ASAYİŞ - 08 Ağustos 2023 Salı 15:47

Rusya’dan gelen gemiden tahıl indirilirken patlama meydana gelmiş

A
A
A
Rusya’dan gelen gemiden tahıl indirilirken patlama meydana gelmiş

Kocaeli’nin Derince ilçesinde Toprak Mahsulleri Ofisi’ne ait depoda meydana gelen patlamanın ardından polis ekiplerinin detaylı incelemesi sürüyor. Sabotaj ihtimali de tüm detayları ile inceleniyor.


Kocaeli’nin Derince ilçesinde dün 14.40 sıralarında Toprak Mahsulleri Ofisi’ne ait silolarda büyük patlama meydana geldi. Gölcük, Derince, Körfez, Karamürsel ilçelerinden de duyulan patlamanın ardından 3’ü ağır 12 kişi yaralandı. Kocaeli Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin depodaki incelemesi ise bugün de devam etti. Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü ile Terörle Mücadele Şubesi ekipleri de depoda detaylı inceleme yaptı.



Sabotaj ihtimali var mı


Patlamanın ardından akıllara sabotaj ihtimali gelirken, TMO Genel Müdürü Ahmet Güldal açıklamalarda bulundu. Alana giren herkesin yüksek güvenlik önlemlerinden geçtiğini ifade eden Güldal, "Orası liman sahası. İçeriye güvenlik testinden geçmeyen kimse giremez. Kamu görevlisi de olsa, işçi de olsa, iş sahibi de olsa giremez. Limanlardan sorumlu mülki amirlik var. Dolayısı ile güvenlik testinden geçmeyen kimse giremez. Bütün ihtimaller değerlendirilecektir ama sabotaj ihtimali zayıf gibi" dedi.



Rusya’dan gelen geminin tahılı da bulunuyordu


90 bin ton kapasiteli Derince sahası 60 kuyudan oluşuyor. 13 adet silo patlamada hasar görürken, 75 bin ton tahıl bulunuyordu. Özellikle bu sene verimin yüksek olması sebebiyle iç piyasadan da alınan tahılın bulunduğu depoda, Rusya’dan gelen tahıl gemisinden indirme yapıldığı öğrenildi. Patlamadan etkilenin ürünün ise, depoda bulunan ürünün yüzde 20’si civarında olduğu belirtildi. Ürünün bu yılın mahsulü olduğu da ifade edildi.



TMO’da gerçekleşen en büyük patlama


Daha önce TMO veya tahıl depolarında küçük çaplı patlamaların yaşandığı öğrenilirken, dün yaşanan patlamanın TMO’da yaşanan en büyük patlama olduğu belirtildi. Olayla ilgili limanda bulunan ve 24 saat çalışan tüm güvenlik kameralarının detaylı olarak incelendiği öğrenildi. Öte yandan depolama alanında havalandırma, toz toplama sistemlerinin bulunduğu ve faal olarak çalıştığı da kaydedildi. İki saatte bir sistemlerin teknik personel tarafından kontrol edildiği ifade edildi.



Dışarıdan müdahale zor, içeriden müdahale olabilir mi


Güvenlik önlemlerinin üst seviyede olduğu limandaki patlamaya, içeriden müdahale edilip edilemeyeceği sorusunu da TMO Genel Müdürü Ahmet Güldal cevapladı. Bakanlığın talimatı ile tüm hazırlıkları yaptıklarını ifade eden Güldal, "İçeriden bir suiistimal veya sabotajı göz ardı etmeden değerlendirmesi yapılacak. Var mıdır, yok mudur incelemeden sonra belli olacak" diye konuştu.



"Kamyon şoförlerinin sigara içip attığını söyleyenler var"


İlk bulgulara göre, patlamanın tozdan kaynaklandığı açıklanırken TMO Genel Müdürü Güldal, "Bizim silolarımız dolar, boşalır. Doldurmadan, boşaltmadan önce kontrolleri yapılır. Saatlerine kadar inceleniyor. Çok değişik şeyler de var. Kamyon şoförlerinin gezerken mazgallara sigara attıklarını söyleyen de var. Bu ihmallerden kaynaklanan bir durum olabilir. Teknik aksamın çalışıp çalışmadığı, kontrol mekanizmasının, kumanda merkezinin bunları görüp görmediği incelenecek, tespit edilecek" şeklinde konuştu.



