ASAYİŞ - 20 Aralık 2024 Cuma 18:46

Tülay’ın katili cinayeti önceden planlamış: Cezaevini bile araştırıp çanta hazırlamış

A
A
A
Tülay’ın katili cinayeti önceden planlamış: Cezaevini bile araştırıp çanta hazırlamış

Kocaeli’nin Darıca ilçesinde eski eşi Tülay Dağaşan’ı 5 el ateş ederek öldüren sanığın cinayetten önce internetten cezaevi şartlarını araştırdığı, gerekli eşyaları hazırladığı, kadın cinayetleri ve cezalarla ilgili araştırmalar yaptığı ortaya çıktı. Sanık hakkında açıklanan mütalaada ise müebbet hapse çarptırılması talep edildi.


Olay, 4 Ocak 2024’de Abdi İpekçi Mahallesi 152/1 sokak üzerinde meydana geldi. Şefik K., 2 yıl önce boşandığı eşi Tülay Dağaşan’a (44) tabanca ile 5 el ateş etti. Kadın kanlar içinde yere yığılırken, Şefik K. ise aracına binerek kaçtı. Hastaneye kaldırılan kadın yapılan tüm müdahaleye rağmen kurtarılamadı. Şefik A., olay gecesi polis ekiplerine teslim oldu. Yerel televizyonun reklam departmanında çalışan Tülay Dağaşan’ın eski eşinden defalarca tehdit aldığı ve 2 çocukları olduğu öğrenildi.


Şefik K. hakkında açılan davanın duruşması Gebze 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye devam etti. Duruşmaya sanık Şefik K., müştekiler ve taraf avukatları katıldı.



"5-6 el silah sesi duydum"


Duruşmada dinlenen tanık A.K., Tülay Dağaşan ile aynı mahallede ikamet ettiklerini söyleyerek, "Ben olay günü dükkandaydım. Maktulün evi benim eşimin çalıştığı dükkana yakındır. Kendisi bazen bizim dükkana alışverişe geliyordu. Daha sonra dükkanın civarında ufak bir tartışma oldu. Bir bayan ile erkek sesi duydum. Daha sonra 5-6 el silah sesi duydum. Hafif bir silah sesiydi. Daha sonra yanımızdaki esnaf komşumuzu koşarken gördüm. Bir şey olduğunu düşündüm. Daha sonra olay yerine gittiğimizde yerde yatan bir bayan vardı. İlk etapta esnaf ile beraberdik. Daha sonra herkes olay yerine toplandı. Maktule tampon yapmaya çalıştık. Bir sağlık çalışanı gelerek müdahalede bulundu. Ben sanığı daha öncesinde görmedim. Sanığın kullandığı araçla gelip gelmediğini de bilmiyorum. Sadece olayın olduğu akşam konuşulanlar arasında, daha önce de beyaz bir minibüsün aynı şekilde olaydan bir kaç gün öncesinde de park edildiği söyleniyordu. Ancak kimin söylediğini de bilmiyorum" dedi.



"Tülay’ı ve yaşantısını takip ederek rahatsızlık veriyordu"


Cumhuriyet savcısı, mahkemeye sunduğu mütalaasında, sanık ile eşinin 2 yıl önce boşandıkları, evli oldukları dönemde aralarında aldatma meselesi sebebiyle tartışmalar yaşandığı, Tülay Dağaşan’ın boşandıktan sonra işe girerek yeni bir hayata başladığı belirtildi. Sanığın Tülay Dağaşan’ı ve özel yaşantısını sürekli takip ederek rahatsızlık verdiği, hayatını sürdürmesini kabullenemediği ve de Tülay Dağaşan’ı öldürmeye karar verip bir plan yaptığı, bu plan doğrultusunda ruhsatsız tabanca temin ettiği ifade edildi.



