmayacağını aktardı. Yumurtada fon kesintisi gelmesini "kibarca yasak" olarak nitelendiren Girit, şöyle konuştu: "Konteynerde 30 bin dolar fon getirilmesi anlamına geliyor. Bir yumurtacı konteynerde 30 bin dolar kazansa emin olun yürüyüşü değişir. Modern yasak olarak görüyorum bu fon işini. Türkiye’de kişi başı 220 adet yumurta tüketiliyor. 12’ye bölerseniz ayda 18 yumurta yapar. Ramazan ayında tüketilen 18 yumurtanın fiyat artışını terazinin bir kefesine koyun, diğer kefeye de ihracatta kaybettiklerinizi koyarsanız emin olun fark çok rahat görülebilir. Yıllarca emek verilerek girilen pazarları kısa dönemli bakış açılarıyla kaybetmenin yanlış olduğunu düşünüyorum." Girit, her yıl ramazan ayında fiyatların yükseldiğini vurgulayarak, şöyle devam etti: "Sonra fiyatlar geri gelir. Şu anda ciddi bir düşüş söz konusu yumurtada. Yarını bile beklemeden bu ihracata yönelik fon kararının kaldırılması gerekiyor. 300 milyon dolara yakın damızlık yumurta ihraç eden ülkeyiz. Biz ebeveynlerine sahibiz. Yani ülkenin tavuksuz yumurtasız kalmasından şüphe duyacak bir durum yok. Biz ihraç ediyoruz çünkü çok üretiyoruz. Biz 52 ülkeye kadar yumurta ihracatı yaptık. Kanatlı sektörü olarak 1 milyar doların üzerinde ihracatımız var. Bunun yüzde 40’ı gibi kısmını yumurta oluşturuyor. Yüzde 60’ını kanatlı etleri. Daha fazla kayıp oluşmadan ihracatın önü açılmalı." Ticaret Bakanlığı, mart ayında sofralık yumurta ihracatına uygulanan fon kesintisinin kilogramda 0,5 dolardan, 1,5 dolara yükseltildiğini açıklamıştı.
Antalya Kardelen soğanlarının doğadan sökümü yasaklandı Antalya’dan Hollanda’ya yapılacak kardelen soğanı ihracatı üretim parsellerinden gerçekleşecek. Akseki ilçesi Çimi köyünde Tarım ve Orman Bakanlığının 2015 yılında başlatmış olduğu proje ile oluşturulan üretim parsellerinden bin 956 kilogram, 293 bin 400 adet kardelen soğanı "Galanthus Elwesii" sökülecek. Kardelen soğanı ihracatı yapan Akseki’nin Çimi Mahallesi’nden Mehmet Oğuz, "Torosların gelinliği" olarak adlandırılan, Antalya’nın Akseki ilçesi yaylalarında kendiliğinden yetişen ve Avrupa’da ilaç ve kozmetik sanayisinde kullanılan kardelen soğanlarının, Tarım ve Orman Bakanlığınca tarım arazilerinde çoğaltılarak Avrupa ülkelerine ihraç edilmesi hedefiyle Aksekili kardelen soğanı ihracatçı firma tarafından kendilerine ait arazide kardelen soğanı üretimi ve üretilen kardelenin ihracatını yapmak için Tarım ve Orman Bakanlığından 2015 yılında izin aldıklarını, uygulamaya konulan ihracatı yapılan soğanlı bitkiler için 2016 yılında damızlık parseller oluşturmaya başladıklarını söyledi. Mehmet Oğuz, "Oğuzlar firması olarak bakanlıktan almış olduğumuz yetki ve izin ile doğal çiçek soğanları ’Galanthus elvesli" kardelen Akdeniz Bölgesine has olan bu endemik türleri bakanlığın bize vermiş olduğu özel izin ile kendimize ait tarım arazilerinde üretimini 2016 yılından itibaren yapıyoruz" dedi. "Bakanlığın kotası dâhilinde üretim parsellerinden söküm yapılıyor" Daha önceki yıllarda doğadan fazla miktarda firmalar tarafından kaçak yol ile bu ürünleri yurt dışına gönderdikleri için bakanlık tarafından ihracatçı firmalara böyle bir proje sunduğunu anlatan Oğuz, "Biz o yıldan itibaren üreterek bakanlığın vermiş olduğu kota dahilinde kardelen soğanı ’Galanthus elvesii’ Hollanda’ya ihracatını gerçekleştiriyoruz" diye konuştu. "Tohumdan yumru soğan elde ediyoruz" Akseki’nin Çimi Mahallesi’nde kendilerine ait arazide 2 milyon 500 bin tohumu yaklaşık olarak 600 bin adet yumru soğandan elde ettiklerini dikkat çeken Oğuz, "Bunlar sadece kökten yavru vermiyor. Hem kökten, hem de çiçekler döküldükten sonra oluşan kozalakta 50-100 arası tohum çıkmaktadır. Alttan ise yumrulardan da 8-20 arasında ebadına göre yavru vermektedir. Buradaki amaç ise doğanın talan ve tahrip olmaması, doğada neslinin devam etmesi içindir" dedi. "Çimi Yaylası’nda kardelen soğanları talan edildi" Yıllardır bilinçsiz ve kaçak söküm nedeniyle kardelen soğanlarının yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kaldığını dikkat çeken Oğuz, "Şu anda Çimi Yaylasında sadece karamukların diplerinde, sökülemeyecek