Rusya’dan gelen gemiden tahıl indirilirken patlama meydana gelmiş

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Aracıyla seyir halindeyken görüntülü sohbet eden sürücüye 5 bin 327 lira ceza kesildi Aksaray’da direksiyon başında telefonuyla görüntülü konuşarak trafikte seyreden ve görenleri hayrete düşüren sürücüye 5 bin 327 lira ceza kesilirken trafik güvenliğini tehlikeye sokmaktan adli işlem başlatıldı. Olay, 5 Nisan tarihinde Aksaray’ın en işlek caddesi olan Atatürk Bulvarı’nda yaşandı. Atatürk Bulvarı’ndan eski hastane istikametine seyreden 68 ADE 921 plakalı otomobilin sürücüsü, aracın göğüs kısmı ile camı arasına sıkıştırdığı telefonuyla arkadaşıyla görüntülü görüşmeye başladı. Dakikalarca arkadaşıyla konuşan sürücü trafikte kilometrelerce görüntülü konuşarak seyrederken, seyir halindeyken düşen telefonunu 2 eliyle de direksiyonu bırakarak kaldırdı. Trafikte her an kaza yapma riskiyle karşı karşıya olan sürücü zaman zaman da düşmek üzere olan telefonuna eliyle müdahale ederek düzeltip görüşmesine devam etti. Kırmızı ışıkta beklerken kendisini gören diğer araç sürücüleri ve yolcular hayretler içerisinde kalırken, sürücünün bu dikkat dağıtıcı tehlikeli sürüşü cep telefonu kamerasıyla görüntülendi. Atatürk Bulvarı’ndan Şeyhamit Mahallesi istikametine dönüş yapan sürücü görüşmesine devam ederken uzaklaşarak gözden kayboldu. Görüntülerin ardından harekete geçen Aksaray İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil ve Denetleme Şubesi ekipleri sürücünün kimliğine ulaşarak A.E. isimli sürücüye 3 ayrı trafik ihlali maddesinden toplam 5 bin 327 lira ceza kesilirken, aracın da muayenesiz olduğu belirlendi. Ceza işlemlerinin ardından sürücü hakkında "Trafik güvenliğini tehlikeye sokmak" suçundan adli işlem başlatıldı.
Kırıkkale Mahkemede yürek yakan soru: "Oğlunun ve torununun başındaki dedeyi neden vurdun?" Kırıkkale’de çıkan arazi kavgasında dede, oğul ve torunun silahla vurularak hayatını kaybettiği olayla ilgili yargılanan 2 sanık kardeş hakim karşısına çıktı. Müşteki avukatın sanığa yönelttiği, "Torununun ve oğlunun başındaki dedeyi neden vurdun? Öldürdüğün İbrahim’e neden tekrar ateş ettin" sorusu dikkat çekti. Olay, 6 Ağustos 2024 tarihinde Kırıkkale’nin Sulakyurt ilçesine bağlı Deredüzü köyünde meydana geldi. Araziye yapılacak çeşmenin su hattı kazısı sırasında başlayan tartışma, kısa sürede silahlı çatışmaya dönüştü. Erhan Çiftçi (46) ve kardeşi Kadir Çiftçi (40) ile karşı taraf arasında çıkan çatışmada, Satılmış (69), oğlu İbrahim (54) ve torunu Satılmış Cesur (17) hayatını kaybetti. Olayın ardından gözaltına alınan kardeşler tutuklanırken, enişteleri K.A. tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, tutuklu yargılanan sanıklar Erhan Çiftçi ve Kadir Çiftçi hakkında "fikir ve eylem birliği içerisinde kasten öldürme" ve "çocuğa karşı işlenmesi nedeniyle nitelikli adam öldürme" suçlarından 2 kez müebbet ve 1 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, tutuksuz yargılanan sanık K.A. hakkında ise "suç delillerini yok etme ve gizleme" suçundan 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Kırıkkale 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, sanık kardeşler ile tutuksuz sanık K.A, müştekiler, taraf avukatları ve maktul yakınları hazır bulundu. Duruşmada savunma yapan sanık Erhan Çiftçi, "Karşı taraf bize ateş etti. Kendimi korumak için tüfek ve tabancayla karşılık verdim. O gün sağlıklı düşünemedim. Mecburiyetten ateş ettim, yoksa beni öldüreceklerdi" dedi. Mahkeme başkanının, aracında neden silah bulundurduğu sorusuna ise, "Köyde domuzlar için silah taşıyoruz, silahlar hep arabamda olur" cevabını verdi. Müşteki avukatlarından Uğur Yıldırım, sanık Erhan Çiftçi’ye, "Yerden silahı aldığını söyledin, peki torununun ve oğlunun başındaki dedeyi neden vurdun, yerde yatan İbrahim Cesur’a neden tekrar ateş ettin?" sorusunu yöneltti. Sanık ise, "Yerden silahı aldım ama dedeyi neden vurduğumla ilgili beyan vermek istemiyorum. İbrahim için yapılan suçlamayı da reddediyorum" şeklinde yanıt verdi. Sanıklardan Kadir Çiftçi ise önceki ifadelerinin aksine olay yerinde olduğunu kabul ederek, "Satılmış bizi tehdit etti, sonra babası ve oğlu ile birlikte geldi. Arabayı siper edip bize ateş açtılar. Karşılıklı çatıştık" diye konuştu. Tutuksuz sanık K.A. ise suçlamaları reddederek beraatını talep etti. Olayın görgü tanıklarından M.T., "Tarlada çalışırken Satılmış Cesur eşekle geldi, ardından beyaz bir araçtan Erhan ve Kadir indi. Erhan tabanca, Kadir tüfekle ateş etti. İbrahim’in yere düştüğünü gördüm. Erhan beni arayıp Kadir’in suçsuz olduğunu, cinayeti kendisinin işlediğini söyleyerek öyle ifade vermemi istedi" dedi. Duruşmada SEGBİS ile bağlanan Erhan Çiftçi’nin oğlu A.Ç. ise, "Babam bana tabancayı gömmemi söyledi, ben de eniştemin bahçesine gömdüm" ifadesini verdi. Mahkeme heyeti, 2 sanığın tutukluluğunun devamına, olay yerinde 15 Mayıs’ta keşif yapılmasına karar vererek duruşmayı 26 Mayıs 2025 tarihine erteledi.