Çanta bile hazırlamış


Ayrıca mütalaada, sanığın cezaevi şartları ve alacağı muhtemel ceza konusunda internet üzerinden araştırma yaptığı, cezaevinde kalacağı süre içeresinde gerekli eşyalar için çanta hazırladığı, öldürme kararında sebat ve ısrar gösterip, olay tarihine kadar makul bir süre geçmesine rağmen bu kararından dönmediği kaydedildi. Olay günü sanık Şefik K.’nın, Tülay Dağaşan’ın vücuduna ve başına doğru 5 el ateş ettikten sonra aracıyla olay yerinden kaçtığı, ağır yaralanan kadının ise kaldırıldığı hastanede hayatını kaybettiğinin vurgulandığı mütalaada, dosyada yer alan kamera izleme tutanağına göre olay günü sanığın aracından inerek koşarak Dağaşan’ın yanına gittiği ve üst üste ateş ettiği kaydedildi.



Hem cinayeti hem cezaevini araştırmış


Mütalaada, Kocaeli İl Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünün raporu da yer aldı. Raporda, telefonundaki mesaj içeriklerinde sanığın Tülay Dağaşan’ın başka adamlarla ilişkilerinin olduğunu iddia ettiği yer aldı. Ayrıca yine aynı raporda, sanığın internet üzerinden kasten öldürme suçunun cezasını, kadın cinayeti ve Kocaeli 2 Nolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumuyla ilgili araştırmalar yaptığı ortaya çıktı.


Mütalaada, "Sanık savunmasında, olay tarihinde eski eşi maktul ile yolda tesadüfen karşılaştığını, maktulün evliyken kendisini aldatması ve olay esnasında hakaret etmesinden kaynaklı kendisini kaybederek tanımadığı bir şahıstan satın aldığı tabanca ile maktule ateş ettiğini beyan etmiş ise de, sanığın alacağı muhtemel cezadan haksız tahrik hükümlerinden faydalanmak için bu şekilde savunma yaptığı, sanığın maktul ile tesadüfen karşılaştık şeklindeki savunmasına olay öncesinde yapmış olduğu araştırmalar ve servis aracını park edip maktulü beklediği ana ait kamera kayıtları nedeniyle sanığın eylemini tasarlayarak gerçekleştirdiğinin anlaşılması nedeniyle cezasında haksız tahrik ve teşdit uygulanmaması için yapmış olduğu savunmasına itibar edilemeyeceği, somut olayda cezada haksız tahriki indirimini gerektirecek şartların mevcut olmadığı" değerlendirildi.



Müebbet hapsi istendi


Mütalaada sanığın, "boşandığı eşe karşı tasarlayarak kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis, ruhsatsız silah taşıma suçundan da 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi.Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.



"Benim yavrumu dalındankestiattı"


Tülay Dağaşan’ın annesi Gülbahar Dağaşan, duruşma sonrası gözyaşlarıyla yaptığı açıklamada, "Benim yavrum 44 yaşındaydı. Kara topraklara koydu benim yavrumu, daha baharın dalındaydı. Benim yavrumu yok etti. Benim yavrum kara topraklarda. Ağır ceza da alsa benim için hiç de bir şey ifade etmiyor. Benim yavrumu kara topraklardan çıkarsın versin. Benim yavrumun suçu neydi, günahı neydi? İşindeydi, gücündeydi; kendi ayaklarının üzerinde durmaya çalışıyordu. Onun soy ismini bile taşımıyordu. Onun ekmeğini bile yemiyordu. Benim yavrumu dalından kesip attı" diye konuştu.



"Erkekler bu kararları örnek alsınlar"


Dağaşan ailesinin avukatı Semra Yıldız, "Kadın cinayetlerinin Türkiye’de artık bu noktalara gelmesi kanayan bir yara. Bu anlamda biz, bu aldığımız kararlarla daha fazla cinayetin işlenmemesi, daha fazla kadının canının yanmaması, daha fazla annelerin ağlamaması adına elimizden geleni yapıyoruz. Türk yargısına da binlerce teşekkürler çünkü artık son zamanlarda bu cinayetlerin bu şekilde ’Beni aldattı, beni tahrik etti, bana kötü söz söyledi, erkekliğime dokundu’ gibi tanıdık ifadelerle ve beyanlarla haksız indiriminden ve de cezasızlık ilkelerinden faydalanmak isteyen sanıklara da bu kararlar, bu mütalaalar, alacağımız ağırlaştırılmış müebbet cezaları, birer emsal olacaktır ve erkekler bu anlamda bu kararları örnek alsınlar. Bundan sonra artık ve bu adaletsizlik ve cezasızlık indirimden yararlanmayacaklarını bilsinler" dedi.