yerlerde kalmıştır. Bu ürün yok olma tehlikesi ile karşı karşıya gelmiştir. Bu yıl Tarım Bakanlığına kardelenlerin koruma altına alınması için vermiş olduğumuz dilekçe ile Tarım Bakanlığı tarafından kardelen soğanlarının doğadan sökülmesi 5 yıl süre ile yasaklanmıştır. Doğanın kendini toparlayabilmesi için bir beş yıl daha yasaklanması gerekir. Şu anda Çimi yaylasında görülen kardelen soğanları artık arazilerde gözükmüyor. Sadece sökülemeyecek yerlerde, karamuk diplerinde bulabilirsiniz. Eskiden olduğu gibi arazide kardelen çiçekleri bulma imkanınız yok. Bu ürünü talan ettiler. Tüm firmalar bizim gibi bunun üretimini yapıp arazilerine ekerek yetiştirirlerse doğaya hiç kimse dokunmaz ve bunları gelecek nesillere aktarılabilir" şeklinde konuştu. "250 kilogram kardelen ’Galanthus elvesii’ soğanı tohumu ile başladık" Mehmet Oğuz, "Biz 2016 yılında Çimi köyünde kendi arazilerimize Tarım Bakanlığının kontrolünde 250 kilogram kardelen ’Galanthus elvesii’ soğanı tohumu ile başladık. Bugüne kadar yaklaşık 2 bin 500 bin tohumdan anaçlıktan alıp elde ettiğimiz 600 binin üzerinde büyük boy ürün elde ettik. Bu ürünlerin elek altılarını Bakanlığın bize vermiş olduğu yetki ile bunları da doğaya terkini yaptık ve doğada üretimi için ekimini gerçekleştirdik. 2016 yılından bu yana bunların ekimini yapıyoruz" dedi. "Türkiye’de en iyi kardelen Çimi Yaylası’nda" En iyi kardelen soğanının yetiştiği bölgenin Çimi Yaylası olduğuna değinen Oğuz, "Torosların bazı bölgelerinde bulunan kardelen soğanları var ama en iyi kardelenin yetiştiği bölge Çimi Yaylasıdır. Fiziki yönü çok güzeldir. Diğer bölgedeki yetişen kardelenlerin fiziki yönleri Çimi Yaylası’nın fiziki yönünü asla tutmuyor. Bugüne kadar yapmış olduğumuz çalışmalardan oldukça memnunuz" diye konuştu. "Tarım İl Müdürlüğü ile birlikte bilinçli üretim" Geçtiğimiz yıl üretim parseline 2 milyon 500 bin adet kardelen soğanı tohumunu toprakla buluşturduklarını söyleyen Oğuz, "Ekmiş olduğumuz kardelen soğanlarının tohumları bu yıl soğana dönüştü. Çok iyi bir gelişimi var. Şu anda gayet güzel. Tohumları ise bilinçli ekim yapıyoruz. File üzerinde ekimini gerçekleştiriyoruz ve bu yıl da soğana dönüşmüştür. Tüm firma yetkililerinin üretime geçmelerini tavsiye ediyorum. Geçen yıl ekmiş olduğumuz kardelen soğanlarından ise bu yıl ihracata gelenleri kotamız miktarında Tarım Bakanlığının kontrolünde sökümünü Mayıs ayının ilk haftalarında başlayacağız" dedi. "Kardelen soğanlarının sökümü 5 yıl süre ile yasaklandı" Doğada kendiliğinden yetişen "Toros Kardeleni"nin, belirlenen kotadan fazla toplanması nedeniyle nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya kalması nedeniyle Akseki’nin Çimi, Çanakpınar ve Sadıklar mahalle muhtarları ile Akseki Belediyesi Tarım ve Orman Bakanlığına başvuru yaptı. Başvuruda "İhracatçı firmaların tahsis edilen doğa kotalarından daha fazla miktarda ürünü doğadan kaçak miktarlarda kaçak bir şekilde toplama ve söküm yaptırarak Galanthus Elwesii türü bir çok bölgemizde telafisi olmayacak şekilde tahrip edilmiş, alınan önlemler yetersiz kalmıştır" denildi. Başvuru Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından değerlendirilerek Akseki bölgesinde 5 yıl süre ile kardelen soğanlarının sökümü yasaklandı. Bakanlık tarafından hazırlanan Doğal Çiçek Soğanlarının 2025 Yılı İhracat Listesi Hakkında Tebliğ, 14.12.2024 Tarihli 32752 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlandı. Tebliğde, "Popülasyonların durumu ve nöbetleşme (münavebe) esaslarına göre belirlenen yerlerde ve türlerde söküm yapılamaz. Bu çerçevede Galanthus elwesii, Cyclamen hederifolium, Cyclamen cilicium ve Eranthis hyemalis türleri doğadan toplanamaz. Doğadan izinsiz ve kaçak toplama yapan kişi veya kuruluşlara, 9/8/1983 tarihli ve 2872 sayılı Çevre Kanunu uyarınca işlem yapılır.İhracat aşamasında gerçeğe aykırı beyanda bulunanlar hakkında 31/10/2006 tarihli ve 5553 sayılı Tohumculuk Kanununun 12’nci maddesi ve 21/3/2007 tarihli ve 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununun 3’üncü maddesi gereğince işlem yapılır" ifadelerine yer verildi.