"Bugünkü ağırlaştırılmış müebbet talebini sevinçle karşıladık"


Kadın Platformları DuyguDiarra ise, "Bugünkü ağırlaştırılmış müebbet talebini de sevinçle karşıladık. Umarım davanın sonucu da böyle olur. Gebze’de ve diğer illerde kadın cinayetleri davalarını takip etmeye çalışıyoruz. Artık ağırlaştırılmış müebbet önleyici ve bütün uygulamaların hayata geçmesini talep ediyoruz. Daha fazla kadının öldürülmesini istemiyoruz" ifadelerini kullandı.



Tülay’ın katili cinayeti önceden planlamış: Cezaevini bile araştırıp çanta hazırlamış

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kırşehir KKP Başkanı Düger: “Kırşehir halkı toprağını koruyor” Kırşehir’i Koruma Platformu Başkanı Mustafa Düger, Kırşehir halkının topraklarını korumak için maden çalışmalarıyla mücadele ettiğini söyledi. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığında yapılan toplantıda Kırşehir’de bulunan sivil toplum kuruluşlarının madencilik faaliyetlerine karşı çıktığını belirten Düger, "Kırşehir’de tarım arazileri ve doğa tahribatını önlemek için bu projeye karşı çıkmaktayız" dedi. Madencilik faaliyetlerinin çevreye zarar verebileceğini ve bu durumun bölge halkının geçim kaynaklarını olumsuz etkileyebileceğini aktaran Düger, "35 bin nüfuslu Kaman ilçesinde günlük tüketilen su miktarı 2 bin 500 ton iken maden alanında bu tüketim günlük tüketim ve sadece maden alanı tüketimi. Kaynakların korunması gerekiyor. Bu bölge, yıllık 30 bin ton tarımsal ürün sağlıyor. Maden alanlarında yer altı sularının zarar görmemesi gerektiğine dair önlemler alınmalı ve halkında karşı çıktığı noktardan bir tanesi bu durum" diye konuştu. Kırşehir halkının bu konuda duyarlılık gösterdiğini belirten Düşer, "Bu topraklar atalarımızdan miras ve gelecek nesillere bırakılacak değerlerdir. Halkımız, doğal yaşamın ve tarımın korunması konusunda gereken her adımı atacaktır. ÇED sonucunun olumsuz çıkacağını düşünüyoruz. Bakanlık yetkililerinin ÇED’i ve projeyi iptal etmek için yeteri kadar gerekçesi olduğunu düşünüyoruz. Maden çıkaracak firma yıllık devlete 1 buçuk milyon Türk lirasını devlet hakkı, yıllık 500 bin lira vergi olarak uygun görmüştür, bunu Kırşehir’de esnaflarda vermektedir" şeklinde konuştu.
İstanbul Trendyol Süper Lig: Eyüpspor: 1 - Fenerbahçe: 1 (Maç sonucu) Trendyol Süper Lig 17. hafta açılış maçında Eyüpspor, Recep Tayyip Erdoğan Stadyumu’nda konuk ettiği Fenerbahçe ile 1-1 berabere kaldı. Maçtan dakikalar (İkinci yarı) 53. dakikada İrfan Can’ın sağ taraftan ortasında kafalardan seken top Tadic’in önünde kaldı. Bu oyuncunun yakın mesafeden vuruşunda kaleci Berke meşin yuvarlağı kornere çeldi. 64. dakikada En-Nesyri’nin ceza yayı üzerinden pasında Tadic’in ceza sahası içi sol çaprazdan sert vuruşunda üst direğe çarpan top oyun alanına döndü. Pozisyonun devamında En-Nesyri’nin kafa pasında Szymanski’nin yakın mesafeden vuruşunda Berke topu kornere çeldi. 88. dakikada Kostic’in sol taraftan ortasında ceza sahası içinde iyi yükselen Dzeko’nun kafa vuruşunda kaleci Berke topu son anda çeldi. Savunma boşta kalan topu uzaklaştırdı. 90+3. dakikada Emre Akbaba’nın pasında savunma arkasında topla buluşan Thiam’ın kaleciyi de geçerek yaptığı vuruşta meşin yuvarlak auta gitti. 90+4. dakikada Maxinmin’nin pasında sol tarafta topla buluşan Kostic’in vuruşunda meşin yuvarlak kaleci Berke’de kaldı. Hakemler: Emre Kargın, Abdullah Bora Özkara, Furkan Ürün Eyüpspor: Berke Özer, Robin Yalçın (Tayfur Bingöl dk. 79), Luccas Claro, Ruben Vezo, Caner Erkin (Umut Meraş dk. 69), Dorukhan Toköz (Emre Mor dk. 79), Melih Kabasakal, Halil Akbunar (Prince Ampem dk. 69), Emre Akbaba, Ahmed Kutucu (Gianni Bruno dk. 84), Mame Thiam Yedekler: Birkan Tetik, Samuel Saiz, Sinan Gümüş, Leo Dubois, Hüseyin Maldar Teknik Direktör: Arda Turan Fenerbahçe: İrfan Can Eğribayat, Bright Osayi Samuel (Mert Müldür dk. 82), Çağlar Söyüncü, Alexander Djiku, Filip Kostic, Fred (Cengiz Ünder dk. 82), Sofyan Amrabat, İrfan Can Kahveci (Allan Saint Maximin dk. 69), Sebastian Szymanski (Edin Dzeko dk. 69), Dusan Tadic (İsmail Yüksek dk. 82), Youssef En-Nesyri Yedekler: Ertuğrul Çetin, Samet Akaydin, Levent Mercan, Cenk Tosun, Yusuf Akçiçek Teknik Direktör: Jose Mourinho Goller: Ahmed Kutucu (dk. 26) (Eyüpspor), Youssef En-Nesyri (dk. 45+4) (Fenerbahçe) Kırmızı kart: Arda Turan (dk. 45+5) (Teknik direktör) (Eyüpspor) Sarı kartlar: Emre Akbaba, Ahmed Kutucu, Robin Yalçın, Caner Erkin, Dorukhan Toköz, Mame Thiam (Eyüpspor), Çağlar Söyüncü, Allan Saint Maximin, Youssef En-Nesyriy, Cengiz Ünder (Fenerbahçe)
Ankara ASO Başkanı Ardıç: "Ankara Teknoloji Üssü’nde üretim ve Ar-Ge faaliyetleri bir arada yürütülecek" Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Seyit Ardıç, "Kentimizin ekosisteminin potansiyelini ortaya çıkarmayı ve ihracat kapasitemizi artırmayı amaçladığımız Ankara Teknoloji Üssü’nde üretim ve Ar-Ge faaliyetleri bir arada yürütülecek" dedi. ASO Elektronik Sanayi Meslek Komitesi tarafından Ankara’da elektronik sanayiinin gelişimine katkı sunan sektör paydaşlarını ödüllendirmek üzere, OSTİM’deki OSB Konferans Salonu’nda ödül tören düzenlendi. Ödül törenine ASO Başkanı Seyit Ardıç’ın yanı sıra ASO Elektronik Komitesi Başkanı Müge Güzin Güzel, Gazi Üniversitesi Rektörü Uğur Ünal ve çok sayıda sektör temsilcisi katıldı. ASO Başkanı Ardıç, burada yaptığı konuşmada, dünya ekonomisinin hızlı bir değişim ve dönüşüm içerisinde olduğunu belirtti. Bu değişimin olmazsa olmazları olduğunu ifade eden Ardıç, "Gelişmiş ülkeler bu değişim üzerine sistem kurabildikleri için daha başarılılar. Bizim gibi gelişmekte olan ülkelere düşen ise bu dönüşümü iyi analiz edip, hızla sistem kurmak, aksayan yönleri hızla revize ederek rekabette ön sıralara yükselmektir" dedi. Ardıç, yüksek katma değerli, ileri teknolojiye dayalı, verimli, çevreye duyarlı, dışa bağımlılığı azaltan, güvenli ve sürdürülebilir üretim anlayışına sahip ülkelerin dünya ekonomisinde başat hale geleceğini söyleyerek, "Endüstri 4.0’ı benimsemeyen, toplum 5.0’ın vizyonunu anlamayan ülkeler, bu yarışta geride kalacaktır. Bu çerçevede eğitim, yatırım, üretim ve istihdam başlıklarında bugünü kaybetmeden geleceği kazanacağımız yeni politikalara ihtiyacımız var. 2025 yılı ekonomimiz için son derece kritik bir yıl. Enflasyonla mücadele programının taviz verilmeden sürdürülmesi, yerli ve yabancı yatırımcıların önünü açacak yatırım ikliminin iyileştirilmesi ve sanayimizin dönüşümü çok büyük önem taşımaktadır" dedi. "Sektörde faaliyet gösteren odamız üyesi 350 firmamız bulunuyor" 2024’ün Ocak ve Kasım ayı döneminde elektrik elektronik sektörünün toplam ihracatının 15,5 milyar dolar olduğunu vurgulayan Ardıç, bunun yüzde 20’den fazlasını elektronik sektörünün gerçekleştirdiğini kaydetti. Ardıç, Ankara’da elektronik sektörün ihracat değerinin bir önceki yıla göre yüzde 23 arttığını belirterek, elektrik elektronik sektörünün Ankara’da 2023’te 1 milyar doların üzerinde ihracat yapan 5 sektörden birisi olduğunu ifade etti. Ankara’nın elektronik sanayiinde büyük bir potansiyele sahip olduğunu vurgulayan Ardıç, "Sektörde faaliyet gösteren odamız üyesi 350 firmamız bulunuyor. Bu potansiyelimizin farkına vararak, dünyadaki ve ülkemizdeki olguları ve verileri iyi analiz ederek yol aldığımızda, bu sektörde öncü bir kent olacağımıza hiç kuşkum yok. Elektronik sektörü, Ankara’mızın lider olduğu savunma sanayiinin de dinamiği, itici gücüdür. Kentimizin bu sektördeki güçlü potansiyelini en üst düzeyde değerlendirdiğimiz sürece, savunma sanayiimizin daha da güçlenmesine katkı sağlayacağı aşikardır" diye konuştu. "Teknoparklarımızın katkısını daha da artırmamız gerekiyor" Ardıç, küresel rekabetin arttığı dönemde yenilikçi çözümler geliştirmenin, sürdürülebilirlik ilkelerini benimsemenin ve dijital dönüşümde geç kalmamanın sektörün geleceği açısından hayati önem taşıdığını belirterek, "Bu amaca hizmet eden teknoparklarımızın katkısını daha da artırmamız gerekiyor. ASO Ankara Teknoloji Üssü Projemizin çalışmalarına başladık. Kentimizin ekosisteminin potansiyelini ortaya çıkarmayı ve ihracat kapasitemizi artırmayı amaçladığımız Ankara Teknoloji Üssü’nde üretim ve Ar-Ge faaliyetleri bir arada yürütülecek. Eskişehir yolu üzerinde yer alan proje arazimizin 6 organize sanayi bölgesi ile komşu olması, ürün geliştirme ile üretim ve teknoloji etkileşimini artıracak. Projemiz, özellikle elektronik sanayi gibi katma değeri yüksek sektörlerimizin potansiyelini daha da yukarıya çıkaracak" değerlendirmesinde bulundu. Açılış konuşmalarının ardından ödül törenine geçildi. Bu kapsamda Tunahan Kırılmaz, Yılın İş İnsanı Ödülü’nü ASO Başkanı Ardıç’ın elinden aldı. Behçet Konak’a Üstün Hizmet Ödülü’nü ASO Elektronik Komitesi Başkanı Müge Güzin Güzel takdim etti. Girişimcilik Ödülü’ne layık görülen İsmail Muhammed Yıldız ise ödülünü Gazi Üniversitesi Rektörü Uğur Ünal’ın elinden aldı. Ödül töreni, toplu hatıra fotoğrafı çektirilmesinin ardından sona erdi.